Yargıtay Ceza Dairesi Numara 38/2009 Dava No 9/2010 Karar Tarihi 29.06.2010
Karar Dilini Çevir:
Yargıtay Ceza Dairesi Numara 38/2009 Dava No 9/2010 Karar Tarihi 29.06.2010
Numara: 38/2009
Dava No: 9/2010
Taraflar: Abdurrahim Ayri ile Başsavcılık arasında
Konu: Irza geçme - Cinsi münasebette bulunmak niyetiyle kadın kaçırma.
Mahkeme: Yargıtay/ceza
Karar Tarihi: 29.06.2010

-D.9/2010 Yargıtay/Ceza 38/2009
(Ağır Ceza Dava No:3060/2008;Gazimağusa)


YÜKSEK MAHKEME HUZURUNDA.
Mahkeme Heyeti:Mustafa H.Özkök, Gönül Erönen, Seyit A.Bensen.

İstinaf eden: Abdurrahim Ayri, Merkezi Cezaevi - L-efkoşa


ile -


Aleyhine istinaf edilen: K.K.T.C. Başsavcısı - Lefkoşa




- A r a s ı n d a.


İstinaf eden (Sanık) şahsen hazır
Aleyhine istinaf edilen namına: Savcı Mustafa İldeniz.


Gazimağusa Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Gülden Çiftçioğlu, Kıdemli Yargıç Ömer Güran ve Yargıç Şerife Kati-p Kır'ın
3060/2008 sayılı davada 22.5.2009 tarihinde verdiği karara karşı, Sanık tarafından yapılan istinaftır.



------------------


H Ü K Ü M


Mustafa H. Özkök: Sanık Gazimağusa Ağır Ceza Mah-kemesinde aleyhine dosyalanan 3060/2008 sayılı dava ile aşağıdaki suçlarla itham edilmiştir:


"İTHAM OLUNDUĞU SUÇ
Birinci Dava

Fasıl 154 Ceza Yasası'nın 144 ve 145. maddelerine
aykırı ırza geçme-.

SUÇUN TAFSİLATI

Sanık, 11.5.2008 tarihinde, G/Mağusa'da, DAÜ kampüsü
içerisindeki Lala Mustafa Paşa Spor Sarayı ile Sabancı
Öğrenci Yurdu arasında, kaldırım üzerinde yürüdüğü
bir sırada, arkasında-n yaklaşıp ağzını eli ile kapatıp
kaldırım kenarında bulunan, ağaçlık bölgeye zorla
sürükleyip götürerek rızası hilafına XXX'in ırzına
geçti.

İTHAM OLUNDUĞU SUÇ
İkinci Dava

- Fasıl 154 Ceza Yasası'nın 148. maddesine aykırı yasa
dışı cinsi münasebette bulunmak niyetiyle kadın
kaçırma.

SUÇUN TAFSİLATI

Sanık, birinci davada belirtilen ayni tarih ve yerde,
yasa dışı cinsi münasebe-tte bulunmak niyetiyle, DAÜ
kampüsü içerisinde Lala Mustafa Paşa Spor Sarayı ile
Sabancı Öğrenci Yurdu arasında, kaldırım üzerinde
yürüdüğü sırada arkasından yaklaşıp, ağzını eli ile
kapatıp kaldırım kenarında bulunan ağaçlık bölgeye
- zorla sürükleyip götürerek XXX'i zorla kaçırdı.

İTHAM OLUNDUĞU SUÇ
Üçüncü Dava

Fasıl 154 Ceza Yasası'nın 4 ve 231. maddelerine
aykırı vahim zarar.

SUÇUN TAFSİL-ATI

Sanık, birinci suçun tafsilatına belirtilen ayni
tarih ve yerde, kanuna aykırı bir fiil ile yani,
erkeklik organını dişilik organına sokup çıkarmak
ve kızlık zarını yırtmak suretiyle XXX'i vahim
zarara uğrattı.

- İTHAM OLUNDUĞU SUÇ
Dördüncü Dava

Fasıl 154 Ceza Yasası'nın 91(c) maddesine aykırı
şiddet tehdidi.

SUÇUN TAFSİLATI

Sanık, birinci davada belirtilen ayni tarih ve
yerde, XXX'e, 'k-es sesini bağırma, yoksa seni
öldürürüm, yapıp gidecem, eğer birisine söylersen
rezil olacak insan sensin, eğer polise gidersen
de seni bulup öldürecem' sözlerini söylemek
suretiyle mezkür şahsın, şahsına zarar vermekle
tehdit etti-.

İTHAM OLUNDUĞU SUÇ
Beşinci Dava

Fasıl 154 Ceza Yasası'nın 4 ve 243. maddelerine
aykırı ciddi darp.

SUÇUN TAFSİLATI

Sanık, birinci davada belirtilen ayni tarih ve -
yerde, kanuna aykırı bir fiil ile yani eli ile
ağzını kapatarak, yüzünün ve vücudunun muhtelif
yerlerine elleri ile vurmak suretiyle XXX'i darp
edip, hakiki bedensel incinmesine sebebiyet verdi.

İTHAM OLUNDUĞU -SUÇ
Altıncı Dava

22/89 sayılı Yasa ile tadil edilen Fasıl 154 Ceza
Yasası'nın 35 ve 151. maddesine aykırı bir kadına
namus ve ahlaka aykırı saldırı.

SUÇUN TAFSİLATI

Sanık, birinci da-vada belirtilen ayni tarih ve
yerde, kadınlara karşı namus ve ahlaka aykırı
saldırıda bulundu yani, giymiş olduğu şortu ve
mayoyu çıkarıp, erkeklik organını kadınlık organına
sokup çıkarmak suretiyle, XXX'e rızası hilafına
müstehc-en darpta bulundu."


Sanık aleyhine getirilen davalarda itham edilmiş olduğu suçları kabul etmemiş ve meselenin duruşması yapılmıştır.

İddia Makamı duruşma sırasında 32 tanık dinletmiş ve 31 adet de emare ibraz etmiştir. Sanık ise yeminli şa-hadet vermiş başka tanık dinletmemiştir. Sunulan şahadet ve ibraz olunan emareleri değerlendiren İlk Mahkeme Sanığın aleyhine getirilen davalarda itham edildiği suçları işlediği makûl şüpheden ari olarak ispatlandığı sonucuna vararak Sanığı aleyhine getir-ilen davalardan suçlu bulup mahkûm etmiştir.
Ceza takdirinde ise çoğunluk kararı alınarak Sanığa 1. davadan 25 yıl ve diğer davalardan ise değişik hapis cezaları veril-miştir. Azınlık kararı yazan Yargıç ise Sanığa 1. davadan 15 yıl hapis cezası vermiş -diğer davalardan ise ceza takdir etmeyip sadece mahkûmiyet kaydetmiştir.

Sanık, aleyhine verilen mahkûmiyet ve cezaya karşı işbu istinafı dosyalamış bulunmaktadır. İstinaf 2 sebep içermektedir. İstinaf sebepleri şöyledir:

"1. Muhterem Bi-dayet Mahkemesi mevcut şahadet
ışığında sanığı mahkum etmekle hatalı
davranmıştır.

2. Muhterem Bidayet Mahkemesi mevcut şahadet
ışığında sanığı çoğunluk kararı ile 25 yıl
azınlık kararı ile 15 yıl h-apse mahkum
etmekle hatalı davranmıştır."


İstinafın duruşması yapılmıştır. İstinaf duruşmasında Sanık savunmasını kendisinin yapacağını ve avukat tutmak istemediğini belirtmiştir. Yaptığı hitabında ise özetle;
İlk Mahkemeye gönüllü ola-rak sunulan ifadenin gönüllü olma-dığını, kendisine tutuklu olduğu sürede işkence yapıldığını ve gönüllü ifadede söylediklerinin doğru olmadığını ileri sürerek beraat ettirilmesini talep etmiş ve kendisine takdir edilen cezanın gerek azınlık gerekse çoğunl-uk kararındaki cezaların ise alenen fahiş olduğunu ileri sürerek istinafın kabul edilmesini talep etmiştir.

Aleyhine İstinaf Edilen Başsavcılık adına bulunan Savcı ise yapmış olduğu hitabında özetle; İlk Mahkemenin kararının
doğru olduğunu, bu mesel-enin bir tecavüz olayı olduğunu, tecavüz olaylarında genellikle Sanık ile müştekinin hazır olduğunu, başka görgü tanığının bulunmadığını bu meselede de görgü tanığı olmadığını, ancak müştekinin sunmuş olduğu şahadetin diğer doktor raporları ve emare fotoğr-aflarla keza
Sanığın vermiş olduğu gönüllü ifadede de teyit edildiği ve
Sanığın zor kullanarak müştekiye tecavüz ettiği; doktor raporlarından da belirtildiği gibi vücudunda muhtelif yerlerinde yara izleri olduğunu, kızlık zarında taze yırtıklar olduğu isp-atlandığı, bu nedenle İlk Mahkemenin müştekinin ve diğer tanıkların şahadetine inanarak Sanığı mahkûm etmekle herhangi bir hata etmediğini keza Sanığın sunduğu şahadetine de inanmamakla herhangi bir hata etmediğini belirtmiş ayrıca verilen cezanın da işlen-en suçun vehameti ile orantılı olduğunu ve Yargıtay'ın müdahalesini gerektirecek derecede fahiş olmadığını ileri sürerek mahkûmiyet ve cezaya karşı yapılan işbu istinafın ise reddedilmesini talep etmiştir.

Sunulan şahadet ile ibraz olunan emareler -ve İstinaf Eden
ve Aleyhine İstinaf Edilenin yaptığı hitaplar incelendikten
sonra meselenin olgularının kısaca şöyle olduğu anlaşılmak-tadır:

Olay tarihinde müşteki Doğu Akdeniz Üniversitesi'nde öğrenci idi ve Sabancı Kız Yurdu'nda kalmaktaydı. 11.-5.2008 tarihinde arkadaşları ile birlikte denize gitmişler ve saat
16:30 raddelerinde denizden geri dönmüşler ve arkadaşlarının yurtlarına gitmesi üzerine kendisi de kalmakta olduğu yere
gitmek üzere arkadaşlarından ayrılmıştır. Kalmakta olduğu yurda yak-laştığı bir sırada arkadan gelen Sanık tarafından ağzının kapatıldığını ve ormanlık alana götürülerek 2 saate
aşkın bir süre orada darp edilerek tecavüz edildiği, Sanık ise olay günü müşteki ile Sabancı Kız Yurdu'na yakın bir yerde karşılaştıklarını ve müş-tekinin arzusu ile ormanlık alana gidip cinsel ilişkiye girdiklerini ileri sürmektedir. Müşteki
kendisine darp edilip tecavüz edildikten sonra Sanığın olay yerini terkettiğini, kendisinin ise hemen ayağa kalkıp giyindiğini ve ilk olarak arkadaşlarını arad-ığını, arkadaşlarının olay yerine gelmesi üzerine Doğu Akdeniz Üniversitesi'nin güvenlik görevlilerine haber verilmesi üzerine derhal hastahaneye kaldırıldığını ve hastahanede yapılan muayenesinde yüzüne ve vücudunun muhtelif yerlerinde taze yaralar olduğu-, kadın doktoru tarafından yapılan muayenelerde ise kızlık zarında taze yırtık ve kanamalı olduğu tespit edilmiştir. Sanığın ise 12.8.2008 tarihinde müştekiyi telefonundan araması üzerine kaldığı yer tespit edilerek polis tarafından tutuklanıp emniyete ce-lbedilmiş ve yapılan sorgusu sırasında gönüllü ifade vererek olayın nasıl cereyan ettiğini izah etmiştir.

İlk Mahkeme Sanığı aleyhindeki davalardan mahkûm ederken özelikle müştekinin şahadetini doğru kabul etmiş ve müştekinin şahadetinin özellikle d-oktor tanıklarının şahadeti ve ibraz
edilen raporlar ile teyit edildiği sonucuna varmıştır. Bu
hususta sunulan şahadet dikkate alındığı zaman özelikle müşteki XXX'in Mavi 330, 331, 333, 335 ve 336'da özetle şöyle demektedir:

"S. İlk sanığı fark -etmen ne ile olmuştu?
C. Arkamdan bir telefonla konuşuyormuş yada
biriyle konuşuyormuş gibi bir ses duydum
arkama baktım sadece bu sanık vardı
arkamda. Daha sonra tekrar önüme döndüm
ve yurduma doğ-ru devam etmeye giderken
erkek arkadaşımın kendi telefonuna mesaj
çekiyordum. Tam o esnada arkamdan hızlıca
geldi ağzımı kapatarak hemen kaldırımın
bitimindeki çalılıklara çekti beni.
............-..................................
..............................................
C. Sırtüstü yatırarak üzerime oturdu ve ağzımı
ve burnumu hiç nefes alamayacağım şekilde
kapatmıştı Ben o esnada ona karşı koymaya
- çalıştım ve benim yüzüme bir yumrukla vurdu.
Sağ tarafıma vurdu.
S. Nasıldı bu yumruğun şiddeti?
C. Ben hayatımda ilk defa birinden yumruk yedim
ki benim babam bile bana fiske vurmazken,
şak-asına el şakası bile yapmazken, hiç
tanımadığım bir insanın bana vurmaya ne hakkı
var. Kim oluyor ki bana vuruyor. Benim
üzerimde hakkı olan babamdır babam bile bana
bir kere vurmazken beni öldüresiye döv-dü.
2 saat civarında öldüresiye dövdü bu adam
(sanık). Karşımda bulunan bu sanık beni 2
saat civarında dövdü.
S. Bu yumruktan sonra olanları an ve an anlatır
mısınız Mahkemeye?
C. Ben o yu-mruğu yedikten sonra zaten hiçbir
şekilde nefes alamıyordum ve artık hiç halim
kalmamıştı. İyice kendimden geçmiştim. Ona
artık karşı koyacak hiç gücüm yoktu. Parmağımı
bile kaldırarak ona karşı koyamıyord-um. O
esnada o ilk kez bana, beni sarsarak bana kalk
dedi..........................................
.................................................
S. Bu sürede ağzını kapatmaya devam mı ediyordu?
C. Ev-et.
S. Bağırma fırsatın olmadı mı?
C. Bağırma fırsatım hiç olmadı.......................
.....................................................
......................Benim iradem dışında bana
saldırarak kendi cins-el organını benim cinsel
organıma soktu. Daha sonra üzerimden kalktı ve
pantolonunu falan çekmeye başladı. Bense yerden
kalkacak hiç halim yoktu. O benim üzerimden
kalktıktan sonra elimi kendi cinsel organıma -
götürdüm. Kan ve beyaz bir sıvı elime geldi.
Ondan sonra bir de bana pişkin pişkin bakarak
'bir şey olmadı sadece zedelendi' dedi...........
....................................................
...........-.........................................
S. Ne oldu ondan sonra?
C. Telefona arkadaşı Ender çıktı. Ben de 'Ender,
çabuk Sabancı yurduna koşun gelin' dedim. Elvanla
Ender koşarak geldi. Önce baktılar 'Ender, Elvan'
- dedim ondan sonra yanıma geldiler. 'Ne oldu sana
falan' dediler. 'Bir adam beni çalılıklara çekti
dövdü beni'..."


Müştekinin ilk yanına gelen Doğu Akdeniz Üniversitesi güvenlik görevlisi Veli Tez, Mavi 463 ve 465't-e şöyle demektedir:

"S. Hangi gündü hatırlar mın?
C. Hatırlamıyorum. 11 Mayıs olarak biliyorum ama
günü hafta sonuydu, 24'e girdiğime göre. Olay
yerine geldiğimde bir tane bayan gördüm. Yüzü
darp edilmiş- ve o andaki durumu iyi değildi.
Yani konuşamayacak durumdaydı. Titriyordu
böyle şok halindeydi.
....................................................
....................................................
S. -Peki yolda giderken bu kızın ruh hali nasıldı?
O konuda bir şey söyleyebilir misin Mahkemeye
izlenimlerin nelerdi?
C. Durumu çok kötüydü. Yani kendi kendine
konuşuyordu. İşte 'beni mahvetti çok kötüyüm.'
- Şok halindeydi. Titriyordu konuşmaları hep
anlaşılmıyordu. Ben de 'sakin ol abim hastaneye
gidiyoruz sana yardımcı olacaklar' onu sakin-
leştirip teslim ettim hastaneye.
S. Fiziki görünümü nasıldı?
C. -Fiziki görünümü sadece yüzüne baktığın zaman
yüzünde darp vardı."


Yine müştekinin telefonla arayıp yanına gelen arkadaşı Ender Öz Mavi 487'de şöyle demektedir:

".........................ne oldu, kim yaptı diye
sordum. İşt-e arkadan o anda konuşamıyordu zaten
titriyordu sürekli titreyerek bana birşeyler
söyledi. Yani duyduğum kadarı ile şey dedi birisi
arkadan tuttu, dudakları da açılmıyordu ağzı çünkü
ve bitkin bir halde idi, birisi arkadan- ağzımı
kapattı bana saldırdı dedi. Benim işte o anda yani
şok oldum böyle bir panik halindeydim zaten kim
yaptı dedim ilk başta, ne giyiyordu o lafı söyledim.
S. Sen mi sormuştun?
C. Ben sordum. Kim yaptı, ne giyiyordu- dedim. O bana
krem rengi bir kapri yandan cepli üzerinde de
kahverengi bir t-shirt dedi. Ben 1-2 saniye
duraksadım üzerimde ne varsa XXX ile Elvan'a
tutuşturdum zaten karşımdalardı yani durduğum açı
şöyle idi S-abancı Yurdu, Kız Yurdu, ben tam ikisi-
nin arasındaydım böyle bir ağaç vardı. İleride
banklar vardı tam çimenliklerin üstünde ayakta
dikiliyorduk XXX ayakta duramıyordu."


Müştekiyi ilk muayene eden Doktor Atilla Ateş ise M-avi 422 ve 423'te şöyle demektedir:

"S. Bu hasta veyahut da bu vaka size ne ilgili olarak
geldiğini hatırlar mısınız.
C. Zaten hasta girerken hastaneye çok bitkin bir
durumda idi sanki böyle ezik bir durumu vardı
onu hiç -unutamam. Üstelik eğer burada galiba
bir hata yaptım şeyden o günkü kaydımda yanılmı-
yorsam sağ gözünde şişlik ve morluk vardı,
dudakları patlamıştı ben dövüldüğünü zannettim
tabi ki ve darp olayı olarak hemen hastayı
- muayene ettiğim zaman hastanın şuuru açıktı
ama büyük bir şok altındaydı, çok yavaş titrek
sesle konuşuyordu.

S. Muayene bulgularınız nelerdi onları izah edebilir
miyiz emare 24'de belirttiğiniz.
C. Dediğim gibi burad-a sol yazmışım ama aslında
galiba sağ gözü idi morarmış ve şişti. Çünkü ondan
sonra çok düşündüm yani bu kızcağız çok özür
diliyorum bana son derece büyük etki yaptı. Ben
hekimlik mesleğimde ilk kez böyle bir olayla -bu
kadar kötü bir olayla karşılaştım. Çok kötülerini
gördüm, yaralananları gördüm ama bu başka türlü
bir şeydi. Benim üç tane kızım vardır. İnsana
ister istemez etki yapar.
S. Bu muayene neticesi hasıl olan bulgu-larınızı
açıklar mısınız Mahkemeye.
C. Tabi ki, bütün sırtında, kalçalarında sıyrıklar
vardı, morartılar vardı. Dudakları çatlaktı,
tabi ki bunları gözönüne alarak bir kafa filmi
çektim yani ganiyogrfi dediğimiz bizi-m. Orada
çatlak kırık falan bulunmadı ve kızın ifadesine
göre tecavüze uğramıştı o nedenle kendisini
tabi ki kadın doğumcuya sevk ettik muayene için."


Yine müştekiyi muayene eden kadın doğum doktoru Ahmet Özdeş Öznuh Mavi 5-09, 510 ve 511'de şöyle demektedir:

"S. Hangi tarihte muayene ettiniz bu vakayı?
C. 11.5.2008 tarihinde muayene ettim.
S. Muayene neticesi sizde hasıl olan bulgularınızı?
C. Adı geçen hastamıza yapılan kızlık zarı muayene-
sinde- kızlık zarı saat 2, 6 ve 9 hizasında
kaideye kadar varan kanamalı taze yırtık
saptandı. 12.5.08 tarihinde genel anestezi
altında kanamalı hime yırtıkları sütüre edildi,
yapılan labaratuvar tetkiklerde vajenden alınan
- örneklerde sperim saptanmadı.
....................................................
....................................................
C. Benim baktığım benden istenen kızlık zarıydı.
Kızlık zarına baktım. Kızlık zarında da -
raporda da yazıldığı gibi 2, 6 ve 9 hizasında
kaideye varan yırtıklar gördüm. Bunlar taze
yırtıklardı yani kanıyordu kız yani."



Sanığın ise tutuklandıktan hemen sonra yapılan doktor muayenesinde Doktor Çağla Kılıç Mavi 60-4'te şöyle demektedir:

"İddia Makamı devamla:

S. Lütfen bu raporunuzu baştan itibaren okur
musunuz?
C. '12 Mayıs 2008 tarihinde saat 20:50'de muayene
ettiğim şahsa ait bulgular: Muayenesi yapılan
- şahsın genel durumu iyi, şuur açık, oriyanta
kopere, sağ yanakta çeneye doğru 02 mm. çapında
kabuklu yara, solda göz altı burun arasında
0,2 x 0,5 cm.'lik kızarıklık, çenede solda
0,5 cm.'lik çizik şeklinde kuru-tlu yara, sol
omuz üstünde 2 adet 0,3 cm.'lik çizik şeklinde
yara, sol dirsek iç yüzde 8 adet yaklaşık
0,5 cm.'lik çizik şeklinde kurutlu yara,
4-5 cm. kurutlu yara, sol kol iç arka tarafta
yaklaşık 4 cm.- x 0,2 cm.'lik kurutlu yara,
sol kol dış tarafta ve dirsekte dış tarafta
muhtelif sayı ve büyüklükte çizik şeklinde
yara, sağ ön kol ve dirsek ve üst kol iç arka
yüzeyde muhtelif sayı ve büyüklükte çizik
-şeklinde kabuklu yara, her iki diz kapağında
yaklaşık 4-5 cm.'lik alanı kaplayan çizik
şeklinde kurutlanmış yara, sol bacak iç yüzde
0,2 x 1 cm.'lik kabuklu yara mevcut. Tüm
yaralar tazedir. Muhtemel 1-2 günlüktür.-
Toxoid yapıldı. 10 cc. kan alındı.' "


Sanığın ilk anda tutuklandıktan hemen sonra Müfettiş Muavini Hüseyin Göymen'e yapmış olduğu şifahi itirafları Mavi 43 ve 44'te şöyledir:

"C. Aynı tarihte Sanığı ileri sorgusu için
-Gazimağusa Polis Müdürlüğü Adli Şube
Amirliğine sevk ettim. Aynı tarihte
Sanık'tan yapığım sorgulama esnasında
Sanık bana hitaben 'bir hata yaptım,
dayanamadım üzerine saldırdım' dedi.
Akabinde Sanığa ka-nuni ihtarda bulundu-
ğumda Sanık cevaben 'nasıl oldu size
anlatayım, rahatlayım abi' diyerek bir
ifade vermek istediğini beyan etmesi üzerine
Sanığa tekrardan kanuni ihtarda bulunduğumda
cevaben 'ne söylersem- hepsi doğrudur' dedi.
Akabinde aynı tarihte 22:35 - 23:25 saatleri
arasında Sanığın vermiş olduğu gönüllü
ifadesini aldım."


Yine yapılan tanıtma merasiminden düzenlenen tutanakta Sanığın verdiği cevap Mavi 212'de şöyledir-:

"....Altta cevap olarak 'kabul ederim, özür
dilerim, pişmanım'. İmza yanında alt kısmında
da Abdurrahim Ayri."


Yukarıya özetle aktarılan şahadeti dikkate alan İlk Mahkeme Sanığı aleyhine getirilen davalardan suçlu bulup m-ahkûm etmiştir. Özellikle yukarıya aktarılan şahadetten de anlaşılacağı gibi müştekinin verdiği şahadet olaydan hemen sonra yanına gelen Veli Tez ve Ender Öz'ün şahadeti ile teyit edildiği gibi Doktor Atilla Ateş ve Doktor Ahmet Özdeş Öznuh'un şahadeti ve- Emare 4'teki fotoğraflarla da teyit edilmektedir. Sanık ise yukarıya özetle aktarılan şifahi itiraflarında da ilk anda suçunu itiraf etmiştir.

İlk Mahkeme huzurunda Sanığı mahkûm etmek için yeterli şahadet olduğu ve Sanığı huzurundaki şahadet ve -ibraz olunan emarelere dayanarak mahkûm etmekle herhangi bir hata etmediği kanaatindeyiz ve bu hususta bulgu yaparız.

Varılan bu bulgu ışığında Sanığın mahkûmiyet aleyhine yapmış olduğu istinafında başarılı olmadığı cihetle mahkûmiyetle ilgili istina-fın ret ve iptal edilmesi gerekir kanaatindeyiz.

Sanığın ceza ile ilgili yapmış olduğu istinaf incelendiği zaman ise her zaman belirttiğimiz gibi Sanıklara mahkûm oldukları suçlardan ne tür cezalar verilmesi gerektiğini takdir etme yetkisi İlk Mahk-emelere aittir. İlk Mahkemelerin takdiri yanlış kullandığı hususunda ikna edilmemiz halinde veya verilen cezaların alenen az veya alenen fahiş olması halinde ise yine cezalara müdahale edilmektedir. Bu prensip ışığında Sanığa takdir edilen cezalar tezekk-ür edildiği zaman Sanığın genç suçlu sayıldığı, hakkında sosyal tahkikat raporu hazırlanırken sosyal tahkikat raporunda belirtilenler ile Sanığın ilk kez böyle bir suç işlediği, herhangi bir sabıkası olmadığı, takdir edilen cezayı Türkiye vatandaşı olması -nedeniyle memleket ve ailesinden uzakta çekeceği keza bugüne kadar bu tür suçlara verilen cezalar dikkate alındığı zaman Sanığın 1. davada çoğunluk kararı ile takdir edilen 25 yılın alenen fahiş olduğu ve müdahalemizi gerektirdiği kanaatin-deyiz.

Y-ukarıda söylenenler ve varılan bulgular ışığında Sanığın ceza ile ilgili yapmış olduğu istinafında kısmen başarılı olduğu cihetle 1. davada takdir edilen 25 yıl hapislik cezasının 15 yıla indirilmesine karar verilir.

Diğer suçlara takdir edilen cez-alar ise 1. davada
verilen ceza ile birlikte çekileceği cihetle diğer cezalarda değişiklik yapmamayı uygun bulduk.

Netice itibarıyle Sanığın mahkûmiyet aleyhine yapmış olduğu istinaf ret ve iptal olunur.

Ceza ile ilgili istinaf kısmen kabul ed-ilir ve Sanığın mahkûm olduğu 1. davada takdir edilen 25 yıl hapis cezası 15 yıla indirilir. Diğer davalarda verilen cezalar ise aynen onaylanır.

Sanığa verilen cezalar mahkûmiyet tarihinden başlayıp birlikte çekilecektir.




Mustafa H. Özkö-k Gönül Erönen Seyit A. Bensen
Yargıç Yargıç Yargıç


29 Haziran, 2010
-


14



-


Full & Egal Universal Law Academy