Yargıtay Ceza Dairesi Numara 69/2003 Dava No 11/2004 Karar Tarihi 12.03.2004
Karar Dilini Çevir:
Yargıtay Ceza Dairesi Numara 69/2003 Dava No 11/2004 Karar Tarihi 12.03.2004
Numara: 69/2003
Dava No: 11/2004
Taraflar: Hüsamettin Kara (Sanık 2) ile Başsavcılık
Konu: Sirkat - Ceza aleyhine istinaf
Mahkeme: Yargıtay/ceza
Karar Tarihi: 12.03.2004

-D.11/2004 Yargıtay/Ceza : 69/03
(Mağusa Ağır Ceza Dava No:3231/03)

YÜKSEK MAHKEME HUZURUNDA.

Mahkeme Heyeti : Taner Erginel Başkan, Mustafa H.Özkök,
Seyit A. Bensen.
İstinaf eden : Hüsamettin Kara, M-erkezi Cezaevi
(Sanık 2)
ile -

Aleyhine istinaf edilen : KKTC Başsavcısı, Lefkoşa

A r a s ı n d a.

İstinaf eden namına : Avukat Tevfik Mut
Aleyhine istinaf edilen namına : Savcı Cevat Rıza.

Mağusa Ağır Ceza Mahkemesi Başk-anı Taşkent M.Akif, Kıdemli Yargıç Çetin Veziroğlu ve Yargıç Türkay Saadetoğlu'nun 3231/03 sayılı davada 18.11.2003 tarihinde verdikleri karara karşı Sanık 2 tarafından yapılan istinaftır.

-------------------

H Ü K Ü M


Taner Erginel ,Başkan : -Bu istinafta Mahkemenin hükmünü
Sayın Yargıç Seyit A. Bensen okuyacaktır.

2. Seyit A. Bensen : İstinaf eden Sanık Hüsamettin Kara ile
aynı davada yargılanıp istinaf etmeyen Sanık Hakan Kara
13.11.2003 tarihinde Gazimağusa Ağır Ceza Mahkem-esi
huzurunda:
Fasıl 154 Ceza Yasasının 20,291 ve 294 (a) maddelerine aykırı olarak Sanıklar, 17.6.2003 tarihinde Gazimağusa'da bir cürüm yani sirkat suçunu işlemek maksadıyle Zekâ Hoşgör'e ait Hoşgör Ticaret Ltd. isimli dükkanın ana giriş kapısı üze-rindeki asma kilidi kırmak suretiyle açıp içeriye girmek;

Fasıl 154 Ceza Yasasının 20,255 ve 265. maddelerine - - aykırı olarak Sanıklar 1. davada belirtilen ayni tarih ve yerde 1. suçun tafsilatında belirtilen dükkân içerisinden toplam 13-,065,000,000,TL değerindeki çeşitli antik eşyayı sirkat etmek, ve

Fasıl 154, Ceza Yasasının 20 ve 324 (1) maddelerine aykırı olarak Sanıklar, 1.ci davada belirtilen ayni tarih ve yerde, kanuna aykırı ve kasıtlı olarak 1. davanın suçun tafsilatında belirt-ilen asma kilidi kırmak suretiyle toplam 10,000,000,TL'lik hasar yapmak suçları ile itham edildiler.

3. Mahkemede avukat vasıtasıyle temsil edilmeyen Sanıklar,
aleyhlerine getirilen her 3 davayı da kabul ettiler ve Ağır
Ceza Mahkemesi de her- bir Sanığa 1. davadan 2 ½ yıl, 2.
davadan 1 yıl ve 3. davadan da 1'er yıl hapis cezası verdi.

4. İstinaf eden Sanık Hüsamettin Kara, Ağır Ceza Mahkemesinin
İstinaf eden leyhine alınması gereken hafifletici nedenleri
dikkate almadan vey-a yeterince dikkate almadan cezaları
saptadığını ve cezaların aşikâr surette fahiş olduğunu
ileri sürerek cezalar aleyhine istinaf etti.

5. Sanık Hakan Kara ise daha önce belirtildiği gibi, herhangi
bir istinaf dosyalamadı.

6. Davanın ol-guları özetle şöyledir: Sanık ve istinaf etmeyen
diğer Sanık Hakan Kara kardeştirler. Kıbrıs Rum kesiminde ikamet eden Hakan Kara KKTC'ye gelerek 16.6.2003 tarihinde takriben saat 23.00 raddelerinde Sanığın Lefkoşa'daki evine giderek Gazimağusa'da antik-a satan bir dükkândan bazı eşyaları alıp Rum tarafına götürüp satacağını ve müşterisinin hazır olduğunu söyleyip bu eşyaları taşımak için Sanığın kullandığı arabayı Sanıktan istedi.

7. Sanık arabayı, dedesi adına kayıtlı olduğu gerekçesiyle
vermedi. Bu-nun üzerine Sanık Hakan Kara Gazimağusa'ya götürülmesini istedi ve Sanık da kabul etti.

8. Sanık ve kardeşi Hakan Kara Lefkoşa'da Kızılbaş bölgesinde
ikamet eden Mehmet Topaloğlu'nu da alıp hep birlikte Sanığın kullanmakta olduğu araba ile yola çıktıla-r. Benzin istasyonundan arabaya Mehmet Topaloğlu tarafından ödenen 10.000.000.TL'lik benzin aldıktan sonra 17.6.2003 tarihinde gece saat takriben 01:00 raddelerinde Gazimağusa'ya gittiler. Önce kırıp açacakları dükkanın önünden geçtiler, sonra da Sur içind-e Barış Taxi yazıhanesinin yan tarafına arabayı park ettiler. Sanık araba içinde beklemeye koyulmuş, diğer suç ortakları Mustafa Topaloğlu ve Sanık Hakan Kara arabadan inip yaya olarak Hoşgör Ticaret Ltd.'e ait dükkâna gittiler. Mustafa Topaloğlu pasajın g-irişinde bulunan parmaklıkları zorlayıp açtı ve içeriye girdiler.

9. Mustafa Topaloğlu, dükkana girmek amacı ile Pasajın iç
kısmında bulunan aleminyum kapı üzerindeki asma kilidi beraberinde götürdüğü makas ile keserek 10.000.000.TL hasar yaptıktan son-ra ve kapıyı da yine yanında götürdüğü tornavida ile kırıp açtıktan sonra içeri dükkana girdiler.

10. İçeriye girdikten sonra Mustafa Topaloğlu ve Sanık Hakan
Kara dükkân içerisinden iddianamede tafsilatları verilen eşyaları sirkat ettiler. Daha sonra -bu eşyaları taşıyıp olay yerine gittikleri arabaya yükledikten sonra Lefkoşa'da Mustafa Topaloğlu'nun ikametgahına gittiler. Buradan sirkat etmiş oldukları eşyaları Mustafa Topaloğlu'nun yattığı odaya koydular. Daha sonra Sanık arabası ile ayrılarak kendi -evine gitti.
11. Daha sonra Mustafa Topaloğlu ve Sanık Hakan Kara dava
konusu eşyaları Güney Kıbrıs Rum kesimine kaçırarak satmışlar ve bu suretle elden çıkarmışlardır.

12. 17.6.2003 tarihinde Hoşgör Ticaret Ltd'e ait dükkanın
kırılıp açıldığı v-e içerisinde bulunan bazı eşyaların
çalındığına dair polise ihbarda bulunuldu.

13. Ayni gün polisin yaptığı tahkikatta konu dükkanın batıya
bakan aleminyum kapı üzerinde bulunan asma kilidin kasten ve kanunsuz olarak kesildiğini ve aleminyum kapı-nın sert bir cisimle zorlanarak açılıp içeriye girildiğini tesbit etti.

14. 18.6.2003 tarihinde polis dükkan sahibinden yaptığı
soruşturmada sirkat edilen eşyaların ithamnamede belirtilen antik eşyalar olduğunu tesbit etmiştir.

15. Polis 24.6.2003 ta-rihinde yaptığı tahkikat sonucunda
Mustafa Topaloğlu'nun bu meselede methaldar olduğu tesbit edildi. Mahkemeden temin edilen bir arama emri ile Mustafa Topaloğlu'nun babasına ait ikametgahına gidildi ve ikametgahın batı tarafında Mustafa Topaloğlu'nun ka-ldığı yatak odası içerisinde yerde 1 adet bakır tek kollu çaydanlık bulundu ve emare olarak alındı.

16. 26.6.2003 tarihinde dükkan sahibi olan Zeka Hoşgör
arkadaşları vasıtasıyle yaptığı araştırmada sirkat edilen bazı eşyaların yerini Rum tarafında tes-bit ederek mezkûr eşyaların geri dükkanına götürülmesini sağladı.

17. 27.6.2003 tarihinde Kıbrıs Rum kesiminden Kıbrıs Türk
kesimine giriş yapan Sanık Hakan Kara, kara giriş kapısında tutuklandı. Polise gönüllü bir ifade veren Sanık Hakan Kara işlemiş -olduğu suçları nasıl, ne şekilde ve kimlerle işlediğini tüm ayrıntıları ile anlattı.

18. Ayni gün Polis Sanık Hakan Kara'nın kardeşi olan Sanığı
Lefkoşa'da tesbit edip aleyhindeki suçu kanuni ihtar altında bildirdiğinde Sanık cevaben "Ben çalmadım" ded-i ve tutuklandı.

19. Ayni gün Mahkemeden temin edilen bir arama emri ile
Sanığın ikametgahı arandı ancak kanunsuz herhangi bir şey tesbit edilemedi. Olayda kullanılan araba ise emare olarak zaptedildi.

20. 28.6.2003 tarihinde "nasıl oldu anlatayım" d-iyerek polise
gönüllü bir ifade veren istinaf eden Sanık gönüllü
ifadesinde özetle kardeşi Hakan Kara'nın ısrarı üzerine
Mustafa Topaloğlu ve Hakan Kara ile kendisinin
yönetimindeki araç ile Gazimağusa sur içine gittiklerini,
-kendisinin arabada beklediğini Mustafa Topaloğlu ve Hakan
Kara konu eşyaları sirkat ettikten sonra Lefkoşa'ya
Mustafa Topaloğlu'nun ikametgahına giderek indirdiklerini
belirtmiştir. Sanık kendine poliste okunan davaları kabul
etti. -

21. Yapılan araştırma ve soruşturmada 1 adet asma kilidin
değerinin 10.000.000.TL, sirkat edilen eşyaların tümünün toplam değerinin 13.065.000.000.TL oldukları tesbit edildi. Sirkat edilen eşyaların bir çoğu ise bulunamamıştır.

22. İstinaf eden Sanık- 9.7.1976 doğumlu olup 27 yaşında, evli
ve 3 çocuk sahibidir. Sanık tahkikat amacıyla polis nezaretinde 3 gün tutuklu kalmıştır. İstinaf eden Sanık, Lefkoşa Kaza Mahkemesinde ikame edilen sirkat ve kasti hasar yapmak suçundan 4787/93 sayılı davada 12.4.1-994 tarihinde mahkûm edilmiş ve 1 yıl süre ile sınamaya verilmiştir.

23. Huzurumuzda bulunmayan diğer suç ortağı Hakan Kara Sanığın
kardeşi olup, 23 yaşında ve bekardır. Benzeri sabıkası yoktur.

24. Ağır Ceza Mahkemesi Sanıklara verilecek cezayı tezek-kür
ederken Fasıl 154 Ceza Yasasının Sanıkların itham edildikleri 1. dava tahtındaki dükkana kırıp girme suçu için 7 yıla kadar hapis, 2. dava tahtındaki sirkat suçu için 3 yıla kadar hapis ve 3. dava tahtındaki kasti hasar yapma suçu için de 3 yıla kada-r hapislik cezası öngördüğünü, öngörülen cezalardan da anlaşılacağı üzere Sanıklar tarafından işlenen suçların çok ciddi ve vahim suçlar olduklarını, davanın olgularını, suçun işleniş tarzını, Sanıkların sirkat suçuyla yetinmeyerek sirkat ettikleri eşyalar-ı Güney Kıbrıs Rum kesimine kaçırarak götürmek suretiyle elden çıkarıp sattıklarını,Sanıkların bu tutum ve davranışlarının işlenen suçların ciddiyet ve vehametini artırdığını, son zamanlarda dükkân açmak, sirkat ve kasti hasar suçlarının yaygınlaşmış olup -giderek arttığını, bu tip suçların toplumu rahatsız ve tedirgin ettiğini, bu nedenlerden dolayı bu tip suçların önlenebilmesi amacıyla da suçları işleyenlere karşı ciddi ve caydırıcı cezalar verilmesi gerektiğini, ilaveten Sanığın eski bir sabıkası olmasın-a rağmen uslanmadığı ve benzeri suçları işlemeğe devam ettiği, bu nedenlerden bu tip suçları işlemeğe yönelik bir kişilik kazandığını, bu olumsuzluklarına karşın sanığın 27 yaşında genç bir suçlu olduğunu, Sanığın ilk anda "Ben çalmadım" demek suretiyle ol-ayı inkâr yönüne gittiğini, ancak daha sonra gönüllü bir ifade vermek suretiyle sirkat olayını anlatarak polise yardımcı olduğunu ve Mahkemeden de özür dilediğini dikkate alarak, daha önce de belirtildiği gibi Sanık ve istinaf etmeyen Sanık Hakan Kara'yı b-eraber çekilmek üzere 1. davadan 2 ½ yıl, 2. davadan 1'er yıl ve 3. davadan da 1'er yıl hapse gönderdi.

25. İstinaf Ağır Ceza Mahkemesinin Sanığa verdiği cezaların
alenen fahiş olduğu nedenine istinaden yapılmıştır.

26. Sanığın avukatı istinafın -duruşması esnasında Sanık
aleyhine olan 2. ve 3. davalarda kesilen cezaların uygun olduğunu ve bu davalarda kesilen cezalar aleyhindeki istinafını geri çekti.

27. Sanık avukatı İstinafın duruşmasında 1. dava ile ilgili
olarak, diğer şeyler meyanında,- Sanığın kişisel ve ailevi durumunun ve suçun nasıl işlendiği hususlarının Ağır Ceza Mahkemesi tarafından dikkate alınmakla beraber yeterli derecede değerlendirilmediğini, keza Sanık aleyhine olan hususlara gereğinden fazla önem atfettiğini veya dikkate al-ınmaması gereken hususları, Sanık aleyhine dikkate alındığını ve sonuç olarak verilen hapis cezasının aşikâr surette fahiş olduğunu ileri sürdü.

28. Sanığın avukatı özellikle suçun nasıl işlendiğini, bu
olayda Sanığın sadece dedesine ait araç ile olaya- katıldığını, Rum kesiminde yaşayan kardeşinin dürtüsüyle bu olaya katıldığını, eşyaları dükkandan sirkat eden bir kişi olmadığı için olayda çok aktif bir rol oynamadığını, bu olaydan hiçbir menfaat elde etmediğini, sadece arabasına 10 milyonluk benzin kon-duğunu, ilk anda olayı inkâr yönüne gitmediğini, "Ben çalmadım" derken, dükkana girmediği anlamında söylediğini, Mahkemenin bunu yanlış algıladığını, daha sonra "nasıl oldu anlatayım" diyerek gönüllü bir ifade vermek suretiyle sirkat olayını anlatmak suret-iyle polise yardımcı olduğunu, teknik anlamda bir suç işlediğini, Mahkeme huzurunda avukatsız bulunan Sanığın sadece özür dilediğini halbuki Sanığın 27 yaşında, evli ve 3 çocuk sahibi olmasına rağmen Sanığın şahsi durumunu Mahkemenin araştırmadığını, bu hu-susun Sanığın müdafaası ile çok yakından ilgili olduğunu, ilaveten 4798/93 yılına ait benzeri bir sabıkadan bahsedildiğini, halbuki bu sabıkanın işlendiği tarihte Sanığın çok küçük 15-16 yaşlarında iken işlenmiş bir suç olduğunu, bu sabıkanın çok eski ve s-abıka olarak bahsedilmemesi gerektiğini ve bu suretle Mahkemenin yanlış bir değerlendirme yaptığını, Ağır Ceza Mahkemesinin suçun işleniş tarzını dikkate almakla birlikte yeterince dikkate almadığını, bu nedenle Sanığa verilen 2 ½ yıllık hapis cezasının fa-hiş olduğu nedeniyle indirilmesi gerektiğini iddia etti.

29. Başsavcılık namına bulunan Savcı ise dükkân açma ve sirkat
suçlarının toplum içinde infial yaratan suçlar olduğunu, bu suçların yaygın olduğunu, Sanığın bu suçların işlenmesinde rolünün diğe-r 2 kişiden daha az olmadığını, en az onlar kadar rol aldığını, gönüllü ifadesinde bu suçun işleneceğini bildiğini, kardeşinin kendisinden arabayı isteyip vermediğini ve bu suça katıldığını, suç ortaya çıktıktan sonra polisin Sanığa ulaştığını ve polisin S-anığa suçunu bildirdiğinde inkâr yoluna gittiğini ve dolayısıyle polise yardımcı olduğunu söylemeğe imkan olmadığını, sirkat ve kasti hasar suçlarından bir sabıkası olmasına rağmen Sanığın uslanmadığını ve benzer suçları işlemeğe devam ettiğini ve Ağır Cez-a Mahkemesinin tüm hususları göz önünde tutarak bir ceza takdir ettiğini ve kesilen cezanın yerinde olduğunu ileri sürdü.

30. Dava konusu suçlar olayın esas faili Mustafa Topaloğlu,
Sanığın kardeşi Hakan Kara ile birlikte 17.6.2003 tarihinde geceleyin i-şlenmiştir.



31. Olayın esas faili Sanığın kardeşi Hakan Kara, Sanığın
evine gece geç vakitte gitmiş ve Sanığı dava konusu suçları işlemeğe azmettirmiştir. Sanık kardeşi Hakan Kara'nın telkiniyle dava konusu olay yerine gitmekle birlikte konu dükkana -girmemiş, sadece olay yerine yakın bir yerde fiilen araba içinde beklemekle dava konusu suçlara iştirak etmiştir.

32. Ağır Ceza Mahkemesi, Sanığın 27 yaşında olduğunu, ilk anda
Sanığın "Ben çalmadım" demek suretiyle olayı inkâr yönüne gitttiğini, ancak- daha sonra "nasıl oldu anlatayım" diyerek gönüllü bir ifade vermek suretiyle sirkat olayını anlatarak polise yardımcı olduğunu ve Mahkemeden özür dilediğini dikkate aldı.

33. Ağır Ceza Mahkemesi kararında Sanığın suçların işleniş
şeklini ve Sanığın ka-rdeşi Hakan Kara'nın rolünü ve Sanığın dava konusu suçlara bu kişi tarafından itildiğini ve üstlendiği rolü yeterince değerlendirmeyip Sanığın olaydaki rölüne gereğinden fazla ağırlık vererek Sanığa ceza takdir ederken hatalı haraket etmiştir.

34. İstina-f edenin itham edilip, suçlu bulunduğu suçlar Ağır
Ceza Mahkemesinin de belirttiği gibi vahim ve önlenmesi gereken yaygın suçlardır.

35. Önümüzdeki meselede Sanık ve Sanık Hakan Kara'ya verilmiş
olan cezalar fahiş veya ağır değildir. Her iki Sanık da- yasalarımıza göre vahim olan ve önceden planlanan suçlar işlemişlerdir.

36. Sanığın 1. dava ile ilgili benzeri sabıkası yoktur. 2. ve
3. davalarla ilgili benzer sabıkası olmakla birlikte, bu
suçlar çok eski ve Sanık küçük yaşta iken işlenmiş- olan ve
dikkate alınmaması gereken suçlardır.

37. Sanığa verilen cezalar fahiş olmamakla beraber, iki Sanığa
verilen cezalar arasında makul bir orantı mevcut değildir. Dükkanı açıp, içinden eşya sirkat etmek fikri Sanığın kardeşinden geldi ve es-as planlamayı da o yaptı. Sanık kardeşinin dürtüsüyle olaya katılmış, dükkanı kırıp açan bir kişi olmadığı için olayda çok aktif bir rol oynamamış, benzeri sabıkası olmayan, 27 yaşında, evli ve 3 çocuk sahibidir. Diğer Sanık ise bekârdır. Bu durumda Sanığı-n cezasının diğer Sanığınkinden daha az olması gerekirdi. Bu nedenle Sanığın cezanın azaltmayı uygun ve adil gördük.

38. Sonuç olarak istinaf kısmen kabul edilir ve Gazi Mağusa
Ağır Ceza Mahkemesinin istinaf edene 1. davadan verdiği
2 ½ yıl hapislik cez-ası 2 yıla indirilir.

39. 2. ve 3. davalarla ilgili istinaf sebepleri geri
çekildikleri cihetle iptal edilir.

40. Ceza mahkûmiyet tarihinden başlayacaktır.




Taner Erginel Mustafa H. Özkök Seyit A. Bensen
Başkan - Yargıç Yargıç


3 Aralık, 2004
-


10



-


Full & Egal Universal Law Academy