Yargıtay Asli Yetki Numara 13/1982 Dava No 2/1984 Karar Tarihi 30.01.1984
Karar Dilini Çevir:
Yargıtay Asli Yetki Numara 13/1982 Dava No 2/1984 Karar Tarihi 30.01.1984
Numara: 13/1982
Dava No: 2/1984
Taraflar: Ali Dana ile Necati Salih Kadir
Konu: Mandamus emri
Mahkeme: Asli/Yetki
Karar Tarihi: 30.01.1984

-D.2/84 Yargıtay/Asli Yetki 13/82

Yüksek Mahkeme Huzurunda.
Mahkeme Heyeti: Salih S. Dayıoğlu, N. Ergin Salâhi, Aziz Altay.

Müstedi: Ali Dana, Lefkoşa.
ile
Müstedaalyeh: Necati Sali-h Kadir, Kazazade Gemiler ve Deniz Enkazı
Mukayyidi sıffatıyle, Mağusa ve halen İngiltere'de sakin
Hasan Halil Şehzade.
A r a s ı n d a.

Müstedi şahsen hazır.
Müstedaaleyh 1 tarafından Ahme-t M. Berberoğlu.
Müstedaaleyh 2 tarafından Menteş Aziz.


H Ü K Ü M

Salih S. Dayıoğlu: Müstedi işbu istidası ile Mağusa Kaza Mahkemesinde dosyalanan 429/80 sayılı davada verilen hüküm miktarının Kazazede Gemiler ve Deniz Enkazı Mukayyidi tarafından alınıp- bunun için bir makbuz verilmesini sağlayacak bir emirname (mandamus) talep etmektedir.

Mahkemeye yapılan beyan ve ibraz edilen şahadete göre olgular şu şekilde özetlenebilir:

Mahkemeye ibraz edilen belgelerden 17.1.1980 tarihli bir satış belgesi ile (-bill of sale) müstedinin, Petroline III isimli bir tankerin mukayyet mal sahibi Lefkarides Bross Marina Ltd'in yetkili vekili Enrico Mazier'den satın aldığı gözükmektedir. 18.1.1980 tarihli yazılı bir anlaşma tahtında müstedi Mağusa'da yangından zarar göre-n Petrolina III isimli tankeri Hasan Halil Şehzade'ye 90,000 pond'a sattı. Bu anlaşmaya göre Şehzade sözü edilen tankeri olduğu şekilde satın aldı. Müstedi tankerin kurtarma ameliyesine ilişkin tüm taleplerin bizzat kendisi tarafından karşılanacağını kabul- ve deruhte etti.

Aynı tarihte bir beyan ile Şehzade müstediden Petrolina III ile ilgili satış belgesini aldığını beyan etti. Müstedinin Şehzadeye satmış olduğu tankerin satış belgesi Mahkemeye ibraz edilen belgeler arasındadır.

Mağusa Kaza Mahkemesind-e zamanın KTFD Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı Limanlar Dairesi Müdürlüğü ve Kazazede Gemiler ve Deniz Enkazı Mukayyidini temsilen KTFD Başsavcısı tarafından açılan 429/80 sayılı davada şehzade davalı olarak gösterildi ve o davada Devlet Şehzadeden Petr-oline III için kurtarma hizmeti ve özel tazminat talep etti. Davada Şehzade'nin avukatı müstedi idi. Şehzadenin nam ve hesabına hareket eden müstedi 21.4.1980 tarihinde vermiş olduğu bir teminat yazısı ile tankerin Şehzadeye teslimi halinde tanker üzerinde- kurtatma hizmetlerine karşılık yapılan ve yapılacak taleplerde hükmedilecek miktarın 60,000KL'na kadar karşılamayı deruhte etti. Bu teminattan sonra tanker üzerine devletçe konulan tevkif emrinin kalktığı anlaşılmaktadır.

5.5.1981 tarihinde tarafların r-ızası ile 429/80 sayılı davada Mahkeme davacı leyhine ve davalı aleyhine, 1,090,000TL kurtarma hizmeti ve 150,000TL de özel tazminata hükmetti. Mahkeme ayrıca hükmün icrasını üç ay için durdurdu.

11.5.1982 tarihinde Şehzade bir başka avukat tuttu ve bir -istida ile Mağusa Kaza Mahkemesine başvurarak 429/80 sayılı davada muvaffakat sonucu verilen hükmün ileri sürdüğü bazı nedenler ile iptalini istedi. Mahkeme de 18.5.1982 tarihinde vermiş olduğu bir karar ile talep edildiği şekilde 429/80 sayılı davadaki h-ükmü tarafların rızası ile iptal etti. Bunun üzerine müstedi mahkeme tarafından yapılan iptal işleminin haklarını haleldar ettiği gerekçesi ile Yüksek Mahkemeye müracaat etti ve iptal kararını bertaraf etmek için certiorary ve prohibition emirnamelerinin i-sdarını talep etti. Yargıtay Asli Yetki 6/82 altında başlatılan bu işlem 27.7.1982 tarihinde son buldu ve o tarihte Yüksek Mahkeme verdiği bir hüküm ile Mağusa Kaza Mahkemesinin daha önce anılan iptal emrini iptal etti. 20.5.1982'de ise Şehzade Lefkoşa Kaz-a Mahkemesinde açtığı 566/82 sayılı bir dava ile kendisi ile müstedi arasında yapılan ve daha önce anılan 18.1.1980 tarihli anlaşmanın bir takım nedenlerle geçersiz olduğunun beyanını ve ek olarak tazminat talep etti. Bu dava el'an sonuçlanmadı.

27.10.19-82 tarihinde, müstedi, Kazazede Gemiler ve Deniz Enkazı Mukayyidine gönderdiği bir yazı ile 429/80 sayılı davadaki hükme atıfta bulundu ve bu hükümde belirlenen miktarı Türk Bankasının Lefkoşa Merkezi Şubesinde 01-11953-32 sayılı hesaba yatırdığını, arzu e-dilmesi halinde bu miktarın çekilebileceğini bildirdi ve Fasıl 298 madde 28 uyarınca kendisine bir makbuz verilmesini talep etti. Mukayyit bu miktarı Bankadan çekmediği gibi müstedinin talep ettiği makbuzu da vermedi. Bunun üzerine müstedi işbu istidayı d-osyaladı ve Mukayyidin yasal görevi olan talep edilen makbuzu verme işleminin yerine getirilmesini sağlayacak bir mandamus emrinin isdarını talep etti.

429/80 sayılı davada verilen hüküm Şehzade aleyhine verilmiş bir hükümdür. Müstedi, sözü edilen hükmün- Şehzade aleyhine verildiğini kabul etmekle beraber bunun sadece şekil itibarıyle doğru olduğunu, Şehzade ile aralarında yapılan anlaşma ve müstedinin vermiş olduğu teminat mektubu hükümleri ışığında aslında ve gerçekte bu hükmün kendisi tarafından tatmin -edilmesi gerektiğini iddia etti.

Müstedi ile Şehzade arasında yapılan anlaşmalar hakkında benim bu safhada birşey söylemem doğru olmaz. Esasen bu anlaşmanın geçerliliği Lefkoşa Kaza Mahkemesinde açılan 566/82 sayılı davada konu edilmiştir. Bu dava sonuçl-anmadan müstedinin talep ettiği mandamus emirnamesinin isdarı sakıncalı olabilir. Esasen müstedinin talep ettiği mandamus emirnamesinin isdar edilmemesi halinde, bu hususun müstediyi ciddi ve olumsuz yönde etkileyeceği kanısında değilim. Bu nedenlerle takd-ir hakkımı kullanarak talep edilen emirnamenin 566/82 sayılı dava sonuçlanmadan verilmesi taraftarı değilim.

N.Ergin Salâhi: Bu meselede olgular özetle şöyledir; Mahkemeye ibraz edilen 17.1.1980 tarihli bir satış belgesi ile (bill of sale) müstedinin Pet-rolina III isimli bir tankerin mukayyet mal sahibi olan Lefkarides Bross Marine Ltd.'in yetkili vekili Enrico Mazier'den satın aldığı ve bilâhare 18.1.1980 tarihinde yazılı bir anlaşma tahtında müstedi, Mağusa'da yangından zarar görmüş şekli ile Petrolina -III isimli gemiyi Hasan Halil Şehzade'ye 90,000 sterline sattığı görülmektedir. Bu anlaşmaya göre Şehzade sözü edilen tankeri olduğu gibi satın almış, müstedi ise tankerin kurtarma ameliyesine ilişkin tüm taleplerin bizzat kendisi tarafından karşılanmasını- taahhüt etmiştir. Devlet konu tankerin kurtarma masraf ve ücertini tesbit ve tahsil için Mağusa Kaza Mahkemesinde 429/80 sayılı davayı ikamet etmiştir. Konu gemi devletce tutuklanmış ve bilâhare belirli bir safhada müstedi gerekli teminatı vererek geminin- kurtarılmasını sağlamıştır. Neticede 429/80 sayılı dava sonuçlanarak 1,090,000TL kurtarma ücreti ve 150,000 TL özel tazminat için Kıbrıs Türk Federe Devleti leyhine hüküm verilmiştir. Hükümden sonra teminatı veren ve ödemekle mükellef kişi olarak müstedi -bu miktarları Devlete ödemeyi teklif etmiş ancak teklifi kabul edilmeyince müstedi bu miktarı bankaya yatırarak müstedaaleyhe bildirmiş ve Fasıl 298 madde 28 altında kendisine bir makbuz verilmesini talep etmiştir. Bu parayı alarak gerekli makbuzu vermekte-n imtina eden müstedaaleyh aleyhine, müstedi, önümüzdeki mandamus istidasını dosyalamıştır. Öyle anlaşılıyor ki 429/80 sayılı dava esas itibarı ile Fasıl 298 madde 30'a istinaden kurtarma masraf ve ücretlerinin tesbit ve tahsili için başlatılmış ve neticed-e yukarıda belirtilen miktarlar için hüküm verilmiştir.

Fasıl 298 madde 30 altında verilen bir taahhüt Mahkeme önünde verilen bir taahhüt gibi işlem görüp icra edilebileceği konu maddenin son paragrafında görülmektedir. Bu durumda konu dava neticelendikt-en ve ödenecek miktar belirlendikten sonra bu miktarın devletçe tahsil edilerek madde 28 uyarınca Kazazede gemiler ve Deniz Enkazı Mukayyidi tarafından bir makbuz verilmesi gerekli idi.

Önümüzdeki meslenin duruşması safhasında Hasan Halil Şehzade, istida-ya taraf olarak eklenmiş ve ona da söz hakkı tanınmıştır. Avukatının iddiasına göre müstedi ile Hasan Halil Şehzade ile müstedi arasında aktedilen satış senedinin beraraf edilmesi için Lefkoşa Kaza Mahkemesinde 566/82 sayılı dava açılmıştır. Mandamus emri-nin verilmesi halinde 566/82 sayılı davada tarafların durumunun etkileneceği ileri sürülerek mandamus emrinin verilmemesini ileri sürmüştür. Kanımca halen karara bağlanmamış olan 566/82 sayılı davanın konusu ile 429/80 sayılı karara bağlanmış davanın konus-u tamamen farklıdır ve mandamus emrinin verilmesi halinde 566/82 sayılı davanın etkilenmesi söz konusu değildir. Şu anda önümüzde 429/80 sayılı davadaki karar ile kesinleşen kurtarma ücreti ve tazminatı mevcuttur ve ihtilâf konusu değildir. Devlet tarafınd-an kurtarma ücretinin tesbit ve tahsili için açılan 429/80 sayılı davada hüküm verildikten ve kesinlik kazandıktan sonra Fasıl 298 madde 28 uyarınca gerekli işlemler yapılarak müstedi tarafından talep edilen makbuzun verilmesi, başlatıan işlemlerin doğal b-ir sonucu olduğu gibi kanunun gerğidir.

Bu durumda mandamus emrinin verilerek müstedaaleyhin Fasıl 298 madde 28 uyarınca gerkli makbuzu müstediye vermesi hususunda emir verilmesi gerekir kanısındayım.


Aziz Altay: Sayın Yargıç N. Ergin Salâhi'nin vermiş- olduğu hükümde serdettiği görüş ve vardığı sonuçla hemfikirim.



Salih S. Dayıoğlu: Sonuç olarak istida oy çokluğu ile kabul edilir ve istidanın (a) paragrafı uyarınca bir mandamus emri verilir.



(Salih S. Dayıoğlu) (N. Ergin Salâhi) - (Aziz Altay)
Yargıç Yargıç Yargıç

30 Ocak 1984

















5






Full & Egal Universal Law Academy