Dairesi: Büyük Genel Kurul
Esas No: 1970/1
Karar No: 1971/2
Karar Tarihi: 06.11.1971
(766 S. K. m. 41, 47) (743 S. K. m. 642)
Dava: Satış vaadi sözleşmesine dayanan ve Medeni Kanunun 642. maddesi hükmünce mülkiyetin, satış vaadi sözleşmesinden yararlanan kimseye yöneltilmesini amaç güden davaların, hukuki nitelikçe yenilik doğuran (ihdasi) davalar olması nedeniyle 766 sayılı Tapulama Kanununun 47. maddesinin son fıkrası hükmüne göre tapulama mahkemelerinde görülemeyeceği doğrultusunda Yedinci Hukuk Dairesinde yeni bir eğilimin meydana geldiği ve dairenin, daha önceki içtihattan ayrılmak istediği, 1221 sayılı Temyiz Teşkilat Kanununun değişik (8.) maddesi hükmünce adı geçen daire başkanlığının 1.10.1969 gün ve 32/346 sayılı yazısı ile Birinci Başkanlığa bildirilmesi üzerine, Birinci Başkanlıkça belli edilen günde Yargıtay İçtihadı Birleştirme Hukuk Genel Kurulu toplandı ve ortada İçtihadı Birleştirme nedeni bulunduğuna oybirliği ile karar verildikten sonra konu incelendi ve gereği konuşuldu:
Karar: Yedinci Hukuk Dairesinde meydana gelen yeni eğilim: "766 sayılı Tapulama Kanununun 47. maddesinin son fıkrası, "Taksim, izalei-şuyu, ya da muhdesata tebaen temellük, muhdesatın kali ve hedmi gibi mahkemenin ihdas edici nitelikte hüküm almayı gerektiren isteklerin incelenmesi, tapulama mahkemelerinin görevi dışındadır." hükmünü taşımaktadır. Kanun koyucu; bu fıkrada yer alan hükümle, tapulama günündeki hak durumun değiştirici nitelikte yenilik doğuran davalara, tapulama mahkemesinde bakılamıyacağı ilkesini koymuştur. Fıkrada sözü edilen örnekler, sınırlayıcı değildir; ilkeyi açıklamak için konulmuş örneklerdir. Tapulama Kanununun 1 ve 47. maddelerinde deyimini bulan temel kural, tapulama günündeki hukuki durumun tapulama tespitlerinde göz önünde tutulacağı ve hakların, o günkü duruma göre belli edileceği doğrultusundadır. Nitekim, 766 sayılı Tapulama Kanununun hükümet gerekçesinde yer alan "Tapul