Yargıtay Ceza Dairesi Numara 53,56/2002 Dava No 2/2005 Karar Tarihi 23.05.2005
Karar Dilini Çevir:
Yargıtay Ceza Dairesi Numara 53,56/2002 Dava No 2/2005 Karar Tarihi 23.05.2005
Numara: 53,56/2002
Dava No: 2/2005
Taraflar: A. T. ile KKTC Başsavcısı
Konu: Bıçaklayarak Adam Öldürme - Ceza Takdiri
Mahkeme: Yargıtay/ceza
Karar Tarihi: 23.05.2005

-D.2/2005 Birleştirilmiş
Yargıtay/Ceza 53/2002 ve 56/2002
(Ağır Ceza Dava No:969/2002;G.Mağusa)

YÜKSEK MAHKEME HUZURUNDA.
Mahkeme Heyeti:Taner Erginel Başkan,Mustafa H.Özkök,-Şafak Öneri.

Yargıtay/Ceza 53/2002
(Ağır Ceza Dava No:969/2002;G.Mağusa)


İstinaf eden: A. T., Mağusa
(Sanık)

- ile -

Aleyhine istinaf -edilen: KKTC Başsavcısı


A r a s ı n d a.


İstinaf eden namına: Avukat Öner Şerifoğlu
Aleyhine istinaf edilen namına: Savcı Cevat Rıza.


Yargıtay/Ceza 56/2002
- (Ağır Ceza Dava No:969/2002;G.Mağusa)


İstinaf eden: KKTC Başsavcısı

- ile -

Aleyhine istinaf edilen: A. T., Mağusa
(Sanık)


A r a s ı- n d a.

İstinaf eden namına: Savcı Cevat Rıza
Aleyhine istinaf edilen namına: Avukat Öner Şerifoğlu.





Gazi Mağusa Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Talât D. Refiker,
Kıdemli Yargıç Ahmet Kalkan ve Yargı-ç Bahar Saner'in 969/2002 sayılı davada 24.5.2002 tarihinde verdiği karara karşı Sanık
ve Başsavcılık tarafından yapılan istinaflardır.


---------------

H Ü K Ü M


Taner Erginel (Başkan): Bu i-stinafta Mahkemenin hükmünü Sayın Yargıç Mustafa H. Özkök okuyacaktır.

Mustafa H. Özkök: Huzurumuzdaki 53/2002 sayılı istinaf, Mağusa Ağır Ceza Mahkemesinin 969/2002 sayılı davada İstinaf Eden
Sanığa verilmiş olan 12 yıl hapislik cezasının aşikâr surett-e fahiş olduğu nedeniyle yapılmıştır.

56/2002 sayılı istinaf ise yine 969/2002 sayılı davada Aleyhine İstinaf Edilenin diğer bir deyişle 53/2002'de İstinaf Eden Sanığa verilen 12 yıllık hapislik cezasının alenen az
olduğu nedeniyle yapılmıştır. Her- iki istinaf, tarafların muvafakatıyle birleştirilerek dinlenmiştir. İstinaflarla
ilgili olgular kısaca şöyledir:

53/2002 sayılı istinafta İstinaf Eden Sanık, Mağusa Ağır
Ceza Mahkemesinde görülen 969/2002 sayılı ceza davasında
17.2.2002 tarihinde- kesici ve delici olan 13cm uzunluğunda
tahta saplı bıçağı ve 10.5cm ağız uzunluğu bulunan kemik
saplı çakıyı babası olan Mağusa sakini Mehmet Tülek'in
vücudunun muhtelif yerlerine 50 kez sokmak suretiyle öldür-
mekle itham edilmiş ve Sanık aleyhine ge-tirilen bu suçu kabul etmiştir. Mağusa Ağır Ceza Mahkemesi suçunu kabul eden Sanığa
12 yıl hapislik cezası vermiştir.


İstinaf, bu karara karşı yapılmıştır. İstinafın duruş-
ması 7.3.2005 tarihinde yapılmış ve karar için bilâmüddet ertelenmiştir.-

53/2002 sayılı istinaf ihbarnamesi 6 sebep içermekte ise
de İstinaf Eden avukatı 6 istinaf sebebini 1 başlık altında toplamıştır. Şöyle ki;

Muhterem Bidayet Mahkemesi bazı hafifletici sebepleri hiç dikkate almamış, dikkate aldığı bazı hafif-letici sebeplere ise gereken ağırlığı vermemiş ve dikkate aldığı bazı sebepleri
de Sanık aleyhine ağırlaştırıcı sebep olarak telakki ederek
Sanığa vermiş olduğu 12 yıl hapislik cezasının alenen fahiş olduğunu belirtmiştir.

İstinaf Eden yaptığı hi-tabesinde ise özetle; Sanığın
itham olduğu ve kabul ettiği suçla ilgili olguları izah
ederken, olay öncesinin izah edilmeyip sonucun izah edildiğini, gönüllü ifadesinin olaydan 1 saat sonra alındığı ve olayın anlatıldığını, suç aletinin yerini gösterdiğ-ini, olayda az da
olsa tahrik unsuru dikkate alınmış olsaydı 12 yıl hapislik
cezasına hükmedilemeyeceğini ileri sürerek alenen fahiş olan cezanın indirilmesi talebinde bulunmuştur.

Aleyhine İstinaf Edilen ve 56/2002 sayılı istinafta
İstinaf Eden -Başsavcılık adına bulunan Savcı ise yaptığı hitabesinde özetle; Sanığa verilen cezanın alenen az olduğunu, Bidayet Mahkemesinin hükmünde tüm hafifletici ve ağırlaştırıcı sebepleri dikkate aldığı belirtilmekle beraber bu sebeplere gerektiği kadar değer ver-ilmediğini ve işlenmiş olan suçun
işleniş tarzı dikkate alındığında verilen cezanın alenen az olduğunu ileri sürerek 53/2002 sayılı istinafın reddedilmesini
ve 56/2002 sayılı istinafın ise kabul edilerek verilen cezanın artırılmasını talep etmiştir.
- Ceza takdir etme yetkisi Bidayet Mahkemelerine aittir. Verilen cezaya müdahale etmek için İstinaf Edenin, Bidayet Mahkemesinin ceza takdir ederken hatalı hareket ettiğini, diğer bir deyişle dikkate alması gereken hafifletici sebepleri dikkate almadığını -veya dikkate alması gerekmeyen bazı sebepleri dikkate alarak alenen fahiş ceza takdir ettiği hususunda Mahkemenin ikna edilmesi gerekmektedir.

Diğer taraftan Savcılığın yaptığı istinafta ise Savcılık tarafından yine verilen cezanın alenen az olduğu- yönünde Mahkemenin ikna edilmesi gerekir. Bu prensip ışığında Mağusa
Ağır Ceza Mahkemesinin kararı incelendiği zaman önünde bulunan
tüm olguları, ileri sürülen tüm hafifletici sebepleri ve Sanık aleyhindeki ağırlaştırıcı sebepleri titizlikle inceleyerek-
karara vardığını ve tüm hafifletici sebepler, Sanığın aleyhinde bulunan ağırlaştırıcı sebepleri de dikkate alarak ceza takdir ettiği anlaşılmaktadır. Keza 23 Şubat 1993 tarihinde Bakanlar Kurulu tarafından yayımlanan Cezaevi Disiplin Yasasının Fasıl
28-6, 4 ve 10. maddeleri altında kendisine verdiği yetkiyi kullanarak Cezaevleri (Değişiklik) Tüzüğü olarak değiştirilen tüzükte, cezalarda yapılacak indirimlerde 12 yıla mahkûm olan
bir kimse 48 ay normal ile 32 ay özel bağışlama öngörülmekte, toplam ise 80- ay yani 6 yıl 8 ay indirim uygulanmaktadır. Bu durumda 12 yıla mahkûm olan bir kimse 5 yıl 4 ay hapis yatmaktadır.

Yaşam hakkı Anayasamızın öngördüğü temel hak ve özgürlük-
lerin en önemlilerinden biridir. İnsanın yaşama hakkını ortadan kaldırma-ya yönelik suçlardan mahkûm olan bir kimseye verilecek ceza takdir edilirken, sair şeyler yanında en temel hak ve
özgürlükler arasında yer alan bir insanın yaşama hakkının
sona erdirildiği dikkate alındığında Sanığa mahkûm olduğu
suçun vehameti ile oran-tılı bir ceza takdir edilmesi gerekmek-tedir.
Bu hususlar da dikkate alındığı zaman ve yukarıda söylenen-
ler ışığında keza bu tür suçlara daha önce verilen cezalar da
göz önünde bulundurulduktan sonra Sanığa takdir edilen cezanın
alenen fahiş old-uğu veya alenen az olduğu yönünde ikna edilmedik ve Bidayet Mahkemesinin ceza takdir ederken herhangi bir hata yapmadığı kanaatine varmış bulunmaktayız.

Yukarıda söylenenler ışığında 53/2002 ve 56/2002 sayılı istinaflarda İstinaf Edenler istinaflar-ında başarılı olmadıkları
cihetle her iki istinafın da reddedilmesi gerekir kanaatindeyiz.

Netice itibarıyle 53/2002 ve 56/2002 sayılı istinaflar reddedilir.

Sanığa Bidayet Mahkemesi tarafından takdir edilen ceza mahkûmiyet tarihinden başla-yacaktır.




Taner Erginel Mustafa H. Özkök Şafak Öneri
Başkan Yargıç Yargıç


23 Mayıs 2005
-


5



-


Full & Egal Universal Law Academy