Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu - 06.06.2022
Karar Dilini Çevir:


(1136 S. K. m. 34, 55, 136) (Türkiye Barolar Birliği Avukatlık Meslek Kuralları m. 3, 4)

 

E: 2016-314

K: 2016/462

T: 25.06.2016

 

İtirazın süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

 

Şikayetli avukat H.A. hakkında, … Dergisinin Haziran 2014 sayısının 15.sayfasında yer alan ilan/fotoğraf nedeniyle başlatılan disiplin kovuşturmasında, eylem sabit görülerek disiplin cezası tayin edilmiştir.

 

Şikayetli avukat önceki savunmalarında özetle; Haksız çıkar sağlamadığını, rekabet kurallarına aykırı davranmadığını, aynı dergide başka zamanlarda da yer aldığını, Baro’dan gelen savunma istemli yazı üzerin hiçbir yerde ve dergide isminin dahi geçmediğini, amacının reklam yapmak değil, topluma bilgi vermek olduğunu, aksi düşünceyle dergilere yazı yazan, televizyonlarda program yapan diğer meslektaşlar hakkında da soruşturma açılması gerekeceğini savunmuş, suçlamayı reddetmiştir. Talebi üzerine 26.11.2015 tarihinde açılan duruşmada da aynı beyanlarını tekrarlamış, örnek olarak bahse konu derginin 41. sayısını dosyaya sunmuştur.

 

İncelenen dosya kapsamından, … Dergisi’nin 5.yıl, Haziran 2014 tarihli 46.sayısının 15.sayfasında bulunan ilanda, M.D.’nin “Hukukun kuvvetinin azaldığı yerde, kuvvetlinin hukuku geçerli olmaya başlar.” sözüne yer verildiği, “… Avukatlık Bürosu” ibaresiyle birlikte şikayetli avukatın fotoğrafının, adresinin ve iletişim bilgilerinin yayınlandığı,

 

... Barosu Yönetim Kurulu’nun 10.06.2015 günlü ve 35/23 Karar sayılı kararı ile disiplin soruşturmasına konu ilan, basıldığı şekilde incelendiğinde, bir düşünce paylaşımından, toplumu bilgilendirme amacından çok, şikayetli avukatın öne çıktığı ve reklamının yapıldığı izlenimini oluşturduğu gerekçesiyle şikayetli avukat hakkında disiplin kovuşturması açılmasına karar verildiği,

 

Şikayetli avukat tarafından dosyaya sunulan ... Dergisi’nin Ocak 2014 tarihli 41. sayısında şikayetli avukatın röportajının olduğu, “Bana göre önemli olan yeni bir Anayasa yapılması değil mevcut Anayasanın uygulanma biçimidir. Avukat H.A.” manşetiyle şikayetli avukatın kapak fotoğrafı olduğu,

 

Baro Disiplin Kurulu tarafından, “Soruşturmaya konu ... Dergisi’nin 46.sayısı incelendiğinde, derginin 15. sayfasında, şikayetli avukatın adres ve iletişim bilgilerinin, avukata ait bir fotoğrafla birlikte, tam sayfa yayınlandığı, sayfada hukuki bir açıklama, yazı ya da röportaj niteliği olmadığı görülmüştür. Duruşma sırasında şikayetli avukat tarafından sunulan 41. sayıda, avukatın resmi kapak yapılmış, avukatla yapılan röportaj fotoğraflarıyla birlikte dört sayfa halinde yayınlanmıştır. Yine aynı derginin 51. sayfasında, avukata ait iletişim bilgilerinin yine tam sayfa halinde yayınlandığı görülmüştür. Burada da mesleki ya da hukuki herhangi bir paylaşım bulunmamaktadır.

 

Meslek erbabı olanların, topluma bilgi vermek amacıyla, dergi ve gazetelere röportajlar vermeleri, programlara katılmaları her zaman mümkündür. Ancak, herhangi bir bilgi paylaşımı, görüş ya da düşünce içermeksizin, yalnızca kartvizit bilgilerinin tam sayfa halinde yayınlanmasının, topluma bilgi vermek amacını aştığı da ortadadır. İncelenen yayınların Avukatlık Kanunu ve TBB Meslek Kuralları’na aykırı olduğu değerlendirilmiştir.” gerekçesiyle;

 

1. Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere, şikayetli avukatın, 1136 sayılı Kanun 34, 55 ve TBB. Meslek Kuralları 3 ve 4. maddelerinin ihlali nedeniyle, 1136 sayılı Kanun’un 135/2 maddesi uyarınca KINAMA disiplin cezası ile cezalandırılmasına,

 

2.Yakınılan avukatın sicil dosyasının incelenmesinden, tekerrüre esas disiplin cezasının bulunduğu görülmekle, Avukatlık Kanunun 136/2 maddesi uyarınca, yakınılan avukatın tekrar baro siciline yazılması halinde uygulanmak üzere, Avukatlık Kanunun 135/3.maddesi uyarınca takdiren 214,00 TL para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği,

 

Şikayetli avukatın halen ... Barosu Levhasına kayıtlı avukat olduğu,

 

Şikayetli avukat H.A.’ın disiplin sicil özetinde eylem tarihi (Haziran 2014) itibariyle tekerrüre esas 15.03.2013 kesinleşme tarihli Uyarma Cezası olduğu görülmektedir.

 

Şikayetli avukatın 27.01.2016 kayıt tarihli itiraz dilekçesinde özetle; Önceki savunmalarını tekrarla, Baro Disiplin Kurulu kararının kabulü halinde, özel günlerde SMS gönderen, televizyona çıkan, televizyonda program yapan birçok meslektaşımız hakkında soruşturma açılması gerektiğini, kovuşturmaya konu dergideki fotoğrafın reklam yasağına girip girmeyeceğini bilmediği için, Baro’dan gelen yazı sonrası dergide ismini yayınlatmadığını belirterek, mezkûr kararın kaldırılmasını talep ettiği görülmektedir.

 

11 Ağustos 1341 (1925) tarihli İstanbul Barosu Dahili Nizamnamesi madde 35, “Bir şahsın veya bir şirket veya dairei resmiyenin vekaletini kendisine tevdi ettirmek için avukatların mümafıi haysiyet teşebbüsat ve münasebatta ve müvekkil celbi zımnında cerait ve vesaiti saire ile ilanatta bulunmaları ve küşat ettikleri yazıhanelerine kendi isim ve unvanlarından başka evsaf izafe eylemeleri memnudur.”

 

Amerikan Avukatları Ahlak Yasası’nın 27. maddesine göre, “Avukatın sirküler veya diğer vasıtalı veya vasıtasız yollarla reklam yapması yasaktır.”,

 

Uluslararası Barolar Birliğinin 1956 Oslo toplantısının 8. no.lu kararı, “Reklama başvurmak, avukatlık vakar ve şerefi ile bağdaşmaz.”,

 

Vod Kantonu Meslek Kurallarının 4. maddesi, “Avukat, reklam sayılabilecek her şeyden kaçınmağa mecburdur. Mesleki faaliyetinin üstüne kamunun dikkatini çekmek için davaları hakkında yayında bulunamaz.”,

 

Paris Barosu İç Yönetmeliğinin 37. maddesi, “Reklam niteliğindeki her davranış yasaktır.”

 

Romanya Avukatlık Yasası’nın 88. maddesi, “Avukatın gerek sözle ve gerek mektuplarla, sirkülerle ve sair ilan vasıtaları ile hizmet arz etmesi yasaktır.”

 

Görüldüğü üzere ulusal ve Amerika dahil uluslararası uygulamada, avukatın kendine iş sağlama niteliğindeki her tür davranışı engellenmekte, reklamı hoş görülmemektedir.

 

Avukatların yapabileceği işler kanuni bir tekel olan Avukatlık mesleğine aittir. (Av. Yas.35). Her ne kadar Avukatlık hizmeti serbest bir meslek olarak tanımlanmış ise de (Av. Yas. 1/1);

 

Genel olarak reklam, kamunun tümünün veya bir kesiminin ilgisini çekerek yarar sağlamak amacıyla herhangi bir yoldan yapılacak tanıtma faaliyeti olarak ifade edilebilir. Bu sebeple reklam “serbest rekabet” kavram ve kuralları içinde yer alır. Oysa Avukatlar rakip değil, Adaletin gerçekleşmesinde Sav, Savunma ve Karar üçlüsünde yargının kurucu unsuru olarak görev alan, adaletin yardımcısıdırlar. Nasıl ki hakim ve savcının reklama ihtiyacı yoksa avukatında yoktur.

 

Amaç; Bir kamu hizmeti olan avukatlık mesleğini iş temini konusunda meslektaşlar arasında haksız rekabetin yaratılması, mesleğin ticarileşmesi ve avukatın iş sahipleri karşısında bağımsızlığını kaybetme tehlikesine karşı korumaktır. Bu nedenle Avukatlık Yasası’nın 55 ve ilgili düzenlemelerin Anayasaya aykırılık oluşturduğu yönündeki savunmaya itibar olanağı yoktur.”

 

Bu nedenlerle Şikayetli avukatın yayınlanan yazılarla mesleki faaliyetten çok kendi iletişim bilgileriyle iş temini amaçlı yayın yaptırdığı sabit olmakla Baro Disiplin Kurulu’nca yapılan hukuksal değerlendirme isabetli; Ancak bir fiilden terditli disiplin cezası tayini olanaksız olduğundan kararın hüküm fıkrasındaki “2. Yakınılan avukatın sicil dosyasının incelenmesinden, tekerrüre esas disiplin cezasının bulunduğu görülmekle, Avukatlık Kanunun 136/2 maddesi uyarınca, yakınılan avukatın tekrar baro siciline yazılması halinde uygulanmak üzere, Avukatlık Kanunun 135/3. maddesi uyarınca takdiren 214,00 TL para cezası ile cezalandırılmasına” ilişkin bölümün kaldırılarak, kurulca yapılan incelemede şikayetli avukatın halen ... barosu levhasında kayıtlı olduğu “yakınılan avukatın tekrar baro siciline yazılması halinde” cümlesinin yasal bir dayanağı bulunmadığı görülmekle kararın hüküm fıkrasının “214,00 TL para cezası ile cezalandırılması” şeklinde düzeltilerek itirazın reddine şikayetli avukatın 214,00 TL para cezası ile cezalandırılmasına karar vermek gerekmiştir.

 

Sonuç olarak Şikayetli avukat H.A.’nin itirazının reddi ile;

 

1- ... Barosu Disiplin Kurulu’nun “Kınama Cezası Verilmesine” ve “Şikayetli avukatın tekrar Baro siciline yazılması halinde uygulanmak üzere 214,00 TL Para Cezası Verilmesine” ilişkin 25.12.2015 gün ve 2015/48 Esas, 2015/147 Karar sayılı kararının hüküm fıkrasının “214,00 TL Para Cezası İle Cezalandırılması” şeklinde düzeltilerek itirazın reddine şikayetli avukatın “214,00 TL Para Cezası İle Cezalandırılmasına”,

 

2- Kurulumuz kararının tebliğini izleyen günden itibaren 60 gün içinde Ankara İdare Mahkemesi’nde dava yolu açık olmak üzere, Oybirliği ile karar verildi. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy