Yargıtay Asli Yetkili İstinaf Numara 1/1998 Dava No 1/1999 Karar Tarihi 24.02.1999
Karar Dilini Çevir:
Yargıtay Asli Yetkili İstinaf Numara 1/1998 Dava No 1/1999 Karar Tarihi 24.02.1999
Numara: 1/1998
Dava No: 1/1999
Taraflar: Ali Demirağ & Sons Ltd. ve diğerleri ile Akdeniz Garanti Bankası Ltd.
Konu: Hükmün uygulanmasını önlemek ve yasaklamak için prohibition emri talebi
Mahkeme: AsliYetki/istinaf
Karar Tarihi: 24.02.1999

-D.1/99 Yargıtay/Asli Yetki İstinaf 1/98
(Yargıtay Asli Yetki No: 7/98)
YÜKSEK MAHKEME HUZURUNDA.
Mahkeme Heyeti: Metin A. Hakkı, Nevvar Nolan, Gönül Erönen.
İstinaf eden: 1. Ali Demirağ & Sons Ltd., Lefkoşa-
2. Ali Demirağ, Lefkoşa
3. Dilek Demirağ, Lefkoşa
ile -
Aleyhine istinaf edilen: Akdeniz Garanti Bankası Ltd.,
Lefkoşa
A r a s ı n d a.
Yargıtayın Yargıtay/Asli Yetki 7/98 sayılı davada 12.11.1998 tarih-inde verdiği karara (Yargıtay Başkanı, Celâl Karabacak) karşı Davalı Müstediler tarafından yapılan istinaftır.

İstinaf edenler namına: Avukat Ergin Ulunay
Aleyhine istinaf edilen namına: Avukat Ali Dana.


------------


H Ü K Ü M


Metin A. Hakkı: Bu i-stinafın olgularını aşağıdaki şekilde özetlemek mümkündür: İstinaf Eden Müstediler 6.11.1998 tarihinde, tek Yargıçtan oluşan Yargıtay'a tek taraflı (Ex Parte) bir istida dosyalayarak, istidadan alınan aynı kelimelerle:

"Lefkoşa Kaza Mahkemesinin 191-0/93 sayılı davada verdiği 25.8.93 tarihli hüküm ve emrin uygulanmasını önlemek ve yasaklamak için bir prohibition emirnamesi ısdar edilmesi için istida dosyalamasına Muhterem Mahkemenin izin veren bir emir vermesi"ni talep etti. Müstedilerin sözü edilen -dilekçesi aynı tarihte Müstedi 2'nin yaptığı bir yemin

varakası ile desteklenmekte, ve buna yakınma konusu yapılan 1910/93 sayılı Lefkoşa Kaza Mahkemesinde, Usulû Mahkeme Nizamları Emir 2 Nizam 1'e istinaden dosyalanan davanın Talep Takririni ihtiva eden- celpname ile o davada tarafların muvafakatı ile verilen hükmün de dahil olunduğu Kaza Mahkemesindeki tutanakları eklemişlerdir. Müstedilerin, 6.11.1998 tarihli sözü edilen istidası, tek Yargıçtan oluşan Yargıtay tarafından 12.11.1998 tarihinde ele alındı- ve aynen şu şekilde neticelendirildi:

"İstida ile ekli belgeler incelendi. Bu meselede 25.8.1993 tarihinde verilen Mahkeme hükmünün üzerinden 6 yıl gibi çok uzun bir süre geçti, ayrıca, Müstedilerin bu konuda 2181/95 sayılı 2. bir dava daha açarak -orada da ara emri talep edip mezkûr hükmün icrasını durdurduğu nazarı itibare alındığında, takdir yetkimi Müstediler lehine kullanıp şimdi de prohibition istidası dosyalanması için izin (leave) vermeyi uygun görmedim. Bu nedenle izin istidasını reddederim-" demiş ve İstinaf Eden Müstedilerin müracaatını reddetmiştir. Kendini bu karardan mağdur hisseden İstinaf Eden Müstediler, 18.11.1998 tarihinde yukarıda alıntısı yapılan tek Yargıçlı Yargıtay kararı aleyhine 3 Yargıçtan oluşan Yargıtay'a yukarıda ünvan v-e sayısı gösterilen istinafı dosyalamışlardır. İstinaf ihbarnamesi 6 istinaf sebebi içermektedir. İstinaf, 28.1.1999 tarihinde ele alındığında Müstedi, 6. ve son istinaf sebebini geri çekmiş, geri kalan 5 istinaf sebebini şu şekilde tek başlık altında öz-etlemiştir:

"Dava No: 1910/93'de, record'dan Talep Takriri olmadığı görüldüğü veçhile, Lefkoşa Kaza Mahkemesinin hüküm vermeye yargı yetkisi yoktu ve Prohibition emirnamesinin ısdarı ve böyle bir istidanın dosyalanması için izin gerekmektedir.
Dola-yısıyle "laches" olması ve/veya alternatif paralel yargısal çareler bulunması yargı yetkisizliğinden kaynaklanan Prohibition emirnamesinin dosyalanmasına iznin reddedilmesini gerektirmez, bu ex debito justitae bir haktır". Bu istinafı karara bağlamak için- meselenin kökeninde yatan ihtilâfsız olgulara da bir göz atmada fayda vardır. Bu olgular ise şöyle sıralanabilir:

Aleyhine İstinaf Edilen Müstedaaleyh Banka, 16.8.1993 tarihinde İstinaf Eden Davalı Müstediler aleyhine Lefkoşa Kaza Mahkemesinde, Us-ulû Mahkeme Nizamları Emir 2 Nizam 1'e istinaden bir dava dosyalayarak Davalı 1 esas borçlu, Davalı 2 ve 3 de kefil sıfatı ile aleyhlerine müştereken ve münferiden 30.4.1992 tarihli ipotek senedi ve/veya 25.5.1992 tarihli rehin akti mucibince borçları ola-n 1,350.000 Amerikan Doları için hüküm talep etti. Bilâhare 25.8.1993 tarihinde Davalı 1'in direktörü ve Davalı 2'nin şahsen hazır bulundukları bir anda tüm Davalıları temsilen avukatlarının da Mahkemede hazır bulunduğu bir zamanda, Davalı İstinaf Eden Mü-stediler, Aleyhlerine İstinaf Edilen Müstedaaleyhlerin avukatı ile birlikte, Lefkoşa Kaza Mahkemesine gitmişler, orada celpnamede rakamsal gerekli tadilât yapıldıktan sonra, tarafların muvafakatı ile (by consent) Davacılar lehine ve Davalılar aleyhine tale-be uygun hüküm verilmiştir. Öyle anlaşılıyor ki 1910/93 sayılı davada verilen bu hükmün, İstinaf Edenleri yanıltarak veya hile ile kandırılarak aleyhlerine hüküm verildiği iddiası ile bu meselede İstinaf Eden Davalı Müstediler Lefkoşa Kaza Mahkemesine 218-1/95 sayılı bir başka dava dosyalamışlar ve 1910/93 sayılı davada verilen hükmün iptalini talep etmişlerdir. Bu davanın duruşması halen Alt Mahkemede devam etmektedir, bu meyanda 1910/93 sayılı davada verilen hükmün icrası da yine Kaza Mahkemesince durdur-ulmuş durumdadır.

1910/93 sayılı davada verilen hükmün icra edilmesini önlemek amacı ile Alt Mahkemece verilen ara emri mevcut iken, İstinaf Eden Davalı Müstediler Yargıtay'a müracaat ederek 1910/93 sayılı davada verilen hükmün Talep Takriri dosyalan-madan verildiği gerçeğini öne sürerek Yargıtayca o hükmün "Prohibition" emri verilerek icrasını önlemek istemişler ve böyle bir istida dosyalamak için de mevzuat gereği tek Yargıçtan oluşan Yargıtay'dan izin talep etmişlerdir. Tek Yargıçtan oluşan Yargıta-y ise böyle bir izin vermeyi yukarıda iktibas edilen karar ile reddetmiştir.

Tek Yargıçtan oluşan Yargıtay'ın verdiği karar hatalı mıdır? Değil midir? Önümüzdeki istinafın konusu bununla sınırlıdır. Bu çerçeve içinde istinafın olgularına bakıldığınd-a istinaf konusu tek Yargıçtan oluşan Yargıtay'ın kararında İstinaf Eden Müstedilerin talep ettiği izni vermemekle bir hata olduğu söylenemez. Konuya şamil mevzuat tetkik edildiğinde (Bak: Halsbury's Laws of England, Fourth Edition, Reissue, Vol.I (1) say-fa 220 paragraf 117 başlık "Discretion" ve yine aynı eser sayfa 224-229 başlık "Special Rules Relating To Prohibition" talep edilen emrin verilip verilmemesinin inter alia tamamı ile ilgili Mahkemenin takdirinde olduğu görülmektedir. Meselâ sayfa 220'de 1-17. paragrafda aynen şunlar yer almaktadır:

"Certiorari and prohibition are discretionary
remedies. The court will therefore consider
whether the conduct of the party applying has
not been such as to disentitle him to relief:
- undue delay (even if the application for leave
to apply for judicial review is brought within
the required three month period), unreasonable
or unmeritorious conduct, acquiescence in the
irregularity complained of or waiver of the
- right to object may all have that effect. The
impropriety of applying for one of the remedies


in court 'when policital capital is sought to
be made . out of judical review' has been
emphasised. Whether the nature of the error-
justifies judicial intervention will be
considered. If there has been an error of
law but the substantive decision is correct,
the court may not intervene."

Bunun ötesinde, İstinaf Eden Davalı Müstediler, Kaza Mahkemesinde 19-10/93 sayılı davada tüm ilgililerin muvafakatı ile (by consent) aleyhlerine hüküm verirken, ilgili dosyada henüz Talep Takriri dosyalanmadan bu hükmün verildiğini ve bunun büyük bir hukuki sakatlık olduğunu iddia ederken bu argümanı destekleyecek herhangi -bir içtihatı Mahkemeye gösterememişlerdir. Bu kararın hazırlanması aşamasında bizim de yaptığımız araştırmalarda bir hukuk davasında hüküm verirken Talep Takriri dışında talepler gereğince hüküm verilmesinin yanlış olduğunu ve bunun yapılmaması gerektiğin-i müşahade etmemize rağmen (Bak: Kyriacau v. Estate of Christodoula, 18, C.L.R. 59) Usulû Mahkeme Nizamları Emir 2 Nizam 1'e istinaden (Generally endorsed writ) celpnamenin ihtiva ettiği talep gereğince tarafların muvafakatı ile (by consent) hüküm verileme-yeceği veya verilmesinin yanlış olduğu doğrultusunda bir içtihata rastlamadık. Bir başka deyişle bir hukuk davasında tarafların muvafakatı ile tafsilâtlı Talep Takriri verilmeden ancak celpnamede genel olarak yer alan talebin sınırları içinde (generally e-ndorsed writ) hüküm verilmesinin kanunen bir sakatlık teşkil ettiği içtihatlardan görülmemektedir. Netice olarak istinaf konusu tek Yargıçtan oluşan Yargıtay kararına müdahalemizi gerektirecek bir husus olmadığı görüşündeyiz veya ilgili karara istinaf doğ-rultusunda müdahale etmeye ikna olunmadık.



Netice olarak yukarıdakiler muvacehesinde istinaf reddolunur. İstinaf masraflarını İstinaf Eden Davalı Müstediler ödeyecektir, miktarını ise Başmukayyit tespit edecektir.





Metin A. Hakkı Nevvar N-olan Gönül Erönen
Yargıç Yargıç Yargıç


24 Şubat 1999






-


6



-


Full & Egal Universal Law Academy