Yargıtay 10.Ceza Dairesi2021/13935 Esas 2021/13709 Karar
Karar Dilini Çevir:
Yargıtay-15.12.2021
Dairesi: 10.Ceza Dairesi
Esas No: 2021/13935
Karar No: 2021/13709
Karar Tarihi: 15.12.2021

Adalet Bakanlığının, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkındaki İnegöl 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 20/03/2020 tarihli ve 2020/228 esas, 2020/387 sayılı kararının kanun yararına bozulması istemi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 06/04/2021 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.

Dosya incelendi.

GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

A-) Konuyla İlgili Bilgiler:

1-Şüpheli ... hakkında, 02/08/2018 tarihinde işlediği iddia olunan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan yapılan soruşturma sonucunda, İnegöl Cumhuriyet Başsavcılığının 19/04/2019 tarihli ve 2018/6756 soruşturma, 2019/131 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK’nın 191/2. maddesi gereğince beş yıl süre ile kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve bir yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına, denetimli serbestlik süresi içerisinde tedaviye tabi tutulmasına karar verildiği, kararın şüpheliye 17/05/2019 tarihinde tebliğ edildiği, şüphelinin 27/05/2019 tarihinde karara itiraz ettiği,

İtirazı inceleyen mercii İnegöl Sulh Ceza Hakimliğinin 15/10/2019 tarihli ve 2019/1620 değişik iş sayılı kararı ile; itirazın reddine kesin olarak karar verildiği,

2- Şüphelinin 24/01/2019 tarihinde uyuşturucu madde ile yakalanması üzerine hakkında Bursa Cumhuriyet Başsavcılığınca soruşturma başlatıldığı, yetkisizlik kararı ile soruşturma evrakının İnegöl Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiği,

3- İnegöl Cumhuriyet Başsavcılığınca erteleme kararı kaldırılarak 24/02/2020 tarihli ve 2020/1201 soruşturma, 2020/559 esas, 2020/469 sayılı iddianame ile sanığın 5237 sayılı TCK’nın 191/1 ve 53. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle İnegöl 2. Asliye Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığı,

4- İnegöl 2. Asliye Ceza Mahkemesinin kanun yararına bozma istemine konu 20/03/2020 tarihli ve 2020/228 esas, 2020/387 sayılı kararı ile sanığın 5237 sayılı TCK’nın 191/1 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı CMK’nın 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, kararın 01/07/2020 tarihinde itiraz edilmeden kesinleştiği,

Anlaşılmıştır.

B-) Kanun Yararına Bozma İstemi:

Kanun yararına bozma istemi ve ihbar yazısında;

“Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmak ve bulundurmak suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonucunda İnegöl Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 19/04/2019 tarihli ve 2018/6756 soruşturma, 2019/131 sayılı kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve şüpheli hakkında denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair karara karşı yapılan itirazın, İnegöl Sulh Ceza Hakimliğinin 15/10/2019 tarihli ve 2019/1620 değişik iş sayılı kararı ile reddedilerek kesinleşmesini müteakip, şüphelinin erteleme süresinde tekrar uyuşturucu madde kullandığı gerekçesiyle İnegöl Cumhuriyet Başsavcılığının 24/02/2020 tarihli ve 2020/1201 soruşturma,

2020/559 esas, 2020/469 sayılı iddianamesiyle kamu davasının açılması üzerine, yapılan yargılama sonucunda, sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair İnegöl 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 20/03/2020 tarihli ve 2020/228 esas, 2020/387 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.

İnegöl Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen 2018/6756 sayılı soruşturma dosyasında birden fazla şüpheli bulunması ve şüpheli ...'ın denetim süresi içerisinde uyuşturucu madde bulundurduğu gerekçesiyle evrakın tefrik edilerek, diğer şüpheli yönünden soruşturmanın dosya aslı üzerinden devam olunduğu anlaşılmakla onaylı dosya sureti üzerinden yapılan incelemede,

Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 10/04/2018 tarihli ve 2014/15-487 esas, 2018/151 sayılı kararında belirtildiği üzere, temyiz ve istinaf kanun yollarından geçmeksizin kesinleşen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararların ülke sathında uygulama birliğine ulaşmak ve ciddi boyutlara ulaşan hukuka aykırılıkların toplum ve birey açısından hukuk yararına giderilmesi amacıyla olağanüstü bir kanun yolu olan kanun yararına bozma konusu yapılabileceği nazara alınarak,

Dosya kapsamına göre;

Benzer bir konuya ilişkin olarak Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 19/02/2020 tarihli ve 2019/4567 esas, 2020/1146 karar sayılı ilâmında " ...kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı kesinleşmeden gerçekleştiği anlaşılmakla kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı kesinleşmediği için, henüz erteleme süresi başlamadığından... kamu davasının açılması şartlarının gerçekleşmemesi nedeniyle kamu davasının durmasına..." şeklinde belirtildiği üzere, 5237 sayılı Kanun'un 191/2. maddesi uyarınca verilen kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararına şüphelinin itiraz hakkının bulunduğu, 15 günlük itiraz süresi dolmadan erteleme kararının kesinleşmeyeceği, somut olayda ise kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının 17/05/2019 tarihinde tebliğ edildiği, erteleme kararına karşı şüpheli tarafından 28/09/2019 tarihinde yapılan itirazın İnegöl Sulh Ceza Hakimliğinin 15/10/2019 tarihli ve 2019/1620 değişik iş sayılı kararı ile reddedilerek kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının 15/10/2019 tarihinde kesinleştiği ve denetim süresinin bu tarihten itibaren başladığı, İnegöl Cumhuriyet Başsavcılığının 24/02/2020 tarihli ve 2020/1201 soruşturma, 2020/559 esas, 2020/469 sayılı iddianamesine konu kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçunun tarihinin 24/01/2019 olduğu, bu haliyle değerlendirildiğinde 24/01/2019 tarihinde işlendiği iddia olunan suçun, İnegöl Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 19/04/2019 tarihli ve 2018/6756 soruşturma, 2019/131 sayılı kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı kapsamında verilen denetim süresi içerisinde işlenmediği gözetilmeden, kovuşturma şartı gerçekleşmediğinden kamu davasının durmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilerek İnegöl 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 20/03/2020 tarihli ve 2020/228 esas, 2020/387 sayılı kararının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca bozulması istenilmiştir.

C-) Konunun Değerlendirilmesi:

Şüpheli ... hakkında 02/08/2018 tarihinde işlediği kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan yapılan soruşturma sonunda, İnegöl Cumhuriyet Başsavcılığınca 19/04/2019 tarihli ve 2018/6756 soruşturma, 2019/131 sayılı kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve şüpheli hakkında denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği, karara karşı yapılan itirazın, İnegöl Sulh Ceza Hakimliğinin 15/10/2019 tarihli ve 2019/1620 değişik iş sayılı kararı ile reddedilerek kararın bu tarihte kesinleştiği, şüphelinin erteleme süresinde tekrar uyuşturucu madde kullandığı gerekçesiyle İnegöl Cumhuriyet Başsavcılığının 24/02/2020 tarihli ve 2020/1201 soruşturma, 2020/559

esas, 2020/469 sayılı iddianamesiyle kamu davası açıldığı, yapılan yargılama sonucunda, İnegöl 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 20/03/2020 tarihli ve 2020/228 esas, 2020/387 sayılı kararı ile sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 191/1 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.

İnegöl Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen 2018/6756 sayılı soruşturma dosyasında birden fazla şüpheli bulunması ve şüpheli ...'ın denetim süresi içerisinde uyuşturucu madde bulundurduğu gerekçesiyle evrakın tefrik edilerek, diğer şüpheli yönünden soruşturmanın dosya aslı üzerinden devam olunduğu anlaşılmakla onaylı dosya sureti üzerinden yapılan incelemede,

Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 10/04/2018 tarihli ve 2014/15-487 esas, 2018/151 sayılı kararında belirtildiği üzere, temyiz ve istinaf kanun yollarından geçmeksizin kesinleşen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararların ülke sathında uygulama birliğine ulaşmak ve ciddi boyutlara ulaşan hukuka aykırılıkların toplum ve birey açısından hukuk yararına giderilmesi amacıyla olağanüstü bir kanun yolu olan kanun yararına bozma konusu yapılabileceği dikkate alınarak,

Somut olayda, 19/04/2019 tarihli kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının 17/05/2019 tarihinde şüpheliye tebliğ edildiği, erteleme kararına karşı şüpheli tarafından 27/05/2019 tarihinde yapılan itirazın İnegöl Sulh Ceza Hakimliğinin 15/10/2019 tarihli ve 2019/1620 değişik iş sayılı kararı ile reddedilerek kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının 15/10/2019 tarihinde kesinleştiği ve erteleme süresinin bu tarihten itibaren başladığı, İnegöl Cumhuriyet Başsavcılığının 24/02/2020 tarihli ve 2020/1201 soruşturma, 2020/559 esas, 2020/469 sayılı iddianamesine esas olan ve ihlal kabul edilen kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunun tarihinin 24/01/2019 olduğu, 24/01/2019 tarihli suçun, İnegöl Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 19/04/2019 tarihli kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararından önce olduğu, dolayısıyla kamu davası açılmasını gerektirecek, erteleme süresi içerisinde işlenen ve ihlal niteliğinde bir eylemin bulunmadığı gözetilmeden, kovuşturma şartı gerçekleşmediğinden kamu davasının durmasına karar verilmesi yerine mahkûmiyet kararı verilmesi kanuna aykırı olup kanun yararına bozma istemi yerinde görülmüştür.

D-) Karar:

Açıklanan nedenlerle, kamu davasının açılmasının ertelenmesi süresi içerisinde işlenen ihlal niteliğinde bir eylemin bulunmadığı, kovuşturma şartının gerçekleşmediği anlaşıldığından CMK’nın 223/8. maddesi gereğince kamu davasının durmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden mahkûmiyet kararı verilmesi kanuna aykırı olup kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden; İnegöl 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 20/03/2020 tarihli ve 2020/228 esas, 2020/387 sayılı kararının 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun'un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için dosyanın Adalet Bakanlığına iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine,

15/12/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Full & Egal Universal Law Academy