Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu - 06.06.2022
Karar Dilini Çevir:


(Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları m. 39)
E. 2008/375
K. 2008/504
T. 19.12.2008
Şikayetli avukat hakkında, Ankara 5. Ticaret Mahkemesi’nin 2002/… Esas sayılı davasında davacı vekili olan şikayetçi avukatın vekalet görevi devam etmekte iken, 20.11.2006 tarihli duruşmada, müvekkilinin şikayetçi avukatı vekillikten azlettiği ve kendisinin vekil olduğunu, vekaletnamesini sunacağını beyan ettiği, ancak şikayetçi avukatın azledilmemiş olması sebebiyle Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları’nın 39. maddesine aykırı davranılmış olduğu iddiası ile başlatılan disiplin kovuşturması sonucunda, Baro Disiplin Kurulu’nca eylem sabit görülmüş ve disiplin cezası tayin edilmiştir.
Dosyada bulunan Ankara 5. Ticaret Mahkemesi’nin 2002/… Esas sayılı dosyasının 20.11.2006 tarihli oturumuna ait tutanakta, şikayetli avukatın da duruşmada hazır bulunarak, müvekkilinin diğer vekilleri azlettiği, davaları kendisinin takip edeceği ve vekaletnamesini sunmak için süre istediği, Ankara 10. Noterliği’nin 20.11.2006 tarihli vekaletnamesi ile şikayetli avukatın davacı S.G. tarafından vekil tayin edildiği, Eskişehir 2. Noterliği’nin 29.11.2006 tarihli azilnamesi ile de şikayetçi avukatın azledildiği görülmektedir.
Böylece şikayetli avukatın vekil tayin edildiği tarihte, şikayetçi avukatın vekaletinin devam ettiği, daha sonra şikayetçinin azledildiği anlaşılmaktadır.
Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları’nın 39. maddesine göre, “İş sahibi anlaşmayı yaptığı avukattan sonra ikinci bir avukata vekaletname vermek isterse ikinci avukat işi kabul etmeden önce ilk vekalet verilen avukata yazı ile bilgi vermelidir.”
Bilgi verme yükümlülüğünün yazılı olması karşısında, dosyada bulunan duruşma tutanağı ve vekaletnameler karşısında şikayetçi avukatın gösterdiği tanığın dinlenilmemiş olması bir eksiklik olarak kabul edilmemiştir.
Şikayetlinin, şikayetçinin takip ettiği davaya vekaletname sunmadan önce Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları’nın 39. maddesine uygun olarak yazılı bildirimde bulunmadığı anlaşılmakla, eylem disiplin suçunu oluşturmaktadır.
Bu nedenle, Baro Disiplin Kurulu kararının kabulünde isabetsizlik görülmemiş, kararın onanması gerekmiştir.
Sonuç olarak, şikayetli avukatın itirazının reddi ile Ankara Barosu Disiplin Kurulu’nun uyarma cezası verilmesine ilişkin kararının onanmasına oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy