Yargıtay Aile Dairesi Numara 7/2012 Dava No 2/2014 Karar Tarihi 16.04.2014
Karar Dilini Çevir:
Yargıtay Aile Dairesi Numara 7/2012 Dava No 2/2014 Karar Tarihi 16.04.2014
Numara: 7/2012
Dava No: 2/2014
Taraflar: Arzu Akış ile İbrahim Beyazbayram arasında
Konu: Velayet - Velayetin değiştirilmesi - Boşanma yanında küçüğün velayetinin Davalı anneye verilmesi - Davacı, boşanmadan sonra koşullarda ciddi değişiklikler olduğunu ileri sürerek velayetin değştirilerek kendisine verilmesini talep etti - İlk Mahkeme velayet kararını değiştirerek küçüğün velayetini Davacıya vermesi - Davakının kararı istinafı - Yargıtayın istinafı kabul ederek, Alt Mahkemenin velayeti değiştiren kararını iptal etmesi.
Mahkeme: Yrg/aile
Karar Tarihi: 16.04.2014

-D. 2/2014
Yargıtay/Aile Hukuk 7/2012
(Girne Aile Dava No: 43/2011)

Yüksek Mahkeme Huzurunda.

Mahkeme Heyeti: Şafak Öneri, Narin F.Şefik, Hüseyin Besimoğlu.

İstinaf eden: Arzu Akış, Girne
(Davalı)

-ile-

Aleyhine istinaf edile-n: İbrahim Beyazbayram, Girne.
(Davacı)


A r a s ı n d a.


İstinaf eden namına: Avukat Mustafa Şener
Aleyhine istinaf edilen namına: Avukat Işın Çelebi.


Girne Aile Mahkemesi Kıdemli Yargıcı Talat Usar'ı 43/2011 sayılı davada 17.9.201-2 tarihinde verdiği karara karşı Davalı tarafından yapılan istinaftır.

-------------

K A R A R


Şafak Öneri: İşbu istinafta, Mahkemenin hükmünü, Sayın Yargıç Hüseyin Besimoğlu okuyacaktır.

Hüseyin Besimoğlu: İstinaf Eden/Davalı ile Aleyhine -İstinaf Edilen /Davacı, Girne Aile Mahkemesinin 76/09 sayılı davasında, 23.12.2009 tarihinde boşandılar.

Boşanma kararına göre; 27.8.2005 doğumlu küçük Mehmet'in velayeti, İstinaf Eden/Davalı anneye verildi ve Aleyhine İstinaf Edilen/Davacının küçük Meh-met için, İstinaf Eden/Davalıya 1.1.2010 tarihinden itibaren 5 günlük lütufla ayda 600 TL nafaka ödemesine, Aleyhine İstinaf Edilen/Davacının küçük Mehmet'i, haftanın Çarşamba günleri, sabah saat 10.00'dan ö.s. saat 18.00'e kadar ve Cumartesi günleri sabah- saat 10.00'dan ö.s. 20.00'ye kadar alıp birlikte olmalarına ve bu şekilde şahsi münasebet kurmalarına ilişkin emir verildi.

Aleyhine İstinaf Edilen /Davacı, 8.4.2011 tarihinde, İstinaf Eden/Davalı aleyhine, istinafa konu davayı ikame etti ve boşanmadan -sonra, davaya konu teşkil eden zamanlarda, hem Davacının hem de Davalının koşullarında ciddi değişiklikler olduğunu ileri sürdü ve velayet emrinin değiştirilerek, küçük Mehmet'in velayetinin Aleyhine İstinaf Edilen/Davacıya verilmesine, Davalının küçük Meh-met için ayda 500 TL nafaka ödemesine emir verilmesini talep etti.

İstinaf Eden/Davalı, dosyaladığı müdafaa takririnde, küçük Mehmet'in yaşı itibarıyla anne bakım, sevgi ve şefkatine ihtiyacı olduğunu, Davacının evlendiğini, bu evlilikten bir çocukları o-lduğunu, velayetin değiştirilmesini gerektirecek bir durumun olmadığını ileri sürdü ve Davacının davasının iptalini talep etti.

Davanın yapılan duruşmasında, Alt Mahkeme, küçük
Mehmet'in, Davalı anne yanında kalmasının çocuğun bedeni ve fikri gelişimine- engel olacağı sonucundan hareketle, küçük Mehmet'in velayetinin Davacıya verilmesinin küçüğün mevcut
ve müstakbel menfaatleri açısından uygun olacağı bulgusunu
yaptı ve küçük Mehmet'in velayetinin, Aleyhine İstinaf
Edilen/Davacıya verilmesine karar ver-di.

Alt Mahkemenin kararı üzerine, İstinaf Eden/Davalı, bu istinafı dosyaladı.
İstinaf Eden/Davalı, istinafında 17 istinaf sebebi ileri sürmüş olmakla birlikte, istinaf sırasındaki argümanları dikkate alarak, istinaf sebeplerini bir başlık altın-da incelemeyi uygun buluruz:

"Alt Mahkeme, küçük Mehmet ile ilgili 23.12.09 tarihinde verilmiş olan velayet emrini, küçük Mehmet'in yararına olan herhangi bir makul sebep olmamasına rağmen değiştirilmesi ve küçük Mehmet'in velayetinin Aleyhine İstinaf Ed-ilen/Davacıya verilmesi konusunda 17.09.12 tarihli kararını vermekle hatalı davranmıştır."

İSTİNAFA KONU OLGULAR

İstinaf Eden/ Davalı 25.6.1985, Aleyhine İstinaf Edilen/ Davacı ise 25.7.1980 doğumludur.
Davacı ile Davalı 5.6.2004 tarihinde evlenmiş ve bu- evlilikten 27.8.2005 doğumlu "Mehmet" isimli bir çocukları meydana gelmiştir.
Davacı ile Davalı, Girne Aile Mahkemesinde Davacının ikame etmiş olduğu 76/09 sayılı davada 23.12.09 tarihinde boşanmıştır.
Boşanma sonucunda küçük Mehmet'in velayeti Davalıya v-erilmiştir.
- Davacı, 7.4.2010 tarihinde yeniden evlenmiş ve bu
evlilikten bir çocukları olmuştur. Davacının eşi hemşire
olarak çalışmaktadır.
Davacı Esentepe'de, annesine ait olan 1 dönümlük arazi içine yapılmış tek katlı evde eşi ile birlikte ikamet- etmektedir.
Davacı, lise mezunu olup, Girne Akçiçek Hastahanesinde ambulans şöförü olarak çalışmakta ve ayda takriben 2170TL aylık maaş almaktadır.
Davalı, Beşparmak köyünde, babasına ait olan bir evde, anne ve babası ile birlikte kalmaktadır ve Davalının-, küçük Mehmet ile kaldığı ayrı odaları vardır.
Davalı ortaokul mezunu olup, Girne'de bir konfeksiyon mağazasında çalışmakta ve takriben ayda 1131 TL maaş almaktadır.
Küçük Mehmet, dava ile ilgili tarihlerde Çatalköy İlkokulunda birinci sınıfa devam etmek-tedir.

İNCELEME:

İstinaf Eden/Davalı Avukatı, Alt Mahkemenin, 76/2009 sayılı davada, küçük Mehmet'in velayeti ile ilgili verilmiş olan 23.12.2009 tarihli emrin değiştirilmesini gerektirecek ve küçük Mehmet'in yararına olan özel bir sebep bulunduğu kon-usunda Davacının, ciddi ve inandırıcı şahadet sunmamasına rağmen, 7 yaşında ve anne sevgi, şefkat ve bakımına muhtaç olan küçük Mehmet'in velayetinin Davalı anneden alınıp yeniden evlenen Davacı babaya vermekle hatalı olduğunu iddia etmektedir.

Velayet, -çocuğun korunması amacını güden bir müessesedir.
Velayet kamu düzenine ilişkin olup, bu hususta, ana ile babanın istek ve beyanlarından ziyade, çocuğun menfaatlerinin dikkate alınması zorunludur. Velayet hakkının kullanılması, çocukların korunması ve yetiş-tirilmesine yönelik kamusal bir temele dayandırıldığından, bu hususta mahkemelere, müdahale etme ve karar verme yetkisi tanınmıştır.

Evlilik birliğinin sarsılması nedeni ile konu mahkemeye intikal ettiği zaman çocukların korunmaları, öğrenimleri ve eğiti-mleri ile ilgili ne tür emirler verilebileceği, 1/98 sayılı Aile Yasası'nın 28, 30, 32 ve 44. maddelerinde düzenlenmiştir.

Aile mahkemelerinin: boşanma veya yasal ayrılık davası bitinceye kadar, çocukların korunmalarına ilişkin uygun göreceği geçici- emirler verebileceği Yasanın 28(4) maddesinde; boşanmaya hükmedildiği zaman, tarafların evliliklerinden olan çocukların veleyetini almayan tarafın, çocukların öğrenimleri için gerekli olan harcamaların belirlenecek orandaki bir miktarını karşılamasına ka-rar verebileceği Yasanın 30 (2)
(ç) maddesinde; çocukların öğrenim, eğitim ve diğer giderlerinin ana ve babanın kendi güçleri oranında olmak
üzere karşılanacağına dair emir verilebileceği Yasanın 44. maddesinde düzenlenmiştir.

Küçük Mehmet'in velayeti,- 76/09 sayılı davada, 23.12.2009 tarihli boşanma kararı sonucu, İstinaf Eden/Davalı anneye verilmiştir. Aleyhine İstinaf Edilen/Davacı, Girne Aile Mahkemesinde, 8.4.2011 tarihinde ikame etmiş olduğu başka bir davada, küçük Mehmet ile ilgili 23.12.2009 tari-hli velayet emrinin değiştirilmesini gerektirecek sebepler bulunduğunu ileri sürmüş, davanın yapılan duruşmasında Alt Mahkeme, küçük Mehmet'in, Davalı anne yanında kalmasının çocuğun bedeni ve fikri gelişimine engel olacağı nedeni ile daha önce verilmiş o-lan mahkeme emrini değiştirip küçük Mehmet'in velayetinin Davacı babaya verilmesine emir vermiştir.

İstinafa konu olan dava, velayet emrinin değiştirilmesi ile ilgilidir.

Velayet emrinin değiştirilmesine yönelik 1/98 sayılı Yasada açık bir düz-enleme olmamakla birlikte, Yasanın 32. maddesinin buna cevaz verdiği anlaşılmaktadır.

1/98 sayılı Aile Yasası'nın 32. maddesi aynen şöyledir:

"32. Boşanan taraflardan birinin evlenmesi, ülkeden ayrılması, ölümü veya başka herhangi bir nedenle koşulların- değişmesi halinde mahkeme, diğer tarafın veya hale göre o tarafın ana veya babasının istemi üzerine çocuklara ilişkin yeni bir emir verebilir."

Görüldüğü gibi, 1/98 sayılı Aile Yasası'nın 32. maddesinin, bazı koşullarda, boşanma sonucu çocuklarla ilgili- verilmiş olan emirlerin değiştirebileceğine imkan tanıdığı anlaşılmaktadır.

Yasanın ilgili maddesine göre; boşanan taraflardan birinin istemi üzerine, çocuklara ilişkin yeni bir emir: a)evlenme, b)ülkeden ayrılma, c)ölüm, d)başka herhangi bir nedenl-e koşulların değişmesi halinde verilebilmektedir.

a, b ve c'de ifade edilenler gayet açıktır. Ancak d'de ifade edilen, koşulların değişmesini gerektirecek başka herhangi bir nedenin olup olmadığının tespiti her davanın
kendi özel olguları içinde v-e sunulan şahadet ışığında incelenip değerlendirileceği için, bu konuda mahkemelerin
geniş takdir yetkisi olduğu kabul edilmelidir.

Çocukların velayeti konusunda karar verirken, mahkemenin göz önünde bulundurması gereken en önemli faktör, çocukların yara-rıdır. Mahkeme bu gibi meselelerde geniş takdir hakkına sahiptir. (gör: Yargıtay Aile Hukuk 1/89 (D.1/89) (TC Yargıtay 2.HD 9.03.1999 tarihli E 2022 K 2077)

6/1996 sayılı Çocuk Haklarına Dair Sözleşmenin Onaylanmasının Uygun Bulunmasına İlişkin Yasan-ın birinci kısmının 3. maddesinin 1. fıkrasında da benzer bir düzenleme bulunmaktadır.

maddenin 1. fıkrası aynen aşağıda olduğu gibidir:

"1.Kamusal ya da özel sosyal yardım kuruluşları, mahkemeler, idari makamlar veya yasama organları tarafından yapıl-an ve çocukları ilgilendiren bütün faaliyetlerde ,çocuğun yararı temel düşüncedir."


Görüldüğü gibi, velayet konusunda en temel unsur olarak, çocuğun yararı göz önünde tutulmalıdır. Bu hususlar göz önünde tutularak, 1/98 sayılı Yasanın 32. maddesindeki hu-suslar incelenmelidir.

Sunulan şahadete göre Küçük Mehmet, 27.8.2005 doğum tarihlidir. Boşanmaya hükmedildiğinde, küçük Mehmet'in velayeti İstinaf Eden/Davalı anneye verilmiş ve velayetin değiştirilmesi ile ilgili dava 8.4.2011 tarihinde ikame edilmiştir.- Karar, 17.9.2012 tarihinde okunmuştur. Buna göre küçük Mehmet dava açıldığı tarihte 5 yaşında 8 aylık, karar tarihinde ise takriben 7 yaşında idi.

İstinaf Eden/Davalının evli olmadığı, Kıbrıs'ta ikamet ettiği ve hayatta olduğu ihtilaflı değildir. Bu nede-nle bu hususlar velayetin değiştirilmesinde etken olamayacağından, istinafa konu davada, Davalı aleyhine dikkate alınmaları mümkün değildir.

Velayeti talep eden Aleyhine İstinaf Edilen/Davacının yeniden evlendiği ve bu evlilikten bir çocukları oldu-ğu şahadetle ortaya çıkan bir husustur. Davacının evli olduğu şahadetle ortaya çıktığı için, bu husus, velayet emrinin değiştirilip değiştirilmemesinde dikkate alınmalıdır.

Bu istinafta karara varılması gereken husus, velayet emrininin değiştirilmesini -gerektirecek nedenlerin olup olmadığıdır. Bu nedenle, velayet emrinin değiştirilmesine etken olan nedenlerin tespiti, velayet emrinin değiştirilmesinde önem arzetmektedir.

Velayet emrinin değiştirilip değiştirilemeyeceğine etken olacak olan diğer başka k-oşulların olup olmadığı veya bunların tespiti, mahkemenin takdir yetkisi içinde olup, bu husus sunulan şahadete göre değerlendirilmelidir.

Aleyhine İstinaf Edilen/Davacı, küçük Mehmet'in İstinaf Eden/Davalı ile birlikte ikamet ettiği evin, gayrisıhhi koşu-llarda olduğunu, küçüğün ilkel ve elverişsiz şartlarda yaşadığını, annesi ile birlikte yattığını, bazı suçlardan sabıkalı olan dayıların da aynı evde kaldığını, Davalının sosyal ve kültürel düzeyinin düşük olduğunu, yerleşim yerinde okul olmadığını, Davalı-nın ortaokul mezunu olup eğitim seviyesinin düşük olduğunu, Davacının lise mezunu olup eğitim seviyesinin yüksek olduğunu, çalışma saatlerine göre gerekli ayarlamaları yaparak küçük ile daha fazla ilgilenebileceğini, oysa Davalı annenin bütün gün çalıştığı-nı ve küçükle yeterince ilgilenemediğini, sağlık ve eğitimi ile ilgilenemediğini, analık görevlerini savsakladığını ileri sürmüş ve yeniden evlenip aile yuvası kuran Davacının bu evlilikten bir çocuğu olduğunu, eşi ile birlikte küçüğe daha iyi bakabilecekl-erini ileri sürüp, izah edilen nedenlerle, velayetin değiştirilmesini talep etmiştir.

Alt Mahkeme, sunulan şahadeti incelemiş ve küçük Mehmet'in anne sevgi ve şefkatine ihtiyaç duyacak yaşta olduğunu,
annenin ve babanın küçüğün bakımı, sağlığı ve eğ-itimi ile ilgilendiğini, bu konuda bir sorunu olmadığını, küçüğün kalmakta olduğu evin sağlıksız ve yetersiz olmadığını ve küçüğün dayılarının aynı evde kalmadıklarını kabul etmiştir.


Alt Mahkeme, devamla, küçük Mehmet'in annesi ve onun ailesinin sosyo--ekonomik ve kültür düzeyinin düşük olduğu, annenin çalışma saatleri süresince evden uzak kaldığı ve eve geç gelmesi nedeni ile küçük ile sınırlı bir süre ilgilendiği, maaşının düşük olduğu, babanın da çalıştığı, ancak babanın evli olması nedeni ile hem ke-ndisinin hem de eşinin küçükle daha fazla ilgilenebileceği hususlarını dikkate almış ve bu durum karşısında, küçük Mehmet'in Davalı anne yanında kalmasının, çocuğun bedeni ve fikri gelişimine engel olacağı sonucuna ulaştığından, küçüğün velayetinin Davacı -babaya verilmesinin, küçük Mehmet'in mevcut ve müstakbel menfaatleri açısından daha uygun olacağı bulgusunu yapmıştır.

Velayeti alan tarafın çocuğa yeterli ilgiyi göstermemesi veya yükümlülüklerini ağır biçimde savsaklaması veya velayet görevini kötüye k-ullanması veya ihmal etmesi halinde, mahkeme çocuğun üstün yararını dikkate alarak, velayet emrinin değiştirilmesine emir verebilir.( gör.TC Yargıtay 2. HD 5.2.1993 E 712 K 889")

İstinafa konu olan davadaki şahadet incelendiğinde, İstinaf Eden/Davalı-nın velayet görevini kötüye kullandığı veya ihmal ettiği veya yükümlülüklerini ağır biçimde savsakladığı konusunda şahadet bulunmamaktadır.

Velayeti alan tarafın çalışmasının ve onun çalıştığı süre içinde küçüğe anneannesinin bakmasını tek başına vel-ayet emrinin değiştirilmesine bir gerekçe olarak görmek, gelişen hayat koşullarımız içinde mümkün görülmemektedir.

Sunulan şahadete göre; boşanma sırasında, küçük Mehmet'in velayeti İstinaf Eden/Davalıya verilirken de İstinaf Eden/ Davalı annenin ve A-leyhine İstinaf Edilen Davacı babanın sosyo- ekonomik ve kültür durumun aynı olduğu anlaşılmaktadır. Gerek annenin gerekse babanın çalışmalarına rağmen, küçük Mehmet'e gereken ilgi, sevgi ve şefkatı göstermiş oldukları, olanakları ölçüsünde küçüğe maddi ka-tkıda bulundukları şahadetle ortaya çıkan ve Alt Mahkemece de kabul edilen hususlardır.

İstinaf Eden/Davalının, Girne'de bir butik mağazasında çalıştığı, çalıştığı saatlerde küçük Mehmet'e anneannesinin baktığı ihtilaflı değildir. Aleyhine İstinaf E-dilen/Davacının da ambulans şöförlüğü yaptığı, evli ve bir çocuk sahibi olduğu kayıtlardan görülmektedir.

Alt Mahkeme, Mehmet'in sağlığı, eğitimi ve bakımıyla İstinaf Eden/ Davalı annenin ilgilendiğini ve bu konuda bir sorun olmadığını kabul etmekted-ir.

Küçük Mehmet'in, sabıkalı olan dayıları ile aynı evde ikamet ettiği ileri sürülmüş olmakla beraber, bu husus sunulan şahadet ışığında incelenmiş ve Alt Mahkeme tarafından kabul edilmemiştir. (Mavi 230)

Anne ve baba küçüklerin bakımından kendi -mali güçleri oranında sorumlu olduklarından, bir tarafın mali durumunun düşük olması, velayetin değiştirilmesinde etkili bir unsur olarak görülmemelidir. Sosyo-ekonomik ve kültürel durumun düşüklüğünün, velayet emrinin değiştirilmesine olan etkisi, her dav-anın kendi olguları içinde değerlendirilmesi gereken bir husustur. Bu nedenle, bu davada, sosyo-ekonomik ve kültürel durum nedeni ile, İstinaf Eden/Davalının velayet görevini savsaklandığını kabul etmek doğru bir yaklaşım değildir.

Velayeti talep eden ba-ba, yeniden evlenmiş olup bir çocuk sahibidir. Aleyhine İstinaf Edilen/Davacı, kendisinin çalıştığı zamanlarda küçük Mehmet'e üvey annenin veya babaannenin
bakabileceğini iddia etmektedir.

Aleyhine İstinaf Edilen/Davacının 23.12.2009 tarihli boşanma hük-münden sonra velayet emrinin değiştirilmesi için 13.10.2010 tarihli bir istida dosyalaması, bu istidayı 2.11.2010 tarihinde geri çekmesi ve bilahare 8.4.2011 tarihinde istinafa konu istidayı dosyalaması, velayet emrinin değiştirilmesi bakımından iyi niyetl-i bir yaklaşım değildir.

Küçük Mehmet, yukarıda ifade edilmiş olduğu gibi, dava tarihinde 5 yaşında 8 aylık, karar tarihinde ise takriben 7 yaşında idi.

Küçük yaşta olan çocukların anne bakım, sevgi ve şefkatine ihtiyaçları olduğu dikkate alındığı-nda, küçüğün yararına ciddi bir neden olmadıkça, velayetin anneden alınıp, yeniden evlenen babaya verilmesi küçüğün menfaatine değildir.

Aleyhine İstinaf Edilen/Davacı, İstinaf Eden Davalının sosyo-ekonomik ve kültürel durumunun düşük olduğu nedeniy-le Davacının, Davalıya nazaran küçük Mehmet'e daha iyi bakabileceğini ileri sürmüştür. Bu husus yukarıda
incelenmiş ve bu nedenle velayetin savsaklandığı bulgusuna varılamayacağına değinilmişti.

Alt Mahkeme, velayet konusunu genel olarak ve detaylı-
bir şekilde incelemiş olmakla birlikte, velayet emrinin değiştirilmesi ile ilgili kriterleri detaylı olarak incelememiştir. Velayet emrinin Davalıya verilmesinden sonra, Davalının küçük Mehmet'e yeterli ilgiyi göstermediği veya yükümlülüklerini ağır biçi-mde savsakladığı veya velayet görevini kötüye kullandığı veya ihmal ettiği konusunda Alt Mahkemenin bulgusu yoktur. Alt Mahkeme buna rağmen, küçük Mehmet'in velayetinin değiştirilmesine ve küçüğün anneden alınıp babaya verilmesine karar vermiştir.

Tü-m söylenenleri dikkate aldığımızda, velayet emrinin değiştirilmesi konusunda küçüğün yararına olan bir neden olmamasına rağmen, Alt Mahkemenin velayet emrinin değiştirilmesi yönündeki bulgusu hatalı olmuştur.
Netice olarak, İstinaf Eden/Davalı istinaf seb-eplerinde başarılı olduğu için, istinafı kabul edilir ve Alt Mahkemenin küçük Mehmet'in velayetinin değiştirilmesi ile ilgili kararı iptal edilir.

İstinaf masrafları, Aleyhine İstinaf Edilen tarafından ödenecektir.



Şafak Öneri Narin F. Şefik- Hüseyin Besimoğlu
Yargıç Yargıç Yargıç


16 Nisan, 2014











11






Full & Egal Universal Law Academy