Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu - 06.06.2022
Karar Dilini Çevir:


(1136 S. K. m. 55) (2547 S. K. m. 3) (765 S. K. m. 486) (Türkiye Barolar Birliği Avukatlık Meslek Kuralları m. 5, 6)
E: 2000/211              
K: 2001/35
T: 24.2.2001
İtirazın süresinde yapıldığı anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
Şikayetli avukatın başlıklı kağıdında "Özel Hukuk Bilim Uzmanı" unvanını kullandığı, Yargıtay'a gönderilmek üzere İzmir 9. Asliye Hukuk Mahkemesine verdiği temyiz dilekçesinde de "sinsi ve iki yüzlü" sözlerini sarf ettiği dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmıştır.
1) Avukatlık Yasası'nın 55. maddesinde Avukatların iş elde etmek için reklam sayılabilecek her türlü teşebbüs ve harekette bulunmaları ve özellikle tabelalarında ve basılı kağıtlarında avukat unvanı ile akademik unvanlarından başka sıfat kullanmaları yasaklanmıştır.
Avukatın ibraz ettiği Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü'nün Yüksek Lisans Diplomasında, "Özel Hukuk" ana bilim dalında "Bilim Uzmanı" unvanını almaya hak kazandığı belirtilmiştir.
2547 sayılı Yüksek Öğretim Kanununun 3. maddesinde akademik unvanlar "profesör, doçent ve yardımcı doçent" olarak belirlenmiş olup, yüksek öğretimin bir türü olan yüksek lisans öğretimi sonunda elde edilen "bilim uzmanı" unvanı, akademik unvanlar arasında gösterilmemiştir.
Bu durum karşısında "Akademik Unvan" niteliğinde olmayan bir unvanın kullanılması, Avukatlık Yasasının "Reklam Yasağı"nı düzenleyen 55. maddesine açıkça aykırılık oluşturmaktadır.
2) Temyiz dilekçesinde hasım taraf için kullanılan "sinsi ve ikiyüzlü" sözleri, savunmanın hukuki yönü ile ilgili olmayıp, savunma sınırları içinde değerlendirilebilecek bir anlam ve nitelik taşımamaktadır. Meslek Kurallarının 5. ve 6. maddeleri, avukata, düşüncelerini olgun ve objektif bir biçimde açıklamak, hukukla ve yasalarla ilgisiz açıklamalardan kaçınmak ve sadece iddia ve savunmanın hukuki yönü ile ilgilenmek yükümlülüğünü getirmiştir.
Şikayetli avukat, itiraz dilekçesinde Türk Ceza Kanununun 486/1. maddesine dayanmış; ancak aynı maddenin 2. fıkrası hükmünü dikkate almamıştır. Sözü edilen fıkrada, bilindiği gibi, "iddia ve müdafaa hududunu aşan" yazı ve sözler, 1. fıkra hükmünden hariç tutulmuştur.
Yukarıda açıklanan nedenlerle Avukatın eylemleri "disiplin suçu" oluşturduğundan, Baro Disiplin Kurulunca yapılan değerlendirme isabetli bulunmuştur.
Sonuç olarak, itirazın reddiyle, İzmir Barosu Disiplin Kurulu'nun "KINAMA" cezası verilmesine ilişkin kararının ONANMASINA, oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy