Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu - 06.06.2022
Karar Dilini Çevir:


(1136 S. K. m. 63, 159) (5326 S. K. m. 20)
E. 2011/41
K. 2011/318
T. 27.05.2011
Şikayetli avukatın, kesinleşmiş Disiplin Kurulu kararı uyarınca 3 ay süre ile işten çıkarılmasına karar verildiği ve bu kararın 20.09.2005-20.12.2005 tarihleri arasında uygulandığı, şikâyetli avukatın bu süre içinde dava takip ettiği, duruşmalara girdiği eyleminin Avukatlık Yasasının 63/1.maddesine aykırılık oluşturduğu iddiası ile başlatılan disiplin kovuşturması sonucunda Baro Disiplin Kurulunca eylem sabit görülerek disiplin cezası tayin edilmiştir.
Şikâyetli avukat savunmalarında, kararın infazına başlandığının kendisine bildirilmediğini, karara karşı İdari Yargı yoluna başvurduğunu, kararın infazına başlandığının kendisi dışında Cumhuriyet Başsavcılığına da bildirilmemiş olması nedeniyle Adliye’de kimsenin haberdar olmadığını bildirmiştir.
Şikâyetli avukat hakkında, Adalet Bakanlığınca genel hükümlere göre işlem yapılması biçiminde verilen “olur” üzerine, başlatılan soruşturma sonucunda açılan davada Çaykara Sulh Ceza Mahkemesinin 08.12.2010 tarih ve2006/60 Esas, 2010/115 Karar sayılı kararı ile eylemin Avukatlık Yasasının 63/2.maddesine göre Beş Yüz Türk lirasından İki Bin Türk Lirasına kadar idari para cezasını” gerektirdiği, eylemin bu hali ile suç olmaktan çıkıp İdari Para Cezası gerektiren bir kabahat olarak değerlendirilmesinin gerektiği, eylemin 20.09.2005- 20.12.2005 tarihleri arasında işlendiği, Kabahatler Kanununun 20.maddesinin 06.12.2006 tarihinde 5560 Sayılı Kanunun 33.maddesi ile değiştirildiği, maddenin değişmeden önceki halinde 2-d fıkrasında 20.000,00.-TL. sına kadar olan kabahatlere uygulanacak zamanaşımı süresinin iki yıl olduğu, değişiklikten sonra üç yıla çıkarıldığı, değişiklikten önceki halin sanık lehine oluşu nazara alınarak zamanaşımı süresinin dolduğu ve bu sebeple idari para cezası uygulanmasına yer olmadığına karar verildiği, anlaşılmıştır.
Avukatlık Yasasının 159/3 maddesi “Disiplin cezasını gerektiren eylem aynı zamanda bir suç teşkil ediyor ve bu suç için kanun daha uzun bir zamanaşımı süresi koymuş bulunuyorsa, birinci ve ikinci fıkralardaki süreler yerine bu zamanaşımı süresi uygulanır.” hükmünü içermektedir.
5326 Sayılı Kabahatler Yasasına göre olaya uygulanan iki yıllık zamanaşımı süresinin Avukatlık Yasasının 159/2.maddesindeki zamanaşımı süresinden daha kısa oluşu nazara alındığında süresinde başlamış bulunan disiplin soruşturma ve kovuşturmasında uygulanması gereken dört yıl altı aylık zamanaşımı süresi son eylem tarihi olan 20.12.2005 tarihi esas alındığında 20.06.2010 tarihinde sona ermiştir.
Bu nedenlerle, Avukatlık Yasasının 159/2.maddesinde öngörülen dört yıl altı aylık zamanaşımı süresi dolmuş bulunduğundan disiplin kovuşturmasının zamanaşımı nedeniyle düşmesine karar vermek gerekmiştir.
Sonuç olarak, şikâyetli avukatın itirazının kabulü ile Baro Disiplin Kurulunun Şikâyetli Avukat A.N’nin “Altı Ay Süre İle İşten Yasaklama” cezasının KALDIRILMASINA Avukatlık Yasasının 159/2.maddesi uyarınca DİSİPLİN KOVUŞTURMASININ ZAMANAŞIMI NEDENİYLE DÜŞÜRÜLMESİNE oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy