Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2019/1740 Esas 2019/2851 Karar
Karar Dilini Çevir:
Yargıtay
Dairesi: 20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/1740
Karar No: 2019/2851
Karar Tarihi: 22.04.2019

20. Hukuk Dairesi         2019/1740 E.  ,  2019/2851 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Türkiye ... Kurumu Genel Müdürlüğü tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R


Davacı ... Yönetimi vekili, 15.12.2009 havale tarihli dilekçesiyle, ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1974/68 - 51 sayılı acele elkoyma kararı ile 848 parsel sayılı taşınmazın davalı idare adına tapuya tesciline karar verildiğini, ancak; davaya konu taşınmazın 1964 yılında tapulama mahkemesinin kararı ile ... sayılan yerlerden olduğu gerekçesiyle kadastro tesbit harici bırakıldığını ileri sürerek, ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1974/68 E.- 51 K. sayılı, taşınmazın davalı idare adına tapuya kayıt ve tesciline dair verilen kararının iptali ile taşınmazın ... vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece, kamulaştırma kararının iptali davasında idarî yargının görevli olduğu gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 19/11/2012 tarih ve 2012/5976 – 12972 E-K sayılı kararıyla hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; "...Mahkemenin benimsediği şekilde uyuşmazlığın kamulaştırma kararının iptali istemine ilişkin olduğu yönündeki kabule katılma olanağı yoktur. Somut davanın, Türkiye ... Kurumu’nun (Türkiye ... İşletmeleri Kurumu) 06.10.1972 tarih ve 1092/492 sayılı kararı ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın bu kararı 29.05.1973 tarihinde onaylamasıyla alınan kamulaştırma kararının iptali istemiyle açılmadığı kuşkusuzdur. Ancak; davacı ... Yönetimi vekili 15.12.2009 havale tarihli dilekçesinde, çekişmeli taşınmazın davalı idare adına tapuya tesciline dair verilen ... Asliye Hukuk Mahkemesinin kararının iptalini istemiştir. Bilindiği üzere, kesinleşmiş bir mahkeme kararının iptali, kısmen veya tamamen değiştirilmesi, ancak, yargılamanın yenilenmesi yolu ile mümkün olabilir. Ancak; dava dilekçesinin bütününden talebin yargılamanın yenilenmesi olmadığı, dava ve talebin esasında taşınmazın tapu kaydının iptali ile ... niteliğiyle Hazine adına tesciline ilişkin olduğu, ancak; vekil tarafından hatalı olarak mahkeme kararının iptalinin talep edildiği anlaşılmaktadır. Kaldı ki, dava dilekçesindeki beyana değer verilerek, davanın mahkeme kararının iptali dolaysıyla yargılamanın yenilenmesi talebi olduğu kabul edildiği takdirde de, dava adli yargının görevi içindedir. Ayrıca, somut davanın idari bir tasarrufa karşı açılmadığı da tartışmasızdır. Hukuk Muhakemeleri Kanununun 119/1-ğ maddesine göre, açık bir şekilde talep sonucunun dava dilekçesinde bulunması gereken hususlardan olduğu, 119/2. maddesine göre ise, dava dilekçesinde talep sonucunun açık olmaması halinde, hâkim davacıya
eksikliği tamamlaması için bir haftalık kesin süre vereceği ve bu süre içinde eksikliğin tamamlanmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği düzenlenmiştir. Mahkemece, belirtilen yasal düzenleme uyarınca gerektiğinde davacı ... Yönetimi vekiline talep sonucunun açıklattırılması, taşınmazın tapu kaydı getirtilip, tarafların sunacakları deliller toplanarak sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken, yanlış hukukî nitelendirme ile davanın kamulaştırma kararının iptaline yönelik olduğu yönündeki kabule dayanılarak, yazılı şekilde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır..." denilmektedir.
Mahkemece bozma ilamına uyulduktan sonra yapılan yargılama neticesinde davanın kabulü ile dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... mahallesi 848 parsel sayılı taşınmazın tamamının ... vasfı ile Hazine adına kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, ... iddiasına dayalı tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 25.08.1992 tarihinde ilân edilerek kesinleşen sınırlaması evvelce yapılmış ormanlardan mahkeme kararları uyarınca ... olan yerlerin ... kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman ... bilirkişi tarafından kesinleşmiş ... tahdit haritasına, eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırma sonucunda çekişmeli taşınmazın kesinleşmiş ... sınırları içinde kaldığı gibi öncesinin hukuki niteliği itibariyle de ... sayılan yerlerden olduğu anlaşıldığına göre davanın kabulü yönünde kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, Kadastro Kanununun 36/A maddesinde yer alan kadastro işlemi ile oluşan tespit ve kayıtların iptali için Devlet veya diğer kamu kurum ve kuruluşları tarafından kayıt lehtarına karşı kadastro mahkemeleri ile genel mahkemelerde açılan davalarda davalı aleyhine vekâlet ücreti dâhil, yargılama giderine hükmolunmaz hükmüne rağmen davalı aleyhine yargılama gideri ile vekalet ücretine ve yine davanın kabulüne karar verilmesine rağmen davalı konumunda bulunan Hazine lehine vekalet ücretine hükmolunması doğru değil ise de belirtilen bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple; hükmün ikinci, üçüncü ve beşinci bentlerinin hükümden çıkarılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 22/04/2019 gününde oy birliği ile karar verildi.








Full & Egal Universal Law Academy