Yargıtay Ceza Dairesi Numara 43,44,45,47/1992 Dava No 2/1993 Karar Tarihi 27.01.1993
Karar Dilini Çevir:
Yargıtay Ceza Dairesi Numara 43,44,45,47/1992 Dava No 2/1993 Karar Tarihi 27.01.1993
Numara: 43,44,45,47/1992
Dava No: 2/1993
Taraflar: Hasan Saitoğlu ve diğeri ile Başsavcılık arasında
Konu: İthamnameye yeni dava eklenmesi – İthamnamenin tadili – İlk tahkikat
Mahkeme: Yargıtay/ceza
Karar Tarihi: 27.01.1993

-D.2/93 Yargıtay/Ceza 43-44-45/92 ve 47-97/92

Yüksek Mahkeme Huzurunda
Mahkeme Heyeti: Niyazi F. Korkut, Celâl Karabacak, Özkan Tunçağ


Yargıtay/Ceza 43/92
(Ceza Dava No: 2336/92; Mağusa)

İstinaf eden: Has-an Saitoğlu, Salamis Yolu No.393, Mağusa.
ile
Aleyhine istinaf edilen: KKTC Başsavcılığı, Lefkoşa.
A r a s ı n d a.


İstinaf eden tarafından: Av. Kıvanç M. Rıza
Aleyhine istinaf ed-ilen tarafından: Savcı Ali Fevzi Yeşilada



Yargıtay/Ceza 44/92
(Ceza Dava No. 10114/91; Mağusa)

İstinaf eden: Mehmet Hastan, Lefkoşa.
ile
Aleyhine istinaf edilen: KKTC Başsavcılığı, Lefkoşa.
- A r a s ı n d a.


İstinaf eden tarafından Av. Kıvanç M. Rıza
Aleyhine istinaf edilen tarafından: Savcı Ali Fevzi Yeşilada



Yargıtay/Cez 45/92
(Ceza Dava No: 10114/91; Mağusa)

İstinaf eden: Mertan Ltd., Lefkoşa
ile
Aleyhine istinaf edilen:- KKTC Başsavcılığı, Lefkoşa.
A r a s ı n d a.

İstinaf eden tarafından: Av. Kıvanç M. Rıza
Aleyhine istinaf edilen tarafından: Savcı Ali Fevzi Yeşilada


H Ü K Ü M

Niyazi F. Korkut: -Aleyhine istinaf edilen KKTC Başsavcısı adına 31.8.1992 tarihinde Mağusa Kaza Mahkemesine tek taraflı olarak yapılan yazılı bir müracaat ie müracaata ekli listede dava numaraları verilen

1) Sanık I Taner Hastan
Sanık 2 Hasatan Co. Ltd. aleyhien dosyal-anan 78 davada;

2) Sanık I Mehmet Hastan ile
Sanık 2 Mertan Ltd. aleyhine dosyalanan 5 davada;

3) Sanık I Mehmet Hastan ile
Sanık 2 Aktan Ltd. aleyhine dosyalanan 6 davada;

4) Hasan Saitoğlu aleyhine dosyalanan 19 davada; ve

5) Sanık I Hasan Sa-itoğlu ile
Sanık H & S Ltd. aleyhine dosyalanan 24 davada mevcut davalara yeni davalar eklenmesi zarureti doğduğu ve eklenecek davaların zamanaşımına uğramamaları için konu davaların eklenmesine izin verilmesi istendi.

Başsavcılığın konu müracaatını -aynı gün inceleyen Alt Mahkeme sanıklar aleyhindeki konu davaların henüz itham safhasında oldukları ve sanıkların konu davalardan henüz itham edilmediklerini de dikkate aldıktan sonra müracaatın kabulüne ve konu davalardaki ithamnamelerin İddia Makamının ö-ngördüğü şekilde tadil edilmiş şekli ile sanıkalra tebliğine ilişkin emir verdi.

Tadil edilmiş yeni ithamnamelerin sanıklara tebliği üzerine sanık Mehmet hasan, Mertan Ltd, Aktan Ltd, Hasan saitoğlu ve H & S Ltd. konu tadil emrine karşı 53 ayrı istinaf d-osyaladılar. Konu istinaflar Alt Mahkemenin 31.8.1992 tarihinde vermiş olduğu tadil emrine karşı yapılmış oldukları için birleştirilerek dinlendi. Birleştirilerek dinlenen bu istinafların başlıklarının tümünü hükme sıralama zorunluğu dikkate alıanrak sad-ece ilk üç istinafın başlığını yazıp ötekilerin de istinaf numaralarını belirtmekle yetinilmesi uygun görülmüştür.

İstinaf edenler avukatı istinafihbarnamesinde Alt Mahkemenin:

(i) konu tadil emrinin sanıkalra söz hakkı vermeden ve sanıkalrın gıyabında -vermekle;

(ii) konu emri 139 dava için tek karr olarak vermekle; ve

(iii) konu kararında yeterince gerekçe vermemekle; hata ettiğini ve

(iv) Fasıl 155, Madde 83 tahtında verilen konu emrin hatalı olup konu maddenin Mahkemeye böyle bir tadil emri verm-e ya da sanıkalrın gıyabında tek taraflı bir müracaat ile böyle bir emir verme yetkisi vermediğini ileri sürdü.

İstinafın duruşmasında da Mahkemeye hitap eden istinaf edenler avukatı, sair şeyler yanında, konu davalar ilk tahkikaat için tayinli iken sanı-kların bilgileri dışında İddia Makamının tek taraflı bir müracaatı züerine Mahkemenin Fasıl 155 Madde 83 altında 31.8.1992 tarihinde verdiği bir emir ile tadil edilmiş ithamnamelerin sanıkalra tebliğ edildiğini; Alt Mahkemeye İddia Makamınca yapılan müraca-atta ithamnamelere eklenmesi istenen davaların belli olmadığını; buna karşın Alt Mahkemenin kararında; "talep edilen değişikliğin yapılmssına izin verilir" şekline bir emir verdiğini: böyle bir emir verilirken sanıkalra söz hakkı verilmediği gibi yapılan -müracaatın da sakat olup dava nuamrası ve başlığı bulunmadığını; sanık olarak ortada 139 dava altında 7 gerçek ve tüzel kişi var iken Başsavcılığın tek bir müracaat yapamıyacağı gibi Alt Mahkemenin de üm davalar için tek bir karar vermeye yetkisi bulunmadı-ğını; bu hususlar bir yana istinaflara konu kararın gerekçesi de bulunmadığını ve istenen tadiller yapılan müracaatta görülmediğine göre de Alt Mahkemenin vediği karada ne gibi bir tadil yapılmasına izin verdiğinin de belli olmadığını ve bu nedenlerle isti-nafa konu kararın yoklukla malûl olduğunu savundu.

Aleyhine istinaf edilen adına Mahkemeye hitap eden Savcı ise hitabında, sair şeyler yanında, tüm istinaf sebeplerinin yablış bir varsayıma dayandırıldığını; Alt Mahkemeye yapılan müracaat üzerine ilgili -yargıcın ilgili tüm dosyaları getirerek her dava için ayrı bir emir verdiğini ve emri verirken ithamnamelerde yapılamsı istenen tadillerin yargıcın önünde olduğunu; sanıklar konu davalarda henüz itham edilmediklerine göre yapılan tadillerle sanıkalrın hakl-arına halel gelemdiğini; bu gibi hallerde kriter sanıklara bir haksızlık yapılıp yapılmadığı olup sanıklar da müdafaalarını yapabilmek için her türlü olanağa sahip olduklarına göre yapılan tadil isteminin sanıklar tarafından itiraza uğramasının mümkün olma-dığını; Alt Mahkemenin verdiği emir uyarınca yapılan ithamnameye yeni dava eklerken sanıkalra sorulmasının söz konusu olmadığını; esasında konu tadillerin Y/C 11/92 de verilen Yüksek Mahkeme kararı ışığında gerekli görüldüğünü; müracaat şekli ile ilgili ol-arak ortada bir usulsüzlük olsa bile bu usulsüzlüğün verilen kararı yoklukla malûl yapmadığını; Fasıl 155, Madde 83'ün duruşmanın herhangi bir safhasında tadilât yapılabilmesine cevaz verdiğini ve ilk tahkikatın da bir duruşma olduğunu ve sanıklar da henüz- itham edilmediklerine göre onlara bir adaletsizlik olmadığını savundu.

Özetlenen olgulardan da görülebilceği gibi istinaf eden sanıklar aleyhine dosyalanan ve tebliğ edilen ilk tahkikatlarda, sanıklar itham edilmezden önce, Başsavcılık Fasıl 155, Madde -83 altında Mahkemeye bir müracaat yaparak dosyalanan konu ilk tahkikatlarda mevcut ithamnamelere yeni davalar eklemek istemi ve Alt Mahkeme de bu doğrultuda emir vererek mevcut davlara iki daba daha eklemiştir. Verilen emrin dava nuamrası ve başlık içermey-en yazılı bir müracaata istianden verilemsine karşın konu müracaatta tadile dilmek istenen davaların numaraları ile sanıkların adlarını içeren bir liste eklenmiş ve Alt Mahkemenin verdiği emir çoğaltılarak tüm davalara yapılaan tadillerle birlikte dosyalan-mıştır.

Fasıl 155, Madde 83 duruşmanın herhnagi bir aşamasında ithamnameye yapılacak tadillerle ilgili olup bu bakımdan öncelikle bu maddenin ilk tahkikatlarda uygulanıp uygulanamıyacağını incelemek gerekir. Fasıl 155, Madde 2 de "preliminary inquiryénin- tanımı şöyledir:

-"preliminary inquiry" means an inquiry into a charge held by a judge with a view to the commital of an accused person fpr trial before an Assize Court;"
-Alıntısı yapılan tanımdan da görülebileceği gibi ilk tahkikat bir sanığı Ağır Ceza Mahkeemsinde duruşması yapılmak üzere havale edebilmek için yapılan bir tahkikattır.

İlk tahkikatlarda uygulanacak yöntemle ilgili Fasıl 155 Ceza Mahkemeleri Usulü Yasası- Madde 93(c) ise aynen şöyledir:

"Madde 93 (c). If, after ecamination of the witnesses called on behalf of the prosecution, the Judge considers that on the evidence as it stands, regard being had to the provisions of section 94 of this Law, there are suff-icient grounds for committing the accused for trial, the Judge shall read again the charge to the accused person and explain the nature thereof to him in simple language and adress to him the following words, or words to the like efefct:

"This is not yo-ur trial. You will be tried later before the Assize Court. You will then be able to conduct tour defebce and call any witnesses ın your own begalf. Unless you wish to reserve your defence, which you are at liberty to do, you may now either make a statemen-t not on oath or evidence on oath and in case call witnesses on your behalf. If you give evidence on oath you will be liable to cross-examination. Anything you may say whether on oath or not will be taken down any may be used in evidence at your trial bef-ore the Assize Court";
and the Judge shall proceed to state to him abd give him clearly to understand that he has nothing to hope from any promise of favour and nothing to fear from any threat which may have been held out to him to induce him- to make any admission or confession of his guilt, but that whatsoever he then says may be given ine vidence on his trial notwithstanding any such promise or threat;"

Alıntı yapılan 93'üncü maddenin ilgili bendinin içeriğinden de görülebileceği gibi ilk -tahkikat Madde 83'de belirtilen "bir ceza davasının duruşması" tanımına girmemektedir.

İlk tahkikatlarla ilgili olarak ithamnamede tadilât yapılması hakkında yasada kısıtlayıcı bir madde bununmayıp, fasıl 155, Madde 108 uyarınca, bir davada ilk tahkikat -yapılıp Ağır Ceza Mahkemesine havale edildikten sonra Başsavcılığın yeni dava ekleme hakkı olduğu gibi ilk tahkikat aşamasında da yeni dava ekleyebilmesi gayet doğaldır.

Başsavcılık tarafından Alt Mahkemeye duruşmalarla ilgili olan Madde 83 altında yapı-lan müracaat usül yönünden hatalı ve fazladan bir işlem olup Alt Mahkemenin verdiği emri çoğaltarak uyguladığı yöntem de usulsüz olamsına karşın yapılan bu usulsüzlükler Alt Mahkeme tarafından tadille ilgili olarak almış odluğu kararı yoklukla malul kılaca-k nitelikte olmayıp kriter yapılan usulsüz işlem sonucu sanıklara bir adaletsizlik yapılıp yapılmadığıdır.

Olgulardan da görülebileceği gibi istinafa konu ilk tahkikatlarda henüz sanıkalrı itham ederek şahadet almaya başlamdığına göre Alt Mahkemenin verm-iş odluğu emir uyarınca eklenen yeni davalarla birlikte ilk tahkikatlarda şahadet alınmaya başlanacak ve sanıklar da her türlü müdafaalarını arzu ettikleri şekilde yapabileceklerdir. Bu nedenşe yapılan usulsüzlük Mahkeme ile Başsavcılık arasında olup bu su-lsüzlük sonucu sanıkalra bir adaletsizlik olmayacağına göre bu usulsüzlüğü sanıkların yakınma konusu yapmaları olası değildir. Başsavcılık yakınma konusu yapılan tadil yolunu seçmek yerine sanıklar aleyhine ayrı olarak yeni dava dosyalamış olsa idi sanıkla-r 2 ayrı dava altında yargılanacaklaar ve bu şekilde hareket edilmesi halinde onlara adaletsizlik yapılmış olacaktı.

Yukarıda söylenenlerden anlaşılacağı gibi istinaf edenlerin istinaf sebeplerinde bir mesnet görmüyoruz ve bu nedenle istinafların reddedi-lmesi gerekir.

Sonuç olarak birleştirilerek dinlenen tüm istinaflar reddolunur.


(Niyazi F. Korkut) (Celâl Karabacak) (Özkan Tunçağ)
Yargıç Yargıç - Yargıç

27 Ocak 1993





-


-6-



-


Full & Egal Universal Law Academy