Yargıtay Aile Dairesi Numara 1/2012 Dava No 1/2014 Karar Tarihi 07.03.2014
Karar Dilini Çevir:
Yargıtay Aile Dairesi Numara 1/2012 Dava No 1/2014 Karar Tarihi 07.03.2014
Numara: 1/2012
Dava No: 1/2014
Taraflar: Feridun Denyalı ile Arzu Denyalı n/d Arzu Alibeyi arasında
Konu: Boşanma - Velayet - Mal Paylaşımı - Yoksulluk nafakası - Yoksulluk nafakası ile ilgili iddiaları kanıtlayacak şahadet sunulmadığı halde Alt Mahkemenin yoksulluk nafakasına emir vermesi - Yoksulluk nafakası ile ilgili kararın istinaf edilmesi - Yargıtayın, Alt Mahkeme kararını hatalı bulup iptal etmesi.
Mahkeme: Yrg/aile
Karar Tarihi: 07.03.2014

-D. 1/2014
Yargıtay/Aile Hukuk No.1/2012
(G/Mağusa Aile Dava No: 198/2008)

Yüksek Mahkeme Huzurunda.

Mahkeme Heyeti:Ş-afak Öneri,Narin F. Şefik,Hüseyin Besimoğlu.

İstinaf eden: Feridun Denyalı, G. Mağusa.
(Davalı)

-ile-


Aleyhine istinaf edilen: Arzu Denyalı n/d Arzu Alibeyi, Gazi
Mağusa.
(Davacı)


A r a s ı n d a.
-
İstinaf eden namına: Avukat Alper Dede
Aleyhine istinaf edilen tarafından : Avukat Boysan Boyra.


Gazimağusa Aile Mahkemesi Kıdemli Yargıcı Düriye Elkıran'ın 198/2008 sayılı davada 29.11.2011 tarihinde verdiği karara karşı Davalı tarafından yapılan istin-aftır.


-----------


K A R A R


Şafak Öneri: İşbu istinafta, Mahkemenin hükmünü, Sayın Yargıç Hüseyin Besimoğlu okuyacaktır.

Hüseyin Besimoğlu: Davacı ile Davalı, 31.5.2003 tarihinde, Mağusa Evlendirme Memurluğunda evlendiler. Bu evlilikte-n 9.11.2006 tarihinde Selay isimli bir çocukları dünyaya geldi. Bu evlilik, tarafların ilk evliliği olup, taraflar arasında daha önce davalaşma olmadı.

Davacı, Mağusa Aile Mahkemesinde, Davalı aleyhine, 15.10.2008 tarihinde, 198/2008 sayılı davayı ikame -etti ve Davalının kusur ve kabahatleri nedeniyle, aile birliğinin sarsıldığını, ailevi ilişkilerin birlikte yaşamı olanaksız hale koyacak derecede çekilmez hale geldiğini ve gerginleştiğini, tarafların birlikte yaşamalarının imkansız olduğunu ileri sürdü v-e Davacı lehine, Davalı aleyhine boşanma, boşanma nedeni ile Davacı yoksul duruma düçar olacağı için ayda 1000 TL yoksulluk nafakası, 50,000TL manevi tazminat, evlilik birliği içinde edinilen malların Davacı lehine, 2/3 oaranında paylaştırılması, küçük Sel-ay'ın velayetinin Davacıya verilmesi ve küçük için nafaka ödenmesine hüküm verilmesini talep etti.

Davalı, dosyaladığı müdafaa ve mukabil talep layihası ile, Davacı ile Davalı arasında aile birliğinin sarsılmasını gerektirecek bir sebep olmadığını, Daval-ının herhangi bir kusur ve kabahatinin olmadığını, bu nedenle Davacının davasının reddedilmesi gerektiğini ileri sürdü ve her halûkarda boşanma hükmü verilmesi halinde, evlilik birliği içinde edinilen malların Davalı lehine 2/3 oranında paylaştırılması ve -küçük Selay'ın velayetinin Davalıya verilmesi ile ilgili mukabil talep gereğince hüküm talep etti.

Davanın duruşması yapıldı ve Alt Mahkeme, Davacı lehine ve Davalı aleyhine aşağıdaki şekilde hüküm verdi:

"A. Taraflar arasındaki ailevi ilişkilerin birli-kte
yaşamı olanaksız veya çekilmez bir hale koyacak
kadar önemli surette gerginleştiğinden tarafların
boşanmalarına;
B. Küçük Selay'ın velayetinin Davacıya verilmesine;
C. Davalının küçük Selay'ı her hafta, Çarşamba
gü-nleri 14:00-18:00 Cumartesi günleri saat 10:00-
18:00 saatleri arasında ve yine dini bayramların
2. günleri sabah saat 10:00'dan 18:00'e kadar
alıp gezdirmekte, birlikte olmakta ve şahsi
münasebet kur-makta serbest olmasına;
D. Davalının küçük Selay için Davacıya, 1.12.11'den
başlamak üzere ayda 400TL iştirak nafakası
ödemesine;
E. Davalının, Davacıya 1.12.11'den itibaren ayda
1000TL yoksulluk naf-akası ödemesine;
F. 2 adet dijital çerçevenin, salon takımının (2 üçlü
+ 4 adet tekli koltuk), 2 adet (8) lambalı ve (2)
adet tek lambalı avizenin, bir adet büfe + 1 adet
tek kaplı gümüşlük + 1 adet çift kapıl-ı gümüşlüğün
+ 1 adet görüntülü intercomun, bir çift kapılı
buzdolabının, 1 adet gömme ocak+fırının, 1 adet
aspiratörün, 1 adet su sebilinin, 1 adet tost
makinesinin, 1 adet ekmek makinesinin, 1 adet cam-
ızgaralığın, 1 adet 2 ½ kişilik yatak + 2 komodin
+1 şifonyer +12,000 BTU klima + avize +duvar
dolabının, bir adet dolaplı yatak + 9,000 BTU
klima + duvar dolabının, 3 adet koridor halısı + 1
- adet giriş halısı + 1 mutfak halısının Davacıda,
Panasonic marka el kamerasının, digital fotoğraf
Makinesinin, 33,000 BTU buzluk tipi klimanın, 109 ekran Toshiba TV'nin 1 adet receiver + 2 adet çanak antenin, 1 adet TV dolabının, dikey dondurucunun 8 ki-şilik masa ve sandalyenin, 1 ½ kişilik yatak + 1 komodin + 1 bilgisayar + 1 adet 12,000 BTU klimanın Davalıda kalmak suretiyle menkullerin paylaştırılmasına Emir ve Hüküm verilir.
Masraf emri verilmez."


Davalı, Alt Mahkemenin bu hükmü nedeniyle hu-zurumuzdaki istinafı dosyaladı.

İstinaf Eden/Davalı, istinafında, 9 istinaf ileri sürmüş olmakla birlikte, istinafın duruşmasında sadece 9. istinaf sebebi üzerinde durmuş, diğer istinaf sebeblerinde ise ısrarcı olmamıştır.

9. istinaf sebebi özetle aşağ-ıdaki gibidir:

"Alt Mahkeme, yoksulluk nafakası ile ilgili hukuki mevzuatı ve içtihadi kararlardaki prensipleri eksik ve yanlış değerlendirerek, şahadet sunulmamasına rağmen, Davalının, Davacıya ayda 1000TL yoksulluk nafakası ödemesine emir vermekle hatal-ı hareket etmiştir."

İNCELEME

İstinaf Eden/Davalı, Alt Mahkemenin yoksulluk nafakası ile ilgili hukuki mevzuatı ve içtihadi kararlardaki prensipleri eksik ve yanış değerlendiridiğini, şahadet sunulmamasına rağmen, Davalının Davacıya ayda 1000TL yoksullu-k nafakası ödemesine emir vermekle hatalı olduğunu iddia etmektedir.

Aleyhine İstinaf Edilen/Davacı ise, Alt Mahkemenin yoksulluk nafakası ile ilgili kararının hatalı olmadığını, bu sebeple istinafın reddini talep etmektedir.

İstinafa konu olan davada,- Alt Mahkeme, Davacı ile
Davalı arasındaki ailevi ilişkilerin birlikte yaşamı
olanaksız veya çekilmez bir hale koyacak kadar önemli
surette gerginleştiğinden, tarafların boşanmalarına, küçük Selay'ın velayetinin Davacıya verilmesine, Davalının küçük Sel-ay için 1.12.2011 tarihinden başlamak üzere, ayda 400TL nafaka ödemesine ve Davalının Davacıya 1.12.2011 tarihinden itibaren ayda 1000TL yoksulluk nafakası ödemesine hüküm vermiştir. Alt Mahkeme evlilik birliği içinde edinilen taşınır malların ise, kararda- izah edildiği şekilde paylaştırılmasına ayrıca karar vermiştir.

Boşanma sonucu yoksul duruma düşecek olan eş, kusuru olmasa dahi, geçimi için diğer eşten mali gücü oranında yoksulluk nafakası talep edebilir.

Bu husus 1/98 sayılı Aile Yasası'nın 30(2)(-B) maddesinde şu şekilde düzenlenmiştir.

30 (2)(B) Mahkeme boşanma nedeni ile yoksul kalacak tarafa,
diğer tarafın, kabahatsiz olsa dahi, nafaka olarak
uygun görülen herhangi bir meblağı ödemesine
hükmedebilir;
Anca-k nafakayı veren taraf,nafaka alan tarafın
yeniden evlendiği veya ortalama bir yaşam standardı
sağlayabilecek bir iş sahibi olduğu veya başka
bir nedenle gelirinde artış olduğu hususunda
mahkemeyi ikna ederse, nafaka mahkeme emri il-e gözden
geçirilir."

Yoksulluk nafakası ile ilgili hukuki durum, Yargıtay/Aile Hukuk 3-4/2010 (D.4/12) sayılı davada incelenmiş olduğu için, ilgili davada vazedilen hukuki prensipleri bu davada da aynen benimseriz.

Özetlemek gerekirse, yoksulluk na-fakası isteminde bulunan eşin yoksulluğa düşüp düşmeyeceği, mahkeme tarafından araştırılarak karara bağlanmalıdır. Nafaka isteminde bulunan eşin kabahatlı veya kabahatsız olup olmadığı önemli olmamakla birlikte, nafaka isteminde bulunan eşin kabahati, nafa-ka isteminde bulunulan eşin kabahatinden daha fazla olmamalı ve nafaka miktarı nafaka yükümlüsü eşin mali gücü ile orantılı olmalıdır.

Bu nedenle yoksulluk nafakası miktarı, nafaka isteminde bulunan eşin zorunlu ihtiyaçlarını karşılayacak ve onu yoksulluk-tan kurtaracak bir miktar olacağı için, yoksulluk nafakasının miktarı tespit edilirken, nafaka yükümlüsünün mali gücü ile diğer tarafın zorunlu ihtiyaçları arasında bir denge kurulmalıdır.

Alt Mahkeme kararında yoksulluk nafakası ile ilgili şu görüşlere y-er verilmiştir.(Mavi 572-573):

"Davacının iş aradığı halde bulamadığı iddiasını da doğru kabul ederim. Evlilik süresince ihtiyaçları Davalı tarfından karşılanan Davacı, boşanma ile bundan mahrum kalacak, günlük, gerekli ihtiyaçlarını karşılamayacak duruma- düşecektir. Bir başka ifadeyle boşanma neticesinde Davacı yoksullaşacaktır. Bu nedenle de Davacı lehine nafaka emri vermek uygun ve adil olacaktır."

"Davalı, 2009 yılında Creditwest Banktan 5,000TL kredi almış ve bu krediyi aylık 251,67TL taksitlerle ger-i ödemektedir. Yine Davalının ifadesine göre Davalı borçlu olduğunu iddia ettiği kardeşine düzenli bir taksit ödememekte, eline ne geçerse veya elinde ne kalırsa onu vermektedir. Davalının maaşının 3,000TL olduğu ve bundan düzenli olarak 251,67TL taksit öd-ediğini göz önünde bulundurduğum zaman Davalının Davacıya ayda 1,000TL nafaka ödeyebileceğine kanaat getirdim."


Görüldüğü gibi, Alt Mahkeme, Davacının boşanma neticesinde yoksullaşacağını, Davalının 3000 TL maaş aldığını dikkate almış ve Davalının Davac-ıya ayda 1000TL nafaka ödeyebileceği kanaatine varmıştır.

Dava zabıtlarına göre, İstinaf Eden/Davalı, 2.6.1968, Aleyhine İstinaf Edilen/Davacı ise 26.2.1971 doğumludur. Taraflar 31.5.2003 tarihinde evlenmiştir. Davacı, evlilik birliği içinde bir müddet ça-lışmış, ancak daha sonra işinden ayrılmıştır. Davacının, adına kayıtlı, GZ 103 plakalı bir aracı vardır. Davacı ile Davalı adına olan 17,299 sterlin ise boşanma davası açılmadan önce, Davacı tarafından çekilip Davacının annesine verilmiştir. Alt Mahkeme, D-avalının küçük Selay'a ayda 400 TL nafaka ödemesine emir vermiştir.

Yoksulluk nafakası isteminde bulunan eşin yoksulluğa düşüp düşmeyeceği, mahkeme tarafından araştırılarak karara bağlanır.

Yoksulluk nafakasının tespitinde, eşlerin mali güçleri öne-mli bir etken olduğu için, yoksulluk nafakası tespiti için nafaka talep edilen eşin mali durumu dikkate alınarak karar verilmelidir. Buna göre, nafaka talep eden eş, yeterli ve sürekli gelire sahip ise, lehine yoksulluk nafakası verilmemelidir.

Yoksulluk -nafakasını talep eden Davacıdır. Davacı, boşanma nedeni ile zorunlu ihtiyaçlarının neler olduğunu, zorunlu ihtiyaçlarını karşılayacak mali imkanları haiz olup olmadığını, çalışıp çalışmadığını, çalışma gücünü haiz olup olmadığını,taşınır ve taşınmaz malın-ın olup olmadığını ve boşanma sonucunda zorunlu ihtiyaçlarını karşılayabilecek herhangi bir geliri olmadığından yoksul duruma düşeceğini kanıtlamakla mükelleftir. Bu sebeple; Davacı, zorunlu ihtiyaçlarının neler olduğu, mali kaynaklarının olup olmadığı, ç-alışıp çalışmadığı, taşınır veya taşınmaz malının olup olmadığı ile ilgili sunacağı şahadete ilaveten, aynı
zamanda nafaka ödeme yükümlüsünün, talep edilecek nafakayı ödeyebilecek mali imkanı haiz olduğu ile ilgili de şahadet sunmalıdır.

Dava celpna-mesinin nafaka ile ilgili bölümü aynen şöyledir (Mavi 11 para 15):

"Davacı boşandıktan sonra yoksulluğa düçar kalacak ve yaşam seviyesi hayli aşağılara düşecektir. Davacı yaşamını idame ettirebilmek için ayda 1000TL nafakaya ve/veya eş nafakasına ve/veya -yoksulluk nafakasına ihtiyacı vardır ve bunu davalıdan talep eder. Davalının aylık kazancı takriben 3000YTL'den az değildir ve Davacının talep ettiği nafaka ve/veya eş nafakası ödeyebilecek mali güce sahiptir."


Görüldüğü gibi, Davacı, dava layihasında, b-oşandıktan sonra yoksulluğa düçar kalacağını ve yaşam seviyesinin aşağıya düşeceğini, yaşam seviyesini idame ettirmek için 1000 TL nafakaya ihtiyacı olduğunu, Davalının aylık takriben 3000 TL kazancı olduğunu ve Davalının talep edilen nafakayı ödeyebilece-k mali imkanı haiz olduğunu ileri sürmüştür.
Davacı, dava layihasında boşanma sonucunda yaşam seviyesi düşeceğinden yoksullaşacağı için 1000 TL nafaka talep etmiş olmasına rağmen, şahadetinde, boşanma sonucu yoksul duruma düçar olacağı ile ilgili olarak; -zorunlu ihtiyaçlarının
neler olduğu, mali kaynaklarının olup olmadığı, çalışıp çalışamayacağı, taşınır veya taşınmaz malının olup olmadığı ile ilgili şahadet sunmadığı gibi nafaka ödeme yükümlüsünün de talep edilecek nafakayı ödeyebilecek mali imkanı hai-z
olup olmadığı ile ilgili de şahadet sunmamıştır. Davacı, şahadetinde, sadece 1000 TL nafaka talep etmiş ve Davalının mali gücünün 1000 TL'yi ödeyebilecek oranda olduğunu belirtmekle yetinmiştir. (Mavi 38,40,44)

Davacı, yoksulluk nafakası ile ilgili idd-ialarını kanıtlayacak şahadet sunmamasına rağmen, Alt Mahkeme, yoksulluk nafakası isteminde bulunan eşin yoksulluğa düşüp düşmeyeceği hususunu ve nafaka ödeme yükümlüsünün mali durumunu araştırmadan, dava layihasındaki talebe uygun olarak, Davalının Davacı-ya ayda 1000 TL yoksulluk nafakası ödemesine emir vermiştir.

Bilindiği üzere, Yargıtay, alt mahkemenin şahadetle ilgili bulgularına müdahale etmekte çekingen davranmaktadır, meğer ki alt mahkeme dikkate alması gereken hususları dikkate almasın veya -dikkate almaması gereken hususları dikkate alsın.

Yukarıda izah edilenler ışığında, Alt Mahkeme, Davacının ve Davalının mali durumları, Davacının zorunlu ihtiyaçları ve diğer hususlarda şahadet sunulmamasına rağmen ve yoksulluk nafakası ile ilgili hukuki- mevzuatı incelemeden, yoksulluk nafakası isteminde bulunan eşin yoksulluğa düşüp düşmeyeceğini ve nafaka ödeme yükümlüsünün mali durumunu araştırmadan, sadece Davacının dava layihasındaki taleplerine dayanarak, Davacının, boşanma sonucu yoksul duruma düşü-ceği ve Davalının 3000 TL maaş aldığı nedeni ile Davalının Davacıya 1000 TL nafaka ödeyebilecek mali gücü haiz olduğu kanaatine varması hatalı olmuştur.

İstinaf Eden, istinafında başarılı olduğu için Alt Mahkemenin yoksulluk nafakası ile ilgili kararı i-ptal edilmelidir.

Netice olarak;

İstinaf Eden, yoksulluk nafakası ile ilgili istinaf sebebinde başarılı olduğu için, istinafı kabul edilir ve Alt Mahkemenin yoksulluk nafakası ile ilgili kararı iptal edilir.


İstinaf masrafları için emir verilmez.

-

Şafak Öneri Narin F. Şefik Hüseyin Besimoğlu
Yargıç Yargıç Yargıç



7 Mart, 2014











3






Full & Egal Universal Law Academy