Yargıtay Ceza Dairesi Numara 66/2001 Dava No 7/2001 Karar Tarihi 30.05.2001
Karar Dilini Çevir:
Yargıtay Ceza Dairesi Numara 66/2001 Dava No 7/2001 Karar Tarihi 30.05.2001
Numara: 66/2001
Dava No: 7/2001
Taraflar: Başsavcılık ile İsmet Felek
Konu: Davanın yeniden dinlenmesi (retrial) –Ağır yaralama–Şahadet – Tanıtma merasimi – Balistik muayene
Mahkeme: Yargıtay/ceza
Karar Tarihi: 30.05.2001

-D.7/2001 Yargıtay/Ceza 66/2001
(Ağır Ceza Dava No: 5717/2000; Mağusa)
YÜKSEK MAHKEME HUZURUNDA.
Mahkeme Heyeti: Taner Erginel, Mustafa H. Özkök, Gönül Erönen.
İstinaf eden: KKTC Başsavcısı
ile -
Aleyh-ine istinaf edilen: İsmet Felek, KKTC Merkezi Cezaevi
(Sanık)
A r a s ı n d a.
Gazi Mağusa Ağır Ceza Mahkemesinin 5717/2000 sayılı davada 5.4.2001 tarihinde verd-iği karara (Recep Gürler Ağır Ceza
Mahkemesi Başkanı, Önder Gazi Kıdemli Yargıç, İlker Sertbay
Yargıç) karşı Başsavcılık tarafından yapılan istinaftır.

İstinaf eden namına: Savcı Özkul Özdevim
Aleyhine istinaf edilen namına: Avukat Hasan N. Mesutoğlu.


----------------


H Ü K Ü M


Taner Erginel: Bu istinafta Mahkemenin hükmünü Sayın Yargıç
Mustafa H. Özkök okuyacaktır.

Mustafa H. Özkök: Sanık, aşağıdaki davalarla itham edilmiştir:

"İTHAM OLUNDUĞU SUÇ
-Birinci Dava
Fasıl 154 Ceza Yasası'nın 228(a) maddelerine aykırı
ağır yaralama.
SUÇUN TAFSİLÂTI
Sanık, 22.4.1999 tarihinde Gazi Mağusa'da Alkan
Gürol'u ağır surette yaralamak maksadı ile numarası
ve markası tespit edilemeyen 9mm ça-pındaki bir
tabanca ile sağ ve sol bacaklarına iki el ateş
etmek sureti ile söz konusu şahsı ağır surette
yaraladı.


İTHAM OLUNDUĞU SUÇ
İkinci Dava
Fasıl 154 Ceza Yasası'nın 4 ve 231. maddelerine
aykırı vahim zarar.

- SUÇUN TAFSİLÂTI
Sanık, birinci davada belirtilen aynı tarih ve yerde,
kanuna aykırı bir fiille Alkan Gürol'u 1. davada suçun
tafsilâtında belirtilen tabanca ile sağ ve sol bacak-
larına iki el ateş etmek suretiyle kendisini vahim
- bedensel zarara uğrattı.

İTHAM OLUNDUĞU SUÇ
Üçüncü Dava
Fasıl 154 Ceza Yasası'nın 234(a) maddelerine aykırı
kanunsuz yaralama.

SUÇUN TAFSİLÂTI
Sanık, birinci davada belirtilen aynı tarih ve yerde,
kanuna ayk-ırı bir fiille, Alkan Gürol'u 1. davada suçun
tafsilâtında belirtilen tabanca ile sağ ve sol bacak-
larına iki el ateş etmek suretiyle yaralanmasına neden
oldu.

İTHAM OLUNDUĞU SUÇ
Dördüncü Dava
11/59, 15/92, 2/96 sayılı -Yasalarla tadil edilen
Fasıl 57 Ateşli Silâhlar Yasası'nın 2, 4(1)(3)(A),
26 ve 27. maddelerine aykırı kanunsuz tabanca kullanmak.

SUÇUN TAFSİLÂTI
Sanık, birinci davada belirtilen aynı tarih ve yerde,
KKTC ilgili Makamından özel iz-ni olmaksızın 1. davada
suçun tafsilâtında belirtilen tabancayı kullandı.

İTHAM OLUNDUĞU SUÇ
Beşinci Dava
11/59, 15/92, 2/96 sayılı Yasalarla tadil edilen
Fasıl 57 Ateşli Silâhlar Yasası'nın 2, 4(1)(3)(B),
26 ve 27. maddelerin-e aykırı ateşli silâh tasarrufu.

SUÇUN TAFSİLÂTI
Sanık, birinci davada belirtilen aynı tarih ve yerde,
KKTC ilgili Makamından adına kayıt belgesi olmaksızın
1. davada suçun tafsilâtında belirtilen tabancayı
tasarrufunda bulundurd-u.


İTHAM OLUNDUĞU SUÇ
Altıncı Dava
11/59, 15/92, 2/96 sayılı Yasalarla tadil edilen
Fasıl 57 Ateşli Silâhlar Yasası'nın 2, 4(1)(3)(B),
26 ve 27. maddelerine aykırı tabanca tasarrufu.

SUÇUN TAFSİLÂTI
Sanık, birinci davada bel-irtilen aynı tarih ve yerde
KKTC ilgili Makamından özel izni olmaksızın 1. davada
suçun tafsilâtında belirtilen tabancayı tasarrufunda
bulundurdu.

İTHAM OLUNDUĞU SUÇ
Yedinci Dava
55/88 sayılı Yasa ile tadil edilen Fasıl 54 Patlay-ıcı
Maddeler Yasası'nın 2, 4(1)(e), 4(d), 5(a) maddeleri
altında patlayıcı madde tasarrufu.

SUÇUN TAFSİLÂTI
Sanık, birinci davada belirtilen aynı tarih ve yerde
KKTC Patlayıcı Maddeler Müfettişinden izni olmaksızın
5 adet 9mm- çapındaki canlı tabanca mermisini tasarru-
funda bulundurdu.

İTHAM OLUNDUĞU SUÇ
Sekizinci Dava
55/88 sayılı Yasa ile tadil edilen Fasıl 54 Patlayıcı
Maddeler Yasası'nın 2, 4(1)(e), 4(a), maddeleri altında
patlayıcı madde taşıma.-

SUÇUN TAFSİLÂTI
Sanık, birinci davada belirtilen aynı tarih ve yerde
KKTC Patlayıcı Maddeler Müfettişinden izni olmaksızın
5 adet 9mm çapındaki canlı tabanca mermisini taşıdı.

İTHAM OLUNDUĞU SUÇ
Dokuzuncu Dava
- 22/89 sayılı Yasa ile tadil edilen Fasıl 154 Ceza
Yasası'nın 374(h) maddesine aykırı meskûn mahalde
ateşli silâhla ateş açmak.


SUÇUN TAFSİLÂTI
Sanık, birinci davada belirtilen aynı tarih ve yerde,
1. davada suçun tafsilâtında -belirtilen tabanca ile
havaya 1 el ateş etmek suretiyle söz konusu tabancayı
kullandı."

Sanık itham edildiği suçlardan Gazi Mağusa Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanıp 5.4.2001 tarihinde verilen karar ile aleyhine getirilen davalardan ber-aat ettirilmiştir. Başsav-cılık beraat kararına karşı işbu istinafı dosyalamıştır. İstinaf ihbarnamesi 10 sebep içermekte ise de İstinaf Eden
tüm istinaf sebeplerini birlikte ele alarak hitap etmekle
yetinmiştir. İstinaf Eden hitabesinde özetle; Gazi Ma-ğusa
Ağır Ceza Mahkemesinde sunulan şahadete değinmiş ve müştekinin sunduğu şahadeti, diğer tanıkların ve özellikle Tanık No.
(5)'in şahadeti ile teyit edildiği ve her ikisinin de şahadetinin uyum içinde olduğu halde Gazi Mağusa Ağır Ceza Mahkemesinin müş-teki ile Tanık No.(5)'in şahadeti arasında tenakkuzlar olduğu bulgusunun hatalı olduğu ve sundukları şahadet ile Sanığın itham olunduğu suçları makûl şüpheden
ari olarak ispat ettiği halde Gazi Mağusa Ağır Ceza Mahkeme-
sinin Sanığı beraat ettirmekle hata- ettiğini ileri sürerek istinafın kabulünü talep etmiştir.

Aleyhine İstinaf Edilen avukatı yapmış olduğu hitabesinde, Ağır Ceza Mahkemesinin verdiği kararın doğru olduğunu ileri sürerek istinafın reddini talep etmiştir.

Meselenin ihtilâfsız olg-uları kısaca şöyledir; 22.4.1999
tarihinde Gazi Mağusa'da Sanayi Bölgesinde saat 13.00 radde-
lerinde müşteki Alkan Gürol ZCV 876 plâkalı araba içerisinde
tabanca ile ayaklarından vurulduğu, vuran şahsın olay yerinden
koşarak kaçtığı, arkasından 3-5 kişi -tarafından koşulmasına
rağmen yakalanamadığı, olayın aynı gün polise intikal ettiril-
diğini, olay yerine gelen Polis Müfettişi Tanık No.(2) Cemal
Seyhun ZCV 876 plâkalı aracın sağ yanında 2 adet dolu 9mm
çapında mermi ve 2 adet boş kovan bulunduğu, araba -içerisinde
ise sağ koltuk içerisinde saplanmış 1 adet mermi çekirdeği
bulunduğu, müştekinin aynı gün önce Mağusa Hastahanesine
bilâhare Lefkoşa Devlet Hastahanesine, daha sonra ise aynı
gün saat 19.00'da İstanbul'a bir hastahaneye kaldırıldığı,
hastahanede- iken polise kısa bir ifade verdiği ve kendini
vuranı tanıyabileceğini çünkü silâhının tutukluk yaptığını
ve göz göze geldiklerini, merminin yere düştüğünü gördüğünü belirtmiştir. Yapılan tahkikat sonucu 24.4.1999 tarihinde
Sanık da karakola celbedilmiş, -aleyhine somut birşeyler elde edilemediği gerekçesiyle serbest bırakılmış ve 25.4.1999 tarihinde Ada'yı terk etmiştir. Bilâhare 18.10.2000 tari-
hinde KKTC'ye girişi yasak olan Sanığın KKTC'ye giriş yapıp Mimoza Otelinin 49 numaralı odasında kaldığının te-spit edil-
mesi üzerine, bir polis ekibi Mimoza Otele gitmiş Sanığı ve
kız arkadaşı Deniz Çelik'i polise celbetmiştir. Alkan Gürol'un vurulması olayı ile ilgili 22.4.1999 tarihinde polise celbe-dilen Sanık hakkında polis yeniden tahkikat başlatmış ve ayn-ı gün müşteki de olayla ilgili olarak bilgi vermek üzere polisçe aranmış ve kendisini vuran şahsı görmesi halinde tanıyabile-ceğini belirtmesi üzerine polis tanıtma merasimi düzenlemiştir. Müşteki, 9 kişi arasından Sanığı teşhis etmiştir. Olay yerinde bu-lunan boş kovanlar ile dolu mermi çekirdeği yapılan balistik muayene ile aynı tip silâhtan çıktıkları tespit edildiği ihtilâfsız olgulardır.

Gazi Mağusa Ağır Ceza Mahkemesi sunulan şahadet ve ibraz olunan emareleri inceledikten sonra, müşteki Alkan- Gürol'un şahadeti ile İddia Makamının (5). Tanığı P.Ç. Emir Aybenk'in şahadeti arasında çelişki olduğunu, müştekinin kendisini
vuranın Sanık olduğu yönündeki şahadetinde şüphe yarattığını,
bu şüphenin makûl olduğunu ve müştekinin Sanığı teşhisinde
hata y-apabileceği ihtimâlini ortaya koyduğunu belirterek neticede müştekinin Sanığı tanımada yanlışlık yaptığı veya
yapma ihtimâlinin yüksek olduğuna kanaat getirerek Sanığı
beraat ettirmiştir.

Gazi Mağusa Ağır Ceza Mahkemesinin bulgusunun, sunulan şahad-et ve ibraz olunan emareler ile vardığı sonuç incelendiği zaman, yukarıda arzedildiği gibi müşteki vurulma olayının
olduğu 22.4.1999 tarihinde saat 19.00'da tedavi için İstanbul'a gitmiş ve Lefkoşa Devlet Hastahanesinde bulunduğu sırada kendisinin Tanık No-.(2) Polis Müfettişi Cemal Seyhun'a kısa
bir ifade vererek kendisini vuran şahsı tanıdığını çünkü göz göze geldiklerini, silâhının tutukluk yaptığını ve arabanın
yan tarafına merminin düştüğünü gördüğünü bu nedenle kendisini vuran şahsı tanıyabileceğini be-lirtmiştir. Müşteki bilâhare İstanbul'daki tedavisini tamamlayıp 3.5.1999 tarihinde Kıbrıs'a geri dönmüş ve evinde polis tarafından ziyaret edilmiş ve
polise verdiği ifadesinde, kendisini vuran şahsı tanıyabile-ceğini çünkü vurma anında göz göze geldikler-ini, tabancanın tutukluk yapıp merminin arabanın yanına düştüğünü gördüğünü tekrarlamıştır. Müşteki 18.10.2000 tarihinde polise tekrar celbedilmiş ve yapılan tanıtma merasiminde Sanığı teşhis
edip üzerine değdiğini ve "budur" dediğini, tanıtma merasi-
mi-nde hazır olan Tanık No.(5) Emir Aybenk'e müştekinin Sanığın omuzuna değdiğini belirtmektedir. İstintakında ise Sanığın omuzuna değip "budur" dediğini bu olabilir mi sorusuna
karşılık ise "budur" diye cevap verdiğini ve "evet" cevabı verdiğini Mavi 89'da- istintakında;

"S. Tanırken ağzından çıkan sözleri hatırlıyor
musun?
C. Budur dedi.
S. Budur mu dedi yoksa bu olabilir mi dedi?
C. Budur.
S. Budur dedi?
C. Evet.
S. Ve bir defa geçti geri dönüp doğrudan
- sanığın üzerine dokundu?
C. Evet.
S. 1-2 defa gitmiş gelmiş olabilir mi?
C. Hayır.
S. Ben size derim ki bu Alkan Bey bu sanığı
ilk görüşte tanımadı.
C. Tanıdı.
S. 1-2 defa gidip geldikten sonra bu olabi-lir
dedi.
C. Yok efendim. Bir kere gitti dönüşte budur
dedi ve elinde tutmakta olduğu bastonla
zaten 2 elinde de baston vardı sol ve sağ
elinde. Sağ elindeki bastonu kaldırıp
sanığın sol omuzuna bastonl-a birlikte değdi."

yukarıdaki şekilde cevaplar verdiği görülmektedir.

Yukarıya aktarılan şahadetten müşteki ile Tanık No.(5)'in
şahadeti arasında özellikle tanıtma merasiminde müştekinin
Sanığı teşhis ettiği ve "budur" dediği hususunda bir çelişki
-yoktur. Uyum içinde bir şahadet vardır. Keza Emare 10 olarak
ibraz edilen tanıtma merasiminin tutanağında da müştekinin
Sanığı teşhis ettiği belirtilmektedir ve yazılı emarede de
müşteki ile Tanık No.(5)'in şahadeti teyit edildiğine yine
Sanığın tabancas-ının tutukluk yaptığı ve gözü önünde merminin yere düştüğü, olay yerini ilk olarak ziyaret eden Tanık No.(1) Müfettiş Ahmet Beşerler'in şahadeti ile de teyit edilmektedir. Bu tanık şahadetinde olay yerine gittiğinde vurulma olayının cereyan ettiği ZCV 876- plâkalı aracın sağ tarafında yani ateş edilen tarafta 2 adet boş kovan ile 2 adet iğne darbeli patlamamış mermi ile araba içerisinde 1 adet mermi çekirdeğini de bulduğunu söylemektedir. Bu bulunan mermi ile boş kovan-ların yapılan balistik muayenesinde a-ynı silâhtan alındığı tespit edilmiştir. Bu da Emare 4 balistik raporda teyit edilmektedir. Gazi Mağusa Ağır Ceza Mahkemesi de müştekinin şahadetini değerlendirdikten sonra Mavi 181'de şöyle demektedir:

"Belirtmek isteriz ki, biz de Müşteki A-lkan
Gürol'un doğru söylediğine ve o gün kendisini vuran
şahsın Sanık olduğuna hakikaten inandığına kanaat
getirdik. Fakat bu tür davalarda Sanığı tanıyan
şahitlerin doğru söylemeleri kâfi değildir."


Bu pasajdan da anlaşılacağı -gibi Gazi Mağusa Ağır Ceza
Mahkemesi müştekinin doğruyu söylediğine kanaat getirmiştir.
Diğer İddia Makamı tanıklarının şahadetini değerlendirip
inanıp inanmadığı yönünde herhangi bir kanaat belirtmemiştir.
Keza Sanığın yemin tahtında sunmuş olduğu şahadet- ile diğer
tanıkların şahadeti de Gazi Mağusa Ağır Ceza Mahkemesi tara-fından değerlendirmeye tabi tutulmamıştır.

Görüleceği gibi Ağır Ceza Mahkemesi, İddia Makamının
sunduğu ve değerlendirmesi gereken tüm şahadeti değerlendir-
memiştir. Diğer tar-aftan karardaki gerekçelerin bir kısmı
ile varılan sonuç uyum içerisinde değildir. Bu durumda Ağır
Ceza Mahkemesinin kararının hatalı olduğu ve iptal edilmesi
gerektiği kanısındayız. Vardığımız bu sonuçtan sonra nasıl
bir karar vermemiz gerektiği konus-unu değerlendirmiş bulunu-
yoruz. Mahkeme önündeki şahadetle beraat kararı vermek doğru
görünmemekle birlikte tanıkları dinlememiş olan Yargıtay'ın
İlk Mahkemenin yerine geçerek Sanığı mahkûm etmesini de doğru
görmüyoruz. Bu koşullarda verebileceğimiz en- uygun kararın
davanın tekrar dinlenmesi (retrial) kararı olduğu kanısındayız.

Yukarıdaki bulgu ışığında Gazi Mağusa Ağır Ceza Mahkemesi-
nin 5.4.2001 tarihinde vermiş olduğu kararın iptal edilerek
Sanığın betekrar yargılanması gerekir kanaatindeyiz -ve bu
hususta bulgu yaparız.

Netice itibarıyle yukarıdaki bulgular ışığında 5.4.2001
tarihli karar iptal edilir ve Sanığın betekrar yargılanmasına
karar verilir.





Taner Erginel Mustafa H. Özkök Gönül Erönen
Yargıç - Yargıç Yargıç


30 Mayıs 2001




-
-1


8



-


Full & Egal Universal Law Academy