Yargıtay Ceza Dairesi Numara 24,25/1988 Dava No 20/1988 Karar Tarihi 30.09.1988
Karar Dilini Çevir:
Yargıtay Ceza Dairesi Numara 24,25/1988 Dava No 20/1988 Karar Tarihi 30.09.1988
Numara: 24,25/1988
Dava No: 20/1988
Taraflar: Süleyman Serdar Ergin ile Başsavcılık arasında
Konu: Umumi bir yerde yüksek sesle bağırarak rahatsız etme – Hakaret ve sövme – Ceza takdiri
Mahkeme: Yargıtay/ceza
Karar Tarihi: 30.09.1988

-D.20/88 Birleştirilmiş
Yargıtay/Ceza 24/88 ve 25/88

Yüksek Mahkeme Huzurunda.
Mahkeme Heyeti: Salih S. Dayıoğlu, Niyazi F. Korkut, Celâl Karabacak.


Yargıtay/Ceza 24/88
(Ceza Dava No: 54-96/88; Magosa)

İstinaf eden: Süleymaan Serdar Ergin, Salamis Bay Hotel, Mağusa
-ile-
Aleyhine istinaf edilen: KKTC Başsavcısı, Lefkoşa
A r a s ı n d a

İstinaf eden namına: İlkay- Hikmet
Aleyhine istinaf edilen namına: Hakkı Önen


Yargıtay/Ceza 25/88
(Ceza Dava No: 5496/88; Magosa)

İstinaf eden: KKTC Başsavcısı, Lefkoşa
-ile-
Aleyhine istinaf edilen: Süleyman Serdar Ergin, Salamis Bay Hotel, Mağusa
- A r a s ı n d a

İstinaf eden namına: Hakkı Önen
Aleyhine istinaf edilen namına: İlkay Hikmet





H Ü K Ü M

Salih S. Dayıoğlu: Birleştirilerek dinlenen bu istinaflar Mağusa Kaza Mahkeme- si'nin 21.9.1988 ta-rihinde verdiği ve sanığı hapis cezasına carptırdığı hükmünden yapılmış bulunmaktadır.

Olgular hususunda taraflar arasında büyük ölçüde görüş ayrılığı yoktur. Olgular aşağıdaki şekilde özetlenebilir:

Sanık 30 yaşında olup Türkiye'de ikamet etmektedir. -SETUR isimli bir turizm şirketinde görevli olan sanık muhtelif tarihlerde Kıbrıs'a kafilelerle turist getirdi. Son olarak Eczacılar Birliği'ne bağlı bir kafileyi bir hhaftalığına Kıbrıs'a getirdi ve kafileyle birlikte Salamis Bay Hotel'de kaldı.

19.9.198-8 tarihinde kafilesine mensup bazı kişilerle Salamis Bay Hoteli'nin diskoteğine giden sanık orada kafileye bağlı bir hanıma sarkıntılık edildiği gerekçesi ile sinirlendi ve alışık olmadığı halde almış olduğu alkollü içkinin tesiri ile bağırıp çağırmaya ve -orada rahatsızlık yapmağa başladı. Bu sırada Salamis Bay Hoteli'nde bulunan bir polis ekibi sanığın yanına gitti ve onu ikaz etti. Buna rağmen sanığın bağırıp çağırmağa devam etmesi üzerine polis ekibi onu derdest edip karakola getirmek istedi. Buna direne-n sanık, gösterdiği direnme snucu elleri ile ekipteki polisleri darbetti. Meydana gelen rahatsızlıkta polis ekibideki polislere küfretti ve ayrıca Cumhurbaşkanı'na kötü lâf sarfederek uygunsuz harekette bulundu. Neticede sanık derdest edilip o gece ve erte-si gün karakolda alıkondu. 21.9.1988 tarihinde sanığa polisi darp, polisi görevinden menetme, polis memurlarına küfretme, rahatsızlık etme ve uygunsuz hareketlerde bulunma davaları tebliğ edildi. Sanık bu davları kabul etti. Aynı gün Mahkemeye çıakrılan sa-nık aleyhine 4 dava getirildi. Bu 4 davanın özeti yukarıda verilmiştir. Sanık, aleyhine getirilen davaları, polis memurlarını görevlerinden menetme davası dışında, kabul etti. İddia Makamı olguları Mahkemeye anlattıktan sonra sanığı temsil eden avukat Mahk-emeye hitabede bulundu. Sanığın avukatı bu hitabesinde özetle sanığın bütün bu hareketlerinin alışık olmadığı halde almış olduğu alkollü içkiden kaynaklandığını, sabıkasız biri olduğunu, bekâr olmasına karşın yaşlı annesine bakmakla yükümlü olduğunu, gerek- Kıbrıs'ta gerekse Türkiye'de sabıkası olmadığını, son derece pişman olduğunu ve bütün ilgililerden özür dilediğini, başına gelenin içkiden geldiğini, bir kere daha içki içmmemeğe karar verdiğini ve polise karşı işlenen darp fiilinin teknik bir darp olduğu-nu beyan etti. İlk Mahkeme de aynı gün vermiş olduğu bir kararla sanık lehine tüm söylenenleri ve sanığın işlemiş olduğu darp fiilinin teknik olabileceğini ifade ettikten sonra sanığı darp suçundan bir ay, polislere kifretme suçundan 20 gün, rahatsızlık su-çundan 20 gün ve ayrıca uygunsuz hareket suçundan 20 gün hapis cezalarına çarptırıldı ve tüm cezaların birlikte çekilmesini emretti.

Sanık, hakkında hükmolunan hapis cezalarının aşikâr surette fahiş olduğu gerekçesi ile istinaf etmiş bulunmaktadır. Başsa-vcılık da ayrı bir istinaf dosyalayarak İlk Mahkemenin sanık hakkına hükmettiği hapis cezalarının müdahalemizi gerektirecek kadar az olduğunu iddia etti. Her iki istinaf birleştirilerek dinlendi.

Sanık tarafından dosyalanan istinaf ihbarnamesi teferruatl-ı bir şekilde 4 istinaf sebebi içermekle birlikte bunları özet olarak 2 ana başlık altında toplamak mümkündür. Şöyle ki:

-1. Bu meselede İlk Mahkeme sanığa ceza olarak hapis cezası kesmekle hata etti.
-
2. İlk Mahkeme sanığa hapis cezası vermekle hata etmemiş olsa bile hapis cezasının süresini 30 gün saptamakla hata etti.

Olayın cereyan şekli yukarıda çıkarılmıştır. Sanığın olay gecesi hareketlerinin kolaylıkla affedilecek cinsten olmadığı açıktır. Sa-lamis Bat Hotel'ı gibi nezih bir yerde sanığın sosyal statüsüne hiç de yakışmayan hareketlerde bulunması sadece yerli turistlerin değil aynı zamanda orada bulunan yabancı turistler üzerinde de olumsuz etki yaptığına şüphe yoktur. Devlet otoristesini temsil- eden üniformalı polislere karşı kaba davrandığı bir yana onlara küfretmesi ve hele hele olay ile yakından veya uzaktan hiçbir ilgisi olmayan ülkenin Cumhurbaşkanı'na dil uzatacak kadar ileri gitmesi olayı basite indirgememize olanak tanımamaktadır. Ne var- ki, Mahkeme huzuruna serdedilen şahadetten ve belirtilenlerden olayın gerçekten sanığın alışık olmadığı alkollü içkinin tesirinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Sanık, genç yaşında turizm alanında oldukça iyi bir pozisyona gelmiş birisi olarak görülmekte-dir. Ayrıca yaşlı annesine de bakmakla yükümlüdür ve bu olaylardan son derece pişman olduğu daha sonraki hareketleri ile açıkca görülmektedir. Okadar ki yaptığı bu hareketten ne kadr pişman odluğunu göstermmek için Cumhurbaşkanı'nndan yazılı oalrak da özür- dilemiştir. Başsavcılığın Mahkemeye yapmış olduğu bir beyanla Sayın Cumhurbaşkanı'nın sanığın özürünü kabul ettiği anlaşılmaktadır. Polis memuruna karşı ika edilen darp fiilinin de, yaratılan rahatsızlık içerisinde, işlenmiş teknik bir fiil olarak İlk Mah-kemece nitelendirilmesi doğrudur. Bu durumda özellikle Sayın Cumhurbaşkanı tarafından affedilen ve polise karşı teknik bir darp fiilini işlemiş olan sanığa olayla ilgili sair hususlar da dikkate alındığında kesilen cezanın bu meselede hapis cezası olması d-oğru olmakla birlikte sürenin müdahalemizi gerektirecek kadar çok olduğu ve bu meselede sanığa kesilmesi gerekli cezanın 10 gün hapis cezası olması gerektiği inancındayız.

Bu durumda sanık tarafından yapılan istinaf kabul edilir be sanığa 1. davadan kesi-len bir ay ve sair davalardan kesilen 20'şer gün hapis cezaları 10'ar güne indirilir. Bu durumda sanık derhal tahliye edilip serbest bırakılır.

Başsavcılık tarafından yapılan 25/88 sayılı istinaf ise reddolunur.


(Salih S. Dayıoğlu) (Niyazi -F. Korkut) (Celâl Karabacak)
Yargıç Yargıç Yargıç

30 Eylül 1988

-


-4-



-


Full & Egal Universal Law Academy