Yargıtay Büyük Genel Kurul 1957/25 Esas 1960/1 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: Büyük Genel Kurul
Esas No: 1957/25
Karar No: 1960/1
Karar Tarihi: 14.03.1960

(6570 S. K. m. 12)

Altıncı Hukuk Dairesinin 12/2/1955, 9/6/1955, 7/11/1955 tarih ve sırası ile 816/793, 3397/2912, 5982/5154 sayılı kararları arasında mübayenet olduğu gibi bu kararlardan birinci ve üçüncüsü ile Hukuk umumi Heyetinin 22/11/1950 tarih 3/237-134-100, sayılı kararı arasında içtihat aykırılığı bulunduğu ileri sürülerek bunun giderilmesi istenilmekle mesele Büyük Heyette müzakere edilerek aşağıdaki neticeye varılmıştır:

Aralarında içtihat aykırılığı olduğu ileri sürülen kararların hepsi fuzuli işgal sebebine dayanılarak açılmış olan tahliye davaları ile ilgilidir.

Davalardan birisinde mahkeme dava konusu yerin gayrimenkulün mecuru kısmen başkalarına kiraya vermeye salahiyetli birinci kiracısı tarafından davalıya kiralanmış olduğunu, bu itibarla da davalı Milli Korunma Kanununun bazı maddelerinin tadili hakkındaki 5020 sayılı kanuna tevfikan doğrudan doğruya esas mucirin kiracısı sıfatım kazandığından fuzuli şagil sayılamayacağını kabul ederek davayı reddetmiş ve bu husustaki karar dairece 9.6.1955 tarih, 3397/2912 sayılı ilamla tasdik olunmuştur.

Mümasıl diğer bir davada da mahkeme, yine aynı mucip sebeplerle, davalarının işgalinin haksız olmadığı neticesine vararak davayı reddetmiştir. Bu kararına karşı da temyiz yoluna başvurulması üzerine temyiz tetkikatı sırasında dairece, her nasılsa, davanın reddi için dayanılmış olan mucip sebebin farkında olunmayarak mahkemenin kararı 12.2.1955 tarih, 816/793 sayılı ilamlar nakzolunmuştur. Dairenin bu kararına uygun mahkeme bozmaya uymuş olmasına rağmen eskisi gibi yine davayı reddettiğinden bu husustaki kararda uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmesi iktiza ettiği gerekçesiyle. Altıncı Hukuk Dairesince 7/11/ 1955 tarih 5982/5154 sayılı kararlar bozulmuştur.

Hukuk Umumi Heyetinin 22/11/1950 tarih ve 3/237-134-100 sayılı kararında da davalının fuzuli şagil sayılması gerekip gerekmediğinin 5020 sayılı kanunun hükmünün göz önünde tutularak tahkiki lüzumuna işaret olunmuştur,. Altıncı Hukuk Dairesinin 9.6.1955 tarih, 3397/2912 sayılı kararı ile benimsenmiş olan görüş de Heyeti Umumiyenin bu noktai nazarına ve kanuna uygun bulunmaktadır.

Yukarıdaki açıklamalardan da anlaşılacağı üzere müzakere mevzuu kararlar arasında, herhangi bir kanun hükmüne verilmesi lazım gelen mana bakımından bir içtihat aykırılığı yoktur. Sadece Altıncı Hukuk Dairesinin 12.2.1955 tarih ve 816/793 sayılı kararının taalluk ettiği işte temyiz tetkikatı yapılırken, davalının 5020 sayılı kanunun yürürlüğe girmesinden önce birinci kiracı ile sözleşme yapmış olduğunun her nasılsa farkına varılmayarak, yani maddi hadisenin takdirinde hataya düşülerek mahkemenin davanın reddi hakkındaki kararı bozulmuştur. Netice;

Müzakere mevzuu kararlardan Altıncı Hukuk Dairesinin kararları arasında bir içtihat aykırılığı olmadığı gibi, bu, kararlardan ikisi ile Hukuk Umumi Heyetinin kararı arasında dahi içtihat aykırılığı olmadığına, 14.03.1960 tarihinde üçte ikiyi geçen ekseriyetle karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy