Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu - 06.06.2022
Karar Dilini Çevir:


(1136 S. K. m. 134)
E. 2005/235
K. 2005/355
T. 11.11.2005 
Şikayetli avukatın, Ankara 4. İdare Mahkemesi’ndeki 2002/...... Esas sayılı dava dosyasına verdiği dilekçesinde; “davacının, başhukuk müşavirine yakın ilgi göstermeyen diğer meslek mensupları hakkında yıldırma politikası izlendiği ve bu politikalar sonucunda yapılan işlemlerin idare mahkemelerince iptal edildiği yalandır” ifadesini kullanması sebebiyle başlatılan disiplin kovuşturması sonunda, Baro Disiplin Kurulunca eylem sabit görülerek, şikayetli avukat hakkında disiplin cezası tayin edilmiştir.
Şikayetli avukat savunmalarında, disiplin suçunu işlemediğini, savunma sınırları içinde kalarak vermiş olduğu cevaptaki sözlerinin suç teşkil etmediğini şikayetçi avukatların hedef alınmadığını bildirmiştir.
Dosya içinde bulunan ve şikayetli avukatın vekil sıfatıyla takip ettiği, şikayete konu, Ankara 4. İdare Mahkemesi’nin 2002/...... Esas sayılı dava dosyasına sunduğu 30.01.2003 tarihli dilekçesinin 4. sayfasının 5 numaralı bölümünde;
“Davacının, başhukuk müşavirine yakın ilgi göstermeyen diğer meslek mensupları hakkında da yıldırma politikası izlendiği ve bu politikalar sonucunda yapılan işlemlerin idare Mahkemelerinde iptal edildiği yalandır” şeklindeki sözlerinin, idare mahkemesindeki davayı vekil sıfatıyla takip eden şikayetçi avukatları hedef almadığı, aksine cümlenin başında “davacının” ibaresinin yazılı olması sebebiyle şikayete konu sözlerin şikayetçi avukatlara değil, davanın davacı sıfatındaki ……. adlı şahıs hakkında söylenmiş olduğu görülmektedir. Davacı sıfatındaki ……….’nın ise bu sözler sebebiyle bir şikayeti bulunmamaktadır.
Bu nedenlerle, şikayetli avukatın, şikayetçi avukatlara yönelik disiplin cezası tayinini gerektirir bir eylemi bulunmadığı anlaşıldığından, Baro Disiplin Kurulunun yaptığı değerlendirmede hukuki isabet görülmemiş, kararın kaldırılması ve yeniden incelemeyi gerektiren bir durumun olmaması sebebiyle “disiplin cezası verilmesine yer olmadığına” karar vermek gerekmiştir.
Sonuç olarak; şikayetli avukatın itirazının kabulüyle, İstanbul Barosu Disiplin Kurulunun “uyarma” cezası verilmesine ilişkin kararının kaldırılmasına ve yeniden incelemeyi gerektiren bir halin mevcut bulunmaması nedeniyle, şikayetli avukat hakkında “disiplin cezası verilmesine yer olmadığına” oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy