Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2015/10511 Esas 2018/10064 Karar
Karar Dilini Çevir:
Yargıtay
Dairesi: 1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/10511
Karar No: 2018/10064
Karar Tarihi: 10.05.2018

1. Hukuk Dairesi         2015/10511 E.  ,  2018/10064 K.
"İçtihat Metni"

.....

Taraflar arasında görülen tapu iptal tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacılar ve davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.

-KARAR-

Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Davacılar, mirasbırakanları babaları ....., 4269 parsel sayılı taşınmazını satış suretiyle davalı oğluna devrettiğini devir tarihinde fiil ehliyetini haiz olmadığını; yine aslında mirasbırakanlarına ait 2 ve 13 parsel sayılı taşınmazların ise kadastro çalışmaları sırasında sehven davalı adına tescil edildiğini, davalı adına oluşan kayıtların muvazaalı ve mal kaçırma amaçlı olduğunu, davalının miras bırakanı kandırdığını ileri sürerek, davalı adına olan tapu kayıtlarının iptali ile veraset ilamındaki payları oranında adlarına tesciline karar verilmesini istemişler, ön inceleme duruşmasında isteklerini muris muvazaası hukuksal nedenine hasretmişlerdir.
Davalı, miras bırakanın akıl sağlığının yerinde olduğunu, miras bırakanın bakımı ile ilgilendiğini, çekişme konusu taşınmazlar haricinde 1151 parsel sayılı taşınmazın da miras bırakanın cenaze masraflarını temin amaçlı yine kendisine devredildiğini, mirasbırakanın mak kaçırma kastı ile hareket etmediğini, davacılara da temliklerde bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, 4269 parsel sayılı taşınmaz yönünden temlikin mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu gerekçesiyle tapu iptali ve tescil isteminin kabulüne, 2 ve 13 parsel sayılı taşınmazlar yönünden ise iddianın ispat edilemediği gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya içeriğinden; mirasbırakan ..... 28/02/2002 tarihinde ölümü ile geriye mirasçı olarak davacılar ile davalının kaldığı, mirasbırakanın, 4269 parsel sayılı taşınmazını 14/01/1993 tarihinde davalıya satış suretiyle temlik ettiği, çekişme konusu diğer 153 ada 2 parsel ve 166 ada 13 parsel sayılı taşınmazların ise kadastro öncesinde vergi kaydına istinaden senetsizden miras bırakana ait iken mirasbırakanın 1980 yılında davalıya satması üzerine 20/11/2000 tarihinde davalı adına tespit ve 28/12/2011 tarihinde tescil edildiği, taşınmazların halen davalı adına kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır.
.....
Bilindiği üzere; tapuda kayıtlı olmayan taşınmazlar, taşınır mal niteliğindedir. Tapusuz taşınmazlarda zilyetlikten ibaret olan hakkın devri suretiyle yapılan elden bağışlama sözleşmeleri hiçbir şekilde biçim koşuluna bağlı değildir. Bu nedenle gizlenerek yapılan bağış niteliğindeki tasarruflar geçerlidir. Bu tür durumlarda 01.04.1974 tarih ½ sayılı İBK’nın uygulanma yeri yoktur.
Somut olaya gelince; yukarıdaki açıklama karşısında çekişme konusu 153 ada 2 parsel ve 166 ada 13 parsel sayılı taşınmazlar bakımından 01.04.1974 gün 1/2 sayılı İBK'nın uygulama olanağının olmadığı gözetilerek davanın reddedilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Davacıların anılan taşınmazlara yönelik temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine.
Davalıların temyiz itirazlarına gelince; bilindiği üzere 4721 sayılı TMK’nun 6100 sayılı HMK'nun 190. maddesi ile 4721 sayılı TMK'nun 6. maddesi uyarınca herkes iddiasını ispatla mükelleftir. Bir başka ifade ile temlikin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı olduğunu ispat külfeti davacı tarafa aittir. Ne var ki, davacılar tarafından 4269 parsel sayılı taşınmaz yönünden temlikin mal kaçırma amaçlı olduğu kanıtlanabilmiş değildir.
Hal böyle olunca; 4269 parsel sayılı taşınmaz yönünden de davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm tesisi doğru değildir.
Davalının yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 10.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


















Full & Egal Universal Law Academy