Yargıtay Büyük Genel Kurulu 2014/4 Esas 2014/17 Karar
Karar Dilini Çevir:
Yargıtay
Dairesi: Büyük Genel Kurulu
Esas No: 2014/4
Karar No: 2014/17
Karar Tarihi: 21.11.2014

Büyük Genel Kurulu         2014/4 E.  ,  2014/17 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Yargıtay Hukuk Genel Kurulu (İlk Derece Mahkemesi sıfatıyla)

Taraflar arasındaki tazminat davasında yapılan yargılama sonunda ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nca;
“Davacı vekili yargısal faaliyet nedeniyle 6100 sayılı HMK’nun 46 maddesine dayanarak tazminat isteminde bulunmuştur.
Davacı vekili 09.07.2013 tarihli dava dilekçesinde özetle; 1983 yılında Türkiye Demir Çelik İşletmeleri ile davacı şirket arasına bir fason imalat ve teslimat sözleşmesi yapıldığını ilgili şirketin bir kısım yetkilisinin yaptıkları ve yapacakları yolsuzlukları örtbas etme hayali ile sanal bir ihtilaf çıkardığını, süreç içindeki çalışmalar sonucunda olayın yargıya intikal ettiğini, ayrıntıları ayrıca belirtileceği üzere, Türkiye Demir Çelik İşletmeleri ile şirket arasındaki sözleşme uygulamasında çıkan ihtilafa ilişkin davaların gerek yargılama gerek Yargıtay denetimleri sırasında, bazı hakim ve Yargıtay üyeleri, imzaları ile oluşturdukları kararlar ile bilinçli olarak gerek adaletin doğru ve çabuk tecellisini geciktirerek; hızlarını alamayıp sözleşme hükümleri ve uygulama kurallarını değiştirerek ve davaları geciktirerek şirket haklarına müdahale ederek Türkiye Demir Çelik İşletmeleri ve Sümer Holding yetkilileri ile birlikte hem zararların boyutlarını büyüttüğünü, sorumluluğun nedenleri ayrıca açıklanacak olan Yargıtay üyeleri ile hakimlerin de bu durumdan sorumlu olduğunu iddia ederek belirsiz alacak davası açmıştır.
Dosyanın esasa kaydını müteakip, dava dilekçesi davalıya tebliğ edilmeden heyetçe dosya üzerinden inceleme yapılmıştır.
Davacı vekili dava dilekçesinde müvekkili şirketin Türkiye Demir Çelik İşletmeleri aleyhine açmış olduğu davalar ile Türkiye Demir Çelik İşletmeleri’nin müvekkil şirket aleyhine açmış olduğu davalarda dilekçede ismi yazılan yargı mensuplarının imzası bulunan tüm kararlar, dosya mündericatı, bilirkişi incelemesi ve sair her türlü takdiri ve yasal delillere dayanmış, ancak ekinde herhangi bir belge ibraz etmediği gibi mahkeme esas ve karar numaralarını bildirmemiştir. Bundan başka ayrıca “sorumluluğun nedenleri ayrıca açıklanacak” gerekçesi ile ihbar edilen hakimlerin eylemlerinden dolayı hangi hukuki sorumluluk sebebine dayandığını belirtmemiştir.
Hukuk Genel Kurulu’nda yapılan görüşmeler sırasında; 6100 sayılı HMK 48. maddesindeki tazminat davası dilekçesinde hangi sorumluluk sebebine dayanıldığının ve delillerin açıkça belirtileceği; varsa belgelerin de ekleneceği ” düzenlemesi karşısında, delil listesinde esas ve karar numaraları belirtilmeyen ve ibraz edilmeyen delillerin ilk derece mahkemesi sıfatıyla görev yapan Hukuk Genel Kurulu tarafından toplanıp toplanmayacağı, hukuki sorumluluk sebebinin açıklaması için süre verilip verilmeyeceği konuları tartışılmıştır.
Yargı yetkisinin özellikleri, hakimlerin kişisel sorumluluğunda özel bir sorumluluk düzeninin uygulanmasını zorunlu kılmıştır. Zira, yargı görevinin bağımsızlık ve tarafsızlık içinde aksatılmadan yerine getirilmesi esastır. Gerçekten, hakimlerin diğer Devlet Memurlarının tabi bulundukları sorumluluk esaslarına bağlanmaları, yaptıkları her işlemin aleyhlerine bir tazminat davasına yol açabileceğini düşünmelerine ve bunun sonucu olarak tereddüt içinde kalmalarına yol açabilir.
Şu da belirtilmelidir ki; adaletin gerçekleşmesi, hakim hakkında sorumsuzluk müessesesinin kabulünü gerektirmez. Ancak, hakimin hukuki sorumluluk halleri benimsenirken, yargısal faaliyetten ibaret olan esas görevinin aksatılmamasına büyük özen gösterilmesi zorunludur. Gelişigüzel bir sorumluluk sisteminin benimsenmesi, hakimin bağımsızlığını ve tarafsızlığını tehlikeye düşürebilir.
Burada dikkat edilmesi gereken husus, mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun hakimin sorumluluğundan kaynaklanan davalarda, dava sebepleri, görevli merciler ve yargılama usulüne dair 573. ve müteakip maddeleri istisnai ve sınırlı bir alanla düzenlemede bulunduğundan, kıyas yolu ile uygulama alanının genişletilmesi olanaklı değildir.
Nitekim; Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 14.11.1970 gün ve 186/623 sayılı kararında da anılan usul hükümleri sıralanarak, "...Kanun bu gibi davalarda dava sebeplerini tahdit etmiş, görevli mercileri özel suretle belirtmiş, dava sabit olmadığı takdirde davacının para cezası ve tazminat ile sorumlu tutulmasını emretmiştir...” ifadeleriyle, hakimin hukuki sorumluluğunun sınırlı hallerde kabul edildiği ve sorumluluğun tespitinin özel bir usule tabi bulunduğu vurgulanmıştır.
Açıklanan hükümler, Hakimin vicdani kanaatindeki bağımsızlığını, yargı erkinin herhangi bir etki altında kalmamasını ve adalete güven duygusunun sarsılmamasını temin amacıyla Yasa’ya konulmuştur.
Yine bu amacı pekiştirmek için yeni bir düzenleme yapılmış, 14 Şubat 2011 tarihinde yürürlüğe giren 09 Şubat 2011 tarih ve 6110 sayılı “Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” la, hakim ve savcılara husumet yöneltilmesi engellenmiş, hakim ve savcıların bir soruşturma, kovuşturma veya davayla ilgili olarak yaptıkları işlem, yürüttükleri faaliyet veya verdikleri kararlar nedeniyle açılacak tazminat davalarında devletin hasım olacağı kabul edilerek, öncelikle Devletin sorumlu tutulacağı esası benimsenmiştir.
6110 sayılı Kanunla getirilen sistemde, mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 573. maddesinde tahdidi olarak sıralanan ve az yukarıda açıklanan sorumluluk sebepleri yönünden her hangi bir değişiklik cihetine gidilmemekle birlikte, hakimin sorumluluğundan kaynaklanan davalarda, görevli merciler ile dava dilekçesinin düzeni ve eklenecek belgeler için özel bir yöntem öngören 575. maddesi yürürlükten kaldırılmış, göreve ilişkin yeni bir düzenlemeye yer verildiği halde, dava dilekçesinin düzeni ve içeriği ile eklenecek belgelere dair özel bir düzenleme getirilmemiştir.
Nihayet, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nu ek ve değişiklikleri ile birlikte tümüyle yürürlükten kaldıran, 12.01.2011 tarih ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu, 01 Ekim 2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ve “Hakimin Hukuki Sorumluluğu” başlığı altında yer verilen düzenlemeyle, 46 ila 49. maddelerinde sorumluluk sebepleri, yargılamada görevli mercii, dava dilekçesine dair özel yöntem ve davanın reddi halinde verilecek cezaya dair özel hükümler getirilmiştir.
Bu cümleden olarak, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 46. maddesinde yer alan sorumluluk sebepleri, az yukarıda ayrıntısıyla açıklanan ve mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 573. maddesinde tahdidi olarak sayılan sorumluluk sebepleri ile aynı olup burada sadece, 573. maddenin (7) numaralı bendinde “memuriyet vazifesini yapmakta ihmal ve terahi gösterilmesi veya kanuna göre verilen emirlerin makbul bir sebep olmaksızın yapılmaması” şeklinde düzenlemeye yer verilmemiştir.
Anılan madde gerekçesinde, “Hükümde, hâkimlerin sorumluluğunu gerektiren sebeplerin, genel olarak belirtilmediği, daha önce 1086 sayılı Kanunun 573. maddesinde olduğu gibi tahdidi olarak sayma yoluna gidildiği, böylece hâkimlerin daha ağır bir sorumluluk rejimiyle karşılaşmalarının engellenmek istenildiği” ifade edilmiştir.
Görüldüğü üzere; hakimlerin sorumluluğundan kaynaklanan tazminat davası, normal bir eda davası görünümün

Paket Özellikleri

Programların tamamı sınırsız olarak açılır. Toplam 9 program ve Fullegal AI Yapay Zekalı Hukukçu dahildir. Herhangi bir ek ücret gerektirmez.
7 gün boyunca herhangi bir ücret alınmaz ve sınırsız olarak kullanılabilir.
Veri tabanı yeni özellik güncellemeleri otomatik olarak yüklenir ve işlem gerektirmez. Tüm güncellemeler pakete dahildir.
Ek kullanıcılarda paket fiyatı üzerinden % 30 indirim sağlanır. Çalışanların hesaplarına tanımlanabilir ve kullanıcısı değiştirilebilir.
Sınırsız Destek Talebine anlık olarak dönüş sağlanır.
Paket otomatik olarak aylık yenilenir. Otomatik yenilenme özelliğinin iptal işlemi tek butonla istenilen zamanda yapılabilir. İptalden sonra kalan zaman kullanılabilir.
Sadece kredi kartları ile işlem yapılabilir. Banka kartı (debit kart) kullanılamaz.

Tüm Programlar Aylık Üyelik

9 Program + Full&Egal AI
Ek Kullanıcılarda %30 İndirim
Sınırsız Destek
350
199
Kazancınız 151₺
7 Gün Ücretsiz Dene Ücretsiz Aboneliği Başlat Şimdi abone olmanız halinde indirimli paket ile özel fiyatımızdan sürekli yararlanırsınız.