Yargıtay Ceza Dairesi Numara 28/2014 Dava No 3/2014 Karar Tarihi 09.04.2014
Karar Dilini Çevir:
Yargıtay Ceza Dairesi Numara 28/2014 Dava No 3/2014 Karar Tarihi 09.04.2014
Numara: 28/2014
Dava No: 3/2014
Taraflar: KKTC Başsavcısı ile Emin Özbeyit arasında
Konu: Tutukluluk - Tutukluluk süresinin cezaevi yerine polis nezaretine geiçirilmesi talebi - Tutukluluk sürsinin cezaevinde geçirilmesine karar verilmesi.
Mahkeme: Yargıtay/ceza
Karar Tarihi: 09.04.2014

-D. 3/2014 Yargıtay/Ceza 28/2014
(Lefkoşa Remand No: 298/2014)
YÜKSEK MAHKEME HUZURUNDA.
Mahkeme Heyeti: Narin F. Şefik, Hüseyin Besimoğlu, Emine Dizdarlı.
İstinaf eden: KKTC Başsavcısı- Lefkoşa
- (İddia Makamı)

ile -

Aleyhine istinaf edilen: Emin Özbeyit, Merkezi Cezaevi, Lefkoşa
(Zanlı 1)

A r a s ı n d a.

İstinaf eden namına: Kıdemli Savcı Ergül Kızılokgil v-e Savcı Cemaliye Usanmaz Yüksel
Aleyhine istinaf edilen namına: Avukat Mustafa Asena.


Lefkoşa Kaza Mahkemesi Yargıcı Hale Ahmet Raşit'in 298/2014 sayılı remand duruşmasında 1.4.2014 tarihinde verdiği karara karşı, Başsavcılık tarafından yapılan istinaftı-r.


-----------


H Ü K Ü M


Narin F. Şefik: Aynı zamanda başka bir suçtan kesinleşmiş hükümlü olan Zanlı 1, kanunsuz ateşli silah tasarrufu, kanunsuz madde tasarrufu, kundaklama, kasti hasar ve meskun mahalde ateş etmek suçları ile ilgili bugüne kadar 4- kez mahkeme huzuruna çıkarılmış ve polis tarafından yapılmakta olan tahkikatın selameti için, hakkında Fasıl 155 madde 24 altında tutukluluk emri verilmesi talep edilmiştir.

En son olarak, 1.4.2014 tarihinde yapılan müracaat neticesinde, Alt Mahkeme, Za-nlı 1'in 8 gün tutuklu kalmasına emir vermiştir. İddia Makamı, Zanlı 1'in bu süreyi polis nezaretinde geçirmesini talep etmiş, ancak Bidayet Mahkemesi bu talebi reddederek, tutukluluk süresinin Merkezi Cezaevinde geçirilmesine karar vermiştir.

İddia Maka-mı, Alt Mahkemenin bu kararından 6 istinaf sebebi ile istinaf etmiştir. İstinaf sebepleri aynen şöyledir:

1) Muhterem Bidayet Mahkemesi, huzurundaki tüm şahadeti
değerlendirip Zanlı 1'in tahkikat maksatları için tutuklu
bulunması gerektiği hususun-da bulgu yapıp karar verdikten
sonra, Zanlı 1'in soruşturma maksatları için tutuklu
kalacağı süreyi polis nezaretinde değil de cezaevinde
geçirmesi yönünde karar vermekle hatalı hareket etmiştir.

2) Muhterem Bidayet Mahkemesi, huzurundaki tüm- şahadeti değerlendirip Zanlı 1'in tahkikat maksatları için tutuklu kalması gerektiği hususunda bulgu yapıp karar verdikten sonra, tutukluluk kararını verdiği suçun cezaevinden organize ediliyor olmasını gözardı ederek, Zanlı 1'in tutukluluk süresini ceza-evinde geçirmesi yönünde karar vermekle Zanlı 1'i suç ortamından uzaklaştırmayarak ve/veya Polis kontrol ve denetimine vermeyerek ve/veya tahkikatın salimen yürütülmesine olanak sağlayacak şekilde Polis nezaretine vermeyerek hatalı karar vermiştir.

3. Muh-terem Bidayet Mahkemesi, huzurundaki tüm şahadeti değerlendirip Zanlı 1'in tahkikat maksatları için cezaevinde tutuklu kalması yönünde karar vermekle tutukluluk süresinin Polis nezaretinde geçirilmesi gerektiği ile ilgili yasal düzenlemenin amacını layıkı -ile değerlendirmeyip hatalı karar vermiştir.

4. Muhterem Bidayet Mahkemesi, huzurundaki tüm şahadeti layıkı ile değerlendirmeyip ve/veya tutukluluk süresine ilişkin mevzuatı layıkı ile değerlendirmeyip Zanlı 1'in Merkezi Cezaevinde tutuklu kalması yönünde- karar vermekle hatalı hareket etmiştir.

5. Muhterem Bidayet Mahkemesi, Zanlı No.1'in halen tahkikatı devam etmekte olan huzurundaki meselede, henüz ifadesi alınmamış tanıklara ve bulunamamış emarelere etki etmesini önlemek maksadı ile tutuklu kalmasına -karar vermiş olmasına rağmen yine aynı mesele ile ilgili olarak daha önce verilen tutukluluk süreleri içerisinde, Zanlı 1'in Cezaevinde ziyaretçi ve telefon görüşmelerinin devam ettiği ve Cezaevi İdaresince bunun, tahkikatın selametini sağlamak maksadı ile- kısıtlamasının mümkün olmadığı, bu nedenle tutukluluğa bu koşullarda devam edilmesi halinde tahkikatın selametinin olumsuz yönde etkilenme ihtimalinin çok kuvvetli olduğu yönündeki şahadeti hiç ve/veya yeterince dikkate almayarak hatalı karar vermiştir.
-
6. Muhterem Bidayet Mahkemesi, Fasıl 155 Ceza Muhakemeleri Usul Yasası'nın 48. maddesi tahtında verilebilecek tutukluluk kararı ile aynı Yasanın 24. maddesi tahtında verilebilecek tutukluluk kararı arasındaki farkı layıkı ile değerlendirmeyerek ve/veya Fa-sıl 155'in 24. maddesi tahtında tutukluluk kararı verildiği aşamasının soruşturma aşaması olup, henüz tüm delillerin toplanmamış ve tüm tanık ifadelerinin alınmamış olduğu oysa Fasıl 155'in 48. maddesi tahtında tutukluluk kararı verilirken tahkikatın tamam-lanmış olup, emarelerin toplanmış, tanık ifadelerinin alınmış ve hatta davanın da ikame edilmiş olduğunu dikkate almayarak ve/veya yeterince dikkate almayarak Zanlı 1'in tutukluluk süresini Polis nezaretinde değil de Cezaevi İdaresi nezaretinde geçirmesine- emir vermekle hatalı hareket etmiştir.


İlk olarak, İstinaf Edenin, Aleyhine İstinaf Edilen/Zanlının, Fasıl 155 madde 24 altında tutukluluk süresini polis nezaretinde geçirmesi gerekirken, Zanlı/Aleyhine İstinaf Edilenin bu süreyi cezaevinde geçirm-esine emir vermekle, Bidayet Mahkemesinin hata ettiği doğrultusundaki istinaf sebebini incelemeyi uygun görürüz.

Fasıl 155 madde 24 aynen şöyledir:

-"24. Where it shall be made to appear to a Judge
that the investigation into the commission of an
offence for which a person has been arrested has
not been completed, it shall be lawful for the
Judge, whether or not he has jurisdiction to deal
with the -offence for which the investigation is
made, upon application made by a police officer,
not below the rank of an inspector, to remand,
from time to time, such arrested person in the
custody of the police for such time not exceeding
eight days at any o-ne time as the Court shall think
fit, the day following the remand being counted as
the first day."
-
"24. Bir Yargıcın, bir kişinin tutuklandığı suçun
işlenmesi ile ilgili soruşturmanın tamamlanamadığı
yolunda ikna edilmesi halinde, Müfettiş rütbesinden
daha düşük bir rütbede olmayan bir polis memurunun
müracaatı üzerine, s-oruşturması yapılmakta olan suçu
yargılama yetkisine sahip olup olmadığına bakılmak-
sızın, Mahkemenin uygun göreceği şekilde her bir
defada sekiz günden fazla olmamak üzere belirli bir
süre için tutuklunun polis nezaretinde kalma-ya devam
etmesini zaman zaman uzatması yasaldır. Uzatma
tarihini izleyen gün; birinci gün olarak sayılır."


Madde 24 altında, bir kişinin tutuklanması öngörüldüğü takdirde, bu kişinin tutuklu bırakılacağı yer, maddede belirtildiği şekild-e polis nezaretindedir (Remand in police custody).

Madde 24 altında emir verilmesi, zanlının yapılan soruşturmayı engellememesi, tanıklara müdahale etmemesi, şahadeti ortadan kaldırmaması veya kendisinin kaçmamasını sağlamak içindir. Yani zanlının serbe-st bırakılması sakıncalı olduğu için zanlı tutuklanmaktadır. Serbest olan bir kişinin tutuklanması halinde, böyle bir zanlının barındırılacağı yer, soruşturmayı yapan polisin nezaretinde olmalıdır. Zanlının başka bir yerde barındırılması ilk etapta mümkün -değildir. Ancak zanlı ile ilgili başka bir mahkeme tarafından verilen bir tutuklama emri olması halinde veya zanlının bu meselede olduğu gibi cezası kesinleşmiş bir hükümlü olması halinde, 24. maddenin aynen uygulanması mümkün müdür?

Zanlı 1'in tutuklanm-a talebi, cezaevinde meydana gelen veya cezaevinden yönlendirildiği iddia edilen ve cezai suç teşkil eden bazı olaylar ile ilgilidir. İddia Makamı/İstinaf Eden, Zanlı 1'in Cezaevi Müdürü tarafından dışardan gelen ziyaretçiler ile temasının veya telefon gör-üşmelerinin kısıtlanmadığı ve tutukluluk şartları cezaevinde sağlanamadığı nedeniyle, hükümlü tutuklu olmasına rağmen, Fasıl 155 madde 24 altında polis nezaretine verilmesi gerektiğini ileri sürmektedir.

Aleyhine İstinaf Edilen ise, hükümlü tutuklunun ce-zaevinden çıkarılmasını mümkün kılan bir mevzuat olmadığını ileri sürmektedir.

Bir kişinin, bir ceza davasında mahkum olduktan sonra, aleyhine hapis cezası takdir edilmesi halinde, bu cezanın süresi Merkezi Cezaevinde geçirilir. Böyle bir kişinin ancak -bring up order ile Mahkemeye şahadet vermek üzere gelmesi (Fasıl 155 madde 53) veya hapishane revirinde bakılamaması halinde, hastahaneye yatırılması ile mümkündür. (Cezaevi Tüzüğü madde 15, 28 ve 97). Bir hükümlünün, Fasıl 155 madde 24 altında soruşturma -maksatları için mahkeme emri ile polis karakoluna nakledilmesi ve orada tutuklu kalması mümkün olabilir mi?

Cezaevi Tüzüğü, hükümlü tutukluların, made 97 altında, hastahaneye nakillerine, madde 97A, kamu hizmetlerinde çalıştırılmalarına, madde 99 mahkeme-ye götürülmelerine olanak sağlamaktadır. Tüzüğün 99. maddesi aynen şöyledir:

"99. Mahkeme emri olmaksızın hiçbir hükümlünün
Mahkemeye gitmesi için Cezaevinden ayrılmasına
müsaade edilmez ve Müdür, hükümlünün güven içinde
ve gözetim a-ltında bulundurulması için gerekli
tedbirleri alarak emri yerine getirir."


Fasıl 286 ve Cezaevi Tüzüğü'nde, cezaevinde olan bir hükümlünün herhangi bir suç ile ilgili soruşturma yapılması amacı ile polis karakoluna götürülmesi ve orada tutuklu ka-lması durumunda uygulanacak bir madde yoktur.

Fasıl 155'deki madde 24, sadece dışarıda serbest olan kişilerin suç işledikleri takdirde, mahkeme emri ile kontrol altına alınması ve tahkikata engel olmaması için konmuştur. Bir hükümlü için madde 24'ün uyg-ulanması mümkün değildir.

Fasıl 286 Cezaevi Disiplin Yasası madde 8 altında mahkum tarafından suç işlenmesi halinde, bu tür suçları araştırmaya yetkili makamların, cezaevinde soruşturma yapabileceğini öngörmektedir. Bu maksat için yeminli veya yeminsiz -ifade alınabilir. 8. madde aynen şöyledir:

"8. Any person authorized to inquire into and
award punishment for offences committed by
prisoners, or to hold investigations into matters
arising out of the discipline and managament of
prisons, may, in -any such inquiry or investigation,
take evidence upon oath or affirmation.

Whoever in any such inquiry or investigation
wilfully makes any false statement on oath or
affirmation shall be liable to the same punishment
as though he had given false e-vidence in a judicial
proceeding."

"8. Mahkumlarca işlenen suçları soruşturmaya ve bu
suçlar için ceza vermeye veya ceza evleri disiplini
ve idaresinden doğan suçlar için araştırma yapmaya
yetkili olan herhangi bir kişi, böyle bir soruşturma
veya -araştırmada yeminle veya yeminsiz beyan yolu
ile ifade alabilir.
Her kim böyle bir soruşturma veya araştırmada yeminle
veya yeminsiz beyan yolu ile kasten herhangi bir yalan
beyanda bulunursa, bir yargı işleminde yalan ifade
ve-rmiş gibi aynı cezaya çarptırılır."


Bu madde, yeni bir suç ile itham edilen bir hükümlünün, suçu araştırmakla görevli polis tarafından cezaevinde sorgulanabileceğini göstermektedir.

Bu nedenle, Bidayet Mahkemesinin, Zanlı 1'in halen hükümlü tutuklu -bulunduğu Merkezi Cezaevinden, değişik gerekçelerle de olsa, polis nezaretine götürülmesine emir vermemekle hata yaptığını kabul etmek mümkün değildir.
İstinaf Edenin bu doğrultudaki istinaf sebebi, ret ve iptal edilir.

İddia Makamı, Zanlı 1 polis neza-retine verilecek olsa uygulanacak koşulların cezaevinde sağlanamadığından şikayet etmektedir.

İddia Makamının istinaf sebepleri içerisinde, Cezaevi İdaresince, Zanlının ziyaretçi ve telefon görüşmelerinin devam ettiği ve Cezaevi Müdürünce bunların kısıtla-namadığı iddiası yer almaktadır. Bunun nasıl olabileceğini anlamak mümkün değildir.

Bir hükümlü ile ilgili, bir suçtan dolayı soruşturma yapılması gerektiği takdirde, Merkezi Cezaevi Müdürünün, cezaevinde soruşturma için gerekli koşulları, hapishanede ay-nen sağlaması gerekmektedir. Görevi icabı, Müdürün, Zanlı 1'in karakolda tutuklu olacak olsa tabi olacağı tüm hakları ve kısıtlamaları aynen hapishanede uygulaması gerekmektedir.

Cezaevi müdürünün, bir hükümlü ile ilgili polis tarafından soruşturulma açı-lması halinde, bu kişinin ayrı tutulmasını sağlama yetkisi vardır (Madde 79). Müdürün, soruşturma süresince hükümlünün ziyaretçi ve telefon konuşmalarında kısıtlama yetkisi, madde 38 altında vardır. Bir hükümlünün başka bir mesele ile ilgili soruşturulması-na polisçe karar verilmesi halinde, cezaevi müdürünün soruşturmanın yapılabilmesi için gerekli şartları cezaevinde uygulaması gerekir. Aksi takdirde, müdür, polisin soruşturmasını engeller konumuna düşer.

Tüm söylenenler neticesinde, yukarıda ifade e-dilen istinaf sebebi ile ilgili karar verdikten sonra, diğer istinaf sebeplerinin incelenmesine gerek kalmamıştır.
Netice itibarıyla, İstinaf Edenin istinafı, ret ve iptal edilir.

Masraf ile ilgili emir verilmez.


Narin F. Şefik Hüseyin Besimoğlu- Emine Dizdarlı
Yargıç Yargıç Yargıç


9 Nisan 2014



8






Full & Egal Universal Law Academy