Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2011/5506 Esas 2012/3280 Karar
Karar Dilini Çevir:
Yargıtay
Dairesi: 16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/5506
Karar No: 2012/3280
Karar Tarihi: 06.04.2012

16. Hukuk Dairesi         2011/5506 E.  ,  2012/3280 K.
"İçtihat Metni"


MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO


Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında 200 ada 3 parsel sayılı 30.534,83 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı ve taksim nedeniyle ... adına tespit edilmiştir. Davacı ... ve ..., tapu kaydı ve miras hakkına dayanarak dava açmışlardır. Yapılan yargılama sonunda davanın reddine ve çekişmeli parselin tespit gibi tesciline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, davacı tarafın dayandığı 04.04.1952 gün ve 1 sıra numaralı tapu kaydının dava konusu taşınmazı kapsamadığı gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, kaydın revizyon durumunun araştırılması ve davacıların Dairemizce aynı gün temyiz incelemesi yapılan mahkemenin 2008/184, 185 ve 187 Esas sayılı dava dosyalarında da aynı tapu kaydına dayanmış olmaları nedeniyle dayanılan tapu kaydının sözü edilen dosyalarda davaya konu edilen taşınmazların tümüne birden uygulanması gerektiği halde, tek tek uygulanmaya çalışılarak karar verilmiş olduğundan yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Hal böyle olunca, sağlıklı sonuca ulaşılabilmesi için davacının dayanağı olan tapu kaydının kadastro sırasında revizyon görüp görmediği mercilerinden sorulmalı, varsa revizyon gördüğü parsellerin onaylı tutanak suretleri, tespitlerin kesinleşmiş olması halinde kadastroca oluşan tapu kayıtları getirtilmeli, aynı sebebe dayanılarak açılan davalara ilişkin yukarıda belirtilen dava dosyaları ve yine davacı tarafından aynı tapu kaydına dayanılarak açılan başka davalar varsa bu dava dosyaları da birleştirilmek suretiyle mahallinde, elverdiğince yaşlı, taşınmazların bulunduğu yerleri iyi bilen, tarafsız üç kişilik yerel bilirkişi kurulu ve taşınmazların sınırları yönünden gösterilecek taraf tanıkları ve fen bilirkişisi hazır olduğu halde yeniden keşif yapılmalıdır. Keşifte davacı tarafın dayandığı tapu kaydının sınırları tek tek okunup yerel bilirkişilerden sorularak zeminde gösterilmesi istenmeli, bilinmeyen sınırlar yönünden davacıya tanık dinletme imkanı sağlanmalı, gösterilen sınırlar fen bilirkişisine kroki üzerinde işaretlettirilmeli, "uzun sırtı yay suyu, kuyulu belen ve yol" sınırlar itibarı ile tapu kaydının sabit sınırlı olup, olmadığı tartışılarak kaydın değişebilir sınırlı olduğu sonucuna varılması halinde miktarı ile geçerli olacağı dikkate alınmak suretiyle kaydın kapsamı miktarına göre, sabit sınırlı olması halinde sınırlarına göre belirlenmelidir. Bundan sonra kaydın hukuki değerini koruyup korumadığı yönünden gerekli inceleme ve araştırma yapılarak davalı taraf yararına 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 13/B maddesinde öngörülen koşulların gerçekleşmiş olup olmadığı tartışılmalı ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece yukarıda açıklanan şekilde uygulama, araştırma ve inceleme yapılması gerekirken bu husus göz ardı edilerek yetersiz inceleme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, davacılar vekilinin temyiz itirazları belirtilen nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 06.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.













Full & Egal Universal Law Academy