Yargıtay Asli Yetki Numara 6/1998 Dava No 1/1998 Karar Tarihi 30.12.1998
Karar Dilini Çevir:
Yargıtay Asli Yetki Numara 6/1998 Dava No 1/1998 Karar Tarihi 30.12.1998
Numara: 6/1998
Dava No: 1/1998
Taraflar: Bedi Tunasoy ve diğerleri ile Resmi Kabz Memurluğu ve Mukayyitlik Dairesi ve diğeri
Konu: Mandamus emri - Şirketler Mukayyidinin görevini yerine getirmesi zımnında bir emir - Özel hukuk - kamu hukuku
Mahkeme: Asli/Yetki
Karar Tarihi: 30.12.1998

-D.1/98 Yargıtay/Asli Yetki 6/98

Yüksek Mahkeme Huzurunda
Mahkeme Heyeti: Celâl Karabacak, Metin A. Hakkı, Nevvar Nolan

Müstedi: 1. Bedi Tunasoy, Birinci Sok. No.8, Taşkınköy - Lef-koşa
2. Nur Şenlet Selhep, Birinci Sok. No.8 Taşkınköy - Lefkoşa
3. Burcu Büşra Dinçer, En Yakın Arkadaşı, Annesi, Vasisi ve
Velisi Nur Şenlet Selhep vasıyasıyle Birinci Sok. No.8
Taşkınsoy - Lefkoş-a
Asu Nevra Dinçer, Birinci Sok. No.8 Taşkınköy - Lefkoşa
ile
Müstedaaleyh: 1. Resmi Kabz Memurluğu ve Mukayyitlik Dairesi Müdürü
veya Şirketler Mukayyidi veya Resmi Kabz Memuru ve
Mukayyit, Lefkoşa.
2. Resmi Kabz Memurluğu ve Mukayyitlik D-airesi ve/veya
Şirketler Mukayyitliği, Lefkoşa.
A r a s ı n d a

Müstediler namına: Avukat Ergin Ulunay ile Aydın Kalfaoğlu
Müstedaalehler namına:- Kıdemli Savcı Behiç Öztürk.


H Ü K Ü M

Celâl Karabacak: Bu başvuruda Mahkemenin hükmünü Sayın Yargıç Metin A. Hakkı okuyacaktır.

Metin A. Hakkı: Müstediler, 2.9.1998 tarihinde Yargıtay olarak oturum yapan Yüksek Mahkemeye tek taraflı bir istida dosyala-yarak, önümüzdeki "Mandamus" istidasını dosyalamak için izin talep ettiler. Müstedilerin mezkûr istidası, 4.9.1998 tarihinde Yargıtayca ele alınmış ve önümüzdeki istidanın dosyalanması için kendilerine gerekli izin verilmiştir. Akabinde Müstediler 4.9.1998- tarihinde çift taraflı olarak önümüzdeki Mandamus müracaatını dosyalayarak, Mahkemeden Mandamus mahiyetinde 4 emir talep etmişlerdir. Şöyle ki:

(1) Özetle, takriben 22.6.1998 tarihinde Müstedi 1'in Kemal Akkaya'dan satın aldığı iddia edilen Kıbrıs Eurob-ank Ltd.'in 157.450 adet hissesi, Müstedi 2'nin ayni şahıstan satın aldığı iddia edilen ayni şirkete ait 157.450 adet hissesi, Müstedi 3'ün ayni şirkete ait ve ayni şahıstan satın aldığı iddia edilen 2000 adet hissesi ve Müstedi 4'ün aynişirkete ait ve ayn-i şahıstan satına ldığı iddia edilen 2000 adet hissesinin, Kıbrıs Eurobank Ltd.'in şirket nezdindeki hissedarlar sicil defterine işlenmiş olmasına rağmen, Müsteda-aleyhler 22.6.1998 tarihinde Müstedilerin sunduğu, mevzuatta öngörülen M.Ş. 32A formları muci-binde, Şirketler Mukayyitliği nezdindeki kayılarda şirketin hissedarlarını gösteren listeye Müstedilerin müracaatları doğrultusunda gerekli işlemi yapmayıp ve Müstedilere hissedar onay belgesi vermediğinden Şirketler Mukayyidinin görevini yerine getirmesi -zımnında bir 'Mandamus' emri verilmesini talep ettiler.

(2) Müstediler yine aynı istidaları ile Kıbrıs Eurobank Ltd.'in 21.6.1998 tarihinde yapmış olduğu iddia edilen Olağanüstü Hissedarlar Umumi Toplantısında (Exstraordinary General Meeting) Müstedi 1 -Bedi Tunasoy, Müstedi 2 Nur Şenlet Selhep ve istidada Müstedi durumunda olmayan Şükrü Yurdakök'ün, mezkûr toplantıda direktör atanmalarına rağmen Kıbrıs Eurobank Ltd.'in Şirketler Mukayyitliği nezdindeki kayıtlara, sözü edilen kişilerin direktör olarak isi-mlerinin işlenmeleri doğrultusunda 22.6.1998 tarihinde gönderilen M.Ş. 4 formasını işleme koymayı reddeden veya kusur eden Müstedaaleyhlerin, Müstedilerin müracaatları doğrultusunda işlem yapıp, inter alia sözü edilen 3 kişinin direktör olduklarını göstere-n onay belgesini Müstedaaleyhlerin isdar etmesi için mandamus emri verilmesini talep ettiler.

(3) Yine mezkûr istidaları ile Müstediler, aynı Olağanüstü Hissedarlar Umumi Toplantısında, Müstedilerden Nur Şenlet Selhep'in Kıbrıs Eurobank Ltd.'e sekreter o-larak atanmış olduğunu iddia ederek, mevzuat gerği M.Ş. 4 forması ile bu husus Müstedaaleyhlere bildirilmesine rağmen, Müstedaaleyh-lerin sözü edilen kişiyi Müstedaaleyhler nezdindeki kayıtları tadil ederek sekreter göstermeyi reddedip veya kusur etmesinde-n ötürü bu işlemi yerine getirip sözü edilen kişiye sekreter onay belgesi ısdar edip vermesi için Mandamus emri talep etmişlerdir.

(4) Son olarak da Müstediler istidaları ile Kıbrıs Eurobank Ltd.'in 21.6.1998 tarihli Olağanüstü Hissedarlar Genel Kurul to-plantısında alınan kararla Kıbrıs Eurobank Ltd.'in Tüzüğünün 94. üncü maddesinin değiştirilip, direktörler toplantısında nisap sayısının 4 olmasını öngören eski maddeyi tadil ederek, 2 direktörün nisap teşkil edip karar almasına olanak sağlayan yeni maddey-i Şirketler Mukayyitliği nezdindeki Şirket Tüzüğünü tadil ederek Hissedarlar Umumi Toplantısında alınan tadilat kararını işleme koyma-dığından, koyması için Mandamus emirnamesi verilmesini Yargıtay'dan talep ettiler. Müstedilerin Mandamus müracaatı, Müsted-ilerden Nur Şenlet Selhep'in 4.9.1998 tarihli yemin varakası ile desteklenmektedir. Mezkûr Mandamus istidası Müstedaaleyhlere 8.9.1998 tarihinde tebliğ olunmuştur.

Müstedaaleyhler 6.10.1998 tarihinde sözü, edilen istidaya bir itirazname dosyalayarak Müst-edilerin istidasının reddolunmasını talep etmişlerdir. Müstedaaleyhlerin itirazı halen Resmi Kabz Memuru ve Şirketler Mukayyidi Mehmet Tekgüç'ün 6.10.1998 tarihli yemin varakası ile desteklenmektedir. İtirazname özetle, bu başvurunun Kamu Hukuku sahasına g-irdiğinden, Yüksek İdare Mahkemesi nezdinde taraflar arasındaki görüş ayrılığının dava konusu olabileceğini, taraflar arasındaki ihtilâfın Yargıtayın yetki alanı dışında kaldığından, talep edilen Mandamus emrinin verilemeyeceğini ön itiraz olarak öne sürme-kte, ve keza inter alia Müstedilerin 21.6.1998 tarihinde yapıldığı iddia edilen Olağanüstü Hissedarlar Genel Kurul toplantısının gayrıyasal olarak yapıldığını, dolayısıyle yasal dayanaktan yoksun toplantıda yasal dayanaktan yoksun kararlar alındığı cihetle- bunların işleme konulamayacağını öne sürmektedirler.

İstida bu çerçeve içinde Yargıtayın 2.11.1998 tarihli oturumunda ele alınmıştır.

Bu işlemlere paralel olarak 28.10.1988 tarihinde Kemal Akkaya, Abdullah Tenekeci, İsmet Kural ve Ünsal Aröz isimli şa-hıslar Yargıtaya bir başka istida dosyalayarak müracaatta bulunmuş ve Mandamus istidasına taraf olarak girmeleri veya dahil edilmeleri doğrultusunda Yargıtaydan izin talep etmişlerdir. Bu istida da, 2.11.1998 tarihine tayin edilmiş ve 2.11.1998 tarihli otu-rumda önce 28.10.1998 tarihli istida ele alınmıştır. Bu istidada müracaatçıları temsil eden avukat Menteş Aziz adına avukat Ömer Güran dinlenmiş, buna ek olarak esas istidadaki Müstediler ile Müstedaaleyhleri temsil eden avukat ve savcının görüşleri de alı-ndıktan sonra Mahkeme esas istidanın duruşmasını 4.11.1998 tarihine ertelemiş ve Kemal Akkaya, Abdullah Tenekeci, İsmet Kural ve Ünsal Aröz'e Mandamus müracaatına girmelerine izin vermeyip sadece görüşlerinin 3.11.1998 tarihine kadar dosyalanacak bir yemin- varakası ile Yargıtaya bildirmelerine izin vermiştir. Sözü edilen kişiler, Ünsal Arsöz'ün yaptığı 2.11.1998 tarihli bir yemin varakasını Mukayyitliğe dosyalayıp görüş ve iddialarını Yargıtaya bu şekilde sunmuşlardır. Bu yemin varakasında inter alia, (yem-in varakasından alınan aynı kelimelerle) Müstedilerin 'hilekarane' bir biçimde Kıbrıs Eurobank Ltd.'in hissedarlar siciline müdahalede bulundukalrı, ve bankayı kanunsuz olarak işgal ettikleri iddia edilmektedir.

Yukarıdaki çerçeve içinde Mandamus istidas-ının duruşması 4 ve 6 Kasım 1998 tarihinde dinlenmiş ve 6.11.1998 tarihinde istida karar için bilâmüddet ertelenmiş durumdadır. Tabloyu tamamlamak için şunu da belirtilmesinde fayda vardır ki, duruşmanın başlama tarihi olan 4.11.1998 tarihinde, Müstedaaley-hleri Mahkemede temsil eden savcı önce iptidai itirazlarının ele alınmasını talep etmiş ancak Yargıtay bu iptidai itirazları Mandamus müracaatının esası ile birlikte ele almayı tercih ederek iptidai itirazı, başvurunun esası ile birlikte dinleyip Mandamus -istidasını karar için bilâmüddet eretelemiş durumdadır.

Müstedaaleyhlerin yaptığı iptidai itirazı ve Müstedilerin yaptığı Mandamus müracaatının esasını tezekkür edip karara bağlamadan önce meselenin kökeninde yatan olguları (ihtilâfsız olduğu oranda) öze-tlemek yerinde olacaktır. Bu safhada şunun da belirtilmesi yerinde olur ki Mandamus müracaatı ile ilgili olarak Yargıtaya taraflardan herhangi birisi şifahi şahahdet ibraz etmemiş sadece dosyada görülen müracaat ve ona yapılan itiraz ile ilgili olarak Mahk-emeye hitap etmekle yetinmişlerdir. Dosyada, tarafların dosyaladığı evraklardan ve belgelerden oluşan emarelere de taraflar hitabeleri esansında atıfta bulunmuşlardır. Bu şekilde önümüzde evraklardan oluşan 30'dan fazla emare mevcuttur.

Kıbrıs Eurobank L-td., 31.7.1992 tarihinde Fasıl 113 Şirketler Yassı tahtında kurlup tescile dilen, ve 10 kurucu üyesi bulunup bankacılıkla iştigal eden bir şirketir. Kurucu üyelerin adedi 7^den fazla odluğuna göre sözü edilen şirket hayata halka açık bir şirket (Public Com-pany) olarak faaliyete başlamıştır. Sermayesi Ana Tüzüğüne göre, kuruluşta, tümü ödenmiş 11 Milyar Tl'dir ki bu her biri 100.000TL'sına bölünmüş 110.000 adet hisseden oluşmaktadır. Kuruluştan sonra şirketin sermayesinde artış olmuşsa bizce meçhuldur.

Müs-tediler ile Müstedaaleyhler arasındaki ihtilâf başladığında, Müstedaaleyhlerin nezdindeki kayıtlara göre Şirketin Direktörler Kurulu şu kişilerden oluşmakta idi: Abdullah Tenekeci, Kemal Akkaya, Yıldırım Akbult, İsmet Kural. Şirket sekreteri ise yine Müste-daaleyhler nezdindeki, taraflar arasındaki ihtilaf başladığında, Ünsal Aröz idi. (Bak: Zabıtlar Mavi 213) Şirket Tüzüğüne göre direktör sayısı en çok 7 olabilirdi, (Bak: Tüzüğün 71 maddesi) (Mavi 130) karar alınabilmesi için ise toplantı yeter sayısı yine -Şirket Tüzüğüne göre aksine karar alınmadıkça 4 idi. (Bak: Mavi 133) Müste-daaleyhler nezdindeki kayıtlar bu merkezde iken 22.6.1998 tarihinde şirketin mühürünü taşıyan ve Müstedaaleyhler nezdinde ki kayıtlara göre şirket direktörü olarak görülen Kemal Akk-aya ile ilk nazarda şirket sekreteri olarak görülen Ünsal Aröz'ün imzasını taşıyan bir M.Ş. 4 forması Müstedaaleyhlere ibraz olunmuş ve 21.6.1998 tarihli şirketin Hissedarlar Olağanüstü Genel Kurul toplantısı kararı ile direktör durumunda bulunan Kemal Akk-aya, Turgut Aydıner, Yıldırım Akbulut'un yerlerine direktör olarak Bedi Tunasoy, Nur Şenlet Selhep, ve Şükrü Yurdakök'ün atandıkları öne sürülmüş ve Müstedaaleyhler nezdindeki kayıtların bu şekilde düzeltilmesi ve Müstedaaleyhler nezdindeki kayıtların bu ş-ekilde düzeltilmesi talep edilmiştir. Durum bu merkezde iken, yine Müstedaaleyhler nezdindeki kayıtlarda direktör ve hissedar olarak görülen Abdullah Tenekeci ile İsmet Kural önümüzdeki zabıtlarda Mavi 120-121'de görülen 2.7.1998 tarihli yazılı ihbarları (-Fax) Müstedaaleyhlere göndererek Kıbrıs Eurobank Ltd.'in 21.6.1998 tarihinde Ankara'da yapıldığı iddia edilen Olağanüstü Hissedarlar Genel Kurul Toplantısından haberleri olmadıklarını bildirmişlerdir. Yine 21.7.1998 tarihinde sözü edilen Abdullah Tenekeci -ile İsmet Kural Lefkoşa Kaza Mahkemesinde, Kıbrıs Eurobank Ltd., ile bazı şahıslar aleyhine (önümüzdeki Mandamus istidasındaki Müstedi 1 ve 2 durumunda bulunan kişilerin de davalı olduğu görülen) Usulû Mahkeme Nizamaları Emir 2 Nizam 1 tahtında 1748/98 say-ılı bir dava açmışlar ve diğer taleplerinin yanısıra Kıbrıs Eurobank Ltd.'in 21.6.1998 tarihinde Ankara'da yapıldığı iddia olunan Olağanüstü Genel Kurul Toplantısının usule uygun olarak yapılmadığına dair Kaza Mahkemesinden bir ilâm talep etmişlerdir. Bu d-avanın celpnamesi de Mavi 149'da görülmektedir. İhtilâfsız olgudur ki bilâhare 30.7.1998 tarihinde 1784/98 sayılı dava geri çekilmiştir, ancak 29.7.1998 tarihinde bu dava geri çekilmeden, yine Lefkoşa Kaza Mahkemesinde zabıtların Mavi 153'ünde görülen 1845-/98 sayılı bir başka dava dosyalanmıştır. 1845/98 sayılı davada Davacı olarak Kemal Akkaya, Abdullah Tenekeci, Yıldırım Akbulut ve İsmet Kural görülmektedir. Davalılar arasında ise önümüzdeki Mandamus istidasındaki Müstedi 1 ve 2'nin ve Kıbrıs Eurobank Ltd-.'in de davalı olarak yer aldığı görülmektedir. Mavi 154'de görülen bu davanın celpnamesine göre davacı durumunda olan Kemal Akkaya, Abdullah Tenekeci, Yıldırım Akbulut ve İsmet Kural sair talepleri arasında, Kıbrıs Eurobank Ltd.'in 21.6.1998 tarihinde Ank-ara'da yer alan Hissedarlar Olağanüstü Umumi Toplantısının usulsüz ve yasal dayanaktan yoksun olarak yapıldığını, ve alınan kararların geçersiz olduğunu iddia etmektedirler. İlâveten Davacıların, talepleri arasında celpnamenin C ve D paragraflarında aynen -şu iddialar yer almaktadır:

"C. Davalı 4 durumunda bulunan Şirketin yegane direktörlerinin Davacılar olduğuna dair ve/veya Davalı 4 durumunda bulunan Şirket Direktörler Kurulunun sadece Davacılardan müteşekkil olduğuna dair bir Mahkeme kararı

D. Davalı 1-, 2 ve 3'ün Davalı 4 durumunda bulunan Şirketin Diektörü olmadıklarına dair bir Mahkeme kararı."

Yani önümüzdeki Mandamus istidasında Müstedi durumunda bulunan Bedi Tunasoy ile Nur Şenlet Selhep'in direktör olmadıkları iddia edilmektedir. İlâveten şunun -da belirtilmesi yerinde olur ki Lefkoşa Kaza Mahkemesi 30.7.1998 tarihine dek tek taraflı olarak verdiği, bilâhare tüm Davalılara tebliğ olunduğu ihtilâf konusu olmayan, önümüzdeki Mandamus istidasının duruşmasında taraflarca müştereken teslim edildiği gib-i uzatılarak halen yürürlükte bulunan bir ara emri ile aynen şu şekilde bir emir vermiştir: (Bak: Mavi 118)

"Bu Mahkeme, 6.8.1998 tarihine dek (o gün de dahil) daha önce aksine başka türlü emir verilmedikçe Davalı 1, Davalı 2 ve Davalı 3'ün Şirketler Muka-yyitliğinden, Davalı 4'ün direktörü olduklarına dair onay belgesi almadıkları müddetçe Davalı 4'ü sevk ve idare etmemelerine Davalı 4 ile ilgili herhangi bir karar almamalarına, Davalı 4 ile ilgili tasarrufta bulunmamalarına ve Davacıların Davalı 4'ü sevk -ve idare etmelerine müdahale etmemelerine emir verir."

Bu safhada şunun vurgulanması yerinde olur ki, Davalı 1 önümüzdeki Mandamus istidasında Müstedi 1 durumunda olan Bedi Tunasoy, Davalı 2 yine önümüzdeki Mandamus istidasında Müstedi 2 durumunda olan N-ur Şenlet Selhep ve Davalı 4 durumunda olan Kıbrıs Eurobank Ltd.'dir.

Kıbrıs Eurobank Ltd.'in hissedar değişikliği ile ilgili olarak da yine önümüzdeki emarelere göre Mavi 96'da görülen M.Ş. 32A formasını 22.6.1998 tarihinde direktör sıfatı ile Bedi Tuna-soy ve sekreter sıfatı ile Ünsal Aröz'ün imzaladığı ilk nazarda görülen, Müstedaaleyhlere gönderilmiş ve Müsteda-aleyhler nezdindeki hissedarlar sicilinin orada görüldüğü şekilde tadil edilerek düzeltilmesini talep etmişlerdir. Buna göre Kemal Akkaya'nın s-ahip olduğu hisseler, başvuruda isimleri verilen ve Mandamus emri verilmesi talep olunan kişilerin isimlerine geçmesi talep edilmektedir. (10 hisse dışında). Burda vurgulanması yerinde olur ki Bedi Tunasoy halen Müstedaaleyhler nezdindeki kayıtlarda direkt-ör olarak görülmemektedir, dolayısıyle onun imzası Direktör olarak Müstedaaleyhlerce ve onların iddialarına göre geçerli değildir.

Mandamus müracaatları ile Müstediler, Müstedi 2 durumunda bulunan Nur Şenlet Selhep'in sekreter olarak Müstedaaleyhler nezd-indeki kayıtlara işlenmesini ve Müstedi 2'ye bu sıfatı gösteren onay belgesi verilmesini de talep ederken, mevzuat gereği sekreter değişikliği ile ilgili herhangi bir M.Ş. formasının Müstedaaleyhlere sunulduğu zabıtlardan görülmemekte ve emareler arasında -yer almamakta; ancak Kıbrıs Eurobank Ltd.'in mühürünü taşıyan ve sekreter olarak da Müstedi 2'nin atandığının iddia edildiği ve ilk nazarda Müstedi 2'nin imzası olduğu görünen bir yazı Müstedaaleyhlere sunulmuştur. (Bak: Mavi 93) Müstedilerin Mandamus isti-dası ile son talep ettikleri 4. emir ise Kıbrıs Eurobank Ltd.'in Tüzüğüne, 21.6.1998 tarihinde Ankara'da yapılan Hissedarlar Olağanüstü Genel Kurul toplantısında alınan karar mucibince yapılan tüzük değişikliğinin, Müstedaaleyhlerin kayıtlarına geçirilmesi- doğrultusundadır. Bu mürcaatın da Müstedaaleyhlere zabıtların Mavi 99'a göre 23.6.1998 tarihinde Kemal Akkaya ve Ünsal Aröz'ün imzası ile yapıldığı görülmektedir.

Meselenin kökeninde yatan olguları, ihtilâfsız olduğu oranda, özetledikten sonra şimdi de -Mandamus müracaatını, ona yapılan itirazı uygulamakla yükümlü olduğumuz hukuki prensiplere değinerek karara bağlamamız gerekmektedir. Önce Müstedaaleyhlerin yaptığı ve yukarıda belirtilen iptidai itirazı ele alıp değerlendirmemiz yerinde olacaktır. Müsteda-aleyhler konunun, Kamu Hukuku sahasında olduğu cihetle bu konuda yetkili Mahkemenin Yüksek İdare Mahkemesi olduğunu ve talep edilen çarenin Yargıtayın yetki alanı dışında olduğunu iddia edip başvurunun bu sebeple iptalini talep ederken bu konuda Mahkemeyi -bağlayıcı herhangi bir içtihatı Mahkemeye gösterememişlerdir. Konunun kamuyu ilgilendirdiği bir gerçek olmakla birlikte, müracaatın tamamı ile Kamu Hukuku alanında olduğunu ve konunun tamamı ile Yargıtayın yetki alanı dışında olduğunu, iptidai itiraz mucib-ince kabul etmek ve bu hususta kesin bir karar vermek, içinde bulunduğumuz durumda doğru olmayacaktır. Konunun kamuyu ilgilendirdiği bri gerçektir. Şöyle ki, Müstedaaleyhlerin tutmakla yükümlü olduğu kayıtlar ve Müstedilerin Mandamus müracaatı ile mevcut k-ayıtların değiştirlip müracaat doğrultusunda tadil olunmasını istedikleri evraklar kamuya açıktır. Mevzuat gereği, Kıbrıs Eurobank Ltd. ile ticari ilişkiye girmek isteyen herhangi bir vatandaş, mevzuatın öngördüğü ücreti ödedikten sonra Kıbrıs Eurobank Ltd-.'in Müstedaaleyhler nezdindeki şirkete ait evrakları inceleyebilmesi bir haktır. Herhangi bir vatandaş Kıbrıs Eurobank Ltd. ile bir mukavele yapmak isterse, mukavele konusunun Kıbrıs Eurobank Ltd.'in ana gayeleri arasında olup olmadığını ve dolayısıyle Kı-brıs Eurobank Ltd.'i ne derece bağlayıp bağlamayacğına kendisinin karar verebilmesi için, Müstedaaleyhler nezdindeki bu şirkete ait şirket Ana Sözleşme ve Tüzüğünü incelemede serbesttir. İlâveten hissedarlardan ayrı hükmi şahsiyete haiz olan herhangi bir k-ayıtlı tescil olunmuş şirketin hissedarlarının kimler olduğu, direktörlerinin ve sekreterinin kimler olduğu, şirketin kayıtlı tebliğ adresinin ne olduğunu, Müstedaaleyhler nezdindeki şirkete ait dosyayı herhangi bir vatandaş usule uygun müracaatla tetkik e-tme hakkına haizdir. Bu açıdan konunun kamuyu ilgilendirdiği ve bu görüşe göre Kamu Hukuku sahasına kısmen olsun girdiği bir gerçek olmakla birlikte Müstediler Müstedaleyhlerden şahıs olarak kendilerini de ilgilendiren ve dolayısıyle Özel Hukuk sahasına gi-ren işlemlerin yapılmasını talep etmektedirler. Bu açıdan statü bakımından Müstedaaleyhler ile Tapu ve Kadastro Dairesi arasında bir paralellik kurulabilir. Her ikisi de Resmi Devlet Dairesidir. Orda da herhangi bir hükümlü alacaklı, hükümlü alacağını temi-n için hüküm ile birlikte mevzuatın öngördüğü şekilde Tapu ve Kadastro Dairesine müracaat edip bir hükümlü borçlunun gayrimenkulü olup olmadığını, varsa ne tip gayrimenkulü olduğunu araştırıp ona göre yasalar çerçevesinde hareket etmekte serbesttir. Tapunu-n ve bilhassa Fasıl 224 Gayrımenkul Mal Yasasının, hatta Devlet mallarının özel şahıslara kiralanması ile ilgili doğan ihtilâfların bu açıdan Özel Hukuk sahasına girdiği karara bağlanmış iken (Bak: YİM 189/90, D.39/92) bu aşamada bizim, aksine, bizi bağlay-ıcı kesin içtihat yokken Fasıl 113 Şirketler Yasasının 'exclusively' Kamu Hukuku sahasına girdiğini kabul etmemiz ve doalyısıyle bu mandamus müracaatını Yargıtayın yetki alanı dışında kaldığını ve Yüksek İdare Mahkemesinin 'exclusively' yetki alanı içinde -olduğunu kabul edip, Müstedilerin istidalarını bu sebepten reddetmemiz doğru değildir görüşündeyiz. Bu kararın hazırlanması için karar öncesi yaptığımız araştırmalarda Yüksek Mahkemenin bir vesile ile şöyle dediğini müşahade ettik.

"Özetle denilebilir ki -genelde özel hukuk dalındaki kişi haklarını düzenleyen Fasıl 224 veya benzeri yasalara istinaden alınan kararlar bazı hallerde sadece kişileri değil de genelde kamuyu ilgilendiren ve genel mahiyette olan kararlar olabilir. Bu gibi durumlarda böyle bir kara-r özel hukuk dalındaki yasalardaki yetkilere dayanarak alınmasına rağmen yine de kamu hukuku sahasına girer. Ancak anılan karar genel mahiyette olmayıp sadece kişilerin özel hukuk dalındaki haklarını ilgilendirmesi halinde bu gibi kararların kişlerin özel -haklarını etkilediği cihetle böyle bir kararın idari yargı ilkesine girdiği söylenemez." (Bak: Yargıtay/Asli Yetki 1/85 D.2/85, sayfa 3).

Nitekim o meselede Müstedi kayıtlı mal sahibi olduğu bir gayrımenkulü, bir üçüncü şahsa devretmek için Tapu Dairesin-e formaliteler açısından usule uygun olarak müracaat etmiş, Tapu ve Kadastro Dairesi Amiri müracaatı reddetmesini müteakip Müstedinin Yüksek Mahkemeye 'mandamus' talebi ile dosyaladığı başvuru, Yüksek Mahkemenin oybirliği ile konunun kamu hukuku sahasına g-irdiği gerkçesi ile reddolunmuştu. Yüksek Mahkeme daha önce Yargıtay/Asli Yetki 1/79 sayılı kararı ile benzeri bir 'Mandamus' müracaatını benzeri bir meselede oy çokluğu ile de reddetmişti, ancak 1/79'da rahmetli Yargıç Ahmed İzzet azınlık olarak talep edi-len 'Mandamus' emrinin verilmesi taraftarı idi. Önümüzdeki iptidai itirazı karara bağlamak içn konuya ışık tutabilecek müelliflerin eserleri de tetkik edildiğinde konunun kamu hukuku sahasına mı yoksa özel hukuk sahasına mı girdiğinin karara bağlanmasının -basit olmadığı, leyhte ve aleyhte söylenebilecek çok şeyler olduğu görülmektedir: (Bak: İdare Hukukunun Umumi Esasları, Sıddık Sami Onar, Cilt 2 sayfa 967 - 1061). Bu eserden bir alıntı yapmak yerinde olacaktır. 'Tüzel Kişilerin Faaliyet Mevzuları ve Sahal-arı Bakımından Tasnifi' başlığı altında sayfa 271 de aynen şöyle denmektedir:

"Hükmi şahıslar (tüzel kişiler) faaliyet mevzuları ve sahaları bakımından da iki kısma ayrılabilirler. Birinci neviler ferdi ve hususi sahalarda faaliyette bulunurlar, cemiyetle-r, şirketler ve tesisler bu kısma girer. İkinciler ise kamu hizmetleri sahasında çalışırlar. Yukarıda gördüğümüz gibi başta Devlet olmak üzere, il belediye ve köy; hizmet ademimerkeziyetli teşkilâtı gibi tekmil idare ve âmme hükmi tüzel kişileri dediğimiz -şahıslar bu nev'e girerler. Bu bakımdan hükmi şahısları hususi hükmi şahısları (özel tüzel kişiler) idare veya âmme hükmi şahısları (kamu tüzel kişileri) diye iki kısma ayrımak mümkündür."

Aynı eser sayfa 1060'da Ziraat Bankası veya Etibank'ın idare kura-lalrı kararları aleyhine, gerekirse ve bazı koşulların tatmin olması şartı ile Danıştayda iptal advası açabileceğinden de söz edilmektedir. Dolayısıyle bu iptidai itirazı bir kenara bırakıp Mandamus müracaatının esasını tezekkür etmemiz ve bilahare gerekir-se tekrar bu konuya dönmemiz yerinde olacaktır görüşündeyiz.

Mandamus müessesesinin esasını incelemeye kalktığımızda karşımıza şöyle bir tablo çıkar. Fasıl 17 Mandamus Yasasının 1960 yılında Kıbrıs Cumhuriyetinin kurulmasını müteakip zamanın, Anayasa Mah-kemesi tarafından Anaysaya aykırı bulunduğu ve dolayısıyla yürülükte olmadığı karara bağlanmıştır. (Bak: Hüseyin Ramadan of Limasol and 1. The Electricity Autority of Cyprus, Nicosia. 2) The Republic of Cyprus, Through the District Officer of Limassol. (R.-S.C.C. 1960-1961) vol. I Page 49.) Ancak bilâhare yapılan ve halen yürülükte bulunan 1985 KKTC Anayasası 151. maddesi ile Mandamus müessesesinin var olduğunu teslim etmekte ve Yargıtaya gerektiğinde Mandamus emri verme yetkisi vermektedir. Anaysamızın 151(-3) maddesi aynen şöyledir:

"(3) Yetkisiz tutuklamanın kaldırılması için emirname (Habeas Corpus), bir yetkinin kullanılmasını sağlamak için emirname (mandamus), herhangi bir mahkeme veya yargı niteliğinde yetki kullanan herhangi bir makamın yalış bir kara-rının uygulanmasını önlemek için emriname (Prohibition), bir makamın herhangi bir yetkiye dayanılarak işgal edildiğinin soruşturulmasına ilişkin emirname (quo warranto) ve herhangi bir mahkeme veya yargı niteliğinde yetki kullanan herhangi bir makamın kara-rının iptali için emirname (certiorari) çıkarmaya münhasıran Yüksek Mahkeme, Yargıtay olarak yetkilidir." (underline supplied).

Nitekim Müstedierin önümüzdeki Mandamus müracaatları incelen-diğinde, bunun sair mevzuat yanında Anayasanın 151. maddesi ve İn-giliz Yüksek Mahkeme Nizamlarına da istinat ettirildiği görülmektedir. Uygulamakla yükümlü olduğumuz mevzuat arasında yer alan, tadil olunmuş şekli ile 9/76 sayılı Mahkemeler Yasasının 38. maddesi de İngilteredeki "Common Law" (Ahkâm-ı Umumiye) prensipleri-nin Mahkemelerimizce gerektiğinde uygulanmasına amirdir. Dolayısıyle gerektiği hallerde Yargıtay, İngiltere Yüksek Mahkemesinin gerektiği hallerde yapabildiği gibi Mandamus emri vermekte serbesttir ve bu yetkiye hazidir. 1963 öncesi, 1960'da kurulan Kıbrıs- Cumhuriyeti var olduğu sürede zamanın Anayasa Mahkemesi tarafından 1961'de verilen ve yukarıda atıfta bulunulan Hüssein Ramadan davası verildikten sonra Fasıl 17 Mandamus Yasası Anayasaya aykırı bulunmasına rağmen, gerektiği hallerde hem Güney Kıbrıs Yüks-ek Mahkemesinin hem de bizim Yüksek Mahkememizin Mandamus emri isdar ettiği haller olmuştur. (Bak: In Re Moshatos (1985) I CLR 381, ve Yargıtay/Asli Yetki 13/82).

Meselenin esasına indiğimizde ilk olarak incelememiz gereken şey 'Mandamus' emri nedir ve h-angi hallerde ve ne şartlarda verilir? Halsbury's Laws of England, Fourth Edition (Reissue) vol. I(1) sayfa 229, paragraf 128 de 'Mandamus'u aynen şu şekilde izah etmektedir:

"Nature of mandamus. The order of mandamus is of a most extensive remedial natur-e, and is, in form, a command issuing from the High Court of Justice, directed to any person, corporation or inferior tribunal, requiring him or them to do some particular thing therein specified which appertains to his or their office and is in the nature- of a public duty ......................................................................................................... ................................................................................................................. Its purpse is to r-emedy defects of justice; and accordingly it will issue to the end that justice may be done, in all cases where there is a specific legal right and no specific legal remedy for enforcing that right. It is a discretionary remedy and may issue in cases wher-e, although there is an alternative legal remedy, yet that mode of redress is less convenient, beneficial and effective." (underline supplied)

-Aynı eserde sayfa 231'de paragraf 130'da "Grant is discretioanry" başlığı altında şunlar yer almaktadır:

"The grant of an order of Mandamus is, a general rule, a matter for the discretion of the court. It is not granted as of right and it is not issued -as a matter of course. Accordingly, the court may refuse the order, not only upon the merits, but also by reason of the special circumstances of the case." (underline supplied)

İngiltere'de Mandamus emrinin bir şirket aleyhine verildiği (şirketin tuttuğu- kayıtlar ile ilgili) vakidir. (Bak. R. v. Carnatic Riy Company (1873) LR. 8 QB 299). Yine kamu görevlileri aleyhine, görevlerini yapmakta kusur etmeleri nedeni ile, görevlerini yerine getirmeleri için verildiği emsaller de mevcuttur. (Bak: Halsbury's Laws- of England yukarıda iktibas edilen aynı cilt aynı baskı, sayfa 241-243 paragraf 134). Ancak bu emsaller incelendiğinde, emrin kamu görevlileri aleyhine verildiği hallerde ilgili kamu görevlisinin, yapmakla yükümlü olduğu yasal görevi, yapmamasına herhangi- makul neden ve izahı olmadığı haller olduğu gözlemlenmektedir. Bu ana prensipleri zihinde tutarak, Müstedilerin Mandamus müracaatı ile verilmesini talep ettikleri emirlerin teker teker inclenmesi gerekmekte ve ona göre teker teker taleplerin karara bağlan-ması gerekmektedir.

1) Kemal Akkaya'ya ait olup onun Müstedi 1 Bedi Tunasoy, Müstedi 2 Nur Şenlet Selhep, Müstedi 3 Burcu Büşra Dinçer ve Müstedi 4 Asu Nevra Dinçer'e sattığı ve Kıbrıs Eurobank Ltd.'in tuttuğu hissedarlar sicil defterinde bu Müstedilerin- isimlerine geçtiği iddia edilen hisse devirlerinin, Müstedaaleyhler nezdindeki Kıbrıs Eurobank Ltd.'e ait dosyada da bu hisse değişikliğinin usule uygun olarak Müstedilerce müracaat yapıldığı halde Müstedaaleyhlerin bu müracaatı işleme koymayı reddettiği -veya kusur ettiği iddiası ile 'Mandamus' emri verilmesi talebi.

Yukarıda özetlendiği gibi bu evrak Mavi 96'da görülmekte ve direktör sıfatı ile Bedi Tunasoy, sekreter sıfatı ile de Ünsal Aröz'ün imzasını taşımaktadır. Mevzuat gereği bu evrağın (Form 32 v-eya 32A) bir direktör ve bir sekreter tarafından imzalanması gerekmektedir. (Bak: 1990 Şirketler (Değişiklik) Tüzüğü (Resmi Gazete Ek 3, 1990 sayfa 430). Yukarıdakilere ilâveten bak: (Fasıl 113, Sixth Schedule sayfa 304). İlgili tarihte Ünsal Aröz'ün seker-eter olduğu Müstedaaleyhler nezdindeki kayıtlarda görülmekle beraber Bedi Tunasoy'un direktör olduğu görülmemektedir. Üstelik Müstedi Bedi Tunasoy'un usulsüzce yapılan ve yasal dayanaktan yoksun olduğu iddia edilen bir Hissedarlar Olağanüstü Genel Kurul t-oplantısında direktör olarak atandığı iddiası varken ve konu Lefkoşa Kaza Mahkemesinde dava konusu iken Müstedaaleyh 2'nin bu realiteleri gözardı edip hisse devirlerini kabul edip işleme koyması makul mu? Ve koymaması halinde talep edilen Mandamus emrinin -verilmesi makul mu? Müstedaaleyhler nezdindeki hissedarlar sicilinde Abdullah Tenekeci İsmet Kural da hissedar olarak görünürken Müsteda-aleyhlere Ankara'dan fax çekmeleri, toplantıdan haberleri olmadıklarını iddia etmeleri karşısında Şirketler Mukayyidini-n temkinli davranması makul değil mi? Bilindiği gibi mevzuatımıza göre bir şirketin her hissedarına toplantı öncesi toplantı inter alia tarih ve yerini bildiren bir yazılı ihabr verilmesi zorunludur. Tüm hissedarlara böyle bir ihbar verilmeden bu toplantın-ın geçersiz olduğu ve çok eski ve içtihatlarla yerleşmiş bir prensiptir. (Bak: Young v Ladies Imperial Club (1920) AER 223 ve Baillie v Oriental Telephone Co. (1915) I Ch. 503). Bu durum karşısında Müstedinin talebine itibar edip Halsburys'den alınan ayni -kelimelerle "discretionary remedy" olan ve "as a matter of course" verilmeyen 'Mandamus' emrinin verilmesi bizce uygun değildir, daha uygun olan Müstedaaleyhlerin Kaza Mahkemesindeki davanın sonucunu bekleme ve ona göre hareket etmesidir.

2) 22.6.1998 ta-rihinde Müstedilerin mevzuat gereği (bak: The Companies Regulations, 1951, The Dubsidiary Legislation of Cyprus, vol 1, page 370 at page 375). M.Ş.4 forması ile Müstedaaleyhlere müracaat edip işleme koymasını talep ettikleri şirket direktörlerinin değişikl-iği ile ilgili talep Mavi 94'de görülmektedir. Bu formayı 21.6.1998 tarihinde alınan karar ile direktörlüğüne son verildiği iddia edilen Kemal Akkaya ve sekreter Ünsal Aröz'ün imzaladığı görülmektedir. Bir şirketin, direktörlüğüne 21.6.1988 tarihinde son v-erdiği bir kişi (Kemal Akkaya) direktörlüğü sona erdikten bir gün sonra yani 22.6.1998 tarihinde nasıl ve hangi direktör sıfatıyle Resmi M.Ş.4 formasını imzalar, ve Müstedaaleyhlere bu forma nasıl sunulup işlem görmesi talep edilir ve Müstedaaleyhler de bu- talebe uymayınca nasıl müşkülat çekmekteyiz. Üstelik Mavi 94'de görülen yeni direktörler listesinde Şükrü Yurdakök isimli birinin de yeni direktör atandığı iddia edilmektedir. Yine Mavi 119'da görünen 'Sabıka Sorgulaması Sonuçları' ismini taşıyan bir belg-ede sözü edilen Şükrü Yurdakök'ün 1988 ve 1989 yıllarında bankalarda çek hesabı açmasının yasaklanması, bankalarda çek hesabı açma ve keşide yasağı içeren İzmir 2. nci, 3.üncü ve 6.ncı Asliye Ceza Mahkemeleri tarafından mahkû-miyetleri olduğu görülmektedir-. Bu sabıkaların KKTC de ne derece yasal anlamda sabıka teşkil edip etmediği tartışmasına bu safhada girmek istemeyiz. 11/76 sayılı Bankalar Yasasının 4(2)(b) maddesinin verdiği yetkiye istinaden Maliye Bakanlığınca çıkarılan, 1985 Resmi Gazetenin Ek 3'ünd-e sayfa 292'de 180 sayılı tebliğ ile tadil olunan 17/6/76 tarihli 46 sayılı Resmi Gazetenin Ek 3'üne sayfa 251'de yayınlanan Maliye A.E. 133'ü tadil eden esas ve 1976 yılının esas tebliğinin 5.inci maddesi mucibince, diğer suçları yanısıra bankalar mevzuat-ına aykırı davranmaktan hüküm giymiş olanlar ile yüz kızartıcı bir suçtan dolayı mahkumiyeti bulunanlar KKTC'de banka kuramayacakları gibi yönetim kurulu üyelikleri dahil olmak üzere hiçbir kademedeki idari mekanizmada görev alamazlar hükmü karşısında, bu -şahsın 'Purported' İdare Meclisi Üyeliğinin yasallığı tartışma konusudur. Durum bu merkezde iken bu talebe de Mahkemenin icabet etmemesi ve talep edilen Mandamus emrini vermemesi bizce uygundur.

3) Müstedilerden Müstedi 2 Nur Şenlet Selhep'in Müstedaaley-hler nezdindeki Kıbrıs Eurobank Ltd.'e ait kayıtlara kendinin sekreter olarak 'Mandamus' emri ile geçirilmesi talebi. Şirketler Yasasının 192(4) maddesi ve, Companies Regulations 1951 sayfa 375 de görülen forma tahtında (M.Ş.4 ile) bu sekreter değişikliğin-in Şirketler Mukayyidine mevzuatta öngörülen süre içinde bildirilmesi bir yasal zorunluluktur ve bildirilmemesi halinde hem ilgili şirket hem de yetkili görevlisi suç işlemiş olur. (Bak Fasıl 113 Madde 192(7) ). Bu meselede Müstedaaleyhlere mevzuatın öngör-üldüğü şekilde sekereter değişikliği ile ilgili bir bildiri yapılmadığı (yani M.Ş.4 forması ile yapılmadığı) ancak bizdeki emarelere göre mavi 93'de öngörülen bir yazı ile müracaatın yapıldığı görülmektedir. Bu durumda Müstedaaleyhin bu talebe uymaması ve-ya usule uyulmadan yapılan bu müracaata Mahkemece uymaya zorlanması makul olmadığından bu talebe de itibar edemeyiz.

Müstedaaleyhlerin 'mandamus' müracaatı ile son müracataları Kıbrıs Eurobank Ltd'in Tüzüğünde, 21.6.1998 tarihinde Hissedarlar Olağanüstü -Umumi Toplantısında alınan karar doğrultusunda banka Tüzüğünün 94. maddesinin değişmesi ile ilgilidir. Müstediler bu doğrultuda Mavi 99'da görülen müracaatı Müstedaaleyhlere yaptılar. Bu müracaat, mezkûr emareye göre Müstedaaleyhlerce 23.6.1998 tarihinde a-lındı. Müracaat tarihi ise evrağın üstünde 21.6.1998 olarak görülmektedir. İlgili müracaat direktör sıfatıyle Kemal Akkaya'nın, sekereter sıfatı ile de Ünsal Aröz'ün imzalarını taşıdığı görülmektedir. Bir başka deyişle, Kemal Akkaya'nın hisselerinin çoğunu- sattığı ve direktörlüğüne son verilen 21.6.1998 tarihinde bu evrağı imzalamıştır. Direktörlüğüne son verildikten sonra imzalamışsa, direktörlüğü ve dolayısıyle o sıfatla imzasının geçerli olduğu söylenemez. Direktör sıfatı ile imzalamışsa, henüz daha kara-r alınmadan imzaladığı ihtimali akla gelir ki değişiklik kararı alınmadan nasıl imzalar; sorusuna makul bir cevap vermek zordur. Bu realiteler karşısında ve talep edilen emir doğrultusunda da 'Mandamus' emrinin verilmesi uygun değildir.

Netice olarak yuk-arıdakiler muvacehesinde bu başvurunun redde-dilmesi gerekmektedir ve bu doğrultuda da karar veririz. İtirazın yani konunun özel hukuk sahasına mı yoksa kamu hukuku sahasına mı girdiğini karara bağlamak gerekmediğinden bu hususta da ilaveten karar vermeyi -gereksiz buluruz.

Netice olarak başvuru reddedilir. Başvuru masraflarının Müstediler tarafından ödenmesi emrolunur. Masrafın miktarını Başmukayyit tespit edecektir.


(Celâl Karabacak) (Metin A. Hakkı) (Nevvar Nol-an)
Yargıç Yargıç Yargıç

30 Aralık 1998


















14






Full & Egal Universal Law Academy