Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu - 06.06.2022
Karar Dilini Çevir:


(5237 S. K. m. 6, 265) (1136 S. K. m. 9, 95) 
E.2013/133
K.2013/587
T. 27.07.2013 
Şikâyetçi avukat 14.05.2010 tarihli dilekçesinde; … 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2010/82 Esas sayılı dosyasında müdahil (müşteki) olduğunu, şikâyetçi avukatın ise işbu davada sanıkların müdafiliğini üstlenerek dosyaya vekâletname ibraz ettiğini, 21.04.2010 tarihli duruşmada da müdafi olarak hazır bulunduğunu, bu suretle Türkiye Barolar Birliği Meslek Kurallarının 27/2. maddesine aykırı davrandığını iddiasıyla açılan disiplin kovuşturması sonucu eylem sabit görülerek disiplin cezası tayin edilmiştir.
Şikâyetli avukat savunmalarında özetle; … … … ’nün sözleşmeli avukatı olduğunu, adı geçen davada yargılanan polis memurlarının … … …’ne avukat talebinde bulunduklarını, kendisinin müdafi olarak görevlendirildiğini, görevlendirmeden haberdar olmadığını, şikâyetçinin avukat olduğunu duruşmada öğrendiğini, şikâyetçiyi küçük düşürücü veya olaya ilişkin herhangi bir açıklamasının olmadığını, EGM ile yaptığı sözleşme gereği davayı kabul etmeme gibi bir seçeneğinin bulunmadığını, Ağır Ceza Mahkemelerindeki görülen davalarda davanın katılana karşı görülmediğini, baronun bir uzlaştırıcılık yapmasının da söz konusu olmadığını,  Avukatlık Meslek Kurallarını ihlal etmediğini belirtmiş; hakkında disiplin cezası verilmesini yer olmadığına ilişkin bir karar verilmesini talep etmiştir.
Şikâyetçi tarafından şikâyetli Avukat … ……  ile birlikte Avukat … … …’yı hakkında da şikâyette bulunulduğu; ancak …  Barosu Yönetim Kurulu’nun 10.05.2011 tarih, 2010/203 dosya no ve 2011/70 Karar sayılı kararıyla Avukat … … … hakkında “Disiplin Kovuşturması Açılmasına Yer Olmadığına” karar verildiği, şikâyetli Avukat hakkında disiplin kovuşturması açılmasına karar verildiği görülmüştür.
… Barosu Disiplin Kurulu’nca yapılan disiplin kovuşturması sonucunda 16.12.2011 tarih, 2011/298 Esas ve 2011/269 Karar sayılı kararla şikâyetli avukatın “Uyarma Cezası İle Cezalandırmasına” karar verilmiş; karara şikâyetli avukat tarafından itiraz edilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, … 5. Noterliği’nin 29.03.2010 tarih, 07987 yevmiye numaralı vekâletnamesi ile Avukat … … ve Avukat … … …’nın … …,… … ve … …tarafından vekil tayin edildikleri, Diğer sanıklar … …. , … … tarafından ise 16.04.2010 tarih, 09902 yevmiye numaralı vekâletname ile vekil tayin edildiği, … … , … … … ve … … tarafından … Valiliği’ne yazılan 15.03.2010 tarihli yazıdan “zor kullanma yetkisinin aşılması” iddiasıyla haklarında … 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2010/82 Esas sayılı dosyası ile açılan davada kendilerine avukat görevlendirilmesini talep ettikleri,
Baro Başkanlığı tarafından … Valiliğine yazılan yazıdan, şikâyetli avukatın Bakanlık Makamının 05.04.2010 tarihli oluruyla bahsi geçen davada avukat olarak görevlendirilmesinin uygun görüldüğünün belirtildiği,
 … 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2010/82 Esas sayılı dosyasında şikâyetli avukatın sanıklar vekili bulunduğu, şikâyetçi avukatın da müşteki sıfatını haiz olduğu, 21.04.2010 tarihli celsede şikâyetli avukat tarafından vekâletname ibraz edildiği ve sanık … … dışındaki sanıkların vekili olarak duruşmaya kabulüne karar verilmesini talep ettiği, şikâyetçinin avukat olduğunu beyan ettiği,
Davanın 16.08.2008 tarihli … Gazetesi’nde de yer bulduğu,
Dosya içerisinde avukatın konuya ilişkin olarak bildirimde bulunduğunu gösterir herhangi bir belge bulunmadığı görülmüştür.
Avukatlık mesleği kamu hizmeti gören serbest bir meslek olup TCK 6/1’e göre Yüksek Mahkemeler, adli idari ve askeri mahkemeler üye ve hakimleri ile cumhuriyet başsavcılıkları gibi yargı görevi yapmaktadırlar. Avukatlık Yasası 9. maddesine göre Avukatı kimlikleri tüm resmi ve özel kuruluşlar tarafından kabul edilen resmi kimlik hükmündedir.
Avukatlara karşı işlenen suçlar TCK 265. maddesi kapsamında olup sanığa verilecek ceza 2 yıldan 4 yıla kadar hapis cezasıdır.
Baroların görevleri 1136 sayılı yasanın 95/4 bendine göre “Mesleğe ve meslek mensuplarına yönelik hak ihlallerine karşılık mesleğini ve meslektaşını savunmaktır”
TBB tarafından belirlenen Meslek Kuralları yalnızca avukat ile iş sahibi arasında çıkan uyuşmazlığın çözümü amacıyla baronun uyuşmazlık konusunda bilgi edinmesi ili sınırlı değildir. Baronun ve Meslek Kurallarının mesleğin onur ve saygınlığı yanında meslek etiğinin gerektirdiği düzeyi korumak amacı da vardır.
Somut olayda … …. …. başlığı altında basında yer alan ve mesleğin onur ve saygınlığına yapılan bir eylem söz konusudur.
Bu olayda sanıkları savunmak ister kurum avukatı olun ister serbest olarak mesleğini yapan avukat olsun avukatlık görevinin gereğidir.
Savunma hakkı kutsal bir haktır ancak; Meslek Kurallarının uygulanması açısından kamu ve serbest çalışan avukat ayrımı yoktur. Baroların mesleğe ve meslektaşa karşı yapılan ve tarafı avukat olan her türlü davada vekâlet görevi üstlenen avukatın Baroya bilgi vermek yükümlülüğü vardır.
Kaldı ki Avukatlık Yasası ek M. 1, (Ek, 08.05.1984, 3003/8) “Kamu kurum ve kuruluşları ile kamu iktisadi teşebbüslerinde asli ve sürekli olarak avukatlık görevinde çalışanların baro levhasına yazılmaları isteklerine bağlıdır. Ancak bunlar hakkında bu Kanunun avukatlık meslekine kabul ve ruhsatname verilmesine ilişkin hükümleri aynen uygulanır. Bunlar, görevlerinin gereği olan işleri yaparken baro levhasına kayıtlı avukatların yetkileriyle haklarına sahip ve onların ödevleriyle yükümlüdürler.” Hükmü gereği kamu avukatları da Yasada belirlenen kurallara uymak zorundadırlar.
Bu nedenle … Barosu Disiplin Kurulu’nun eylemin disiplin suçu olduğuna ilişkin hukuksal değerlendirmesi isabetli olmakla Şikâyetli avukat … … ’in itirazının reddi ile kararın onanması gerekmiştir.
Sonuç olarak olmakla Şikâyetli avukat … … ’in itirazının reddi ile … Barosu Disiplin Kurulunun “Uyarma Cezası Verilmesine” ilişkin 16.12.2011 gün, 2011/298 Esas, 2011/269 Karar sayılı kararının ONANMASINA, katılanların oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy