Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu - 06.06.2022
Karar Dilini Çevir:


(1136 S. K. m. 34)

 

E: 2017/510

K: 2017/991

T: 24.11.2017

 

Şikayetli avukat hakkında; “... 10. Aile Mahkemesi’nin 2014/1052 esas sayılı boşanma davası ile hakaret ve tehdit konulu … 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/160 esas sayılı dosyasında, şikayetçinin eski eşinin vekillik görevini üstlendiği, her iki dosyanın da müşterek tanığı olan Ü.B.A. ve S.E.’ye duruşma gününden önce ihtarname göndererek tanıkları baskı altına aldığı” iddiası üzerine başlatılan disiplin kovuşturmasında eylem sabit görülerek ceza tayin edilmiştir.

 

Şikayetlinin önceki savunmalarında özetle; gönderilen ihtarnamenin o dönemki müvekkili tarafından talep edildiğini, yoğun ısrarları neticesinde sağlıklı düşünemeyerek gönderdiğini, müvekkilinin pek çok isteğine hayır dediğini ancak bu konu ile ilgili tarafını sürekli baskı altına aldığını, onlarca elektronik posta, SMS yolladığını, tanıkların sürekli yalan beyanda bulunduğunu söylediğini ve konu ile ilgili olarak çarpıtma tablosu çıkardığını, müvekkilin ihtarnameyi hazırladığını ve kendisinden bu ihtarnameyi hukuki hale getirmesini istediğini, hakkında açılan soruşturmanın kendisi için bir ders olduğunu, artık müvekkilleriyle arasına daha keskin sınırlar koyacağını disiplin kovuşturması geçirmesine sebep olan müvekkili ile aralarında vekil müvekkil ilişkisi kalmadığını, tüm dosyalardan istifa ettiğini, ihtarname içeriğinin tehdit unsuru içermediğini, nitekim haklarında bulunulan suç duyurusunda da bu nedenle takipsizlik kararı verildiğini, tanıkların etkilenmediğini, duruşmaya katıldıklarını ve müvekkili aleyhine ifade verdiklerini beyan ederek hakkında ceza tayinine yer olmadığına karar verilmesini beyan etmiştir.

 

İncelenen dosya kapsamında; Baro Yönetim Kurulu’nun 25.05.2016 günlü kararı ile şikayetli avukat hakkında Avukatlık Yasası’nın 34, TBB Meslek Kuralları’nın 2, 3, 4 ve 24. maddeleri uyarınca değerlendirme yapılmak üzere disiplin kovuşturması açılmasına karar verildiği,

 

Şikayetli avukatın mezkûr dosyaların tanıkları olan Ü.B.A. ve S.E.’ye gönderdiği, ... 30. Noterliğinde düzenlenen 30.04.2015 günlü 05938 yevmiye numaralı ihtarnamede, “N.Y.E. hakkında ... 18. Asliye Ceza Mahkemesi’nde 2014/1693 esas numarası ile kişilerin sükûnunu bozmak nedeni ile ceza davası açılmıştır. Öte yandan N.Y.E. ve annesi G.Y. hakkında ... 23. Asliye ceza mahkemesinde 2015/23 esas numarası ile hakaret nedeni ile bir ceza davası daha açılmıştır. N.Y. hali hazırda 10. Aile Mahkemesinde süren boşanma davasında ve … Başsavcılığının 2014/4755 sayılı soruşturmasında Ü.B. ve S.E.’yi şahit olarak göstermiştir. Müvekkil Ü.B. ile düğünde tanışmış iken S.E. ile ise N.Y.E.’nin çalıştığı ... Eğitim Araştırma Hastanesinde ziyaret ettiği birkaç defada kısa süreli görüşmüş bulunmaktadır. Bu görüşmelerde de malumunuz olduğu üzere zaten şahit olunacak herhangi bir durum olmamıştır. TCK madde 267 ‘Yetkili makamlara ihbar veya şikayette bulunarak ya da basın yayın yoluyla işlemediğini bildiği halde, hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idari bir yaptırım uygulamasını sağlamak için bir kimseye hukuka aykırı bir fiil isnat eden kişi, bir yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.’ şeklinde düzenlenmiştir. Tarafınızca müvekkil aleyhine yöneltilen suçların herhangi bir dayanağı bulunmadığı ve beyanlarda çelişki olduğu açıktır. Gerçeğe aykırı beyanlarla müvekkil aleyhine ceza kovuşturmasına sebebiyet vermeniz nedeniyle şikayet halinde sanık olarak yargılanma ve iftira suçundan ceza hükmü verileceği kuşkusuzdur. ... 2. Asliye Ceza Mahkemesine gerçeğe aykırı bir biçimde intikal ettirilen mevzu bahis olaylarla ilgili olarak müvekkil herhangi bir hukuki adımı muhatabınız bakımından durumun daha da vahim bir hal almasını önlemek amacıyla aksettirmemiş ancak gelinen noktada şahsa yönelik gerçeğe aykırı beyanlarla iftira ve psikolojik saldırıya karşılık elem duyduğundan iş bu ihtarı tarafınıza tebliği zaruriyeti doğmuştur. Bu nedenle ... 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2015/160 esas sayılı dosyasına ve ilgili tüm dosyalarına yalnızca gerçekleri anlatan ifadeyi vermenizi, aksi halde hakkınızda yalancı şahitlik, iftira ve bilahare suçlara ortak olma gerekçesiyle yasal işlem başlatılacağını müvekkil adına saygılarımla ihtaren bildiririm.’ ifadelerinin yazılı olduğu,

 

Şikayetçinin disiplin kovuşturmasına konu eylem nedeniyle şikayetlinin müvekkili A.E. hakkında suç duyurusunda bulunduğu, ... Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 02.06.2015 gün ve 2015/3189 soruşturma, 2015/2237 karar nolu kararı ile, şüphelinin üzerine atılı yargı görevini yapanı etkileme suçu bakımından kamu adına kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar verildiği,

 

Baro Disiplin Kurulu tarafından, “Şikayetli her ne kadar savunmasında; ihtarnameyi o dönemki müvekkilinin ısrarı ile gönderdiğini, tanıkları etkileme amacı olmadığını, tehdit etmediğini, ihtarname içeriğinin uyarı niteliğinde olduğunu beyan etmişse de; avukatların tanıklar ile irtibatının sınırlı derecede olması zorunluluğunun yanı sıra ihtarnamedeki ‘...ziyaret ettiği birkaç defada kısa süreli görüşmüş bulunmaktadır. Bu görüşmelerde de malumunuz olduğu üzere zaten şahit olunacak herhangi bir durum olmamıştır...’, ‘...Tarafınızca müvekkil aleyhine yöneltilen suçların herhangi bir dayanağı bulunmadığı ve beyanlarında çelişkili olduğu açıktır. Gerçeğe aykırı beyanlarla müvekkil aleyhine ceza kovuşturmasına sebebiyet vermeniz nedeniyle şikayet halinde sanık olarak yargılanma ve iftira suçundan ceza hükmü verileceği kuşkusuzdur...’ şeklindeki ifadelerin uyarı sınırlarını aştığı açıktır…” gerekçesiyle karar verildiği,

 

Şikayetli avukatın disiplin sicil özetinde ceza olmadığı,

 

Şikayetlinin 07.03.2017 kayıt tarihli itiraz dilekçesinde özetle; önceki savunmalarını tekrarla hakkında tesis edilen disiplin cezasının kaldırılmasını talep ettiği görülmüştür.

 

Şikayetli avukatın ... 30 Noterliğinden 30.04.2015 tarih 5938 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile ... 2 Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/160 Esas sayılı dosyasında tanıklık yapacak olan kişilere hitaben çekmiş olduğu ihtarname içeriğinden dolayı şikayet edildiği ve savunmalarında müvekkilinin isteği üzerine bu ihtarnameyi çekmek zorunda kaldığını ifade ettiği anlaşılmaktadır.

 

Şikayetli avukatın karşı tarafın ileride dinlenecek olan tanıklarına tavsiyelerde, onların tanıklıklarını etkileyecek şekilde yazılı uyarıda bulunmasının TBB Meslek Kuralları’na aykırı olduğu, bu uyarıları yaparken müvekkiline karşı mesleki bağımsızlığını koruyamaması bu davranışları ile mesleğe güvenin zedelenmesi söz konusu olduğu düşünülmektedir.

 

Şikayetli avukatın eyleminin Avukatlık Yasası’nı ve Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları’nın 3. maddesindeki “Avukat, mesleki çalışmasını kamunun inancını ve mesleğe güvenini sağlayacak biçimde ve işine tam bir sadakatle yürütür.”, 4. maddesindeki “Avukat, mesleğin itibarını zedeleyecek her türlü tutum ve davranıştan kaçınmak zorundadır. Avukat, özel yaşantısında da buna özenmekle yükümlüdür.” 24.maddesindeki “…Avukat, tanıklara tavsiyelerde bulunamaz, ne şekilde tanıklık edecekleri veya hakim önünde nasıl hareket edecekleri hakkında talimat veremez.” hükümlerini ihlal ettiği, disiplin suçu oluşturduğu sonuç ve kanaatine varılmakla itirazın reddi ile Baro Disiplin Kurulu kararının onanması gerekmiştir.

 

Gereği düşünüldü:

 

1- Şikayetli avukatın itirazının reddi ile; ... Barosu Disiplin Kurulu’nun “Uyarma Cezası Verilmesine” ilişkin 03.03.2017 gün ve 2016/177 Esas, 2017/53 Karar sayılı kararının ONANMASINA,

 

2- Kurulumuz kararının tebliğini izleyen günden itibaren 60 gün içinde Ankara İdare Mahkemesi’nde dava yolu açık olmak üzere,

 

Oybirliği ile karar verildi. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy