Yargıtay Asli Yetki Numara 5/1983 Dava No 1/1983 Karar Tarihi 19.10.1983
Karar Dilini Çevir:
Yargıtay Asli Yetki Numara 5/1983 Dava No 1/1983 Karar Tarihi 19.10.1983
Numara: 5/1983
Dava No: 1/1983
Taraflar: Türk Bankası Ltd ile Gelir ve Vergi Dairesi Müdürü ve diğeri
Konu: Certiorari ve prohibition emirleri
Mahkeme: Asli/Yetki
Karar Tarihi: 19.10.1983

-D.1/83 Yargıtay/Asli Yetki 5/83

Yüksek Mahkeme Huzurunda.
Mahkeme Heyeti: Salih S. Dayıoğlu, Niyazi F. Korkut, Aziz Altay.

Müstedi: Türk Bankası Ltd., Lefkoşa
ile
Müstedaaleyh: 1. -Gelir ve Vergi Dairesi Müdürü, Lefkoşa
2. Aziz Mehmet, şahsen ve Oregon Trading Ltd. Müdürü
sıfatıyle, Celebrity Otel, Lapta - Girne.
A r a s ı n d a.

Müstedi n-amına: Kıvanç M. Riza
Müstedaaleyh 1 namına: Yaşar C. Boran
Müstedaaleyh 2 namına: Menteş Aziz.



H Ü K Ü M

Salih S. Dayıoğlu: Bu istinafta Mahkemenin hükmünü Sayın Yargıç Aziz Altay verecektir.

Aziz Altay: Gelir ve Vergi Dairesi Müdürü Oregon Trading L-td.'in Devlete olan 5 milyon TL.yi aşkın gelir vergisi borcu için Girne Kaza Mahkemesinde adıgeçen şirketin direktörü sıfatıyle Aziz Mehmet aleyhine 29/83 sayılı istidayı dosyaladı. Mahkeme istidayı dinledikten sonra, başka şeyler yanında, Şirketin direktö-rlerinden birisi olan Antonio Mancini'nin Türk Bankasındaki şahsi hesabında bulunan 600.000TL ile aynı bankada muhafaza edilmekte olan bir safety cash box'daki paralarının Şirketin Devlete olan vergi borcuna mahsup edilmek üzere haczedilmesi hususunda bir -emir verdi. Emrin kendisine tebliğ edilmesi üzerine Türk Bankası, Gelir ve Vergi Dairesi Müdürü ile Aziz Mehmet aleyhine bu istidayı dosyaladı ve emir verilmezden önce kendisine söz hakkı tanınmadığını ileri sürerek emrin, kendisini ilgilendirdiği nisbette-, iptali için bir Emirname (certiorari) veya uygulamayı önlemek için bir Emirname (prohibition) isdar edilmesini istedi. Gelir ve Vergi Dairesi Müdürü bir itirazame dosyaladı ve müstedinin 29/83 sayılı istidada taraf olmadığı gibi onun aleyhine verilen bir- hüküm veya emir de bulunmadığına göre herhangi bir şekilde hakları muhel kişi (aggrieved party) sayılamayacağını ileri sürdü ve bu nedenlerden dolayı bu istidayı dosyalamaya haklı olmadığını iddia etti.

Müstedi bankaya göre mahkeme emrinin kendisini bağ-ladığı ve Antonio Mancini'ye ait safety cash box'un tasarrufunu elinde bulundurduğu nedeni ile konu emir verilmezden önce kendisine söz hakkı tanınmalı idi. Mahkeme kendisine hiçbir söz hakkı tanımamakla doğal adalet ilkelerine aykırı hareket etmiştir.

B-u istidada karara bağlanması geerken husus müstedi bankanın bu istidayı dosyalamaya hakkı olup olmadığıdır. Genellikle bir davada verilen hüküm veya emir aleyhine prohibition veya certiorari Emirnameleri, hüküm veya emrin verildiği davada taraf olan birisi- tarafından istenebilir. Ancak davada taraf olmamakla berbaer verilen hüküm veya emirden menfaatı muhel olan bir kimse (person aggrieved) de certiorari veya prohibition emirleri için müracaat edebilir. (Bak: Yargıtay/Asli Yetki 6/82. menfaatı muhel olan bi-r kismenin tanımı A.C. of the Cambia v. N'jie (1961) 2 All E.R. p.504 at 511'de şöyle yapılmıştır:

"The words "person aggrieved" are of wide import and should not be subjected to a restrictive interpretation. They do not include, of course, a mere busybod-y who is interfaring in things which do not concern him; but they do include a person who has a genuine grievance because an order has been made which prejudicially affects his intersts."

Görüleceği gibi menfaatı muhtel kişi, menfaatlarını zararlı bir şe-kilde etkilediğinden dolayı verilen hüküm veya emirden samimi olarak şikâyetçi olan kimsedir. Müstedi konu emir dolayısıyle hakları muhtel olan bir taraf olarak Mahkemeye müracaat ettiğini iddia etmiş ise de hak ve menfaatlarının nasıl ve ne şekilde muhtel- olduğunu söylemiştir. Biz, Antonio Mancini'nin hesabındaki paranın veya bankada muhafaza edilmekte olan safety cash box'daki paraların mahkeme emri uyarınca verilmesi sonucu -ki böyle bir emir iptal edilmediği sürece bankanın buna uymaması söz konusu olam-az- bankanın haklarının veya menfaatlarının nasıl muhtel olacağını anlayamadık. Gerçi, menfaatı muhtel bir kimse olmamakla beraber halktan birisi sıfatıyle de hükmün veya emrin iptali için müracaat edebilirlerse de böyle bir müracaat ile hükmün veya emrin -iptal edilmesinin kamu yararına olacağı hususunda mahkemenin ikna edilmesi gerekir. The Queen v. Justices of Surrey (1870) L.R. 5 Q.B. p.466 at 473'de şöyle denmektedir.

"But were the applicant is not a party grieved (who substantially brings error to re-dress his private wrong), but comes forward as one of the general public having no particular interest in the matter, the Court has a dıscreation, and if it thinks that no good would be done to the public by quashing the order, it is not bound grant it at -the instance of such a person."

Önümüzdeki meselede Devletin vergi alacğının tahsiline ilişkin bir emrin iptalinde kamu yararı olduğu söylenemez. Nitekim müstedi de böyle bir iddia ileri sürmüş değildir.

Yukarıda belirtilenler ışığında müstedinin bu is-tidayı dosyalamaya hakkı olmadığı açıktır ve bu nedenle istidanın reddedilmesi gerekir. Bu durumda meselenin esasını inceleyip karar vermeye de gerek yoktur.

Sonuç olarak istida reddolunur.


(Salih S. Dayıoğlu) (Niyazi F. Korkut) - (Aziz Altay)
Yargıç Yargıç Yargıç

19 Ekim 1983







3






Full & Egal Universal Law Academy