Yargıtay Büyük Genel Kurul 1939/30 Esas 1939/30 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: Büyük Genel Kurul
Esas No: 1939/30
Karar No: 1939/30
Karar Tarihi: 09.03.1939

(765 S. K. m. 54, 102, 490)

Temyiz Mahkemesi daireleri ötedenberi Türk Ceza Kanununun 490 ıncı maddesindeki altı aylık müddeti davanın açılması için mehil addetmekte ve olsuretle tatbikat yapılagelmekte iken Dördüncü Ceza Dairesinden bir kısım işlerin salahiyetle Üçüncü Ceza Dairesine verilmesi üzerine dairei müşarünileyhaca sözü geçen maddedeki müddetin hukuku amme müruruzamanı olduğu kabul edilmek suretiyle hasıl olan ihtilafın tevhidi için 8.3.939 tarihinde toplanan Heyeti Umumiyeye (49) zatın iştirak ettiği görüldükten ve müzakere nisabı tahakkuk ettikten sonra Birinci Reis İhsan Ezgü hadiseyi tafsil ettikten sonra halledilecek meselenin 490 ıncı maddenin hukuku umumiye müruruzamanını gösteren bir madde midir, yoksa mehil midir, bu hususta diğer dairelerle Üçüncü Ceza Dairesinin noktai nazarı arasında ihtilaf olduğunu beyan suretiyle evvela sözü Üçüncü Cezadan İbrahim Beye verdiğini söyledi.

İbrahim Etem; Ceza Kanununun 490 ıncı maddesinin Hükümetçe teklif olunan tadil şekli aynen: (bu fasılda beyan olunan cürümlerden dolayı açılacak hukuku amme davası altı ayı geçmesile düşer).

Adliye Encümeninin kabul ettiği şekil aynen: (madde - 490: Bu fasılda beyan olunan cürümlerden dolayı açılacak dava altı ay geçmesiyle ortadan kalkar).

Adliye Encümeninin bu maddenin tadili hakkındaki esbabı mucibesi aynen: (490 ıncı maddede yapılan tadil, Matbuat Kanunu ile tenazuru temin etmekte olduğundan esas itibariyle kabul edilmiş, encümence maddenin yazılış tarzı değiştirilmiştir.)

Hükümetçe (490 ıncı maddenin esbabı mucibesi yazılmamıştır).

Eski 490 ıncı maddenin metni: (bu fasılda beyan olunan cürümlerden dolayı ikame olunacak hukuku amme davası 480 inci maddede yazılı ahvalden dolayı bir sene, 482, 485 inci maddelerde muharrer ahvalden dolayı üç ay müruru ile sakıt olur.)

İtalya Kanununun bizim 490 ıncı maddenin mukabili olan 401 inci maddesi aynen: (bu fasılda beyan olunan cürümlerden dolayı hukuku amme davası 393 üncü maddede yazılı hallerden dolayı bir sene, 395, 396 inci maddelerde muharrer ahvalden dolayı üç ay müruru ile sakıt olur). Sarih bu maddenin şerhinde şöyle diyor, aynen: [hakareti mevsufe cürümlerinden dolayı takibatı cezaiyenin müruruzamanında bir sene ve adî hakaret cürümlerinden dolayı takibatı cezaiye müruruzamanı üç ay olmak üzere tayin etmiştir. Meclisi Meb'usan komisyonu işbu ahkam hakkında bir güna mülahazatta bulunmamıştır. Yalnız Ayan komisyonu ahkamı mezkürenin birinci kitabındaki müruruzamana ait ahkam arasına vaz'ını teklif etmişti. Tetkik Komisyonu aile intizamı hakkında 336, 334, 356 ıncı maddelerde takip edilen sistemi burada dahi tasvip ederek takibat için (daha kısa bir müddet tayini) ve fakat şikayetname verildikten sonra (davanın itmamı için) münasip bir müddet vaz'ını iltizam ederek fiilin irtikap edildiği günden itibaren iki aydan sonra şikayetnamenin kabul edilmemesini, hakaret için iki ve sövme için bir sene zarfında davanın itmam edilmesini teklif etmişti. Doğru görülmediğinden bu teklif kabul edilmemiştir]. Şimdi, Ayan Meclisinin ve tetkik komisyonunun tekliflerinden anladıklarımızı tesbit edelim:

1- Ayan Meclisinin teklifi gösteriyorki hakaret müruruzamanına mehil denemez. Hakaret müruruzamanının da müruruzamana ait ahkam arasına konulmasını teklif etmiştir.

2- Tetkik Komisyonunun teklifini şu suretle hülasa edebiliriz:

A- Hakaret davalarının ikamesi için bir müddet konması,

B- Davanın intacı ve ikmali için diğer bir müddet konulmalı. Yani, bu teklifi yapan tetkik komisyonu 336, 344 ve 356 ıncı maddelerde kabul edilen sistemin hakaret davaları hakkında da tatbikini istemiştir. 336, 344 ve 356 ıncı maddelerde takip edilen sistem bizim 108 inci madde ile kabul edilen sistemdir. Bu maddeleri birer birer gözden geçirip bizim 108 inci maddedeki hüküm ile mukayese edelim: İtalya Kanununun 336 ıncı maddesi, (cebren ırza geçmek ve küçükleri baştan çıkarmak ve iffete taarruz faslındadır), bu madde metni aynen: (Geçen maddelerde yazılı fiillerden dolayı takibat icrası mağdurun veya onun yerine dava ikamesine hakkı olan kimsenin şikayetname vermesine bağlıdır. Fakat fiilin ikaı tarihinden veya davaya hakkı olan kimsenin fiile ıttılaından itibaren bir sene geçtikten sonra şikayetnamesi kabul olunmaz).

(Bu maddenin; Türk Ceza Kanununda daha umumî surette mukabili 108 inci maddedir) yolunda şerhe bir not ilave edilmiştir ve yine kız, kadın ve erkek çocuk kaçırmak faslında bulunan 344 üncü madde aynen: (Geçen maddelerde yazılı cürümler için takibat icrası şikayetname itasına bağlıdır. İşlendiği veya kendisine tecavüz olunan madde makamına kaim olan şahsın fiilden haberdar olduğu tarihten itibaren bir sene geçmiş ise şikayetnamesi kabul edilemez.)

Ve yine (zina) faslında bulunan 356 ıncı madde aynen: (geçen maddelerde yazılı cürümlerden dolayı takibat icrası karı veya kocadan biri tarafından şikayetname verilmesine bağlıdır. Bu hüküm, cürümde şerik olan tarafa ve tutulan nikahsız kadına da şamildir. Taarruz edilen tarafın fiilinden haberdar olduğu günden üç ay sonra şikayeti kabul edilmez.) Bu maddelerin şerhinde bu müddetlerin, cürmün takibi için müruruzaman olmayıp (dava arzuhali verilmesi içindir). Takibatı cezaiye müruruzamanı 91 inci maddenin 4 üncü numarasının tayin ettiği müddetler zarfında vaki olur. İtalya Ceza Kanunu bir seneden aşağı müruruzaman müddetine tabi suçları bizde olduğu gibi mukayyet olarak almamış, hem cürüm ve hem kabahata şamil olarak kabul ettiği için 93 üncü madde şerhinde şöyle deniliyor, aynen: (bir seneden aşağı müruruzaman müddetlerinin kesilmesi, hususî kaidelere tab'idir.) Bundan sonra 91 inci maddenin 6 ıncı bendinde beyan edilen altı aylık sövme fiilleri hakkında Ceza Kanununun (401 inci maddesindeki daha kısa müruruzaman müddeti gelir.)

Yani 93 üncü madde şerhedilirken sarih bir seneden aşağı müruruzamana tabi suçları gösterirken hakaret müruruzamanını da gösteriyor. İşte tetkik komisyonunun bu şekildeki teklifi reddedilmiştir. Bu maddelere dikkat edilirse, hepsi şikayetname kabul edilmez, demiştir. 490 ıncı maddede ise dava ortadan kalkar, denmektedir. Sarih hakaret suçları hakkındaki müddetin müruruzaman olduğunu söylüyor ve şu suretle hülasa ediyor. Cilt: 3, Sahife: 372, Bent: 1827 aynen: (tayin edilen müddetlerin hususiyetinden başka hakaret ve sövme cürümleri için müruruzaman ahkamı sair cürümler hakkındaki müruruzaman ahkamı umumiyesinden farklı değildir.) Esasen mademki bizde takibi şikayetnameye bağlı suçlar hakkında bir kaidei umumiye halinde (mehli dava) hakkında Ceza Kanunumuza 108 inci madde konulmuştur. Bu madde mevcut iken yine takibi şikayete bağlı olan hakaret suçları hakkında (mehli dava) hakkında bir hüküm konmağa lüzum tasavvur olunamaz. Gerek 490 ıncı maddenin yazılışı ve gerek bu maddenin aslındaki esbabı mucibe ve 108 inci maddenin Ceza Kanunumuzda yer buluşu bize çok vazıh olarak gösteriyorki 490 ıncı maddedeki müddet dava ikamesine mahsus bir mehil değil, hususî müruruzamandır. Esasen 490 ıncı madde Matbuat Kanununun 54 üncü maddesinin tadil edildiği sırada tadil edilmiştir. Eğer vazukanun 490 ıncı maddedeki müddetin (mehil) olmasını arzu etseydi. Matbuat Kanununun 54 üncü maddesinde olduğu gibi madde metnini öyle yazardı. Matbuat Kanununun 54 üncü maddesinin tadil edilen şekli şudur: (Matbualar vasıtasile işlenilen suçlar aleyhine altı ay içinde açılmayan davalar istima olunmaz) ve bu maddenin tadili hakkında Hükümetçe yazılan esbabı mucibesinde de aynen: (matbualar vasıtasiyle işlenilen suçlarda kanunumuzun kabul ettiği altı aylık müruruzaman müddetinin yalnız dava ikamesine münhasır olması ve dava açıldıktan sonra kanunumuzun umumî müruruzaman hükümlerinin cereyan etmesi kanunvazunın maksadına daha uygun olduğu cihetle madde ona göre düzeltilmiştir.)

490 ıncı maddenin tadil edilen şekli ise şudur, aynen: (bu fasılda beyan olunan cürümlerden dolayı açılacak, dava altı ay geçmesi ile ortadan kalkar). Dikkat edersek görürüzki Matbuat Kanununun muaddel 54 üncü maddesinde, (altı ay içinde açılmayan davalar istima olunmaz) dendiği halde Ceza Kanununun muaddel 490 ıncı maddesinde, (dava altı ay geçmesile ortadan kalkar) denmiştir. Bu ibare esas umumî müruruzaman maddesi olan 102 inci maddede kullanılan ibarenin aynidir. 102 inci maddede umumî müruruzamanlar hakkında nasıl, müddetleri geçmesile davanın ortadan kalkacağını göstermiş ise hususî müruruzamandan bahis olan 490 ıncı madde de ayni ifade ile bu ciheti irae etmiştir. 102 inci maddede şöyle denmektedir: (madde: 102 - kanunda başka türlü yazılmış olan ahvalin maadasında hukuku amme davası, idam ve müebbet ağır hapis cezalarını müstelzim suçlarda yirmi sene ve şu cezayı müstelzim cürümlerde on beş sene ve şu cezayı müstelzim cürümlerde on sene ve şu cezayı müstelzim cürümlerde beş sene ve şu cezayı müstelzim fiillerde iki sene ve bir sene geçmesi ile ortadan kalkar). Bu maddenin birinci satırında, (kanunda başka türlü yazıl

Paket Özellikleri

Programların tamamı sınırsız olarak açılır. Toplam 9 program ve Fullegal AI Yapay Zekalı Hukukçu dahildir. Herhangi bir ek ücret gerektirmez.
7 gün boyunca herhangi bir ücret alınmaz ve sınırsız olarak kullanılabilir.
Veri tabanı yeni özellik güncellemeleri otomatik olarak yüklenir ve işlem gerektirmez. Tüm güncellemeler pakete dahildir.
Ek kullanıcılarda paket fiyatı üzerinden % 30 indirim sağlanır. Çalışanların hesaplarına tanımlanabilir ve kullanıcısı değiştirilebilir.
Sınırsız Destek Talebine anlık olarak dönüş sağlanır.
Paket otomatik olarak aylık yenilenir. Otomatik yenilenme özelliğinin iptal işlemi tek butonla istenilen zamanda yapılabilir. İptalden sonra kalan zaman kullanılabilir.
Sadece kredi kartları ile işlem yapılabilir. Banka kartı (debit kart) kullanılamaz.

Tüm Programlar Aylık Üyelik

9 Program + Full&Egal AI
Ek Kullanıcılarda %30 İndirim
Sınırsız Destek
350
199
Kazancınız 151₺
7 Gün Ücretsiz Dene Ücretsiz Aboneliği Başlat Şimdi abone olmanız halinde indirimli paket ile özel fiyatımızdan sürekli yararlanırsınız.