Yargıtay Ceza Dairesi Numara 33/2009 Dava No 12/2009 Karar Tarihi 18.11.2009
Karar Dilini Çevir:
Yargıtay Ceza Dairesi Numara 33/2009 Dava No 12/2009 Karar Tarihi 18.11.2009
Numara: 33/2009
Dava No: 12/2009
Taraflar: Adnan Say ile KKTC Başsavcısı arasında
Konu: 13 yaşından küçük çocukla doğaya aykırı cinsi münasebette bulunma.
Mahkeme: Yargıtay/ceza
Karar Tarihi: 18.11.2009

-D.12/2009 Yargıtay/Ceza 33/2009
(Ağır Ceza Dava No:2958/2009;Lefkoşa)


YÜKSEK MAHKEME HUZURUNDA.
Mahkeme Heyeti:Mustafa H.Özkök, Gönül Erönen, Seyit A.Bensen.

İstinaf eden: Adnan Say, Merkezi Cezaevi, Lefk-oşa


ile -


Aleyhine istinaf edilen: K.K.T.C. Başsavcısı - Lefkoşa



- A r a s ı n d a.


İstinaf eden (Sanık) şahsen hazır
Aleyhine istinaf edilen namına: Kıdemli Savcı Sami Erginalp.


Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı İlker Sertbay, Kıdemli
Yargıç Peri Hakkı ve Yargıç Füsun Cemaller'in 2958/20-09
sayılı davada 11.5.2009 tarihinde verdiği karara karşı,
Sanık tarafından yapılan istinaftır.


-----------------


H Ü K Ü M

-
Mustafa H. Özkök: Sanık, aleyhine getirilen 2958/2009 sayılı davada aşağıdaki suçlarla itham edilmiştir:

"İTHAM OLUNDUĞU SUÇ
1. Dava

Fasıl 154 Ceza Yasasının 174. maddesine aykırı
13 yaşından küçük çocukla doğaya aykırı cinsi
mü-nasebette bulunma.


SUÇUN TAFSİLATI

Sanık, 13/12/2008 tarihinde Lefkoşa'da, Denizbank'a
ait inşaat halindeki binanın bodrum katı içerisinde,
13 yaşından küçük yani 01/03/1999 doğumlu XXX ile
doğaya aykırı cin-si münasebette bulundu.

İTHAM OLUNDUĞU SUÇ
2. Dava

2. 22/89 sayılı Yasa ile tadil olunan Fasıl 154 Ceza
Yasasının 176 A maddesine aykırı 14 yaşını tamam-
lamamış küçük çocuklara ad-aba ve ahlaka aykırı
hareket.

SUÇUN TAFSİLATI

Sanık, birinci davada belirtilen tarih ve mahalde,
14 yaşını tamamlamamış ve yapılan işin niteliğini
takdir edemeyecek derecede olgunlaşmamış bir
- çocuğa adaba ve ahlaka aykırı harekette bulundu,
yani 01/03/1999 doğumlu XXX'ın eşofman ve kilodunu
aşağıya indirerek erkeklik organını çıkarıp mezkur
şahsın anüsüne soktu."


Sanık, aleyhine getirilen davalarda itham olund-uğu suçları
kabul etmiştir. Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesi, İddia Makamının
sunduğu şahadet ve Sanığın da ileri sürdüğü hafifletici sebep-
leri de izah ettikten sonra Sanığın aleyhine getirilen davaları
ve itham olunduğu suçları kabul ettiği dikkate alınarak- Sanığı
suçlu bulup mahkûm etmiş, 1. davadan Sanığa 10 yıl hapis
cezası vermiş, 2. davadan ise ceza vermeyip mahkûmiyet
kaydetmiştir.

Sanık, şahsen dosyalamış olduğu işbu istinafında takdir
edilen cezanın alenen fahiş olduğunu ileri sürmüştür. San-ığın
dosyalamış olduğu istinaf ihbarnamesinde aynen şöyle
yazmaktadır. "Cezanın fahiş surette fazla olması" gerekçesine
dayanmaktadır.

İstinafın duruşması yapılmıştır. İstinaf sırasında
Sanık, istinafını kendisinin yürüteceğini beyan etmiş ve
y-aptığı hitabında kısaca evli, 2 çocuk babası olduğunu, aile-sinin geçimini kendisinin sağladığını, Mahkemeden özür dilediğini, sabıkasız olduğunu belirttikten sonra kendisine verilen cezanın alenen fahiş olduğunu ileri sürerek cezaya müdahalemizi talep etm-iştir.

Aleyhine İstinaf Edilen Başsavcılık adına bulunan Savcı
ise yaptığı hitabında, Ağır Ceza Mahkemesinin takdir ettiği
cezanın alenen fahiş olmadığını, Sanığa ceza takdir edilirken
tüm faktörleri dikkate aldığını, bu nedenle takdir edilen
cezanın- fahiş olmadığı nedeniyle Yargıtay'ın müdahalesinin
gerekmediğini belirterek istinafın reddedilmesini talep
etmiş ve bu konuda verilmiş olan kararları içeren içtihat
kararlarını da Mahkemeye sunmuştur.

Sanığa mahkûm olduğu suçlardan ne tür bir cez-a verilmesi
gerektiğini takdir etme yetkisi İlk Mahkemelere aittir. Bu
meselede de ceza takdir etme yetkisi Lefkoşa Ağır Ceza
Mahkemesine aittir. Ceza takdir edilirken İlk Mahkemenin
hata ettiği hususunda İstinaf Eden tarafından Yargıtay'ın ikna edilmesi- gerekir. Mahkeme takdirini yanlış kullanmış ise veya dikkate alması gereken faktörleri dikkate almamış ise keza cezanın alenen fahiş veya alenen az olması halinde cezaya Yargıtay olarak müdahale edilmektedir. Bu prensip ışığında Sanığa takdir edilen cez-anın alenen fahiş olup olmadığını incelememiz gerekmektedir.

Ağır Ceza Mahkemesi cezayı takdir ederken Mavi 16'da
görüleceği gibi Sanık lehine hafifletici sebep olarak sadece
sabıkasız olduğunu ve suçunu kabul ettiğini dikkate aldığını
belirtmekted-ir.

Mavi 16'da Sanığın lehine olduğu hususlarla ilgili şöyle demektedir:
"Sanık lehine değerlendirilecek hususlar
sabıkasız oluşu ve suçunu kabul ederek
adaletin erken tecellisine yardımcı
oluşudu-r."


Yukarıya aktarılan pasajdan da görüleceği gibi Sanığın
lehine sadece sabıkasız olduğu ve suçunu kabul ettiği hususunu
dikkate aldığı görülmektedir. Sanığın ailevi durumu özellikle
evli, 2 çocuk babası olduğunu, ailenin geçimini kendisinin
sağla-dığı, meselenin aydınlanması için polise yardımcı
olduğu, nedamet getirip Mahkemeden özür dilediği hususları
dikkate alınmadığı gibi Sanığın sabıkasız olduğu hususuna
da gerekli ağırlığı vermediği anlaşılmaktadır. Tüm bu
söylenenlerden ve bu tür suçlara- bugüne kadar verilen cezalar
da dikkate alındığı zaman Sanığa takdir edilen 10 yıl hapislik
cezasının alenen fahiş olduğu ve müdahalemizin gerektiği
sonucuna varmış bulunmaktayız ve bu hususta bulgu yaparız.

Varılan bu bulgu ışığında Sanığa takdir- edilen 10 yıl
hapislik cezasının 7 yıla indirilmesine karar verilir.

Ceza mahkûmiyet tarihinden başlayacaktır.



Mustafa H. Özkök Gönül Erönen Seyit A. Bensen
Yargıç Yargıç Yargıç


18 Kasım, 2009



4
-





Full & Egal Universal Law Academy