Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu - 06.06.2022
Karar Dilini Çevir:


(AİHS m. 6) (1136 S. K. m. 144, 157) (Tebligat Kanunu’nun Uygulanmasına Dair Yönetmelik m. 19, 28) (DELCOURT - BELÇİKA DAVASI)

 

E: 2021/1028

K: 2022/6

T: 14.01.2022

 

İtirazın süresinde olduğu anlaşılmakla dava dosyası incelendi:

 

Şikayetçi 02.10.2021 tarihli itiraz dilekçesinde özetle, eylemin sabit olduğunu, cezalandırılmaya yeterli delilin dosya içerisinde bulunduğunu, duruşma açıldığı tarihte tutuklu olduğunu, SEGBİS ile duruşmaya katılma talebinde bulunduğunu, buna rağmen talebi değerlendirilmeden ve duruşmaya katılamadan karar verildiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

 

Şikayetli Avukat 26.11.2021 kayıt tarihli cevabında özetle, savunmalarını tekrarla, şikayetçinin itiraz dilekçesinde kendisine hakaret ettiğini, şikayetçinin haksız ve kötüniyetli olduğunu belirterek itirazın reddini talep etmiştir.

 

İncelenen dosya kapsamında; Şikayetli vekilinin 17.04.2019 kayıt tarihli savunmasında duruşma talep ettiği, tarafların duruşmaya davet edildiği, ancak şikayetçinin duruşma talebinin kabul edildiği 02.05.2019 tarihli celsede tutuklu olduğu, Baro Disiplin Kurulu’na sunduğu 30.09.2019 kayıt tarihli dilekçede tutuklu olduğundan bahisle duruşmaya gelmesinin mümkün olmadığını belirterek SEGBİS ile duruşmaya katılması için gereğinin yapılmasını talep etmesine rağmen, talep ile ilgili olarak yahut istinabe yoluyla dinlenmesi için bir karar verilmeden Baro Disiplin Kurulu’nca karar verildiği anlaşılmaktadır.

 

Tebligat Kanunu’nun Uygulanmasına Dair Yönetmelik’in; “Tutuklu ve hükümlülere tebligat” başlıklı 28.maddesi;

 

“(1) Tutuklu ve hükümlülere tebligat yapılmasını, bu kişilerin bulunduğu kurum müdürü, müdür yoksa orayı idare eden memur temin eder.

 

(2) Bir yıl veya daha fazla hürriyeti bağlayıcı ceza ile mahkûm olup kendilerine kanuni temsilci atanmış olanlara ait tebligat, 19 uncu maddeye göre yapılır.

 

(3) Tutuklu ve hükümlüye tebligat yapılamazsa tebliğ mazbatasına müdür veya memur tarafından belirtilen sebep şerh verilir.

 

(4) Tutuklu veya hükümlünün hastanede bulunması halinde dahi tebligat, yukarıdaki fıkralar hükümlerine göre yapılır.”

 

“Kanuni temsilciye tebligat” başlıklı 19.maddesi; "(1) Kanuni temsilcisi bulunanlara yapılacak tebligat temsilciye yapılır.

 

(2) Kanuni temsilcisi bulunanlara kanun hükümleri gereğince bizzat kendilerine tebligat yapılması icap ederse temsilciye tebligat yapılmaz.

 

(3) Kanuni temsilcisi olmayıp da bulunması gerekenlere usulüne göre kanuni temsilci tayini yoluna gidilir.” hükümlerini amirdir.

 

Şikayetçinin halen, … Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğü’nde 3 kez Ağırlaştırılmış Müebbet Hapis ve 343 yıl 6 Ay Hapis Cezasına hükümlü olduğu görülmüştür.

 

Avukatlık Kanunu’nun 144. maddesine göre, “Disiplin kovuşturması açılmasına karar verilen hallerde, yönetim kurulunun iletmesi üzerine, disiplin kurulu, incelenmesini evrak üzerinde yapar. Disiplin kuruluna gönderilen dosya içinde avukatın sicili de bulunur. Avukatın isteği veya disiplin kurulunca gerek görülmesi halinde, inceleme duruşmalı olarak yapılır.”

 

Disiplin yargılaması Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6. maddesinde bildirilen “Hakkaniyete uygun yargılama” ve “silahların eşitliği”ni zorunlu kılar. Yargı organı önünde sahip oldukları hak ve yükümlülükler açısından taraflar arasında tam bir eşitliğin kurulması ve bu dengenin bütün yargılama aşamasında sürdürülmesi gerekir. Taraflar arasında “silahların eşitliği”, sahip olunan hak ve yükümlülükler bakımından taraflar arasında tam bir eşitliğin sağlanması ve bu dengenin bütün yargılama boyunca korunmasıdır. (Del Court/Belçika 1970, Monnell ve Morris/İngiltere 1987, Ekbatani/İsveç 1988)

 

Her ne kadar şikayetçinin duruşmadan haberdar edilme hakkının ihlal edilmediği değerlendirilmekte ise; şikayetçinin Baro Disiplin Kurulu duruşmalarına fiilen katılamayacağı tartışmasızdır. Şikayetçinin hak arama özgürlüğünün, adil yargılama ve kovuşturmaya etkin katılma haklarının kısıtlanmaması için silahların eşitliği ilkesi gereğince, şikayetçiye vasi tayin edilip edilmediği de araştırılmak suretiyle, Baro Disiplin Kurulu’nca SEGBİS yahut istinabe yoluyla şikayetçinin duruşmaya katılmasının sağlanması zorunludur.

 

Talebine karşın duruşmaya katılması sağlanmayan şikayetçinin de katılımı ile yeniden duruşma yapılıp oluşacak duruma göre bir karar verilmesi gerektiğinden, itirazın kabulü ile Baro Disiplin Kurulu kararının bozulması gerekmiştir.

 

Gereği düşünüldü:

 

Şikayetçinin itirazının kabulüne, … Barosu Disiplin Kurulu’nun “Disiplin Cezası Verilmesine Yer Olmadığına” ilişkin kararının BOZULMASINA, Kararın onay için, Avukatlık Kanunu’nun 157/7.maddesi gereğince Adalet Bakanlığı’na gönderilmesine, Katılanların oybirliği ile karar verildi. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy