Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu - 06.06.2022
Karar Dilini Çevir:


(1136 S. K. m. 34, 135, 136, 171)
E. 2005/259
K. 2005/358
T. 11.11.2005 
Şikayetli avukat hakkında, “şikayetçinin vekili olarak açtığı davayı takip etmediği, yargılama süresince yapılan 12 oturumdan sadece ikisine katıldığı, bilirkişi raporlarına itirazda bulunmadığı, davanın karar verileceği duruşmaya da katılmamış olduğu, böylece davanın şikayetçi aleyhine sonuçlanmasına neden olduğu, ilama dayalı olarak yapılan icra takibinde ödeme emrini tebellüğ etmesine rağmen, müvekkilini bilgilendirmediği, bu sebeple şikayetçinin banka hesaplarının haciz edilmesine sebebiyet verdiği” iddiası ile başlatılan disiplin kovuşturması sonucunda, sicilindeki disiplin para cezası nazara alınarak Baro Disiplin Kurulunca “üç ay süre ile işten çıkarma” cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
Şikayetli avukat, yönetim kurulunca yürütülen soruşturma ve disiplin kurulundaki aşamalarda, kendisine tebligat yapılmasına rağmen savunmada bulunmamış, birliğimize yaptığı itirazında ise muhakkik avukat tarafından kendisine gönderilen yazıda 7 günlük süre verildiğini, oysaki bunun 10 gün olması gerektiğini, eylemin 2001 yılında işlenmesi nedeniyle zamanaşımına uğradığını, yapılan masrafların ve vekalet ücretinin kendisine ödenmediğini, bu sebeple davayı takipten vazgeçtiğini şikayetçiye şifahen bildirdiğini, iş kazası ile ilgili tazminat davalarında avukatın bir hatasının söz konusu olamayacağını, disiplin cezasının kaldırılması gerektiğini bildirmiştir.
Tüm dosya içeriğinden; şikayetli avukatın, şikayetçinin yetkilisi olduğu şirket vekili olarak Kırıkkale İş Mahkemesi’nin 2001/...... Esas sayılı tazminat istemli davada 30.07.2001 tarihli vekaletname gereği avukatlık görevini yüklendiği, 23.08.2001 tarihli ilk ve 09.07.2002 tarihli olmak üzere 2 duruşmaya katıldığı, 09.09.2003 tarihli karar celsesi dahil olmak üzere diğer 10 duruşmanın hiçbirine katılmadığı, ilamı ve icra emrini tebellüğ etmesine karşın müvekkilini bilgilendirmediği ve şikayetçinin zarara uğramasına sebebiyet verdiği anlaşılmıştır.
Avukatlık Yasası’nın 34. maddesi hükmüne göre, “Avukatlar yüklendikleri görevleri bu görevin kutsallığına yakışır bir şekilde özen, doğruluk ve onur içinde yerine getirmek ve avukatlık unvanının gerektirdiği saygı ve güvene uygun biçimde davranmakla yükümlüdür.”
Avukatlık Yasası’nın 171/1. maddesi hükmüne göre de, “Avukat, üzerine aldığı üzerine aldığı işi kanun hükümlerine göre ve yazılı sözleşme olmasa bile sonuna kadar takip eder.”
Şikayetli avukatın, açtığı davayı takip etmemesi, şikayetçiyi bilgilendirmemesi nedeniyle kararın aleyhte çıkmasına ve şikayetçinin hak kaybına uğramasına sebep olmasından ibaret eylemi Avukatlık Yasası’nın 34. ve 171/1. maddesine aykırılık teşkil ettiğinden disiplin suçunu oluşturmaktadır.
Bu nedenle, şikayetlinin eyleminin disiplin suçunu oluşturduğuna ilişkin Baro Disiplin Kurulunun değerlendirmesi isabetli bulunmuş ve şikayetlinin disiplin sicilindeki kesinleşen para cezası da nazara alınmak suretiyle Avukatlık Yasası’nın 136/2. maddesi yollamasıyla 135/4. maddesi uyarınca “üç ay süre ile işten çıkarma” cezası verilmesine ilişkin kararın onanması gerekmiştir.
Sonuç olarak, itirazın reddi ile, Kırıkkale Barosu Disiplin Kurulunun şikayetli avukat hakkında “üç ay süre ile işten çıkarılmasına” ilişkin kararının onanmasına oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy