Yargıtay Ceza Dairesi Numara 28/1988 Dava No 3/1989 Karar Tarihi 03.02.1989
Karar Dilini Çevir:
Yargıtay Ceza Dairesi Numara 28/1988 Dava No 3/1989 Karar Tarihi 03.02.1989
Numara: 28/1988
Dava No: 3/1989
Taraflar: Şefik Zağlul ile Başsavcılık Arasında.
Konu: Evrak sahteleme – Ceza takdiri
Mahkeme: Yargıtay/ceza
Karar Tarihi: 03.02.1989

-D.3/89 Yargıtay/Ceza 28/88
(Ağır Ceza No.6721/88; Lefkoşa)

Yüksek Mahkeme Huzurunda
Mahkeme Heyeti: Salih S. Dayıoğlu, Niyazi F. Korkut, Celâl Karabacak

İstinaf eden: Şefik Zağ-lul, Merkezi Cezaevi, Lefkoşa
-ile-
Aleyhine istinaf edilen: Başsavcılık
A r a s ı n d a.

İstinaf eden şahsen.
Aleyhine istinaf edilen namına: Osman T. Enginsoy


H Ü K Ü M

Salih S. Dayıoğlu: İşbu is-tinaf Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesinin sanığı (istinaf edeni) aleyhine getirilen davalardan mahkûm ettikten sonra ona birlikte çekilmek üzere 2.5 yıl ve 6 ay hapis cezasına çarptırdığı hükümden yapılmış bulunmak-tadır. Olgular üzerinde herhangi bir ihtilâf y-oktur. Olgular şu şekilde özetlene-bilir:

Sanık, suç tarihinde 27 yaşında olup işsizdi. 20.10.1987 tarihinde sanık Türkiye'den Kıbrıs'a gelirken feribotta iki T.C. uyruklu kişi ile tamıştı ve onalrın İngiltere'ye girebilmeleri için gerken vizeyi sağlayab-ileceğini söyleyerek onlardan 40 Kıbrıs Lirası ve 2100 Alman Markı aldı. Tasarrufunda olan ve önceden kendisine bir "Gazeteci Muhabir" sıfatı ile Lefkoşa'da İngiliz Büyükelçiliği tarafından verilen bir vize formundan faydalanan sanık sözü edilen iki şahıst-an birisi için fotokopi ile vize formunu sahteleme yönüne gitti. Sahtelenmiş vize formunu müşteki Hasan sarı'ya verdiği zaman bunun sahte olduğundan şüphelenen müşteki meseleyi polise bildirdi. Yapılan tahkikat sonucu sanık derdest edildi ve 24.11.1987 tar-ihinde alınan ifadesinde aleyhine yapılan suçlamaları kabul etti. 26.11.1987 tarihinde kensisine okunan davaları da kabul etti. netice de sanık aleyhine özetle:


-Dolandırmak niyeti ile İngiliz Elçiliği tarafından Şefik Zağlul adına isdar olunan GV 3 vize formuna Hasan Sarı ismini yazıp fotokopisini çekmek sureti ile sahte evrak düzenleme;
-
Sözü edilen vize formuna Hasan sarı'nın resmini yapıştırmak sureti ile sahte evrak düzenleme;

Sahtelenmiş bu ervakı Hasan Sarı'ya ibraz etmek sureti ile tedavüle sürme;

Cürüm işlemek için gizli ittifak yapma;

Geçerliliği kalkan ve iptal edilen belgeyi -Hasan Sarı'ya ibraz etmek sureti ile piyasaya sürme;

hasn sarı adına İngiltere'ye giriş için tekisiz belge düzenleme;

Bu şekilde düzenlenen yetkisiz bir belgeyi tedavüle sürme; ve

Vize tedarik edeceği gerekçesi ile ve sahtekârlıkla Hasn Sarı ve Ahmet sa-rı'dan 40 Kıbrıs Lirası ve 2100 Alman Markı para temin etme

davaları getirildi.

Sanık Yukarıda özeti verilen davaları, 4. dava ışığında, kabul etti. İddia Makamı 4. dava ile ilgili olarak şahadet etmediği için sanık bu davadan beraat ettirildi.

İlk Ma-heme bu tür suçların ciddi olduğunu ve önlenemsi gerektiğini vurguladıktan ve sanığın aleyhinde bulunan benzeri bir suçu dikkate aldıktan sonra, onu, birlikte çekilmek üzere, 1. davadan 2.5 yıl ve 8. davadan da 6 ay hapis cezasına çarptırdı. Aynı olgularda-n neşet ettiği cihetle diğer suçlardan ayrıca ceza verilmedi. Sanık, hakkında hükmolunan hapis cezalarının, müdahalemizi gerektirecek kadar aşikâr surette çok olduğunu iddia ederek istinaf etmiş bulunmaktadır.

İstinafın duruşmasında sanık nedamet getirdi-ğini, karısından boşandığını, eski eşinin Londra'da bulunduğunu, bu evlilikten halen 7 yaşında bir çocuğu olduğunu, çocuğun anneannesinde kaldığını, çocuğun anne sevgisinden mahrum olduğu gibi bu sefer uzun bir süre baba sevgisinden de mahrum olacağını ve -polise yardımcı olduğunu beyan etti.

Aleyhine istinaf edilen Başsavcılığı temsilen savcı da verilen kararın doğru olduğunu, bu tür suçlara caydırıcı cezanın verilmesi gerektiğini vurguladı.

Sanığın işlediği ve kendi ikrarı ile mahkûm olduğu suçların ci-ddi suçlar olduğuna şüphe yoktur. Bu tür suçlar maalesef son zamanlarda, Mahkemeye intikal eden davalardan anlaşılacağı gibi, arttığı gözlemlenmektedir. Bu durumda bu tür suçlara, zamanında önlenebilmesi için, etkin ve caydırıcı cezaların verilmesi gerekti-ği hususunda Ağır Ceza Mahkemesinin belirttiği görüşü paylaşırız. Bundan hareketle bu davada sanığa verilen cezanın hapis cezası olarak verilmesi doğrudur. Sanığın benzeri sabıkası yoktur. Bu tür suçlardan, bize iletildiği kadarı ile, mahkemeye ilk defa ge-lmektedir. Sahtelediği belge çok acemice yapılan ve herhangi bir şekilde İngiliz yetkililerini kandıracak nitelikte ve kalitede değildi. Bunu söylerken suçun ciddiyetini küçümsemiyoruz. Sadece sanığın bu hareketi ile esas maksadın yani İngiltere''e giriş k-eyfiyetinin gerçekleşmesinin imkânsız olduğunu vurgulamak istiyoruz. Ancak sanığın işlemiş olduğu suçlardan dolayı temin ettiği yaklaşık 1.300.000TL'nı da gözardı edemeyiz. Bu para müştekilere henüz iade ediliş değildir. Buna rağmen benzeri sabıkası olmama-sı, polise yardımcı oluşu ve annesi burada olmadığı için sevgisine daha çok ihtiyacı olan küçük çocuğunun bulunması sanık lehine ağır basan faktörlerdir. Sanığın çocuğunun vurda olması ve buna mukabil çocuğun annesinin Kıbrıs'ta olmaması gerçeği, zabıtlard-a görebildiğimiz kadarı ile Ağır ceza Mahkemesine intikal ettirilmemişti. Sanığın, lehine ağır basan bu faktörü Ağır Ceza Mahkemesinin bilgisine getirmmemesini onun bir avukat tarafından temsil edilmemesine bağlıyoruz. Kanaatımızca bu meselede sanığa hapis- cezası verilmesinin doğru olamsına karşın 1. davadan verilen 2.5. yıl hapis cezası, emvcut koşullar ışığında, müdahalemizi gerektirecek kadar ağırdır. Bu durumda sanığa verilecek en uygun hapis süresinin 18 ay olması gerekirdi.

Sonuç olarak istinaf kabu-l edilir ve sanık hakkında hükmolunan hapis süresi mahkûmiyet tarihinden başlamak üzere 18 aya indirilir.

(Salih S. Dayıoğlu) (Niyazi F. Korkut) (Celâl Karabacak)
Yargıç Yargıç - Yargıç

3 Şubat 1989

-


-3-



-


Full & Egal Universal Law Academy