Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu - 06.06.2022
Karar Dilini Çevir:


(1136 S. K. m. 43, 67)
E. 2011/53
K. 2011/323
T. 27.05.2011
Bilecik Baro Başkanlığı tarafından tutulan 02.02.2010 tarihli tutanakta, şikâyetli avukatın Bursa Barosuna kayıtlı avukat olduğu halde Söğüt ilçesinde irtibat bürosunun bulunduğu, bu durumun tutanakla tespit edildiği, bu büroda S.D. isimli bir bayan elamanı çalıştırdığı, bu şahsın tutanak tutulduğu sırada büroda olmayıp iş takibi için adliyede bulunduğu tespit edilerek tutanağın altı Bilecik Barosu Başkanı Avukat H.A. ve Baro sekreteri Avukat E.A. ve Mülk sahibi İ.K. tarafından imzalamış, bu tutanak şikâyet dilekçesine eklenerek Bilecik Baro Başkanlığı tarafından Bursa Barosuna şikâyetli avukat hakkında Avukatlık Yasasının 43/2 maddesi gereğince cezalandırılması için şikâyette bulunulmuştur.
Şikâyetli avukat savunmasında, söz konusu büroyu bir muhasebeci arkadaşından devraldığını, amacının ikinci bir işyeri açmak olmadığını, iki üç hafta arayla söğüt ilçesindeki duruşmalara geldiğini, bu nedenle muhasebeci arkadaşından devraldığı bu yerin kirasının çok ucuz olması nedeniyle icra yediemin deposu yapmak amacıyla aldığını, ancak tahmin ettiği şekilde icra deposunun çalışmadığını, Söğüt adliyesi çok küçük olduğu için bir icra memuru ile çalıştığını, kendisinin Söğüt’e geldiği zaman çoğunlukla icra işlerini yaptıramadığını, zira icra görevlisinin tek olması nedeniyle dairede bulunmadığını, bunun için kendisine yardımcı olması amacıyla S. adlı bir bayana işlerini takip ettirdiğini, ancak kendisinin devamlı elamanı olmadığını, geçici bir süre için kendisine yardım ettiğini, adliyeye arada sırada hobi niteliğinde gittiğini, her hangi bir ücret ödemediğini bildirmiştir.
Bursa Barosu Disiplin Kurulu şikâyetli avukatın eylemini Avukatlık Yasasının 43/2. Maddesine aykırı bularak şikâyetli avukatın uyarma cezası ile cezalandırılmasına karar vermiş, karara şikâyetli avukat tarafından itiraz edilmiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden, şikâyetli avukatın Bursa Barosuna kayıtlı avukat olduğu, Söğüt ilçesinde irtibat bürosu şeklinde ikinci bir büroda avukatlık hizmetlerine devam ettiği, büroda görevli bir bayanı da çalıştırdığı anlaşılmıştır.
Disiplin kovuşturmasına konu sorun; Şikâyetli avukatın Bursa Barosuna kayıtlı olmasına karşın Bilecek Barosu bölgesi içindeki Söğüt ilçesinde ikinci bir büro açtığı ve kayıtlı olduğu baro dışında sürekli avukatlık yapmasından ibaret eylemlerinin disiplin suçunu oluşturup, oluşturmadığıdır.
Bilecİk Barosu Başkanı Avukat H.A. ve Baro sekreteri Avukat E.A. ve Mülk sahibi İ.K. tarafından imzalanmış olan 11.02.2010 tarihli tutanak ile şikayetli avukatın, Bilecek Baro Bölgesi içinde, Söğüt’de hem ikinci büroyu açtığı ve hem de bağlı bulunduğu Bursa ilinde sürekli avukatlık yaptığı anlaşılmaktadır.
Avukatlık Yasasının 43/2.maddesine göre “Bir avukatın birden fazla bürosu olamaz.” Avukatlık Yasasının 67. maddesine göre de “Bir avukat, levhasında yazılı bulunduğu baro bölgesi dışında sürekli olarak avukatlık eder veya disiplin cezasını gerektiren bir eylemde bulunursa, o yer barosu yönetim kurulu tarafından bu konuda düzenlenecek tutanak, gereken işlem yapılmak üzere, avukatın levhasında yazılı olduğu baroya gönderilir.”
Şikâyetçi Bilecik Barosu, şikâyetli avukatın Bursa Barosuna kayıtlı olmasına karşın, Söğüt ilçesinde büro açtığını tespit ederek, şikâyetli avukat hakkında Avukatlık Yasasının 43/2. maddesi uyarınca işlem yapılması için Avukatlık Yasasının 67. maddesi uyarınca Bursa Barosu Başkanlığına gereken işlemin yapılması için bildirimde bulunulmuştur.
Şikâyetli avukatın eylemi Avukatlık Yasasının Altıncı kısmında düzenlenmiş bulunan 43/2 ve 67.maddelerine aykırı bulunmakta olup eylem disiplin suçunu oluşturmaktadır.
Bu nedenle Baro Disiplin Kurulunun eylemin disiplin suçunu oluşturduğuna ilişkin değerlendirmesinde hukuki isabetsizlik bulunmamakta ise de şikayetli avukatın eylemi Avukatlık Yasasının altıncı kısmındaki 43/2 ve 67. maddelere aykırı olması sebebiyle aynı Yasanın 136/1.maddesi uyarınca en az kınama cezası tayini gerekirken uyarma cezası tayininde hukuki isabet görülmemiş ise de, aleyhte itiraz olmadığından, Baro Disiplin Kurulu kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
Sonuç olarak, şikayetli avukatın itirazının reddi ile Baro Disiplin Kurulunun “Uyarma Cezası Verilmesine” ilişkin kararının aleyhte itiraz olmadığından ONANMASINA, oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy