Yargıtay Ceza Dairesi Numara 62/1980 Dava No 40/1980 Karar Tarihi 17.12.1980
Karar Dilini Çevir:
Yargıtay Ceza Dairesi Numara 62/1980 Dava No 40/1980 Karar Tarihi 17.12.1980
Numara: 62/1980
Dava No: 40/1980
Taraflar: Kâzım Avşar ile Başsavcılık arasında
Konu: Sahte dövizi tedavüle koyma -Ceza aleyhine istinaf -Tadilat – İstinafa bir sebep daha eklenmesi
Mahkeme: Yargıtay/ceza
Karar Tarihi: 17.12.1980

-D.40/80 Yargıtay/Ceza 62/80
(Dava No. 1244/80; Girne)

Yüksek Mahkeme Huzurunda.

Mahkeme Heyeti: N. Ergin Salâhi, Niyazi F. Korkut, Aziz Altay.

İstinaf eden: Kâzım Av-şar, Merkezi Cezaevi.

- ile -

Aleyhine istinaf edilen: KTFD Başsavcılığı.

A r a s ı n d a.


İstinaf eden namına: Menteş Aziz.
Aleyhine istinaf edilen namına: Akın A. Sait.


Sahte dövizi tedavüle koyma - Fasıl 154- Ceza Yasasının 336 ve 339. maddelerine aykırı sahte Alman Markını tedavüle koyma.

Ceza aleyhine istinaf - Sahte dövizi tedavüle koyma suçunda ceza takdiri - İlk Mahkemenin Sanığa 5 ay hapis cezası vermesi Sanık avukatının Sanığın Fasıl 154 Ceza Yasasının- 335. maddesi altında itham edilmesi ve İlk Mahkemenin Fasıl 155 Ceza Usulü Yasasının 85(1) maddesine istinaden yetkisini kullanarak Sanığı yargılaması gerektiği iddiası - Sanık avukatının Sanığın sahte Alman Marklarını nasıl ele geçirdiğinin İlk Mahkeme t-arafından yeterince dikkate alınmadığı iddiası - İstinafın Yargıtay tarafından reddedilmesi ve cezanın hüküm tarihinden başlatılması.


Tadilat - İstinafa bir sebep daha eklenmesi - Sanığın istinafına bir istinaf sebebi daha ekleyerek yanlış ceza maddesine- göre mahkûm edildiğini ileri sürmesi - Yargıtayın bunun mahkûmiyet aleyhine istinaf olduğundan reddetmesi.

OLAY: Sanık aleyhine Fasıl 154 Ceza Yasasının 336 ve 339. maddeleri tahtında tedavüle sahte Alman Markı koyma suçuyla ilgili 4 ayrı dava getirildi.- Sanık aleyhindeki 2 dava geri çekildi. Diğer iki davayı ise sanık kabul etti. İlk Mahkeme meselenin tüm ahval ve şeraitini dikkate alarak Sanığa 5 ay hapis cezası verdi.

-Sanık avukatı ithamnamede görülen suçların yanlış ve hatalı olduğunu, Sanığın Markların esası hakkında polise verdiği bilgiye İlk Mahkemenin gerekli ehemmiyeti vermediğini ve Sanığa 5 ay hapis cezası vermekle hata ettiğini iddia ederek istinaf etti.
-
SONUÇ: Yüksek Mahkeme, Sanık avukatının Sanığın Fasıl 154 Ceza Yasasının 335. madde altında suç işlediği ve 336 ve 339. maddeler altında işlenen suçlardan suçsuz bulunarak bunun yerine 335. madde altında suçlu bulunması gerektiği iddiası üzerinde durdu. A-ncak mahkümiyet aleyhine bir istinaf bulunmadığı için bu iddiayı reddetti.

Sanığın sahte Alman Markını nasıl ele geçirdiği ve paranın sahte olduğunu bilmediği iddialarının İlk Mahkemece dikkate alındığını göz önünde bulunduran Yüksek Mahkeme, Sanığa veril-en cezanın fahiş olmadığı kanaatına vardı ve istinafı reddeti.

---------------

H Ü K Ü M

Ergin Salâhi: İstinaf eden sanık 6.11.1980 tarihinde Girne Ağır Ceza Mahkemesi huzuruna getirilerek, Kıbrıs Ceza Kanunları Fasıl 154, madde 336 ve 339'a aykırı teda-vüle sahte Alman markı koymak suçlarından 4 ayrı dava ile itham edilmiştir. Ancak aleyhindeki l. ve 2. davalar geri çekilmiş, 3 ve 4. davaları ise kabul etmiştir. Sanık aleyhindeki 3. dava, 11.1.1980 tarihinde yukarıda atıfta bulunulan Ceza Yasası maddeler-ine aykırı Lâpta'da bilerek veya hile yolu ile GC4753396 seri numaralı 100'lük bir adet sahte Alman markını Lâpta'lı Cemal Saffet'e ibraz etmek sureti ile tedavüle koymak suçudur. 4. dava ise 17.1.1980 tarihinde Fasıl 154, Ceza Yasasının yine aynı maddeler-ine aykırı olarak GC4753396 seri numaralı iki adet 100'lük sahte Alman markını bilerek veya hile ile Lâpta'lı Şenay Halil'e ibraz etmek suretiyle tedavüle koymak suçudur. Ağır Ceza Mahkemesi önünde davalarla ilgili olgular ve sanık lehindeki hususlar izah -edildikten sonra 3. ve 4. davalardan birlikte çekilmek üzere sanık 5'er ay hapse mahkûm edilmiştir.

İstinaf, verilen ceza aleyhine olup aşağıda gösterilen üç istinaf sebebini içermekte idi.

"1- Muhterem Mahkeme tedavüle konan Marklara miktar, değer ve -tasarruf şekli ve zamanı itibarıyle tedavüle konma nedenlerine gerekli ehemmiyeti vermeyerek ve/veya lâyıkıyle değerlendirmeyerek sanığa 5 ay gibi uzun bir müddet hapislik cezası vermekle hataya düşmüştür ve verilen 5 ay gibi uzun bir müddet hapislik cezas-ı vermekle hataya düşmüştür ve verilen 5 aylık hapislik cezası alenen fahiştir.

2-Muhterem Mahkeme sanığın tedavüle konan Marklardan başka Markları ve dava konusu Markların esası hakkında polise vermiş olduğu bilgiye gerekli ehemmiyeti atfetmeyerek san-ığa 5 ay hapislik vermekle hata etmiştir ve bu hapislik alenen fahiştir.

3-Muhterem Mahkeme huzurunda serdolunan hakikatler bir tüm olarak değerlendirilip doğru bir teste tabi tutulduğu zaman sanığa verilen 5 aylık hapislik cezası alenen fahiştir-."

İstinafta dava duruşmaya geldiği gün sanık avukatı vasıtası ile aşağıda gösterilen 4. bir istinaf sebebini eklemek istemiştir. 4. istinaf sebebi
"4-Muhterem Mahkeme huzurundaki ithamnamede görülen itham olunan suçlar yanlış ve hatalıdır ve verilen h-akikatlerle bağdaşmayarak Sanık yanlış Kanun tahtında yargılanmış ve cezalandırılmış olduğu cihetle sanığa verilen ceza alenen fahiştir."

Sanık avukatı bu istinaf sebebini ilk nazarda mahkûmiyet aleyhine yapıldığı intibaını uyandırmakla beraber bu istinaf- sebebinin kesinlikle ceza aleyhine yapıldığını beyan etti.

İstinafın duruşmasında, sanık avukatı ilkin 4. istinaf sebebinin üzerinde durdu. Kıbrıs Ceza Kanunları Fasıl 154 madde 336 altında bir suç işlenmediğini, çünkü esasen sahte olan konu Alman Markla-rı üzerinde bir sahteleme yapılması söz konusu olamıyacağını, Fasıl 154, madde 336 sahte olmayan evraklara ilâve yapılmak sureti ile sahteleme yapılmasını öngördüğü ve sanığın olgulardan izah edildiği kadarıyle Fasıl 154, madde 366 yerine madde 335 altında- cezalandırılması gerektiğini ve Ağır Ceza Mahkemesinin Fasıl 155 Ceza Usulü Yasasının 85(1) maddesine istinaden yetkilerini kullanarak sanığı itham edildiği 336. madde yerine 335. maddeden suçlu bulması gerektiğini ve bu yapıldığında sanığa verilecek azam-i ceza madde 335'de 3 yıl, madde 336'da ebedi hapis cezası olduğuna göre, bu hususlar nazarı itibara alındığında sanığa çok az bir ceza verilmesi gerektiğini ileri sürmüştür. Öyle görülüyor ki sanık avukatı 4. istinaf sebebinin de esas amacının mahkûmiyet -aleyhine bir istinafı içermediği hususundaki kesin beyanatına rağmen, bu istinaf sebebi sanığın kabul ettiği ve suçlu bulunduğu Fasıl 154, madde 336 ve 339 altında işlenen cürümlerden suçsuz bulunması ve bunun yerine değişik bir madde olan 335 altında suçl-u bulunmak ve bu madde altında ceza verilmesine ilişkin olduğu aşikârdır. Bu nedenle 4. istinaf sebebi reddolunur.

Sırası gelmişken sanığın yanlış maddeler altında suçlu bulunduğu hususundaki müdafaa avukatının ileri sürdüğü iddiaları da kabul etmediğimiz-i ve sanığın yanlış maddeler altında mahkûm edilmediğine değinmek isteriz. Fasıl 154, madde 336 ve 339 aynen şöyledir:

"Madde 336. Any person who forges any will, document of title to land, judicial record, power of attorney, banknote, bill of exchange, p-romissory note, or other, negotiable, instrument, policy of insurance, cheque or other authority for the payment of money by a person carrying on business as a banker shall be liable to imprisonment for life.

Madde 339. Any person who knowingly and fraud-ulently utters a false document is guilty of an offence of the same kind, and is liable to the same punishment as if he had forged the thing in question."

-Yine Fasıl 154, madde 333(a) ve (b) aşağıdaki gibidir:

"333. Any person makes a false document who-
(a) Makes a document purporting to be what in fact it is not;

(b) alters o document without authority in such a manner that if the alternatio-n had been authorised it would have altered the effect of the document."

Yukarıda atıfta bulunulan madde 336 ve madde 333 ile birlikte dikkatlice okunduğunda görülebileceği gibi sahte olduğunu bilerek bir banknot basan veya imal eden bir şahıs Fasıl 336 a-ltında bir cürüm işlemiş olur. Önümüzdeki meselede sanık konu banknotları basmamıştır ancak sahte olan bu Alman marklarını, sahte olduklarını bildiği halde tedavüle koyduğu için madde 339 altında bir suç işlemiştir.

İstinafın duruşmasında yukarıda görülen- 1, 2 ve 3. istinaf sebepleri birlikte ele alınmıştır. Bunları biz de birlikte ele almayı uygun gördük.

Olgular incelendiğinde, sanığın bu sahte Alman marklarını nasıl ele geçirdiği, nasıl tedavüle koyduğu, bilahare tutuklandığında polise yardımcı olduğu,- sanığın sabıkasız olduğu, ailevi durumu ve sair hafifletici sebepleri teferruatı ile Mahkeme önüne getirilmiştir. Sanık avukatı bilhassa sanığın bu sahte Alman marklarını nasıl ele geçirdiği hususunun Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kaale alınmadığını iler-i sürmüştür. Bidayet Mahkemesi hükmünün 3. sayfasında şöyle denmektedir:

"Sanığa verilecek cezayı takdir ederken meselenin tüm ahval ve şeraitini, suçun işleniş tarzını, sanığın bu markları nasıl ele geçirdiği hangi şartlarla tedavüle koyduğunu, tedavüle -sürmekle elde ettiği menfaatı, suçun vehâmetini ve bu suçun işlenişi ile başka kişilerin de mağdur olduğunu ve amme nizamını etkileyip bozduğunu ......... .......lehte ve aleyhte söylenenleri göz önünde bulundurduktan sonra sanığa verilecek cezanın hapisli-k cezası dışında bir ceza olamıyacağı hususuna oybirliği ile kanaat getirmiş bulunmaktayız."

Görülüyor ki Ağır Ceza Mahkemesi sanığın olgularda serdedildiği gibi bu Markları, arabasını satarak onun karşılığı olarak ele geçirdiğini ve ele geçirdiğinde bunl-arın sahte olduğunu bilmediğini ve bu yönde izah edilen olguları ceza verirken kaale almıştır. Yine Ağır Ceza Mahkemesinin hükmünün geri kalan kısımlar da incelendiğinde lehine alınması gereken tüm hususları nazarı itibara alarak değerlendirmiştir. Esasen -sanığın lehindeki hususlar iyi bir değerlendirmeye tabi tutulmamış olsaydı azami müebbet hapis cezasını taşıyan bu suçlardan kendisine Ağır Ceza Mahkemesi 5'er ay hapis cezası vermek yönüne gitmeyip çok daha ağır cezalar verecekti. Bu olgular ışığında veri-len hapislik cezalarının müdahalemizi gerektirecek derecede fahiş olduğuna ikna edilmedik. Bu nedenle birlikte ele alınan 1., 2. ve 3. istinaf sebepleri de reddolunur.

Netice olarak istinaf reddolunur ve mahkûmiyetlerin hüküm tarihinden başlamasına karar -verilir.


(N. Ergin Salâhi) (Niyazi F. Korkut) (Aziz Altay)
Yargıç Yargıç Yargıç


17 Aralık 1980






























Full & Egal Universal Law Academy