Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu - 06.06.2022
Karar Dilini Çevir:


(1136 S. K. m. 34, 134) 
E. 2013/411
K. 2013/788
T. 05.10.2013 
Şikâyetli avukat hakkında, “… eski hakimi olan şikâyetçi hakkında Adalet Bakanlığı müfettişleri tarafından yürütülen soruşturma sırasında, şikâyetlinin ifadesine başvurulduğu ve 27.12.2006 günlü ifadesinde şikâyetçi ile kâtibe arasında ilişki bulunduğuna dair bir takım beyanlarda bulunduktan sonra, 29.05.2007 tarihinde şikâyetçiye faksla gönderdiği "belgedir" başlıklı bir yazıda ise, hakim ile kâtibe arasındaki ilişkiyi belirten hususların kendisine ait olmadığını, acele ile adliyeye geldiğini işleri yoğun olduğu için ifadeyi okumadan imzaladığını, ayrıca müfettişlerin kendisine ifadesinin gizli kalacağını, kimsenin haberi olmayacağını söylediklerini, bu nedenle ifadeyi okumadan imzaladığını beyan etmiş olduğu, Şikâyetli hakkında … Cumhuriyet Başsavcılığınca iftira ve yalan tanıklık suçlarını işlediği gerekçesiyle soruşturma izni istendiği, … Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hakkında iddianame düzenlenerek, yalan tanıklık suçundan cezalandırılması talebiyle kamu davası açıldığı, Şikayetçinin Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nca kınama cezası ile cezalandırıldığı. Şikâyetlinin bir avukat olarak, verdiği ifadenin sonuçlarını öngörecek durumda olduğu tartışmasızdır. Avukatlık görevini yaparken adliyede tanık olduğu olaylarla ilgili verdiği ve altını imzasıyla tasdik ettiği bu ifadenin içeriğinin sonradan bizzat şikâyetçiye gönderilen "belgedir" başlıklı yazı ile inkâr edilmesinin Avukatlık Yasası 34,134 ve TBB Meslek Kurallarının 3, 4. maddelerine aykırı olduğu iddiası ile başlatılan disiplin kovuşturması sonucu eylem sabit görülmeyerek disiplin cezası verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Şikâyetli 20.05.2009 tarihli yazılı savunması ile … Asliye Ceza Mahkemesinin 2008/882 esas sayılı dosyasındaki beyanında özetle; … Adliyesi’nde Adalet Müfettişlerinin şikâyetçi hakkında yaptığı soruşturma sırasında gizli kalacağı inancıyla şikâyetli ve kâtibi hakkında görgüye dayalı beyanlarda bulunduğunu, ifadesinin gizli kalacağına inanarak beyanda bulunduğunu, Şikâyetçinin ifadesini öğrenip kendisini sürekli arayarak ve hatta rahatsız ederek disiplin cezası aldığını, bu disiplin cezasına itiraz ettiğini, hiç olmazsa ifadesinin bir kısmını değiştirerek yardımcı olmasını istediğini, bu nedenle belgedir imzalı yazılı belgeyi gönderdiğini, müfettişlere verdiği ifadenin doğru olduğunu, suç işleme kastının olmadığını, suç kastının olmadığını savunmuştur.
İncelenen dosya kapsamından Şikâyetli avukat hakkında ...Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2008/882 Esasında “yalan tanıklık” iddiası ile açılan kamu davasında mahkeme’nin 28.05.2009 gün ve 2009/402 Karar sayılı kararı ile “beraatına” karar verildiği,
Karar gerekçesine “sanığın Adalet Müfettişine verdiği ifadesinde Hakim Y.K.A. ile zabıt kâtibi L.G.'yu samimi ilişkiler içerisinde gördüğü kâtibin bir kaç kez hakim olan katılanın masasının diğer tarafında iken gördüğünü bir keresinde odaya girdiğinde tarafların paniğe kapıldıklarım L.'nın yüzünde yeni öpüşme izlenimi uyandıracak şekilde kızarıklıklar ve ıslaklıklar gördüğünü söylediği'," ancak daha sonra katılana gönderdiği ve belgedir başlığı adı altında yazdığı yazıda müfettişler tarafından alınan ifade de kendisine ait olmayan beyanların bulunduğunu bu ifadelerin müfettişler tarafından yazılmış olduğunu kendisinin okumadan ifade tutanağını imzaladığını söylediği bu belge üzerine katılanın sanık hakkında yalancı tanıklıktan suç duyurusunda bulunulduğu ve sanık hakkında dava açıldığı görülmüştür.
Yargılama sırasında sanık suçlamayı kabul etmeyerek müfettişe vermiş olduğu ifadesinin doğru olduğunu bu ifadesinin gizli kalacağının kendisine söylendiği için doğruları söylediğini ancak hemen akabinde ifadesinin Hakim Y.K. tarafından öğrenildiğini daha sonra katılanın kendisine sürekli olarak ifadesini değiştirmesi yönünde baskıda bulunduğunu son aradığında geçirmiş olduğu soruşturma nedeniyle ceza aldığını, itiraz ettiğini ve itirazının görüşülmesinden önce ifadesine geçen kâtip ile hakim ahlaksız bir şekilde görüşüyorlardı yönündeki beyanım değiştirmesini istediği kendisinin de ahlaksız bir şekilde öpüşüyorlardı gibi bir beyanının olmaması sebebiyle dosya içerisinde bulunan belgeyi yazarak katılana gönderdiğini müfettişe verdiği ifadesinin doğru olduğunu ve yalan tanıklık yapmadığını söylemiş ve sanığın bu savunmasının aksini gösterir cezalandırılabilmesi için somut ve inandırıcı bir delil elde edilememiş olup atılı suçtan beraatına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” yazılı olduğu,
… Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2010/344 Esasta açılan “tazminat” davasında mahkeme’nin 14.07.2010 gün ve 2010/753 Karar sayılı kararı ile “5.000.00 manevi tazminatın olay tarihi olan 27.12.2006 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte” Şikâyetli avukattan alınarak Şikâyetçiye verilmesine karar verildiği ve kararın Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin 04.04.2011 gün ve 2011/1880 Esas, 2011/5467 Karar sayılı kararı ile onanarak kesinleştiği, görülmektedir.
Dosya kapsamı ve şikâyetli avukatın savunmalarından Adalet Müfettişlerine verdiği ifade ile “Belgedir” başlıklı belgede yer alan ifadenin çelişkili olduğu, Şikâyetli avukat “belgedir” başlıklı dilekçede “ancak işlerim yoğun olduğu için ifademi okumadan imzaladım, müfettişlerin beyanlarımı aynı şekilde yazdıklarını sanmıştım. Ayrıca bana merak etme imzaladığım bu beyanlar gizli kalacak, kimsenin haberi olmayacak dediler, ben de okumadan imzaladım.” sözlerinin yer aldığı görülmektedir.
Avukatlık Yasasının 34. maddesi “ Avukatlar, yüklendikleri görevleri bu görevin kutsallığına yakışır bir şekilde özen, doğruluk ve onur içinde yerine getirmek ve avukatlık unvanının gerektirdiği saygı ve güvene uygun biçimde davranmak ve Türkiye Barolar Birliğince belirlenen meslek kurallarına uymakla yükümlüdürler ”
Avukatlık Yasası’nın 134. maddesi “Avukatlık onuruna, düzen ve gelenekleri ile meslek kurallarına uymayan eylem ve davranışlarda bulunanlarla, mesleki çalışmada görevlerini yapmayan veya görevinin gerektirdiği dürüstlüğe uygun şekilde davranmayanlar hakkında bu kanunda yazılı disiplin cezaları uygulanır.”
Türkiye Barolar Birliği Meslek Kurallarının 3. maddesi “Avukat mesleki çalışmasını ve kamunun inancını ve mesleğe güvenini sağlayacak biçimde ve işine tam bir sadakatle yürütür”
Türkiye Barolar Birliği Meslek Kurallarının 4. maddesi “Avukat, mesleğin itibarını zedeleyecek her türlü tutum ve davranıştan kaçınmak zorundadır.” hükümlerini amirdir.
Avukat özellikle kişilerin özel yaşamı ile ilgili hususlarda koşullar ne olursa olsun doğru beyanda bulunmak, gerçeklerden ayrılmamak ve attığı imzanın arkasında durmak zorundadır. Bir avukatın “ifadeyi okumadan imzaladım” beyanı asla kabul edilemez.
Avukatlar özen ve doğruluk kurallarına göre hareket etmek, kamunun inancını ve mesleğe güvenini sağlayacak biçimde sadakatle davranmak mesleğin itibarını sarsacak her türlü davranıştan kaçınmak zorundadır.
Bu nedenlerle eylem Avukatlık Yasası 34, 134 ve TBB Meslek Kuralları 3, 4. maddelere aykırı olmakla disiplin suçu olduğundan Baro Disiplin Kurulu’nca yapılan hukuksal değerlendirme isabetli bulunmamış ve itirazın kabulü ile disiplin cezası tayini gerekmiştir.
Sonuç olarak Şikâyetçi Y.K.A’in itirazının kabulü ile … Barosu Disiplin Kurulu’nun “Disiplin Cezası Verilmesine Yer Olmadığına” ilişkin 20.05.2013 gün ve 2009/6 Esas, 2013/5 Karar sayılı kararının KALDIRILARAK, Şikâyetli Avukat M.B.’ın Kınama Cezası İle Cezalandırılmasına, oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy