Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2015/21143 Esas 2015/31772 Karar
Karar Dilini Çevir:
Yargıtay
Dairesi: 12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/21143
Karar No: 2015/31772
Karar Tarihi: 15.12.2015

12. Hukuk Dairesi         2015/21143 E.  ,  2015/31772 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Şikayetçi üçüncü kişi,...'nun 1472. maddesine dayanarak alacaklıya yasal halef bulunduğunu, bu hususta icra müdürlüğüne yapmış olduğu başvurunun reddedildiğini ileri sürerek ret kararının iptalini talep etmiş, mahkemece, borcun ödendiği veya alacağın temlik edildiğine dair bir belge ibraz edilmediğinden şikayetçinin ayrı bir takip yapması gerektiği gerekçesi ile şikayetin reddine karar verilmiştir.
...'nun 1472. maddesinde; “(1) Sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder. Sorumlulara karşı bir dava veya takip başlatılmışsa, sigortacı, mahkemenin veya diğer tarafın onayı gerekmeksizin, halefiyet kuralı uyarınca, sigortalısına yaptığı ödemeyi ispat ederek, dava veya takibi kaldığı yerden devam ettirebilir.
(2) Sigortalı, birinci fıkraya göre sigortacıya geçen haklarını ihlal edici şekilde davranırsa, sigortacıya karşı sorumlu olur. Sigortacı zararı kısmen tazmin etmişse, sigortalı kalan kısımdan dolayı sorumlulara karşı sahip olduğu başvurma hakkını korur.” Hükmü düzenlenmiştir.
Anılan yasa maddesinde sigorta şirketine, sigortalıya tazmin ettiği bedel kadar halef olacağı düzenlenmiş olup, bu bir kanuni halefiyettir. Yasa maddesinde borçlunun onayı gerekmeksizin sigortacının sadece ödemeyi ispat ederek takibi kaldığı yerden devam edeceği emredilmiştir.
Bu durumda mahkemece, takip alacaklısı da şikayete dahil edilmek suretiyle anılan hüküm doğrultusunda bir ödemede bulunulup bulunulmadığı ile bu ödemenin takip konusu alacakla ilgili olup olmadığı tespit edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, icraya bir ödeme yapılmadığından bahisle üçüncü kişinin halefiyet taleplerinin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Şikayetçinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.







Full & Egal Universal Law Academy