Dairesi: Büyük Genel Kurul
Esas No: 1936/6
Karar No: 1936/23
Karar Tarihi: 08.07.1936
(6762 S. K. m. 604)
Dava: Noter huzurunda tanzim edilen (alacaklıya veya irae edeceği zat veya mahalle tediye edeceğim) ibaresini ihtiva eden senetle ikame edilip karara bağlanan davanın temyizen tetkiki hususunda Ticaret Dairesinin 16.1.1936 gün ve 84/159 numaralı karariyle Dördüncü Hukuk Dairesinin 24.2.1936 gün ve 1066/422 numaralı kararı arasında hâsıl olan selbî içtihat ihtilâfının halli için gelen evrak üzerine 8.7.1936 gününde toplanan Heyeti Umumiyede hadise bir kerre de Birinci Reis tarafından izah edildikten sonra Dördüncü Hukuk Reisi Fevzi; İhtilâf bizim ile Ticaret arasında değil, Ticaretin kendi kararları arasındadır. Ticaret Kanununun 604. maddesinde emre muharrer kelimesi bulunacak dense idi kabul ederdik. Orada emre muharrer mukabili istimal olunan kelimelerle yazılması şart kılınmıştır. Okunan senet münderecatından biz emre muharrer manasını çıkardık ve bu sebeple de vazifesizlik kararı vermiş bulunuyoruz.
Kâzım; 604. madde sarihtir. Ve emre muharrer kelimesini Türkçe olarak göstermiş olmasına göre poliçe ve çek gibi tedavül eden senedattan olması hasebiyle bu şekilde yazılması şarttır. Hadisede alacaklı paranın mahalli tediyesini veya tediyesi icap eden şahsı irae ettikten sonra artık senedin tedavül kabiliyeti kalamayacağına ve kanunun kasdettiği emre muharrer senetler ise nakit gibi kolaylıkla elden ele tedavülü mümkün olan ticarî senetlerdir. Binaenaleyh bu hadiseyi ticarî addetmemize imkan yoktur.
Ali Himmet; Emre muharrer senet mukabili istimal edilen kelime kullanılır. Bizim memleke