Yargıtay Ceza Dairesi Numara 26/2009 Dava No 8/2009 Karar Tarihi 10.09.2009
Karar Dilini Çevir:
Yargıtay Ceza Dairesi Numara 26/2009 Dava No 8/2009 Karar Tarihi 10.09.2009
Numara: 26/2009
Dava No: 8/2009
Taraflar: Şener Ortan ile KKTC Başsavcısı arasında
Konu: Kamu görevlisi tarafından sirkat
Mahkeme: Yargıtay/ceza
Karar Tarihi: 10.09.2009

-D.8/2009 Yargıtay/Ceza 26/2009
(Ağır Ceza Dava No:8214/2007;Lefkoşa)


YÜKSEK MAHKEME HUZURUNDA.
Mahkeme Heyeti:Mustafa H.Özkök, Gönül Erönen, Seyit A.Bensen.

İstinaf eden: Şener Ortan, Merkezi Cezaevi - Lefk-oşa



- ile -


Aleyhine istinaf edilen: K.K.T.C. Başsavcısı - Lefkoşa



A r a s ı n d a.

-
İstinaf eden namına: Avukat Güner Göktuğ
Aleyhine istinaf edilen namına: Kıdemli Savcı Sami Erginalp.


Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı İlker Sertbay, Kıdemli
Yargıç Peri Hakkı ve Yargıç Füsun Cemaller'in 8214/2007 sayılı
davada 30.3.2009 tarihinde- verdiği karara karşı, Sanık tarafından yapılan istinaftır.


------------------


H Ü K Ü M


Mustafa H. Özkök: -4.11.2008 tarihinde Başsavcılığın ilk tahkikat yapılmadan davanın Ağır Ceza Mahkemesine havalesini talep eden müracaatını değerlendiren Lefkoşa Kaza Mahkemesi, Sanık Avukatının da itiraz etmediğini dikkate alarak Sanığı yargılanmak üzere Ağır Ceza Mahkemes-ine havale etmiştir.

Sanık, Ağır Ceza Mahkemesinde aşağıdaki suçlarla itham edilmiştir:
"İTHAM OLUNDUĞU SUÇ
Dava
Fasıl 154 Ceza Yasasının 255 ve 267. madde-
lerine aykırı kamu görevlisi tarafından sirkat.
-
SUÇUN TAFSİLATI

Sanık, 1/1/2000 ile 28/2/2001 tarihleri arasında
Lefkoşa'da, Kıbrıs Türk Elektrik kurumunda memur
olarak kamu görevinde bulunduğu bir zamanda,
müstehlikler tarafından elektrik borcuna- karşılık
makbuz karşılığı ödenen toplam 114.471.367.293.TL'yi
makbuz iptal etmek yöntemi ile kurum veznesine
yatırmayıp zimmetine geçirmek suretiyle mezkûr
meblağı sirkat etti.

İTHAM OLUN-DUĞU SUÇ

Fasıl 154 Ceza Yasasının 105. maddesine aykırı
mevkii kötüye kullanma.

SUÇUN TAFSİLATI

Sanık, birinci davada belirtilen tarih ve mahalde,
Kıbrıs Türk Elektrik Kurumunda memur olarak, görev-
yaptığı bir esnada mevkiinin verdiği yetkiyi kötüye
kullanarak, Kıbrıs Türk Elektrik Kurumunun
haklarına zarar getiren keyfi bir fiil yaptı,
yani müstehliklerden tahsilatını yaptığı toplam
114.471.367.293.TL parayı- ana kasaya yatırmayıp
sirkat etti."


Sanık, aleyhine getirilen davaları kabul etmediği cihetle davanın duruşması yapılmıştır. Duruşma sırasında İddia Makamı
15 tanık dinletmiş ve 26 adet emare ibraz etmiştir. Sanık ise bizzat şahadet vermi-ş ve 9 tanık dinletip 8 adet de emare ibraz etmiştir.

Davayı dinleyen Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesi, sunulan şahadeti ve ibraz olunan emareleri inceledikten sonra Sanığı
her iki davadan da suçlu bulup mahkûm etmiş ve sırası ile
1. davadan 6 yıl, 2. -davadan ise 2 yıl hapislik cezası vermiştir.


Sanık, mahkûmiyet ve cezaya karşı işbu istinafı dosyalamıştır.

İstinafın duruşması sırasında İstinaf Eden Sanık Avukatı hitabını yazılı olarak sunmuş ve şifahi olarak yaptığı hitabında yazılı hita-bında belirttiği hususları tekrarlamıştır.

Aleyhine İstinaf Edilen Başsavcılık adına bulunan Savcı da hitabını şifahi olarak yapmıştır.

Sanık Avukatı hitabı sırasında 1. istinaf sebebi olarak ek şahadet çağırma yönündeki istinafında ısrarlı- olmadığını belirtmiş ve bu yöndeki 1. istinaf sebebini geri çekmiştir. Bu beyan ışığında İstinaf Edenin ek şahadet çağırmaması yönündeki istinafı geri çekildiğinden ret ve iptal olunur.

Sunulan şahadet ve ibraz edilen emareler ile dosya tetkik edil-dikten sonra meselenin olgularının kısaca şöyle olduğu anlaşılmaktadır:

Sanık, dava ile ilgili zamanlarda Kıbrıs Türk Elektrik Kurumunda kesme ve ulama görevlisi olarak çalışmakta idi ve elektriği kesilen kişilerin ve/veya kuruluşların ödemesi gereke-n miktarı ödemesini müteakiben PSM (Peşin satış makbuzu) kesmek suretiyle elektriği kesilen müstehliklerin elektriklerinin bağlantısını sağlamakta idi. Aynı zamanda elektriği kesilen kişilerin ödemesi gereken miktarları tahsil etmeye yetkili idi
ve tahsil-ât yapmak için ise (F) tipi elden yazılan makbuz kullanmakta idi. Gerek (F) tipi makbuz ile yaptığı tahsilâtın
ve gerekse PSM'ler ile yapmış olduğu tahsilâtın gün sonu dökümünü yapıp başveznedara teslim edip tahsil edilen miktarı deftere yazmakta idi. Bi-lâhare Sanık (F) tipi makbuzlar ile yapmış olduğu tahsilâtları ve bankalardan gelen dekontları bilgisayara işlemekte idi. (F) tipi makbuzlar ile PSM'lerle yapılan tahsilâtlarla ilgili bir sorun olmadığı ve bunların dava konusu olmadığı İddia Makamı tarafı-ndan da kabul edilmektedir. Sanık görevi icabı (F) tipi makbuzla tahsilât yapmakta idi. Veznedar olmadığı için (L) tipi makbuzlarla tahsilâtları yapmadığı şahadetle kanıtlanmıştır. Tanık 15 Sayıştay Başdenetçi Yardımcısı Ahmet Güvensoy'un da şahadetinde- Kasım 2000'de başlayan denetimlerinde yaptıkları inceleme sonucu 1.1.2000 ve 28.2.2001 tarihleri arasında toplam 132 günde Sanığın kullanıcısından 995 adet (L) tipi sıfır değerli makbuz elde edildiğini, diğer deyişle 995 adet (L) tipi sıfır değerli iptal -makbuzu elde edildiği ve sıfır değerli iptal edilmiş makbuzların müstehlik hesaplarına alacak verilmek suretiyle 114.471.367.393 TL'yi zimmetine geçirmek suretiyle sirkat edildiğini, iptallerin Sanığın kullanıcısından yapıldığının tespit edildiğini, müsteh-lik hesaplarına kimin tarafından alacak verildiğinin belli olmamakla beraber iptallerin Sanığın kullanıcısı tarafından yapıldığını
ve alacak verenin de Sanık olduğu kanaatine vardıklarını ve bu kanaata vardıktan sonra 995 adet makbuzla tahsil edilen mikta-rın Sanığın zimmetine verildiğini, bu sonuca varırken toplam 995 adet makbuzun 159 adedini test ettiklerini ve bu 159 adet makbuzun
134 adedinin Sanığın kullanıcısı tarafından iptal edilen sıfır değerli (L) tipi makbuzların müstehliklere alacak verildiğini-n saptandığını ve yukarıdaki hususların doğru olduğunu belirtmiştir.

Tanık 15, Sanığın PSM kestiği ve makbuzlardaki müstehlik-lerin hesabına Sanığın kullanıcısından elde edilen sıfır
değerli makbuzlarla alacak verildiği cihetle yukarıda belirtilen -miktarların Sanık tarafından sirkat edildiği sonucuna vardıklarını belirtmiştir.

Sanığın aleyhine getirilen davadan suçlu bulunup mahkûm edilebilmesi için Tanık 15'in de şahadetinde belirttiği gibi, öncelikle 114.471.367.393 YTL'yi tahsil etmiş olduğ-u ve yapmış olduğu bu tahsilâtı kurum veznesine yatırmayıp zimmetine geçirmek suretiyle sirkat ettiğinin makûl şüpheden ari olarak ispat edilmesi gerekirdi.

Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesi kararı incelendiği zaman, ağırlıklı olarak Tanık 15'in şahadeti-ne dayandığı ve Sanığın izah edilen suçları işlediğini makûl şüpheden ari olarak ispat ettiği sonucuna vardığı anlaşılmaktadır. Mavi 279'da şunu söylemek-tedir:

"...Tanık, 159 adet işlemde kullanılan iptal
edilmiş '0' değerli 'F' serili ma-kbuzları
gösteren ve tümünün de Sanığın şifresi ile
yapıldığını belgeleyen Emareyi de Emare 13
olarak ibraz etmiştir. Bu Emare de ihtilafsız
sunulmuştur. Emare 13'den de görülebileceği
gibi 159 adet işlemden yani, Sa-nığın şifresi
ile oluşturulan ve iptal edilen '0' değerli
'L' serili makbuzlarla müstehlik hesaplarına
toplam 19.209.708.077 TL'sı alacak verildiği
ve böylece sadece bu 159 işlem ile Kurumdan
zimmete geçirmek suretiyle 19-.209.708.077 TL'sı
sirkat edildiği görülmektedir.
.............................................
.............................................
Bu 159 kişiyi bir başka kullanıcının
bulması, ödemeleri onun tahsil etmesi-, Sanığa
da 'PSM' kestirmesinin sonradan da Sanığın
şifresi ile '0' değerli 'L' serili makbuz
oluşturması, bunları iptal etmesi ve daha
sonra iptal edilmiş makbuz numaralarını
kullanarak 159 kişinin hesaplarına alacak
- vermesi olası mı?"


Sonuç olarak ise Mavi 289'da şu bulguya varmıştır:


" İddia Makamının sunmuş olduğu tüm şahadet
ve Emareler ve özellikle Tanık 15'in son derece
dürüst ve bir inceleme ve araştırmanın ürünü
şah-adet ve Emareleri bir bütün olarak değerlen-
dirdikten, keza yukarıdaki bulgu, kanaat ve
düşüncelerimiz sonrasında, ilaveten sormuş
olduğumuz soruların da ortaya koyduğu netice
sonrasında Sanığın her iki davadan da suçlu
-olduğuna ve İddia Makamının isbat külfetini
makûl şüphenin ötesinde yerine getirdiği
kararına varır ve neticede Sanığı her iki
davadan da suçlu bulur ve mahkûm ederiz."


Tanık 4 Mehmet Uzunboylu Mavi 40'da şahadetinde özetle
şu-nları söylemektedir:

"S. Ne maksatla verdiniz?
C. Bu çeki elektrik borcumu ödemesi için verdim.
Elektrik borcum ödendi.
S. Ödendiğini nerden bilirsiniz?
C. Borç bir sonraki faturamda borç görülmediği,
- gelmediği için anladım.
S. Bu yaptığınız ödemeye karşı bir lecer, bir
döküm aldınız mı? Sanık verdi mi size?
C. Yok.
S. Makbuz verdi mi?
C. Hatırlamıyorum.
S. Bu çeki siz Sanığa verirken sade-ce ve sadece
elektrik borcunuzun ödenmesi için verdiniz?
C. Evet."


Ağır Ceza Mahkemesinde İddia Makamı tanıklarından Tanık 6 Fuat Mertay Elektrik Kurumu Müdürü şahadetinde özetle Mavi 47,
48 ve 49'da şunları söylemektedir:

- "S. Bugün gördüğünüz mahkemedeki sanık kurumun
çalışanlarından biri miydi?
C. Evet.
S. Neydi görevi?
C. Lefkoşa bölge amirliğinde müstehlik işleri
ile tahsilat işleri ile, borçtan dolayı
elekt-riği kesilenlerin ödemeleri ile ilgili
o konularda çalışırdı.
S. Bu görevleri arasında bilgisayar kullanmak
da vardı değil mi?
C. Evet.
..........................................
.................-.........................
S. Sanığın bilgisayarının programını siz tesbit
ettiniz, incelediniz mi?
C. Hayır.
S. Sanığın bilgisayarında vezne programı olup
olmadığını bilir misiniz?
C. Bilmiyorum.
- ............................................
............................................
S. Ben size iddia ederim ki sanığın bilgisayarında
L vererek alacak verecek işlemi yapamazdı,
dolayısı ile L makbuzu d-üzenleyemezdi?
C. Normalde düzenlememesi gerekir. Ama bütün
yolsuzluğun büyük bir kısmını teşkil eden
olay budur. İptal makbuzları başka bilgisayar-
lardan da girip L makbuzu şeklinde ödenmiş
göstermek -yani yolsuzluğun en büyük hacimli
işlemlerinden biri de budur ve bilgisayarlar
buna elveriyordu. L makbuzu kesemezdi. Ama
yolsuzlukta yapılan L makbuzu kesmek değildi.
Başka iptal edilmiş makbuzları kullanarak- L
numarası elde etmek ve onu yeni bir makbuzmuş
gibi ödenmiş göstermek. Yani olmayan bir
makbuzu bilgisayara L olarak işletmek.
............................................
........................-....................
S. Sanık hiç veznede çalıştı mı?
C. Gördüğümü hatırlamıyorum veznede.
S. Ben derim ki sanık hiç veznede çalışmadı.
C. Görmedim ben şahsen.
S. Çalışmış olsaydı görecektiniz?
C. Büyük ihtim-al.
S. Bu şifreyi verme yetkisi kime aittir?
C. Bilgisayardan sorumlu olan memura."


Başveznedar olarak çalışan Tanık 7 Şenol Demiralp, Mavi 52, 53'de şunları söylemektedir:

"S. Nerde görev yaparsınız?
C. Elektrik Kuru-munda.
S. Nedir göreviniz?
C. Başveznedar.
.........................................
.........................................
S. Bu veznedarlar kaç kişiydi orda?
C. 5-6 kişi vardı.
S. Sanık da -bunların arasında mıydı?
C. Veznedar değildi. O kesme ulama ile
ilgiliydi.
S. Herhangi bir para tahsilatı yapardı değil
mi?
C. Kesme ulamaların. Elde makbuz.
S. Bu elde getirdiği makbuzların yatırıml-arını
size yapar mıydı?
C. Yapardı.
S. Nasıl alırdınız kendisinden?
C. Elde kesilenlerin ayrı makbuzları vardı. Önce
makbuzları keserdi günlük. Makinede vururdu.
Şeridini koyardı üzerine. Bana v-erirdi, ben
de sağlamasını yapardım. Ayni ise gün sonu
parasını alırdım.
S. Bunları herhangi bir deftere kaydeder miydin?
C. El makbuzlarının yoktu. Sistemde onların kaydı
yoktu. Onlar elde vurulurdu diye- onların
sistemde kaydı yoktu.
S. Size makbuzlarla getirip verirdi. Siz ne kadar
para aldınız o gün diye sizin tuttuğunuz bir
defter var mıydı?
C. Tabi onu yatırıma geçirirdik.
..................-.............................
...............................................
S. Bu saptamalar da 13. ciltte sayfa 2300'de
görülmektedir. Sanığın kesme ulamadan tahsil
ettiği paraların gerçek rakamı yansıttığını
- siz nerden bilebilir miydiniz?
C. Tabi makbuzlarda belli idi o.
S. İptal edilmişse bu makbuzlar?
C. Üzerinde iptal diye yazılırdı ve çakılırdı
üzerine. Onu vurmazdık, hesaba katılmazdı.
S. Yatırım tahs-ilat formlarında bu işlemler de
görülür müydü?
C. Elde kesilenler görünmezdi. Yekünüydü.
S. O yeküne göre siz gerekli tahsilatı alırdınız
ve gecikmeli olarak da alırdınız değil mi?
C. O dönemlerde yani verilir-di arkadaşlara alın
gidin köylere falan gibisinden. 1 hafta 10
gün gecikmeli olurdu."


Yine Tanık 14 Kurumda Müstehlik Hizmetleri Sorumlusu Osman Ernaz Mavi 146, 147 ve 149'da şöyle demektedir:

"S. Neydi görevi sanığın-?
C. Müşteri hizmetleri bölümündeydi. Kesme
ulamaya bakıyordu. Makbuz kesiyor, dekont
işliyor.
.............................................
.............................................
S. Bu -kestiği makbuzlar arasında F serisi
makbuzlar var mıydı?
C. Hep F serisi ve peşin satış keserdi zaten.
Ulama için kesilen makbuz keserdi.
S. Elde mi kesilirdi?
C. Elde kesilirdi bunların her ikisi de.
- ............................................
............................................
S. Bu ulama ücretini tahsil ederken sanık
müstehlik borcunun ödendiğine dair herhangi
bir evrak görmesi gerekir miydi?
- C. Görür tabi çünkü kendi keserdi zaten makbuzu.
S. Sanığın bu makbuz iptalleri ile ilgili
herhangi bir yetkisi var mı değil mi, herhangi
bir makbuzu iptal edebilecek bir pozisyonu
vardı.
C. Tabi. Ma-kbuz iptali yapılırdı tabi.

............................................
............................................
S. Bu L makbuzları ile ilgili bilginiz var mı?
C. Normal veznelerin kestiği, bilgisayarın
- ürettiği bir makbuzdur.
S. Sanık da L makbuzu kesebilir miydi?
C. Hayır sanık F makbuzu keserdi. Dekont işlerdi."


Tanık 15 Ahmet Güvensoy Sayıştay Başdenetçi Yardımcısı şahadetinde Mavi 155, 157, 158, 167 ve 168'de şunları söyleme-ktedir:

"C. Kasım 2000 yılında biz genel denetime başladık
Elektrik Kurumunda. Bu genel denetime başla-
dığımız süreç içerisinde bilahare tahsildarların
birinin yüklü miktarda geç yatırımları olduğu
duyu-mu geldi ve biz araştırmaya başladık.
Bilahare Şubat Mart 2001 aylarında kasa sayımı
yaptık. Bu kasa sayımı sırasında geç yatırımların
tesbitine yönelik bir çalışmamız oldu ve bu
çerçevede tahsildarların elind-eki makbuzları
elde kesilen makbuzları talep ettik. Bütün
makbuzlar geldi ancak, 432001, 432200 seri nolu
makbuz bloku istediğimiz gün bize teslim edilmedi
yaklaşık bir hafta sonra elimize geçti. Bilahare
- bu çerçevede araştırmalarımıza başladık.
................................................
................................................
........gün Ocak 2000'den 2.2.2001'e kadar olan
sürece ilişkin b-ütün işlemlerin (L) serili
makbuzlarla yapılan bütün işlemlerin günlük
uyuşturmaları yapıldı. Bu günlük uyuşturmalar
şöyle yapılıyordu. Günlük müstehlik hesaplarına
verilen alacak verilen miktarlar tahsilda-rlarca
(L) serili makbuzlarla yapılan tahsilatlar,
Bankalar aracılığı ile yapılan tahsilatlar ki,
bunların hepsi (L) serili makbuzlarla idi ve
bu karşılaştırma sonucunda belirli farklar bulduk.
.......-..........................................
................Emare 10 olarak iptal edilen ve
bilahare müstehlik hesaplarına alacak verilen
makbuz numaralarının tümünü ibraz ederim. Tümü
derken Sanığın dahil olduğ-u günlere ait. Bunlarda
toplam 132 gündedir ayrı, ayrı.
................................................
................................................
S. Kimlerdir bu bir, birlerine dediğiniz?
C. Örneğin- Salâhi Erol, Ahmet Ozanalp. Bunlarla
ilgili de bir çalışma yaptık. Yaptığımız
çalışmada PSM'nu Şener Ortan'ın kestiği hani
ulama ücreti tahsil ediyordu ya. Ancak bunun
karşılığında tahsil edilmesi gereken mik-tarı
kurum alacağını belgeleyen makbuzun olmadığını,
sadece makbuz numaralarının ortada olduğunu ve
bu makbuz numaralarının da yine sıfır miktar
verilip müstehlik hesaplarına yeniden alacak
verilen m-akbuz numaraları olduğunu tespit ettik
ki, bunun toplamı 6,652,986,091 TL'dir ve toplam
PSM kesilip (L) serili makbuzlarla bağlantılı
olan toplam 64 adet işlemde makbuzu PSM makbuzunu
Sanığın kestiğini, iptal edi-p alacak verenin
ise Ahmet Ozanalp'ın yaptığını görüyoruz. Tabi
bu işlemler sonucunda zimmeti biz makbuz işlemini
yapan Ahmet Ozanalp olduğu için Ahmet Ozanalp'a
verdik. Ancak, bağlantılarını koymak- açısından
bir, birlerine yardımcı olduklarını göstermek
açısından bunu sunmak istiyorum ki, bu Ahmet
Ozanalp'la Şener Ortan ikisi ayni odada
oturuyorlardı.
..................................-................
..................................................
S. Yani, 68 adet işlemde, 64 adet işlemde olayın
böyle ceryan etmiş olmasından söylemek istediğin
Sanıkla Ahmet Ozanalp bir, birleri ile yardım-
- laşarak bir şeyler yapmışlardır?
C. Evet.
S. Yani, bu müstehliklerin borcunun ödediğine dair
makbuz ileri sürülmeden bu PSM'ler kesildiğini
söyleyebilir misiniz?
C. Evet hiçbirinde yoktu.
S. Ma-kbuz kesildi
C. Tahsilat makbuzu yoktu bir tek PSM vardı.
S. Ama siz bu 64 işlemin bedelini zimmetini
Ahmet Ozanalp'a verdiniz?
C. Evet Sanık için böyle bir iddiamız yoktur."


İstintakında ise Mavi 177, 178 ve 179'd-a şunları söylemektedir:
"S. Şener Ortan'ın alacak verdiğini gösteren
herhangi bir belge var mı elinizde?
C. Kayıtlarda iptal eden yani, sıfır değerli
bir makbuzu iptal eden bir kişinin bütün
bu değerlendir-melerimizi biz geçen gün
Emare olarak da sunduğum gerek PSM'ler
gerek şeyler yani, 159, 164 tane işlemi
biz yokladık. (F) serileri ile ilgili
müşterileri yokladık ve genel kanı olarak
bu sonuca var-dık ve bu şekilde, bu anlamda
sıfır verilerek iptal edilenlerin sıfır
değerli bir makbuzu iptal edip alacak
verenin ancak o kişi olabileceği sonucuna
vardık.
..........................................-..
............................................
S. İfadenizde diyorsunuz ki, kendisi iptal edip
alacak verdi. Ben ayırıyorum ve diyorum
size kendisi iptal ettiğine dair bilgisayar
kayıtlarında onun ismi -kullanılarak iptal
edildiği açıktır?
C. Tabiki.
S. Ancak diyorum Sanığın başka bir müstehlike
alacak verdiği bilgisayar kayıtlarından
görünebilir mi?
C. Bilgisayar kayıtlarından görünmüyor ancak,
- böyle bir makbuzu iptal eden bir kişi nerden
gerek duydu da iptal etti.
S. Her makbuz iptal eden ayni zamanda alacak
veren kişi olarak tarafınızdan addedilir mi?
C. Her makbuzu iptal eden bir makbuz iptal ed-ilen
makbuzlar var hiçbir şekilde kullanılmadı
binlerce makbuz var o şekilde.
...........................................
...........................................
S. Neden iptal edildiğinin sebebi de -bellidir
diyorsunuz?
C. Evet. Raporun içerisinde daha bir çok makbuzla
ilgili bu şekilde ifademiz var. Yani, daha
önce masumane iptal edilip kullanılan çok
sayıda makbuzlar var.
S. Ve onları -birine ihale etmediniz?
C. Tesbit edebildiklerimizi ettik edemediklerimizi
de hiçbir şekilde herhangi birini suçlamadık.
S. Masumane iptal edilen bir makbuz (L) numarasını
alabilen makbuzdur değil mi? Bilgisaya-ra
kaydedilmişse ve daha sonra iptal edilmişse (L)
numarası belli olan burda yazıldığı gibi bir
makbuzdur?
C. Evet.

S. Yani masumane iptal edilen makbuzda (L) numarası
alır?
C. Tabiki.
- S. Masumane niyetle iptal edilen makbuzların kimin
tarafından daha sonra sıfır veya ufak rakam
verilerek müstehlik hesabına yatırım yaptığı
belli değil diyorsunuz?
C. Anlamadım.
S. Yani, masumane ya-pılanlar belli değil?
C. Hayır.
S. Ortada iptal edilmiş masumane iptal edilmiş
bir makbuz var ama bir işlem daha yapılmış.
Bu masumane iptal edilen makbuz numarası ile
başka bir müstehlik hesabına alacak ver-ilmiş?
C. Evet."


Sanık şahadetinde Mavi 214'te şunları söylemektedir:

"S. İlk şifre ile yaptığınız işlemler neydi?
C. Sadece (F) makbuzlarını bilgisayara
işlemekti.
S. (F) makbuzu dediğiniz nedir? -
C. Manuel faturaları, elle kesilen makbuzları
bilgisayara işlemek.
S. Yani, bir vatandaşa elde kestiğinizde ve
verdiğinizde bir (F) makbuzunu döner onu
daha sonra bilgisayarınıza işler?
C. Aynen öğl-e.
S. (F) makbuzu kaç kopyaydı?
C. 3 kopyaydı.
S. Renkleri neydi bunların?
C. Beyaz renk, sarı renk ve gri renk.
S. (F) makbuzu hangi hallerde kime kesilirdi?
C. Müşteri para ödemeye geldiği zaman."


Yi-ne Müdafaa Tanığı 4 Teyfide Çıldır, 252 ve 253'de şunları söylemiştir:

"S. Nerde görev yapıyorsunuz?
C. Şekerbank.
..........................................
..........................................
S. Bu çek-e bakarak söyler misiniz kimin tarafından
keşide edildi bu çek?
(Tanık Emare 30 çeke bakar) Çek Türk Bankası.
S. Bu çeki kim yazdı?
C. Özcem Plastik.
S. Özcem Plastik Ambalaj ve Kâğıt Sanayi Ltd.?
C. -Evet.
S. Kimin adına yazıldı bu çek?
C. Çek hamilinedir.
S. Miktarı nedir bu çekin?
C. 2.759.64.148 TL
S. Bu çek daha sonra başka birinin hesabına alacak
verildi mi. Yani, kimin tarafından tahsil
- edildi bu çek?
C. Takas yolu ile geldi çek. Arka tarafından
hesap numarası vardır Türk Bankası'ndan geldi
hamilinedir çek.
S. Türk Bankası'ndan geldi ve çekin arkasındaki
hesap numarasına yatmış bir- çektir?
C. Evet.
S. Hangi hesap numarasına yatırıldı bu çek?
C. 01-7034556."


Tanık 5 Çiğdem Horuz Mavi 253 ve 254'te şunları söylemek-tedir:

"S. Nerde görev yaparsınız?
C. Limasol Kooperatif Bankası.
- .............................................
.............................................
S. Bu çeki kim miktar yazarak imzaladı?
C. Niyazi Çağaloğlu'na ait bir çektir.
S. Hangi Banka'nın çekidir?
C. Bizim B-anka'nın çekidir.
S. Miktarı nedir?
C. 401.935.436.
S. Bu çek kimin tarfından tahsil edildi. Yani,
bedel kime ödendi?
C. Bu çek bize takas yolu ile geldi, biz bunu
Vakıflar Bankası'na ödedik takas yolu- ile.
S. Kimin adına düzenlenmiş bu çek?
C. Elektrik Kurumu ve crosludur."

Yine Tanık 6 Zarif Hacıküçük Mavi 254 ve 255'te şunları söylemektedir:

"S. Hangi Banka'da görev yapıyorsunuz?
C. Asbank, Terminal Şubesi.
-S. 30.10.2000 tarihli ve 467280 nolu bir çek
Bankanızın tasarrufunda mı?
C. Evet.

.........................................
.........................................
S. Safiye Taydaş'ın bir hesabından kaynaklana-n
bir çektir bu?
C. Evet.
S. Miktarı nedir?
C. 600.000.000 TL.
S. Bu çek kimin adına düzenlenmiştir?
C. Hamiline.
S. Bu çek karşılığı kime ödenmiştir?
C. Türk Bankası'ndan gelmiştir takas yolu ile.-
Arkasında bir hesap numarası var.
S. Söyler misiniz hesap numarasını?
C. 01-7034556 numaralı hesaba yattığını gösterir."


Tanık 7 Ercan Özoğluöz Mavi 255 ve 256'da şunları söylemek-tedir:

"S. Hangi Bankada görev yapars-ınız?
C. Şu anda Vakıflar Bankasındayım. Fakat çekler
Akdeniz Garanti Bankasına aittir. Çünkü,
birleşme olduydu Vakıflar'la Akdeniz arasında.
..............................................
S. 2000-2001 dönemler-i ile ilgili Mega Star'ın
keşide ettiği çekler tasarrufunuzda mı?
C. 5 tanesi vardır. Daha önce bulunmuştu. Fakat,
şu anda iki tanesi elimdedir.
.............................................
...............-..............................
S. 31.10.2000 tarihli çek kimin adına tanzim
edilmiştir?
C. Elektrik Kurumuna yazılmıştır.
S. Elektrik Kurumu adına yazılmış bir çektir?
C. Yazılmıştır ve takas aracılığı ile gelmiştir.
- S. Numarası kaçtı bu çekin?
C. 670566.
S. Miktar nedir?
C. 457.344.414
S. Bu çek bedeli Elektrik Kurumu tarafından bu
işleme göre
C. Yazıldı, takas aracılığı ile kendi hesabından
düştü."


- Mahkeme kararında ise Mavi 286, 287 ve 288'de şunları söylemiştir:

"Ancak bu konuda esas önem arzeden nokta, sanığın
elektrik borçlarını ödediklerini gördükten yani bahse
konu müstehlikler sanığa borçlarını ödediklerini
gösterd-ikten veya bizzat ödedikten sonra PSM'lerin
kesilmesi gerekli iken, kurum kayıtlarında (64) adet
müstehliğin elektrik borçlarını ödediklerine dair
belge, makbuz veya herhangi bir evrak tesbit
edilmemiştir. Bu durumda Ahmet Ozanalp-'a bu bahse
konu (64) müstehliğin ismini veya müstehlik numara-
larını kim vermiştir, Ahmet Ozanalp bu (64) kişiyi
nasıl bulmuş ve iptal edilmiş makbuz numarası
kullanarak bu müstehliklerin hesabına alacak
vermiştir, Ahmet Oz-analp'ın bu meselede menfaati
ne idi. Unutulmamalıdır ki, Ahmet Ozanalp suç
işlediğini yani kurumdan paralar sirkat ettiğini
kabul etmiştir.
Bu durumda sanık ile Ahmet Ozanalp'ın işbirliği
yaptıkları sonucuna çok rahatlık-la varamaz mıyız,
başka bir makul, mantıklı veya olası bir ihtimal
var mıdır?
Tanık bahse konu (64) adet PSM ve müstehlikler
ile iptal edilmiş 'L' serili makbuzları gösteren
belgeyi de Emare 24 olarak ibraz etmiştir.
- .................................................
.................................................
'Sanığın şifresi ile '0' değerli 'L' serili
makbuzlar oluşturulur, daha sonra bunlar iptal
edilir ve bilahare müstehliklerin h-esaplarına
alacak verilirse, alacak verilen rakamı Sanığın
sirkat ettiğini söylüyorsunuz. Çünkü alacak
verilen miktar Kurumun veznesine girmemektedir,
oysa bahse konu edilen alacağa tekabül eden çek
Kurumun banka hesaplarınd-a bulunmuş olursa ve
üstelik bu çek Kurum adına da kesilmiş ise,
keza bahse konu alacağa tekabül eden çek başka
bir çalışanın bankadaki hesabında bulunursa,
belirtilen rakamları Sanığın sirkat ettiği
söylenebilir mi, Sanığa y-üklenilen 995 işlem
içerisindeki bazı alacaklara tekabül eden
çeklerin durumu böyledir, dolayısı ile sizin
Sanık ile ilgili tesbitleriniz doğru değildir.'
................................................
......................-..........................
....01-7034556 hesabın Ahmet Ozanalp'ın hesabı
olduğu 15. Tanığa iddia edildiği ve aksi de beyan
edilmediği için, bahse konu hesabın Ahmet
Ozanalp'ın hesabı olduğunu kabul etmekteyiz.
Bu durumda S-anığın şifresi ile oluşturulan ve
iptal edilen 'L' serili makbuz ile Özcem Plastik
Ambalaj ve Kâğıt Sanayi Ltd. isimli müstehlike
alacak verildiğine göre ve bundan Sanık sorumlu
tutulduğuna göre bahse konu çekin Ahmet Ozanalp'ın
- hesabında bulunmasının izahı nedir.
Emare 31 olan çek Niyazi Çağaloğlu isimli bir
müstehlikin çekidir ve 401.935.436 TL'sı içeriklidir.
Çek, Elektrik Kurumu adına yazıldı ve Kıbrıs Türk
Elektrik Kurumu veznesi vasıtası ile -Kurumun banka
hesaplarına aktarıldı. Bu durumda nasıl olur da
aynı yöntemle Sanığın çek bedeli parayı sirkat
ettiği söylenebilir.
.................................................
.............................................-....
Emare 33'deki 12.10.2000 tarihli ve 31.10.2000
tarihli çeklerin her ikisi de Mega Star Ltd. isimli
müstehliğin Elektrik Kurumuna olan borçları için
keşide edilmiştir ve her iki çek de Elektrik
Kurumu adına yazıldı. E-lektrik Kurumu veznesi
vasıtası ile Kurumun banka hesaplarına aktarıldı.
Bu durumda aynı yöntemle paraların yani çek
bedellerinin sirkat edildiği söylenebilir mi.
Emare 34'deki çek de Ahmet Kişmir isimli
müstehliğe aitti-r ve Elektrik Kurumu adına yazılmış
bir çektir. Çek bedeli 300.000.000 TL'sıdır. Bu
çek de Kurum veznesi vasıtası ile Kurumun banka
hesaplarına aktarıldı. Ayni şekilde çek bedeli
paranın Kurumdan zimmete geçirme ile ve belirtilen-
yöntemle Sanık tarafından sirkat edildiği nasıl
söylenebilir.
Öncelikle çek sahibi müstehliklerin hesaplarında
sonradan iptal edilmiş ve Sanığın şifresi ile
oluşturulan 'L' serili makbuz numaraları kullanılarak
çek b-edelleri kadar alacak verildiği, çek bedelleri
ödemelerin Kurum tahsilat kayıtlarında görülmediği
hususlarının ihtilaf konusu yapılmadığını belirtmek
istemekteyiz. Yani herhangi bir şekilde, yapılmış
olan tüm iptal ve alacak- verme işlemlerinde, alacak
verilen miktarların Kurumun tahsilat kayıtlarında
olduğu veya olabileceği yönünde bir iddia veya ima
dahi ortaya konmuş değildir.
..................................................
...............-...................................
Tanık 15'in yukarıda aktarmış olduğumuz tesbit-
lerinin aslında çevre şahadetin toplanmış olmasından
başka bir şey olmadığı kanaatindeyiz."


Davacı tanıkları ile müdafaa tanıklarının özetle yuk-arıda
aktarılan şahadetlerinden ve Mahkeme kararından yapılan alıntılardan da anlaşılacağı gibi Sanığın müstehliklerden (L) tipi makbuzla para tahsil ettiği yönünde şahadet yoktur. Müdafaa tanıkları ise Davacı Tanığı 15 Ahmet Güvensoy'un şahadetinde Sanık- tarafından iptal edilip müstehliklere alacak vermek suretiyle sirkat edildiğini iddia ettiği miktarlar arasında yer alan bazı çeklerin Ahmet Ozanalp'ın banka hesabına yatırılmış olduğunun tespit edildiğini belirtmişlerdir.

- Yukarıya iktibas edilen sayfa 287'de görüldüğü gibi Ağır Ceza Mahkemesi de Sanığın sirkat ettiği iddia edilen müstehliki Özcem Plastik Ambalaj ve Kâğıt Sanayi Ltd.'in iptal
edilmiş makbuzla alacak verilmiş olan gerek müstehlikin
2.759.064.148 TL'lik çe-kin Ahmet Ozanalp'ın 01-7034556 nolu
banka hesabına yatırıldığı kanıtlandığı cihetle Sanığın kullanıcısından iptal edilen (L) tipi makbuzla adıgeçen müstehlike alacak verilmesinin izahatı sorulmakta, yine aynı şekilde Safiye Taydaş isimli müstehlik tarafın-dan kesilen
600 Milyon TL çekin de yine Ahmet Ozanalp'ın hesabında tespit edildiği, Niyazi Çağaloğlu'nun 435.436 TL'lik çekinin banka vasıtasıyle kurum veznesine yatırıldığı, yine aynı şekilde müstehlik Mega Star Ltd.'in 12.10.2000 ve 31.10.2000 tarihli çe-klerinin kurum veznesi tarafından kurumun banka hesabına yatırıldığı anlaşılmaktadır. Diğer müstehlik Mehmet Kişmir'e
ait 300 Milyon TL'lik miktarın aynı yöntemle kurum veznesine yatırıldığı tespit edilmiştir.

Müdafaa tanıklarının yukarıya aktarılan -ve Mahkeme hükmünün
sayfa 287'de belirtildiği gibi müstehlik Özcem Plastik Ambalaj
ve Kâğıt Sanayi Ltd. tarafından kesilmiş 2.759.064.148 TL'lik
çek ile yine müstehlik Safiye Taydaş'ın kestiği 600 Milyon TL'lik çekin Ahmet Ozanalp'ın Türk Bankası hesabınd-a bulunduğu, yine
müstehlik Niyazi Çağaloğlu'nun Elektrik Kurumu adına kesmiş
olduğu 401.935.436 TL'lik miktar ile müstehlik Mega Star Ltd.'e
ait 12.10.2000 ve 31.10.2000 tarihli çeklerin borçları için Elektrik Kurumu hesabına yatırıldığı ve yine müstehli-k Ahmet Kişmir'in 300 Milyon TL'lik çekin Kurum veznesine yatırıldığı şahadetle ispatlandığı halde bu miktarların Sanığın sirkat
ettiği iddia edilen 114.471.367.367.393 TL içerisine katıldığı anlaşılmaktadır ve bu husus Tanık 15 Ahmet Güvensoy'un şahadetin-de belirtilmektedir.

Yukarıya aktarılan miktarlar, Tanık 15'in şahadetinde bu
miktarlar da Sanığın sirkat ettiği miktarlar arasında zikredilmektedir. Sanığın aleyhine getirilen 1. dava Fasıl 154 madde 255 aynen şöyledir:

"255. (1) Her kim, -sahibinin rızası olmadan ve
sahibini çalınabilebilecek herhangi bir
şeyden yoksun bırakmak kasdıyle, çalına-
bilecek bir eşyayı hile yolu ile ve iyi
niyetle yapılan herhangi bir hak id-diası
olmadan, alıp götürürse hırsızlık yapmış
olur. Ancak yoksun bırakma kasdi, eşya
alınırken olmalıdır.
Ancak, yedi emin veya kısmi sahibi
olarak, çalınabilen- bir eşyayı yasal
olarak bir kişinin tasarrufunda bulun-
durmasına bakılmaksızın o kişi, o eşyayı
hileli yollardan kendi kullanır veya gerçek
sahibinden başka birinin kullanmasına
- müsaade ederse, onu çalmaktan suçlu olabilir.
(2) (a) 'Alma' deyimi aşağıdaki biçimlerden
herhangi biri ile eşya tasarrufunu ele
geçirmeyi anlatır:-
(i) Hile yolu;
(ii) Tehd-it yolu;
(iii) mal sahibinin hata yapması ve eşyayı
alanın da tasarrufu bu hata sonucu ele
geçirdiğini bilmesi ile;
(iv) Bulma yolu ile, ancak eşya bulan kişi,
eş-yayı bulduğu saatte gerekli girişim-
leri yapması ile mal sahibinin
bulunabileceğine inanmalıdır;
(b) 'Götürme' deyimi, herhangi bir şeyi
bulunduğu yerden kaldırmayı kapsar
- ancak, bağlı olan bir eşya tamamen
yerinden ayrılmalıdır.
(c) 'Mal sahibi' deyimi, kısmi sahip veya
çalınabilecek herhangi bir eşyada
tasarruf veya kontrol- hakkı veya özel
bir mülkiyeti kapsar.
(3) Kıymeti olan ve bir kişinin malı olan ve
taşınmaz mala bağlı ise ortadan koparıldıktan
sonra çalınabilen herhangi birşey."
Bu suçun işlen-diğinin ispat edilmesi için özetle mal sahibinin rızası olmadan mal sahibini daimi surette mahrum etmek niyetiyle çalınabilecek bir eşyasını veya parasını alıp götürmesi gerekmektedir. Bu durumda meselemizdeki suçun işlenebilmesi için Sanığın öncelikle 99-5 adet müstehlike ait makbuz karşılığı müstehliklerin ithamnamede belirtilen 114.471.367.393 TL'sını tahsil ettiğini ve tahsil ettiği bu parayı vezneye yatırmayıp zimmetine geçirmek suretiyle sirkat ettiğinin makûl şüpheden ari olarak kanıtlanması gerekmek-tedir.

Yukarıya özetle aktarılan şahadetten de anlaşılacağı gibi
Sanığın "L" tipi makbuzla tahsilât yaptığı hususunda huzurumuzda herhangi bir şahadet mevcut değildir. Aksine İddia Makamı tanıkları tarafından Sanığın kullanıcısından iptal edilen "0"- değerli makbuzlarla alacak verilen ve bazı müstehliklerin kuruma
verdikleri çeklerin Ahmet Ozanalp'ın hesabında bulunduğu, diğer müstehliklerin ise yatırdıkları paraların banka vasıtasıyle kurum hesabına aktarıldığı şahadetle kanıtlanmıştır. Bu miktarla-rın ise Tanık 15'in şahadetine göre Sanık tarafından müstehliklere alacak verilmek suretiyle sirkat edildiği iddia edilmektedir. Halbuki yukarıya aktarılan yine İddia Makamı tanıklarının şahadetinden de özellikle Kurum Müdürü Fuat Mertay, Başveznedar Şeno-l Demiralp ve Müstehlikler Sorumlusu Osman Ernaz'ın şahadet-lerinde Sanığın kesme ve ulama görevi yaptığı, tahsilâtları (F) tipi makbuzla yaptığı, (L) tipi makbuzla tahsilât yapmadığı yönünde açık ve kesin şahadet bulunmaktadır. Bu durumda Sanığın itham e-dildiği 1. davadaki suçu makûl şüpheden ari olarak işlediği yönünde herhangi bir şahadet olmadığı dikkate alındığı zaman Sanığı 1. davadan mahkûm etmekle Ağır Ceza Mahkemesinin hata ettiği ve mahkûmiyet kararının iptal edilmesi gerektiği kanaatindeyiz.

-

Yine Sanığın itham edildiği 2. dava yani Fasıl 154 madde
105'te ise kamu görevi sıfatıyle yetkisini kullanarak yukarıya aktarılan miktarı sirkat etmekle itham edilmektedir.

Yukarıda izah edildiği şekilde sirkat suçunun oluştuğu makûl şüpheden- ari olarak ispat edilmediği cihetle Sanığın 2. davadan aleyhine verilen mahkûmiyetin de iptal edilmesi gerekmektedir kanaatindeyiz.

Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesinin kararı incelendiği zaman ağırlıklı olarak Tanık 15'in şahadetine dayanarak Sanığın ith-am edildiği suçları işlediği makûl şüpheden ari olarak ispatlandığı kanısına vardığı anlaşılmaktadır. Ağır Ceza Mahkemesi kararında Mavi 269 ve 279'da şunları söylemektedir:

"...kullandığı, kullanıcı adı ve şifresi olduğu
bu şifreyi kullana-rak bilgisayar ortamında 'L' serili
makbuz oluşturabildiği, oluşturduğu 'L' serili
makbuzu iptal edebildiği ve keza müstehliklerin
hesaplarına alacak verme imkanlarına haiz olduğu
kanaatindeyiz ve bu hususlarda bulgu yaparız.
.....-................................................
.....................................................
........'0' değerli 'F' serili makbuzları gösteren
ve tümünün de Sanığın şifresi ile yapıldığını
belgeleyen Emareyi de Emare -13 olarak ibraz etmiştir.
Bu Emare de ihtilafsız sunulmuştur. Emare 13'den de
görülebileceği gibi 159 adet işlemden yani, Sanığın
şifresi ile oluşturulan ve iptal edilen '0' değerli
'L' serili makbuzlarla müstehlik hesaplarına toplam
- 19.209.708.077 TL'sı alacak verildiği ve böylece
sadece bu 159 işlem ile Kurumdan zimmete geçirmek
suretiyle 19.209.708.077 TL'sı sirkat edildiği
görülmektedir."

Halbuki Emare 13 incelendiği zaman mukayese edilen (F) tipi makbuzlar- değil (L) tipi makbuzlar ise PSM'nin (Peşin Satış Makbuzu) mukayesesinin yapıldığı görülmektedir. Bu nedenle Mahkemenin bu yöndeki bulgusunun doğru olmadığı anlaşılmaktadır.


Yukarıda iktibas edildiği gibi Mavi 287'de Mahkeme kararında
şöyle denm-ektedir:

"Müstehlik Özcem Plastik Ambalaj ve Kâğıt Sanayi Ltd. tarafından kesilmiş olan 2.759.064.148 çek ile yine Safiye Taydaş isimli müstehlik tarafından kesilmiş olan 600 Milyon TL'lik
çekin Ahmet Ozanalp'ın Türk Bankası'ndaki 01-7034556 hesabınd-a
bulunduğu, yine müstehlik Niyazi Çağaloğlu'nun çek olarak
kestiği 401.935.436 TL ile müstehlik Mega Star Ltd.'in 12.10.2000
ve 31.10.2000 tarihli çeklerdeki miktarlar ile yine müstehlik
Ahmet Kişmir'in kesmiş olduğu 300 Milyon TL'lik çekin banka kanalı -ile Kurum veznesine yatırıldıkları saptandığı belirtilmektedir."

Kararın yukarıdaki paragraflarından da anlaşılacağı gibi Sanığın zimmetine geçirdiği iddia edilen miktarların kuruma ödendiği ve bu nedenle Sanığın nasıl zimmetine geçirdiği ve diğer- bir deyişle Sanığın bu miktarları nasıl sirkat ettiği yönünde Mahkeme kendi kendine soru sormaktadır. Ancak bu soruya cevap vermediği görülmektedir.

Mahkeme kararında Mavi 288'de şunu söylemektedir:

"Tanık 15'in yukarıda aktarmış olduğum-uz tesbit-
lerinin aslında çevre şahadetin toplanmış olmasından
başka bir şey olmadığı kanaatindeyiz."


Yukarıya aktarılan şahadetten ve yapılan bulgulardan da anlaşılacağı gibi Sanığın veznedar olmadığı ve (L) tipi makbuz kesmediği, kestiğ-i makbuzların (F) tipi elden kesilen makbuzlar olduğu ve yine PSM (peşin satış makbuz) kestiği ve gerek (F)
tipi makbuzla ve gerekse PSM'lerden yaptığı tahsilâtın günlük dökümünü yaptıktan sonra dökümü başveznedara verdiğini, başveznedarın dökümü kontrol -ettiği, günlük yapmış olduğu tahsilâtı başveznedara teslim ettiğini ve bu işlemleri her gün tekrarladığı şahadetle ispatlanmış ve (F) tipi makbuzlar ve PSM'ler ile yapılan tahsilâtlarda herhangi bir sorun olmadığı
ve bu hususun dava konusu olmadığı İddia -Makamı tarafından kabul edilmektedir.

Sanığın gün boyu (F) tipi makbuzla tahsilât yaptığı ve PSM
kestiği dikkate alındığı zaman keza veznedar olmadığı ve vezneye oturmadığı gözönünde bulundurulduğunda, (L) tipi makbuzla tahsilât yapmadığına göre yu-karıda izah edilen suçları yani (L) tipi makbuz keserek diğer bir deyişle (L) tipi makbuzla tahsilât yaparak yapmış olduğu tahsilâtları vezneye yatırmayarak sirkat edildiği nasıl kanıtlanmıştır? Suçun oluşması için Tanık Ahmet Güvensoy'un şahadetinde beli-rttiği gibi, önce tahsilâtın yapılması ve yapılan tahsilâtın ise vezneye yatırılmayarak zimmetine geçirilmesi suretiyle sirkat edilmesi gerekmektedir. Halbuki sunulan tüm şahadet dikkate alındığı zaman Sanığın az önce belirttiğimiz gibi (L) tipi makbuzla -tahsilât yapmadığı, ancak kendi kullanıcısından üretilen "0" değerli makbuzların müstehliklerin hesaplarına alacak verildiği dikkate alınarak
bu müstehliklere verilen alacağın Sanık tarafından zimmete geçirildiği yönünde bir sonuca varıldığı belirtilmekted-ir.

Tanık Ahmet Güvensoy'un şahadeti incelendiği zaman yine
Mavi 159 ve 160'da şunları söylediği görülmektedir:

"Biraz önce de bahsettiğim gibi burda kural ilgili
kişinin borcunu ödediğine dair bir belge sunması ve
bilahare ulama- ücretini de ödeyip enerjisinin bağlan-
masının sağlanmasıydı. Buna yönelik yaptığımız
araştırmada Şener Ortan'ın ulama ücretini tahsil
edip enerji bağlattığı, toplam 159 adet makbuzun
karşılığı olan (L) serili makbuzların yani, 159
- tane peşin satış makbuzu ile ulama tahsil ettiği,
bu ulamaları tahsil ederken makbuz görmesi gerekiyordu,
belgelenmesi gerekiyordu bu borcun. Ancak, baktığı-
mızda 139 adet PSM (Peşin satış makbuzunun) karşılığı
olan (L) serili makb-uzların tümünün Şener Ortan
tarafından iptal edilmiş, sıfır değerli ve müstehlik

hesaplarına yeniden alacak verilen makbuzlar olduğunu
tesbit ettik.
......................................................
..........................-............................
Bunlar PSM ile yapılan ulama ücreti tahsilatının
öncesinde belgelemek amaçlı yani, borcun ödenmesine
ilişkin makbuzlar olması gerekirdi. 159 adet işlemi
(L) serili makbuzlarla yapılan işlemler sonucunda
- 19,209,708,077 TL para zimmete geçirildi. Bunun
yanında biz bununla da yetinmedik o hazırladığım
listeye ait PSM.."


Bu pasajdan da görüleceği gibi Sanığın kullanıcısından çıkan "0" değerli makbuzların müstehliklere alacak verildiği i-ddia edilen 995 adet makbuzun 159 adedinin test edildiğini ve 139 adet müstehliklerin PSM'leri Sanık tarafından kesildiği ve yine müstehliklere "0" değerli makbuzların da Sanığın kullanıcısından elde edilen "0" değerli makbuzlar olduğu dikkate alınarak bu -139 adet makbuzun toplam miktarının 19.209.708.077 TL olduğunu ve bu miktarın Sanığa zimmet olarak verildiği tanığın şahadetinde belirtilmektedir.

Mavi 167'de ise aynı tanık şunları söylemiştir:

"C. Örneğin Salâhi Ertol, Ahmet Ozanalp. Bunla-rla
ilgili de bir çalışma yaptık. Yaptığımız çalışmada
PSM'nu Şener Ortan'ın kestiği hani ulama ücreti
tahsil ediyordu ya. Ancak bunun karşılığında
tahsil edilmesi gereken miktarı kurum alacağını
belgeleyen m-akbuzun olmadığını, sadece makbuz
numaralarının ortada olduğunu ve bu makbuz
numaralarının da yine sıfır miktar verilip
müstehlik hesaplarına yeniden alacak verilen
makbuz numaraları olduğunu tesbit ettik ki,
b-unun toplamı 6,652,986,091 TL'dir ve toplam
PSM kesilip (L) serili makbuzlarla bağlantılı
olan toplam 64 adet işlemde makbuzu PSM
makbuzunu Sanığın kestiğini, iptal edip alacak
verenin ise Ahmet Ozanalp'ın yaptığını görü-yoruz.
Tabi bu işlemler sonucunda zimmeti biz makbuz
işlemini yapan Ahmet Ozanalp olduğu için Ahmet
Ozanalp'a verdik. Ancak, bağlantılarını koymak
açısından bir, birlerine yardımcı olduklarını

göster-mek açısından bunu sunmak istiyorum ki,
bu Ahmet Ozanalp'la Şener Ortan ikisi ayni odada
oturuyorlardı."


Bu alıntıdan da görüleceği gibi yine PSM'ler Sanık tarafından kesildiği ancak makbuz işleminin Ahmet Ozanalp tarafından yapı-ldığı dikkate alınarak bu 64 adet makbuzdaki miktarın ise 6.652.986.091 TL olduğunu, bu miktarın ise Sanığa değil Ahmet Ozanalp'ın zimmetine verildiğini belirtmektedir.

Bu iki pasajdan da anlaşılacağı gibi tanığın söyledikleri
birbirine ters düşmekte-dir. İlk paragrafta PSM'leri Sanığın kestiği dikkate alınarak Sanığa zimmet verildiğini belirtmekte, ikinci paragrafta ise yine PSM'ler Sanık tarafından kesilmekle beraber makbuz işleminin Ahmet Ozanalp tarafından yapıldığı dikkate alınarak Sanığa değil A-hmet Ozanalp'a verildiği belirtilmektedir.

Ağır Ceza Mahkemesi ise bu tanığın şahadetine dayanarak Sanığı mahkûm etmiştir. Halbuki tekrarlamak gerekirse Sanığın veznedar olmadığı, (L) tipi makbuz kesmediği, elden kestiği
(F) tipi makbuz ve PSM'lerin- karşılığını ise günlük başveznedara
yatırdığını ve yapmış olduğu (F) tipi makbuz ve PSM tahsilâtında herhangi bir sorun olmadığı şahadetle kanıtlanmıştır.

Ağır Ceza Mahkemesi kararı incelendiği zaman suçların
analizinin yapılmadığı, diğer bir deyi-şle suçların unsurlarının ne olduğu ve bu unsurların makûl şüpheden ari olarak ispat
edilip edilmediği incelenmiş değildir. Sadece yine yukarıda belirttiğimiz gibi Tanık 15'in şahadeti dikkate alınarak
suçların makûl şüpheden ari olarak ispat edildiği son-ucuna vardığı anlaşılmaktadır. Halbuki yine yukarıda belirtildiği
gibi Tanık 15 Ahmet Güvensoy şahadetinin hiçbir yerinde Sanığın
(L) tipi makbuzla tahsilât yaptığı ve yapmış olduğu tahsilâtı
Kurum veznesine yatırmayarak sirkat suçu işlediği yönünde
şah-adet vermiş değildir. Diğer bir husus ise müdafaa Tanığı
15'in belirttiği bazı müstehliklerin kesmiş oldukları çeklerin
miktarını Sanığın zimmetine verdiğini belirtmektedir. Halbuki yukarıda şahadetinden de anlaşılacağı gibi bazı çeklerin Ahmet Ozanalp'ı-n banka hesabında bulunduğu, yine bazı müstehliklerin müdafaa tanıklarının şahadetinden de anlaşılacağı gibi banka vasıtasıyle paralarının Kurum veznesine ödendiği kanıtlanmıştır.

Gerek Sanığın şahadetine gerekse Sanık tarafından çağrılan tanıkların- şahadetine ne değer verdiği Mahkeme kararında belirtilmemektedir.

Tüm yukarıda söylenenler dikkate alındığı zaman Sanığın itham edildiği suçları işlediği makûl şüpheden ari olarak
ispat edildiği sonucuna vararak Sanığı mahkûm etmekle Ağır
Ceza M-ahkemesinin hata ettiği sonucuna varmaktayız ve bu
hususta bulgu yaparız.

Varılan bu bulgu ışığında yukarıdaki bulgular da dikkate alınarak Sanık aleyhindeki 1. ve 2. davadan verilen mahkûmiyet kararları ile verilen cezaların iptal edilmesi gerekir- kanaatindeyiz.

Mahkûmiyet kararları iptal edildiği cihetle cezanın fahiş
olduğu yönünde yapılan istinafın da incelenmesine gerek olmadığı
kanaatindeyiz.

Netice itibarıyle Sanığın yapmış olduğu istinaf kabul
edilir. Ağır Ceza Mahkemesinin 1. v-e 2. davadan vermiş





olduğu mahkûmiyet kararları ile verilen cezalar iptal edilir
ve Sanığın beraatine karar verilir.




Mustafa H. Özkök Gönül Erönen Seyit A. Bensen
Yargıç Yargıç Yargıç


9 Ekim 2009

-







26






Full & Egal Universal Law Academy