Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu - 06.06.2022
Karar Dilini Çevir:


(1136 S. K. m. 34, 159)
E. 2008/286
K. 2008/424
T. 07.11.2008
Şikayetçi 02.03.2007 tarihli dilekçesi ile şikayetli avukata vekaletname verdiğini, şikayetli avukatın Ankara (11). İcra Müdürlüğü’nün 2002/… Esas sayılı icra dosyasında mevcut alacağının tahsili ile gereği gibi ilgilenmediğini, borçlunun işçisinden borcun tamamen ödendiğini tesadüfen öğrendiğini, güveninin kaybolması üzerine kendisini 30.11.2004 tarihinde azlettiğini bildirerek şikayetçi olmuştur.
Şikayetli avukat savunmalarında, gerekli haciz işlemlerini yaptığını, iddiaların asılsız olduğunu, disiplin suçu işlemediğini bildirmiştir.
Baro disiplin kurulu, şikayetli avukatın işini gerekli özen ve sadakatle takip etmediğini tespit etmiş, ancak Ankara (11). İcra Müdürlüğü’nün 2002/… sayılı dosyasında son işlem tarihinin 09.10.2002, şikayet tarihinin 02.03.2007 olduğunu ve Avukatlık Yasası’nın 159/1 maddesinde öngörülen üç yıllık süre içinde şikayet olmadığından zamanaşımı nedeniyle disiplin kovuşturmasının düşmesine karar vermiştir.
Şikayetçi 20.06.2008 tarihli itiraz dilekçesinde, borçlunun işçisi Osman Yıldırım’dan 29.11.2004 tarihinde paranın şikayetli avukata ödendiğine ilişkin yazı aldığını, 30.11.2004 tarihinde şikayetli avukatı azlettiğini, 02.03.2007 tarihinde şikayette bulunduğunu, zamanaşımı söz konusu olmadığını ileri sürmüştür.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden, şikayetlinin takip ettiği Ankara (11). İcra Müdürlüğü’nün 2002/… sayılı dosyasının takipsizlik nedeniyle düştüğü anlaşılmıştır. Ancak icra takibi takipsizlik nedeni ile düşmüş olsa bile yenilenmekle devamının mümkün olduğu, şikayetlinin gerekli özen ve dikkati göstermemesine ilişkin eyleminin bu nedenle temadi ettiği ve temadinin azil tarihi olan 30.11.2004 tarihinde sona erdiği, 1136 sayılı Avukatlık Yasası’nın 159. maddesinde öngörülen 3 ve 4,5 yıllık zamanaşımı sürelerinin bu tarihe göre hesaplanması gerekmekte olup, şikayet tarihi olan 02.03.2007 tarihi itibariyle 3 yıllık zamanaşımı süresinin dolmamış olduğu anlaşılmaktadır.
Bu nedenle Ankara Barosu Disiplin Kurulu’nun disiplin kovuşturmasının zamanaşımı nedeniyle düşmesine ilişkin kararının kaldırılarak, yeniden incelemeyi gerektiren bir husus olmadığından şikayetli avukatın Avukatlık Yasası’nın 34. maddesi uyarınca kınama cezası ile cezalandırılmasına karar vermek gerekmiştir.
Sonuç olarak şikayetçinin itirazının kabulü ile Ankara Barosu Disiplin Kurulu’nun disiplin kovuşturmasının zamanaşımı nedeniyle düşmesine ilişkin kararının kaldırılmasına şikayetli avukat İ.F.E.’nin kınama cezası ile cezalandırılmasına oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy