Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2014/22855 Esas 2014/29296 Karar
Karar Dilini Çevir:
Yargıtay
Dairesi: 13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/22855
Karar No: 2014/29296
Karar Tarihi: 25.09.2014

13. Hukuk Dairesi         2014/22855 E.  ,  2014/29296 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İskenderun 2. Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla)
TARİHİ : 03/01/2014
NUMARASI : 2013/472-2014/13

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı bankadan konut kredisi kullandığı ve bu krediyi yapılandırdığı sırada kendisinden haksız kesinti yapıldığını ileri sürerek 3.507,00 TL alacağın kesinti tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı davanın reddini dilemiştir.
Mahekemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafça temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle de delillerin takdirinde isabetsizlik bulunmamasına göre davalının yerinde olmayan ve aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Dava, tüketicinin açtığı alacak istemine ilişkindir. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun 01 Kasım 2006 Tarihli 26333 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan "Bankalara Değerleme Hizmeti Verecek Kuruluşların Yetkilendirilmesi ve Faaliyetleri Hakkında Yönetmelik"in geçici 1. maddesi uyarınca, bankalarca verilen kredinin teminatı olarak Konut ve diğer gayrimenkul değerleme işlemlerinin kimler tarafından ve ne şekilde yerine getirileceği hususu ayrıca ve açıkça düzenlenmiş olup, dairemizin yerleşik kararlarında da vurgulandığı üzere, bankaların davaya konu kredinin verilmesi için zorunlu, makul ve belgeli masrafları tüketiciden isteyebileceğinin kabulü gerekir. Davalı banka tarafından kesintilerin bir kısmının sigorta primleri olduğu savunulmuş, bu hususta belge ibraz edilmi olup, kredi borçlusuna konut-hayat sigortası ve dask yaptırmasındaki asıl amacının, kredi borcunu teminat altına almak olduğu ve bu sigortalar ile kredi borçlusunun belli bir prim ödeme borcu altına girdiği anlaşılmakla birlikte, sigorta kapsamına alınmasında davacı sigortalının da bir menfaatinin olduğu açıktır. Hal böyle olunca, sözleşme kapsamında davacıdan tahsil edilmiş sigorta primleri olduğu iddiası araştırılıp, neticesine göre bu bedeller yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi usul ve yasaya aykırı olup hükmün bozulmasını gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının ikinci bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 25.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.



Full & Egal Universal Law Academy