Yargıtay Ceza Dairesi Numara 5/2007 Dava No 3/2008 Karar Tarihi 11.04.2008
Karar Dilini Çevir:
Yargıtay Ceza Dairesi Numara 5/2007 Dava No 3/2008 Karar Tarihi 11.04.2008
Numara: 5/2007
Dava No: 3/2008
Taraflar: Ahmet Öztenay ile K.K.T.C. Başsavcısı
Konu: Elektrik Sirkatı
Mahkeme: Yargıtay/ceza
Karar Tarihi: 11.04.2008

-D.3/2008 Yargıtay/Ceza 5/2007
(Ceza Dava No: 3220/2003;Gazimağusa)

YÜKSEK MAHKEME HUZURUNDA.

Mahkeme Heyeti:Mustafa H.Özkök, Seyit A.Bensen, Necmettin Bostancı.

İstinaf eden: Ahmet Öztenay, Gazimağusa-
(Sanık)

- ile -

Aleyhine istinaf edilen: K.K.T.C. Başsavcısı - Lefkoşa
(Davayı İkame Eden)


A r a s ı n d a.

-İstinaf eden namına: Avukat Öner Şerifoğlu
Aleyhine istinaf edilen namına: Savcı Pervin Sağlamer.

Gazimağusa Kaza Mahkemesi Kıdemli Yargıcı Bahar Saner'in 3220/2003 sayılı davada 25.1.2007 tarihinde verdiği karara karşı Sanık tarafından yapılan istinaft-ır.


------------------


H Ü K Ü M



Mustafa H. Özkök: İstinaf Eden/Sanık Gazimağusa Kaza Mahkemesinde dosyalanmış olan 3220/2003 sayılı davada aşağıdaki suçla itham edilmiştir:

"İTHAM OLUNDUĞU SUÇ
Bi-rinci Dava

Fasıl 154 Ceza Yasası'nın 255 ve 279(1)
maddelerine aykırı elektrik enerjisi
sirkatı.

SUÇUN TAFSİLATI

Sanık, 12.07.2001-17.04.2003 tarihleri
arasında, G-/Mağusa'da, Kıbrıs Türk Elektrik
Kurumu'na ait 9478588 nolu elektrik sayacının
sağ tarafına, sayaç üst kapak ile kasa
arasından tespit edilemeyen bir cisim
koyarak, sayaç içerisindeki diskin dönmesini
- engellemek suretiyle toplam 380.595.906 TL
tutarındaki 2449 kilovatsaat elektrik akımını
sirkat etti."
-

Sanık itham olduğu suçu kabul etmemiş ve meselenin duruşması
yapılmıştır. İddia Makamı davasını ispat etmek için 8 Tanık
dinletmiş, 9 adet evrağı ise emare olarak sunmuştur. Sanık ise
müdafaa olarak 5 Tanık dinletmiş ve 7 adet evrağı da emare
olar-ak ibraz etmiştir.

Davayı dinleyen İlk Mahkeme Yargıcı, Sanığı itham olduğu
suçtan suçlu bulup mahkûm etmiş ve 1000 YTL para cezası ödeme-
sine emir vermiştir. İstinaf bu karara karşı yapılmıştır.

İstinaf ihbarnamesi 7 sebep içermektedir. -İstinafın
duruşması yapılmıştır. İstinaf dosyalayan Sanık Avukatı, istinaf
sebeplerini 2 başlık altında toplamıştır. Şöyle ki; 1, 2, 3 ve
4. istinaf sebeplerini bir başlık altında, 5, 6 ve 7. istinaf sebeplerini ise bir başlık altında toplayıp hitapta -bulunmuştur.

İstinaf Eden Sanık Avukatı yaptığı hitabesinde özetle;
İlk Mahkemenin İddia Makamının sunduğu şahadete inanıp Sanığı
mahkûm etmekle hata ettiğini, çünkü sunulan şahadetin çelişkili
olduğu gibi Sanığın işlediği iddia edilen suçu işlediğin-in
makul şüpheden ari olarak ispat edilmediğini, Sanığın elektrik sayacına emare olarak sunulmayan bir cismi sokmak suretiyle müdahale ettiğinin iddia edildiğini, halbuki Mahkeme huzurunda
yapılan testte başka elektrik sayaçlarına müdahale maksadıyle
dah-a önce kullanılmış olan cisimlerin, ayrıca hiç kullanılmamış filmlerin emare elektrik sayacına sokulmaya çalışıldığını ancak girmediğinin tespit edildiğini, keza Sanığın kendisine komplo yapıldığı hususunu kanıtladığı halde Sanığın şahadetine inanma-
makla- hata ettiğini, ilâveten emare sunulmadığı halde Sanığı
mahkûm etmekle de hata ettiğini ileri sürmüştür. Keza Sanığın sirkat ettiği ileri sürülen elektrik miktarının tamamen takribi
bir miktar olduğu belirtilmekte ve iddia edilen miktarın sirkat olduğu h-ususu makul şüpheden ari olarak ispat edilmediği halde
yine Sanığı mahkûm etmekle hata ettiğini belirtmiştir.

İddia Makamını temsilen bulunan Savcı ise yaptığı hitabe-
sinde, İlk Mahkemenin verdiği kararın hatalı olmadığını İddia
Makamı olarak sund-ukları şahadetle Sanığın itham edildiği suçu işlediğini, makul şüpheden ari olarak ispatlandığını, görgü tanığı olarak şahadet veren Tanık 2, 3 ve 4'ün şahadetlerinin birbirini teyit ettiğini ve sıkı bir istintaka tabi tutulmalarına rağmen istintaklarında -sarsılmadıklarını, bu nedenle Mahkemenin bu tanıklara inanarak Sanığı mahkûm etmekle herhangi bir hata etmediğini keza emarenin bulunmadığı nedeniyle sunulmamasının
bir eksiklik olmadığını, emare sunulmadığında da Sanığın mahkûm edilebileceğini, bu yönde -de Mahkemenin bulgusunun hatalı olmadığını, Sanığın sirkat ettiği belirtilen elektrik miktarının tam olarak saptanmasının mümkün olmadığını, bu nedenle verilen
rakamın ve kullanılan elektrik miktarı ile bu miktara tarh
edilen ücretin takribi olduğunu, çün-kü tam olarak ne kadar sirkat edildiğinin tespitinin mümkün olmadığını, bu nedenle bu yöndeki Mahkeme bulgusunun da hatalı olmadığını ileri sürerek istinafın reddedilmesini talep etmiştir.

Sanığın yukarıda itham edildiği suç Fasıl 154 Ceza Yasasının -255 ve aynı Yasanın 279(1) maddesine istinat etmektedir. Madde
255 hırsızlığın tanımını yapmakta, 279(1) ise elektrik sirkatı
ile ilgili özel bir maddedir. Fasıl 154 ve madde 279(1) aynen şöyledir:

"279.(1) Her kim, bir makine veya cihaz veya
- maddeden çıkarılan ve başkasının malı
olan herhangi bir makine gücü: aydın-
latma veya elektrik akımını hile yolu
ile alır veya kendinin veya başka
herhangi birinin kullanımına çevirirse-
ağır bir suç işlemiş olur ve beş yılı
geçmiyen hapis cezası ile cezalandırılır."



Sanığın itham edildiği suçu işlediğinin makul şüpheden ari olarak İddia Makamı tarafından ispatlanması gerekir. Bu prensibi meselemize uy-guladığımız zaman Sanığın itham edildiği suçu işlediğinin makul şüpheden ari olarak ispatlanıp ispatlanmadı-
ğının incelenmesi gerekir. Sanık, yukarıdaki ithamnameden
de görülebileceği gibi 21.7.2001-17.4.2003 tarihleri arasında
Gazimağusa'da Kıbrıs Türk -Elektrik Kurumu'na ait 9478588
numaralı elektrik sayacının kapak ile kasa arasına tespit
edilemeyen bir cismi koyarak diskin dönmesini engellemek
suretiyle toplam 380.595.906 TL tutarında 2449 kilovatsaat
elektrik sirkat etmekle itham edilmektedir. Bu du-rumda ispat edilmesi gereken;

1. Sanığın Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu'na ait 9478588
numaralı sayaca müdahale edip diskin dönmesini engellediği;

2. Bu fiil sonucu 380.595.906 TL'lik 2449 kilovatsaat
elektrik miktarı sirkat ettiği hususlarıdır.

- Sunulan şahadet incelendiği zaman, görgü tanığı olarak
şahadet veren Tanık 2, 17.4.2003 tarihinde Sanığın evini
ziyaret ettiklerini ve sayacı kendisinin gördüğünü söylemek-
tedir. Mavi 21'de sorulan bir soruya karşılık "Işıkların
yanmakta olduğunu söylem-ekte" Mavi 22'de ise sorulan bir
soruya karşılık cevap olarak "Dış sayacın dış kapağı var ve
açtığım zaman film olduğundan dolayı elimi koydum sağ elimin
içine koydum, Ahmet Bey da karşıdan fark etti bizi" demektedir. Mavi 23'te ise "açınca ne oldu?" sor-usuna karşılık "Cisimi ben gördüğüm zaman sağ elimi ben sayaç kutusunun teneke olan şeyin
sağ tarafına elimi koydum. Ahmet arkadaşımıza Ahmet Bey deyim içerden geldi ve beni ekarte edercesine solumdan kendisi elini uzatıp elini içeri sokup saatin yan tar-afında sağ tarafındaki
olan cisimi aldı ve de ordan eşofman giydiği halde bir şey bir
şey yok deyip nedir diye sözü da edip ondan sonra eşofmana elini sokup ondan sonra içeri girdi" demektedir. Daha sonra aynı
sayfada "anlat işte ne duydun ne gördün?" -diye bir soruya
karşılık "Tamam, film dediğimiz bir cisim plastik film dediğim
şey yani film dediğimiz bir öyle kalın plastik tipi bir şeydi,
ona benzer. Kalın normal plastik ama ince, onu çekip içeri
girdi. Onu çekerken bir şey duydun mu sen, gördün- duydun?
Evet, ordan içeri girdi" denmektedir. Aynı Tanık Mavi 27'de
ise şunları söylemektedir. "Bu Sanığın evine ilk gittiğinizde haber verdiniz mi? Yani evine gittiğinizde kapısını çalıp haber verdiniz mi Sanığa? Hayır, direk gittik bilhassa 3 arkada-ş,
saate önce baktık ve ondan sonra kendisi bizi fark edince dışarı çıktı, ondan sonra demin anlattığım gibi olaylar gelişti"
demiştir.

Tanık 2 şahadetinde sayacın dış kapağını açtığını ve
sayacın üzerine film takılı olduğunu gördüğünü ve eli ile -filmi kapattığını bilâhare Sanığın gelerek kendisini ittiğini ve elini sayaca sokup filmi aldığını söylemektedir.

Tanık 3 ise bu hususta Mavi 45'teki bir soruya karşılık
şu cevabı vermektedir. "Çıktı dışarı Şener Demirci saatin başındaydı, saati -kontrol için geldik, açtı kapağı kapağı açarken beyefendi sağ eliyle hemen bizim sağımız Sanığın sol tarafı
kutudan bir cisim çekti aldı yani ben cismin ne olduğunu görmedim çünkü en arkada bendim tabii karanlıktı. Eşofmanın içine koydu hemen içeri gitti-". Tanık 3 yine Mavi 57'de görüldüğü gibi
mevcut sayaca Mahkeme huzurunda film sokmaya çalışmış ve de
filmin sayaca girmediği tespit edilmiştir. Yapılan tespit bu sayfada şöyle belirtilmektedir. "(Tanık, kullanılmamış fotoğraf filmleri ile sayacın ara-sından saatte ulaşmaya çalışıldı ancak ulaşılmadı. Bilahare tekrar bolartılarak başka bir saatin üzerinden çıkartılmış olan daha önce başka saatte kullanılmış
olan film denendi. Ve bunu da Tanık sayacın içerisindeki saate temas etmeyi başardı ve sayaç ü-zerindeki diski durduttu. Ve keza Tanık yeni filmi de şimdi denedi ve o da ikinci kez bolartılmış şekilde ilk denediği film tekrar denendi ve bu filmde de elektrik sayacının içerisine girmeyi ve o diske temas etmeyi başardı)" denmektedir.

Tanık 4 -ise Mavi 80'de olay anını şöyle anlatmaktadır:

"S. Evet bize anlat o gün gittiniz, neler gördünüz.
C. Gittiğimizde önde Şener'di ben Şener'in arka-
sındaydım, evin zaten önü şeydir, camekandır
yani içerde oturanı da görüyorsun-, içerdeki
de seni görüyor dışardan. Evin her tarafı
gayet böyle içi dışı aydınlanmış şekildeydi.
Ev sahibi bizi zaten gördüğünde dışarıya
çıkmıştı ve biz ona sayaç kontrol, sürpriz
kontrol yaptığımızı söyledi-k, kendisine
süpriz sayaç kontrolu yaptığımızı söyledik.
Şener arkadaşım sayaç dolabını açtı, müstehlik
de Şener'in hemen kolunun altından elini
sayacın içerisine soktuğu gibi, elini eşofmanın
içine koyup- aniden evin içine girdi."


Görüleceği gibi 3 tanığın verdiği şahadet birbiri ile
çelişmektedir. Şöyle ki; Tanık 2 sayacın dış kapağını açtığı
anda sayacın üzerinde film gibi iddia ettiği bir şeyi gördüğünü,
elini filmin üzerine koyduğunu ve bunu fa-rk eden Sanığın
yanına gelerek kendisini ekarte ettiğini ve sayacın üzerindeki
filmi aldığını iddia ederken, görgü tanığı olan 3 ve 4'ün
şahadetinden olay yerine gittiklerinde sayaç kutusunun açılma-
dan Sanığın yanlarına geldiğini ve sayacın içinde bulun-duğu
kutunun kapağı açılırken Sanığın da hazır olduğunu, sayacın dış kapağının Tanık 2 tarafından açıldığı anda Sanığın elini sayacın içerisine sokup birşey aldığını söylemektedirler. Tanık 3 Sanığın ne aldığını göremediğini çünkü olay mahallinin karanlık- olduğunu söylemekte, Tanık 4 ise olay yerinin aydınlık olduğunu ancak Sanığın ne aldığını görmediğini söylemektedir. Bu durumda 3
görgü tanığından Tanık 3 ve 4'ün yukarıdaki şahadetinden anla-
şılacağı gibi Tanık 2'nin "sayacın dış kapağını açtım ve say-acın üzerinde film görüp elimi filmin üzerine koydum" yönündeki
şahadeti teyit edilmemektedir. Yine Alt Mahkeme huzurundaki şahadete göre elektrik sayacı, olay akşamı elektrik kurumu teknisyeni tarafından yerinden sökülmüş açılıp incelendikten
sonra götü-rülmüştür. Mahkeme huzurunda elektrik sayacının
alınıp götürüldükten sonra vidalarının gevşetildiği veya
sıkıldığı veya yerindeki konumuna getirildiği hususunda şahadet yoktur. Duruşma esnasında, Mahkeme salonunda yapılan testte
sa-yaca film sokulmaya çalışılmış, başarılamamış ancak sayacın vidaları gevşetildikten sonra başarılabilmiştir. Tanık 2
yukarıda da belirttiğimiz gibi, açıkça, sayaçta film sokulu olduğunu söylemiştir. Yerinde monteli oluğu bir halde sayaca
film sokulabil-diğine göre, Mahkeme huzurundaki testte de
sokulabilmeliydi, ancak sokulamamıştır, başka bir ifade ile
film sayaca girmemiştir. Mahkeme huzurunda yapılan test Tanık 2'nin söylediklerini teyit etmemektedir. Keza sayacın üzerine
film takılı olduğu ve di-skin dönmesini durdurduğu yönünde ise
herhangi bir şahadet Mahkeme huzuruna sunulmamıştır.

Yukarıda belirttiğimiz gibi her 3 tanık sadece Sanığın
elini sayacın üzerine sokup birşeyler aldığından bahsetmektedir.
Olaydan hemen sonra olay mahalline p-olisin çağrılmış olmasına
rağmen polise bu yönde bir şikâyet yapılmamış ve Sanığın
aldığı iddia edilen filmin aranması yönüne gidilmemiş ve bu
yönde Sanığa polis tarafından herhangi bir soru sorulmadığı
gibi, evinde veya üzerinde herhangi bir arama da yap-ılmamıştır.
Keza yukarıda temas ettiğimiz gibi Tanık 3 tarafından emare
sayaca diğer müdahale edilen sayaçlardan çıkarılan filmleri
sokmaya çalışmış olmasına rağmen mevcut hali ile sayaca girmediği keza hiç kullanılmamış filmi de sayaca sokmaya çalışmış ol-masına rağmen Mahkeme huzurunda yapılan testte sayaca girmediği ancak sayacı gevşettikten sonra filmlerin girdiği tespit edilmiştir.
Bu durumda İddia Makamı Sanığın yukarıda zikredilen Elektrik Kurumu'na ait sayaca film diye ifade edilen bir cisimle
müd-ahale ederek diski durdurduğu ve ithamnamede belirtilen 380.595.906 TL'lik 2449 kilovatsaat elektrik sirkat ettiği
hususunu makul şüpheden ari olarak ispat edemediği cihetle Alt Mahkemenin Sanığı mahkûm etmekle hata ettiği kanaatindeyiz ve istinafın kabul- edilerek Bidayet Mahkemesinin verilen mahkûmiyet kararının ve cezanın iptal edilmesi gerekir kanaatindeyiz. Bu kanaate vardıktan sonra geri kalan istinaf sebeplerini incelemeye gerek olmamakla beraber bazı hususlara değinmek isteriz. Şöyle
ki; Dava kon-usu suçu işlediği iddia edilen Sanık, verdiği ifadesinde ve bilâhare Mahkeme huzurundaki şahadetinde kendisine bir komplo hazırlandığı yönünde iddiada bulunmuştur. Mahkeme de yapmış olduğu bulgusunda Mahkeme hükmünün 14. sayfasında Mavi 260'da Tanık 2 ile- ilgili şunları söylemektedir:

"Tanık 2, 3 ve 4 görgü tanığı olmaları hasebiyle
dinletilen tanıklardır.

Tanıklar savunma tarafından ciddi bir şekilde
istintaka tabi tutularak; özellikle Sanığa kurulan
komplonun b-ir parçası oldukları ve ayrıca Tanık
2'nin de bağımsız bir tanık olmadığı üzerinde
durulmuştur.

Savunma; Tanık 2'nin, Sanığın kız kardeşi Pembe
Öztenay'ın müştekisi olup Mağusa Kaza Mahkemesinde
kız kaçırma ve alı koyma ile il-gili ceza davasının
tanığı olduğunu ve ilgili davadaki Sanığın arkadaşı
olduğunu ortaya koymakta çağırmış olduğu Müdafaa
Tanığı No:3 Hilmi Sonoğlu'nu şahadeti ve sunmuş
olduğu Emare 11 ve 12 ile başarılı olmuştur ve bu
yönde bulgu -yaparım.

Ancak bu olguların varlığı salt olarak Tanık
2'nin vermiş olduğu şahadeti ortadan kaldırır mı?

Kanaatimce tümüyle kaldırmaz ancak vermiş olduğu
şahadete Mahkemenin daha ihtiyatla yaklaşmasına ve
şahadetini tey-it edecek başka şahadet aramaya
yönlendirir."

Bu bulgusundan da anlaşılacağı gibi Alt Mahkeme Tanık 2'nin şahadetine inanılmaması gerektiği yönünde bulgu yapmış, ancak
bu tanığın teyit edilen şahadetine inanmanın uygun olacağını kararında beli-rtmiştir. Mahkeme kararının 261. sayfasında ise Tanık 2'nin şahadeti ile Tanık 3 ve 4'ün şahadetleri çelişmekte olduğunu vurgulamakla birlikte bu çelişkinin esasa müteallik olmadığını belirtmektedir. Halbuki yukarıda aktardığımız şahadetten de olay anı i-le ilgili Tanık 2'nin verdiği şahadet
Tanık 3 ve 4'ün şahadetiyle teyit edilmemekte aksine tekzip edilmektedir. Şöyle ki; Tanık 2 yukarıda bahsettiğimiz gibi sayacın dış kapağını açtığı sırada Sanığın sayacın yanında olmadığını, sayacın üzerinde film gör-düğünü, elini filmin üzerine koyduğunu ve bu esnada Sanığın kendisini fark edip içeriden çıkıp yanlarına geldiğini ve kendisini ekarte edip filmi aldığını söylemektedir. Halbuki Tanık 3 ve 4, sayacın dış kapağı açıl-
madan önce Sanığın sayacın yanına geld-iğini ve Tanık 4'ün
kendisini kontrole geldiklerini Sanığa söylediğini ve bu esnada Tanık 2 tarafından sayacın dış kapağı açıldığı anda, Sanığın
elini sayacın içerisine sokup birşeyler aldığını söylemektedir. Keza Tanık 2 olay mahallinin aydınlık olduğun-u, Tanık 3 ise olay mahallinin karanlık olduğunu söylemekte, Tanık 4 ise evin içi ve dışının aydınlık olduğunu söylemektedir. Bu durumda olay mahallinin aydınlık veya karanlık olduğu hususunda da tanıkların şahadetinde çelişki bulunmaktadır. Tüm bunları -dikkate alan Alt Mahkemenin Tanık 2'nin teyit edilmeyen şahadetine dayanarak
Sanığı mahkûm etmekle de hata ettiğini belirtmek isteriz.


Yukarıda söylenenler ışığında aleyhine getirilen davada
Sanığın itham edildiği suçu işlediği makul şüpheden ari o-larak
ispat edilmediği cihetle Sanığı mahkûm etmekle Bidayet Mahkemesi hata etmiştir.

Netice itibarıyle istinaf kabul edilir ve 25.1.2007
tarihinde verilen karar iptal edilir.



Mustafa H. Özkök Seyit A. Bensen Necmettin Bostancı
- Yargıç Yargıç Yargıç



11 Nisan 2008






8






Full & Egal Universal Law Academy