Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu - 06.06.2022
Karar Dilini Çevir:


(6762 S. K. m. 695) (1136 S. K. m. 1, 34, 158) (Türkiye Barolar Birliği Avukatlık Meslek Kuralları 3, 4)
E. 2006/206
K. 2006/282
T. 28.07.2006 
Şikayetli avukatın, şikayetçi aleyhine yaptığı icra takiplerinden birinde işlemiş faizi istenen faiz oranına göre fazla hesaplayıp talep ettiği, diğerinde reeskont faizini takip tarihindeki geçerli faiz oranının üzerinde talep ettiği ve çek tazminatını da %5 yerine %10 olarak talep ettiği iddiası ile açılan disiplin kovuşturması sonucu Baro Disiplin Kurulunca eylemi sabit görülerek kınama cezası tayin edilmiştir.
Şikayetli avukat, takiplerde yasaya aykırılığın önce icra müdürünce denetleneceğini, ödeme emrinin icra müdürü tarafından taleple bağlı olmadan düzenleneceğini, yasaya aykırılığın yasal yollara başvurularak giderilebileceğini, fazla ödeme olduğu takdirde istirdat edilebileceğini, şikayetçinin takiplere itirazı olmadığı gibi borç ödendikten sonra dosyaların infazen kaldırıldığını, itirazın kötü niyetli olduğunu bildirmiştir.
Dosya içerisinde bulunan Antalya 1 inci İcra Müdürlüğü’nün 2004/7820 sayılı dosya takip talebi ve ödeme emri fotokopisine göre, 300.000.000 TL asıl alacak için 100.000.000 TL %42 reeskont faizinden işlemiş faiz talep ettiği ve takip tarihinde reeskont faizinin %42 olduğu, ancak takip dayanağı bono vadesi ile takip tarihi arasındaki sürenin işlemiş faizinin 46.010.000 TL olduğu halde 100.000.000 TL talep edildiği, Antalya 3 üncü İcra Müdürlüğü’nün 2004/5166 no.lu takibinde de, 6.000.000.000 TL’lik çeke bağlı alacak için %50 reeskont faizi ve %10 çek tazminatı istendiği, işlemiş faiz olarak da 115.000.000 TL talep edildiği, çek tarihi ile takip tarihi arasındaki 8 günlük işlemiş faizin 55.275.000 TL olması gerektiği görülmektedir.
İcra takipleri bono ve çeke dayandırılmış olup, alacaklı ile borçlu arasında faiz oranlarını belirleyen bir sözleşme bulunmadığı ve takip tarihinde reeskont faiz oranının %42 olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca Türk Ticaret Yasası’nın 695 inci maddesi uyarınca çek tazminatı %5 oranındadır.
Şikayetli avukatın icra takiplerinden birinde reeskont faiz oranının üzeninde reeskont faizi istediği, Türk Ticaret Yasası’nın 695 inci maddesi uyarınca %5 çek tazminatının üzerinde %10 çek tazminatı talep ettiği, özellikle de işlemiş faiz hesaplamasında istenen faiz oranlarına göre de olması gereken faiz tutarının üzerinde miktarların talep edildiği anlaşılmaktadır.
Borçlunun muhtemel bilgi yetersizliğinden yararlanarak icra takiplerinde yasal sınırlarının üzerinde faiz ve çek tazminatı istemek, ayrıca işlemiş faiz miktarının takip dayanağı belge ile takip tarihi arasındaki süreye göre hesaplanan miktarın üzerinde talep edilmesi, itiraz edilmediği takdirde veya itiraz süresi kaçırıldığı takdirde haksız kazanç sağlamak düşüncesi, avukatlık mesleğinin saygınlığı ve onuru ile bağdaşmayan bir davranış biçimidir. Çünkü avukatlık ve kamu hizmetidir ve avukat kamunun mesleğe güveninin sarsılmamasına özen göstermek zorundadır (Avukatlık Yasası’nın 1 ve 34 üncü; TBB Meslek Kuralları’nın 3 ve 4 üncü maddeleri).
Bu nedenle şikayetlinin eylemi disiplin suçunu oluşturduğundan Baro Disiplin Kurulunca eylemin disiplin suçunu oluşturduğuna ilişkin hukuksal değerlendirmede isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, eylem ile ceza arasında adaletli bir dengenin kurulamadığı, şikayetlinin disiplin sicilinde tekerrüre esas disiplin cezasının olmadığı anlaşılmakla Avukatlık Yasası’nın 158 inci maddesindeki ilkeler de nazara alınarak, şikayetli avukat hakkında Baro Disiplin Kurulunca tayin edilen kınama cezasının uyarma cezasına çevrilmesine karar vermek gerekmiştir.
Sonuç olarak itirazın kabulü ile Baro Disiplin Kurulunca şikayetli avukat hakkında tayin olunan kınama cezasının uyarma cezasına çevrilmek suretiyle düzeltilerek onanmasına şikayetli Av. .... nın uyarma cezası ile cezalandırılmasına oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy