Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2017/4980 Esas 2018/3558 Karar
Karar Dilini Çevir:
Yargıtay
Dairesi: 14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/ 4980
Karar No: 2018 / 3558
Karar Tarihi: 08.05.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi



Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 18.11.2008 gününde verilen dilekçe ile ... iptali ve tescil talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 30.05.2017 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı vekili, yüklenicinin temlikine ve muvazaa iddiasına dayalı olarak 5621 sayılı parsel zemin kat 4, 6, 7, 8 ve 9 no'lu bağımsız bölümlerin ... kayıtlarının iptali ile adına tescilini istemiş, 18.11.2008 tarihinde tapuya ihtiyati tedbir şerhi işlenmiştir. Yargılama sırasında 06.04.2009 tarihli ıslah dilekçesinde sonradan yapılan kat irtifakı sonucu bağımsız bölüm numaralarının değiştirildiği belirtilerek 5, 8, 9, 10 ve 11 no'lu bağımsız bölümlerin (işyerlerinin) ... kayıtlarının iptali ve adına tescili isteminde bulunmuştur.

Davalılardan davalı yüklenici ..., yapımını üstlendiği inşaatı işlerinin kötü gitmesi nedeniyle tamamlayamadığını, davacının 20.12.2006 tarihli satış sözleşmesindeki peşin ödeme dışında bakiye bedeli ödemediğini, davacının sunduğu faturaları kabul etmeyerek, fatura karşılığı mal da alınmadığını belirterek, davanın bu sebeplerle reddi gerekeceğini savunmuştur.

Davalı ..., dava konusu taşınmazların kardeşi olan davalı yüklenici ile bir ilgisinin olmadığını, taşınmazların arsa sahiplerinden satın aldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

Birleştirilen 2009/194 Esas sayılı dosyada, 10 no'lu bağımsız bölümün 27.11.2008 tarihinde satış suretiyle kayıt maliki davalı ...ile 11 no'lu bağımsız bölümün 08.01.2009 tarihinde kayıt maliki ... ... ise davalı ...'ten satın alıp iyiniyetli malik olduklarını, haklarındaki davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır.

Mahkemece, asıl davada 5621 parsel sayılı taşınmazda 5, 8 ve 9 no'lu bağımsız bölümlerin davalı ... adına olan ... kayıtlarının iptali ile davacı adına tesciline, birleştirilen 2009/194 Esas sayılı davada da davalı ...adına kayıtlı 10 no'lu ve davalı ... ... adına kayıtlı 11 no'lu bağımsız bölümlerin ... kayıtlarının iptali ile davacı adına tesciline dair verilen karar Dairemizce 10 ve 11 no'lu dükkanlar yönünden malikler ... ... ve ...yönünden kötüniyet ispatlanmadığından reddi gerektiği, davalılar ... ve ... yönünden ise davacının satış sözleşmesindeki edimlerini yerine getirip getirmediği konusunda araştırma yapılmak üzere Dairemizin 26.03.2013 tarih, 2012/15335 Esas - 2013/4565 Karar sayılı ilamı ile bozulmuştur.

Mahkemece bozma ilamına uyulmuş ve dava konusu 10 ve 11 no'lu dükkanlar yönünden 2009/194 Esas - 2010/164 Karar sayılı dosya yönünden dava tefrik edilmiş, diğer bağımsız bölümler yönünden ise davacının edimlerini yerine getirildiğini ispatlayamadığından davanın reddine karar verilmiştir.

Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.

Davacının bağımsız bölümlerin bedelinin yerine getirildiğine dair ibraz ettiği faturaların malzemenin teslimine ilişkin sevk irsaliyeleri bulunmadığından davacının yüklendiği edimi yerine getirdiği ispatlanamamıştır. Ancak, davacı inşaatın camlarını taktığını, kalan bedeli bu şekilde ödediğini iddia etmiştir. Akti ilişki davalı tarafından inkar edilmediğinden davacı cam işini yaptığını ispatladığı takdirde bedelinin tespit edilmesi, böylelikle 72.000,00 TL bedelden kalan 44.500,00 TL iş bedelini ödeyip ödemediği belirlenmeli, bedelin ödenmediği anlaşıldığı takdirde depo edilmesi için davacı tarafa süre verilmesi ve depo edildiği takdirde davanın kabulüne, aksi halde reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle davanın reddi doğru görülmediği gerekçesiyle Dairemizin 14.04.2016 tarih, 2015/17157 Esas -2016/4419 Karar sayılı ilamı ile bozulmuştur.

Mahkemece bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılamada, davacı tarafa, cam işini yaptığını ispatlaması yönünde delil bildirmesi için süre verilmiş, davacı taraf bozma öncesi sunmuş ve tartışılmış olan delillere dayanmış ve cam işini yaptığını daha önce ispatladığını iddia etmiştir. Bozma ilamında, davacının cam işini yaptığını ispat ettiği takdirde davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğinden bahsedilmiş olduğundan, davacının cam işini yaptığını bozma öncesi ispatlayamamış olduğu kabul edilmiş ve bozma sonrası da yeni bir delil bildirmediğinden cam işinin yapıldığı davacı tarafça ispat edilememiştir. Taraflar arasında imzalanan 20.12.2006 tarihili sözleşmeden, cam işi bedelinin 44.500,00 TL olduğunu anlaşılmıştır. Davacı taraf cam işini yaptığını ispatlayamadığından bozma ilamı doğrultusunda, cam işinin karşılığı olarak kararlaştırılan 44.500,00 TL'nin davacı tarafından depo edilmesi gerektiği düşünülmüş ve davacı taraf da 24.01.2017 tarihli celsede bu bedeli depo etmeye hazır olduğunu bildirmiş ise de, taraflar arasında imzalanan sözleşmede davacı tarafa yüklenen edimin, kararlaştırılan miktarın depo edilmesi ile ifa edileceğinden, 44.500,00 TL'nin paranın alım gücü değerlendirilerek ifa tarihi itibariyle karşılığı tespit ettirilmiş, buna göre 2006 yılındaki 44.500,00 TL'nin, 2017 yılı (ifa tarihi) itibariyle 153.260,78 TL olduğu belirlenmiş ve belirlenen bu bedelin sözleşmede kararlaştıran 5 dükkanın karşılığı olduğu ve davamıza konu taşınmazların ise 3 dükkandan ibaret olduğu dikkate alınarak, davacı tarafça 91.956,21 TL bedelin depo edilmesi gerektiği düşünülmüş ve davacı taraf, sunmuş olduğu 11.05.2017 havale tarihli dilekçedeki ve duruşmadaki beyanında belirlenen bedeli depo etmeyeceğini bildirmiştir. Açıklanan bu durum karşısında, davacı davasını ispat edememiş ve belirlenen bedeli de depo etmemiş olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.

Dava, arsa sahipleri ile yüklenici arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yükleniciden bağımsız bölüm temlik alan davacının ... iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

Geçerli bir temlik sözleşmesi ile davalı yüklenici ... tarafından davacıya temlik edilen dava konusu bağımsız bölümlerin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ve paylaşım gereğince yükleniciye bırakıldığı ancak yüklenicinin isteği üzerine davalı arsa sahiplerince yüklenicinin kardeşi kayıt maliki davalı ... Fatih Öntürk adına tescil edildiği anlaşılmaktadır.

Dairemizin 14.04.2016 tarih, 2015/17157 Esas - 2016/4419 Karar sayılı bozma ilamına mahkemece 04.10.2016 tarihli duruşmada uyulmasına karar verildiği halde bozma ilamının gereği yerine getirilmemiştir. 24.01.2017 duruşmada davacı vekili camların teslimi ile ilgili başka bir delil bulunmadığını beyan ettiğinden Dairemizin bozma ilamında belirtildiği üzere taraflar arasında kararlaştırılan satış bedelinden davacının ödediği kanıtlanamayan 44.500,00 TL'nin depo edilerek (6098 sayılı TBK'nın 97. madde) sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Full & Egal Universal Law Academy