Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu - 06.06.2022
Karar Dilini Çevir:


(5271 S. K. m. 223) (5237 S. K. m. 50, 52, 53, 267) (Türkiye Barolar Birliği Avukatlık Meslek Kuralları m. 3, 4, 5, 17)
E. 2014/344
K. 2014/535 
T. 29.08.2014 
İtirazın süresinde olduğu anlaşıldığından gereği görüşülüp düşünüldü:
Şikâyetli avukat hakkında Adalet Bakanlığı Ceza işleri Genel Müdürlüğü’nün 02.05.2008 gün ve B.03.0.CIG.0.00.00.02-1110-44-1022-2008 sayılı “Oluru”  ile “… 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2006/55 esasına kayden görülen kamu davasında elektrik hırsızlığı suçundan sanık olarak yargılanan H. A.’ın müdafiliğini üstlendikten sonra ilk olarak katıldığı 06.11.2007 tarihli oturumda dosyayı yeni aldığından bahisle bir sonraki celsenin 2008 yılı içerisinde kendisinin müsait olduğu bir güne talik edilmesi için mahkeme hâkimi olan müşteki ile tartışmaya girdiği, bu münakaşa esnasında birbirlerine hakaret teşkil eden herhangi bir söz söylenmedikleri hâlde, duruşmanın 06.12.2007 tarihine bırakılması sonucunda .. Ağır Ceza Mahkemesi aracılığıyla gönderdiği 13.11.2007 havale tarihli reddi hâkim dilekçesinde, şikâyetçinin söylemediği “… avukatlarının hepsi ukalâdır” ifadesine yer vermek suretiyle gerçeğe aykırı ithamda bulunduğu,” iddiası ile açılan disiplin kovuşturması sonucu eylem sabit görülmeyerek disiplin cezası tayinine yer olmadığına karar verilmiştir.
Şikâyetli avukatın usulüne uygun olarak tebligat yapılmasına karşın süresinde yazılı savunma vermediği, Baro Disiplin Kurulu’nca yapılan 03.02.2014 günlü duruşmada Alınan sözlü savunmasında; şikâyet konusu yapılan duruşmada Hakimin müsait olmayan bir duruşma günü vermesi karşısında, o gününün çok dolu olduğunu, bir başka güne duruşmayı talik etmesini istemesini karşısında ısrarla tayin ettiği günü vermek istemesine karşın, o gün bulunamayacağını belirtmesine rağmen, o gün duruşma günü için uygun olmadığını, beyanının zapta geçmesini istediğini, Hakimin “… avukatlarının hep böyle ukala” olduğunu söylemesinin kendisinin suç işlediği manasına gelmediğini, dolayısı ile hakkında verilen cezanın haksız olduğunu, disiplin cezası verilmemesine karar verilmesini talep ettiği görülmektedir.
İncelenen dosya kapsamından Şikâyetli avukat hakkında eylem nedeniyle … 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2009/80 Esasında “hakaret ve iftira” iddiası ile açılan kamu davasında Mahkeme’nin 12.05.2011 gün ve 2011/109 Karar sayılı kararı ile Sanık F. Ş.’in “kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret” suçundan CMK 223/2-e maddesi uyarınca beraatına, “iftira” suçundan suçun işleniş biçimine göre eylemine uyan 5237 sayılı TCK 267/1, 52/2 maddeler gereği neticeten 7.300,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği kararın Yargıtay … Ceza Dairesi’nin 25.03.2013 gün ve 2013/230 esas, 2013/4516 karar sayılı ilamı ile “...sanığa verilen sonuç cezanın adli para cezası olması karşısında 5237 sayılı TCK’nın 53/1 maddesindeki hak yoksunluklarının uygulanamayacağının gözetilmemesi kanuna aykırı olup, bu nedenle bozulmasına, .hükmün hak yoksunluklarının uygulanmasına ilişkin 3. bendi hüküm fıkrasından çıkarılmak suretiyle, diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün düzeltilerek onanmasına.” gerekçesi ile onanarak 25.03.2013 tarihinde kesinleştiği,
Mahkeme karar gerekçesinde dinlenen tanıklardan Cumhuriyet Savcısı G. Y., sanık müdafii Avukat A. P.’ın, katılan vekili Avukat R. H., salonda bulunan Avukat H. Ö. ve mübaşir H. A.’ün “duruşma günü nedeniyle tartışma olduğunu ancak kesinlikle -…barosu avukatlarının hepsi ukaladır-” sözlerinin Şikayetçi tarafından kullanılmadığını, sadece Avukat F. Y.’in “… avukatları hep böyle” gibi bir beyanda bulunduğu,
Şikâyetli avukatın disiplin sicil özetinde ceza bulunmadığı,
… Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 20.03.2014 tarihli yazı ile “Avukat F. Ş.’in …1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 12.05.2011 tarih ve 2009/80 Esas, 2011/109 Karar sayılı kararı ile hakime karşı işlemiş olduğu tehdit suçundan 5237 sayılı TCK nın 267/1, 53/1-2-3, 52/2, 50/1-a maddeleri uyarınca neticeten 7.300,00 TL Adli para cezası ile cezalandırıldığı ve kararın kesinleştiği; Eylemin kesinleşmiş Mahkeme kararı ile suç oluşturduğu kabul edilmesine rağmen hukuki olmayan gerekçe ile disiplin cezası verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Avukat F. Ş.'in eylemi TBB Meslek Kurallarının 3, 4, 5 ve 17 maddeleri ile 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 34. 134 maddesine aykırılık teşkil etliği. Adı geçen Avukatın bu nedenle 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 136/1 maddesi delaleti ile aynı kanunun 135/2 maddesine göre en az kınama cezası ile cezalandırılması gerekirken disiplin cezası verilmesine yer olmadığına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı görüldüğü” gerekçesi ile karara itiraz ettiği görülmektedir.
Şikayetli avukatın eyleminin Mahkemece suç olarak kabul edildiği, dinlenen tanıklarca da reddi hakim dilekçesinde yazılı -… barosu avukatlarının hepsi ukaladır- sözlerinin kullanıldığı saptanmış olmakla eylem Avukatlık Yasası 34, 134 ve TBB Meslek Kuralları 5, 17. maddelere aykırı olmakla…Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itirazının kabulü ile disiplin cezası tayini gerekmiştir.
Sonuç olarak …Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itirazının kabulü ile;
1… Barosu Disiplin Kurulu’nun “Disiplin Cezası Verilmesine Yer Olmadığına” ilişkin 03.02.2014 gün ve 2009/D.328 Esas, 2013/38 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, Şikayetli avukat F. Ş.’in “Uyarma Cezası İle Cezalandırılmasına”,
2- Kurulumuz kararının tebliğini izleyen günden itibaren 60 gün içerisinde Ankara İdare Mahkemesi’nde dava yolu açık olmak üzere,
Oyçokluğu ile karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy