Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu - 06.06.2022
Karar Dilini Çevir:


(1136 S. K. m. 34, 134, 135, 136, 158) (Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları m. 4) 
E. 2012/510
K. 2013/65
T. 02.01.2013
Şikâyetli avukat hakkında, şikâyetçiden kiraladığı büronun kiralarını ödemediği için aleyhine icra takibi yapıldığı ve tahliye kararı verildiği, haciz yapıldığı, buna rağmen borcu ödemediği, sözüne güvenilmediği, şikâyetçi hakkında haksız olarak Cumhuriyet Başsavcılığına şikâyette bulunduğu, iddiası ile başlatılan disiplin kovuşturması sonunda Baro Disiplin Kurulunca eylem sabit görülmüş ve disiplin cezası tayin edilmiştir.
Şikâyetli avukat soruşturma aşamasında verdiği savunmasında, kullandığı ofiste şikâyetçinin kiracısı olduğunu, önceleri aralarında yazılı sözleşme olmadığını, daha sonra şikâyetçinin avukatının bürosunda kira sözleşmesi yaptıklarını, bu arada şikâyetçinin bilgisi dâhilinde büronun yıpranmış elektrik donanımı yerine ışıklandırma sistemi, tavana kartonpiyer, mutfağa tezgâh yaptırdığını, tuvaleti bütünüyle değiştirdiğini, bu işlerin maliyetinin yaklaşık 5.000,00.-TL. sı tuttuğunu, bir gün şikayetçinin yanında bir kişiyle bürosuna gelerek büroyu ona satacağını söyleyerek çıkmasını istediğinde birkaç ay içinde çıkacağını bildirdiğini, konunun kapandığını, gerçekte temel sorunun şikayetçinin avukatı ile aralarında geçen bir özel durum olduğunu, bundan dolayı büroda bulunmadığı bir gün şikayetçinin avukatının büroya hacze gelip muhafaza yaptığını, muhafaza esnasında büroda alacaklısı kendisi olduğu bonoların ve koltuk takımı gibi diğer kıymetli resim ve eşyaların götürülmeyip sadece masa ve sandalyelerin götürüldüğünü, daha sonra şikayetçinin bunun sebebinin de kendisinin çalışmasını engellemek için olduğunu ifade ettiğini, bir süre sonra açılan icra dosyasının takipsizlikten düştüğünü, haczedilip muhafaza altına alınan eşyalarının satılıp satılmadığını araştırmadığını, şikayetin şikayetçinin ruhsal sorunlarından kaynaklanıp icra işleminin de müşteki vekilinin kişisel husumetinden doğduğunu, bildirmiştir.
Baro Disiplin Kurulu, şikayetli avukatın eylemini Avukatlık Yasasının 34. 134, 136, 135/3 ve 158 maddeleri ile Türkiye Barolar Birliği Meslek Kurallarının 4. maddelerine aykırı bularak 214,00.-TL. sı para cezası ile cezalandırılmasına karar vermiş, karara şikayetçi ve şikayetli avukat tarafından itiraz edilmiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden, şikâyetli avukatın 2008 yılı Ocak, Şubat, Mart ve Nisan aylarına ait 1.000,00.-TL. sı kira borcu nedeniyle 29.04.2008 tarihinde şikayetçi tarafından icraya verildiği, şikayetli avukatın icraya ve borca itiraz ettiği, Mersin 2.İcra Hukuk mahkemesince itirazın kaldırılmasına ve % 40 icra inkar tazminatına hükmedildiği,
Ayrıca, disiplin sicil özetinde 17.10.2008 ve 21.10.2011 tarihlerinde kesinleşmiş iki adet kınama cezasının bulunduğu anlaşılmıştır
Bir avukat aleyhinde mesleğinin gereklerini yerine getirirken veya özel yaşamından dolayı dava açılması veya aleyhinde icra takibi yapılması bazı durumlarda olağan karşılanabilir ve bu tür işlemler tek başına disiplin cezasını gerektirmeyebilir. Ancak, kovuşturma konusu olayda olduğu gibi işlerini yürüttüğü bürosunun dört aylık kira bedelini ödememesi, bu sebeple aleyhinde icra takibi yapılmasına ve itiraz üzerine dava açılmasına sebebiyet vermesini olağan karşılamak mümkün değildir.
Avukatlık mesleği dürüstlük karinesinden yararlanan mesleklerden olup, avukatlar da gerek meslek hayatlarında gerekse özel hayatlarında bu karineye uygun davranarak çevresinde özü ve sözü ile güven duyulan bir kişi olmak zorundadırlar. Şikâyetli avukatın şikâyet konusu olayla ilgili tadilata ait savunmaları kanıtlanmamış, dört aylık birikmiş kira borcundan dolayı mal sahibi olan şikâyetçi tarafından icraya verilmiş, bürosunda haciz ve muhafaza işlemleri yapılmasına sebebiyet vermiştir. Bu durum, avukatın güvenirliğini ve mesleğin itibarını zedeleyecek bir davranış olmakla eylem disiplin suçunu oluşturmaktadır.
Avukatlık Yasasının 34. maddesi “ Avukatlar,… avukatlık unvanının gerektirdiği saygı ve güvene uygun biçimde davranmak ve Türkiye Barolar Birliğince belirlenen meslek kurallarına uymakla yükümlüdürler.” hükmünü getirmiş olup şikâyetlinin eylemi Avukatlık Yasasının 34.maddesinin göndermesi ile Türkiye Barolar Birliği Meslek Kurallarının 4.maddesinde düzenlenen biçimde, “mesleğin itibarını zedeleyecek her türlü tutum ve davranıştan kaçınmak ve özel yaşantısında da buna özen göstermek” yükümlülüğünün açıkça ihlali niteliğindedir
Şikâyetli avukatın disiplin sicilindeki kesinleşen cezaları göz önünde tutularak şikâyetli avukatın para cezası ile cezalandırılmasına karar vermiştir. Şikâyetli avukatın en son eylem tarihi hakkında haciz ve muhafaza işleminin yapıldığı tarih olan 24.02.2009 olmakla, disiplin sicilinde bu tarih itibariyle kesinleşmiş bir adet kınama cezası bulunmaktadır.
Avukatlık Yasasının 136/1. maddesine göre “Bu kanunun avukatların hak ve ödevleri ile ilgili altıncı kısmında yazılı esaslara uymayanlar hakkında ilk defasında en az kınama, tekrarında, davranışın ağırlığına göre, para ve işten çıkarma cezası ve 5. maddenin (a) bendinde yazılı bir suçtan kesin olarak hüküm giymesi halinde meslekten çıkarma cezası uygulanır.” Aynı maddenin 2. fıkrasına göre de “Beş yıllık bir dönem içinde iki veya daha çok defa disiplin cezası gerektiren davranışta bulunan avukata her yeni suçu için bir öncekinden daha ağır ceza uygulanır.”
Avukatlık Yasasının 136. maddesi iki ayrı biçimde tekerrür nedeni ile bir üst ceza verilmesini düzenlemiştir. Birinci fıkraya göre, daha önce Avukatlık Yasasının 6. kısmında yer alan avukatların hak ve ödevleri ile ilgili bölümde yer alan esaslara uymama sebebi ile ceza verilmiş ise, daha sonra yine aynı esaslara uymama halinde davranışın ağırlığına göre para veya işten çıkarma cezası verilmesi gerekmektedir. Bu durumda her iki eylemin de Avukatlık Yasasının altıncı kısmında yazılı esaslara aykırı olması gerektiği açıktır.
Şikâyetli avukatın disiplin sicilindeki 17.10.2008 tarihinde kesinleşen kınama cezası, bu kovuşturmadaki eylem tarihinden önce ise de kovuşturma konusu eylem Türkiye Barolar Birliği Meslek Kurallarının 4. maddesine aykırı olması sebebiyle Avukatlık Yasasının altıncı kısmında yer alan esaslara girmediği için Avukatlık Yasasının 136/1 maddesinin olayımızda uygulanma olanağı bulunmamaktadır. Aynı maddenin 2. fıkrasının uygulanabilmesi için de “Beş yıllık bir dönem içinde iki veya daha çok defa disiplin cezasını gerektiren” eylemin bulunması gerektiğinden, Baro Disiplin Kurulunca şikâyetli avukat hakkında para cezası tayini doğru bulunmamış, şikâyetli avukatın eylemini sürdürmesi, Avukatlık Yasasının 158.maddesindeki ilkelerde nazara alındığında şikâyetli avukat hakkındaki para cezasının kınama cezasına çevrilmesi suretiyle kararın düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
Sonuç olarak, şikâyetçinin itirazının reddine, şikâyetli avukatın itirazının kabulü ile … Barosu Disiplin Kurulu’nun “214,00.-TL. sı para cezası verilmesine” ilişkin kararının “Kınama” cezasına çevrilmesi suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, Şikayetli Avukat … … ...’ın KINAMA CEZASI İLE CEZALANDIRILMASINA, oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy