Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu - 06.06.2022
Karar Dilini Çevir:


(1136 S. K. m. 34, 171) (Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları m. 3, 4, 41, 43, 45)

 

E: 2021/1108

K: 2022/34

T: 15.01.2022

 

İtirazın süresinde olduğu anlaşılmakla dava dosyası incelendi:

 

Şikayetli avukat hakkında, “şikayetçiden takip ettiği işler için masraf ve borç adı altında toplam 29.660 TL tahsil etmesine rağmen üstlendiği iş ve işlemleri yerine getirmediği ve tahsil etmiş olduğu paraları iade etmediği” iddiası üzerine başlatılan disiplin davasında eylem sabit görülerek ceza tayin edilmiştir.

 

Soruşturma ve kovuşturma aşamasında şikayetli Avukat savunma vermemiştir.

 

İncelenen dosya kapsamından, Baro Yönetim Kurulu’nun 03.03.2021 günlü toplantısında, Avukatlık Kanunu’nun 34, 171, Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları’nın 3, 4, 41 ve 43.maddesi uyarınca şikayetli avukat hakkında disiplin kovuşturması açılmasına karar verildiği,

 

Baro Disiplin Kurulu’nca, “Dosyadaki tüm bilgi ve belgeler incelendiğinde; şikayetli avukatın 24.06.2019 tarihinde şikayetçi tarafından vekil tayin edildiği, şikayetçi ile aleyhine açılan boşanma davasına cevap ve karşı dava açmak üzere anlaştıkları, dava masrafı, nafaka tutarı, vergi dairesine ödenmesi gereken para ve avukatın talep ettiği borç para olmak üzere toplamda 29.660 TL tahsil ettiği, ancak azledildiği 27.08.2019 tarihine kadar üstlendiği işin gereklerini özen yükümlülüğü çerçevesinde yerine getirmediği, masraf olarak tahsil ettiği paraları uhdesinde tuttuğu ve iade etmediği, böylelikle eylemi ile yukarıda belirtilen Avukatlık Kanunu ve Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları’nın ilgili maddelerinde düzenlenen ilke ve esasları ihlal ettiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.” gerekçesiyle karar verildiği,

 

Şikayetli Avukatın disiplin sicil özetinde, azil tarihi (27.08.2019) itibariyle tekerrüre esas kesinleşmiş ceza olmadığı,

 

Şikayetli vekilinin 22.10.2021kayıt tarihli itiraz dilekçesinde özetle, müvekkilinin üzerine düşen yükümlülükleri vekalet ilişkisi gereğince yerine getirdiğini, şikayetçiye takip edilen dosya ile ilgili gerekli bilgilerin verildiğini, müvekkil-avukat ilişkisi kapsamında gerekli görüşmelerin yapıldığını, müvekkilinin söz konusu bedeli uhdesinde tutmadığının açık olduğunu, şikayetçinin mağduriyetine sebep olunmadığını, haksız menfaat sağlanmadığını belirterek müvekkilinin yurt dışında olması nedeniyle Baro Disiplin Kurulu kararı hakkında geç haberdar olunması sebebiyle detaylı beyan sunma hakları saklı kalmak kaydıyla, meslek suçu işlemeyen müvekkili hakkında verilen para cezasının kaldırılmasını vekaleten talep ettiği,

 

Usulüne uygun tebligata rağmen itiraza cevap verilmediği görülmüştür.

 

Kurulumuzca yapılan incelemede; Avukatlık Kanunu’nun 158.maddesindeki “Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu ve barolar disiplin kurulları, gösterilen delilleri, soruşturma ve duruşmadan edinecekleri kanıya göre serbestçe takdir ederler. Bu kurullar disiplin cezalarının verilmesinde; avukatlık onurunu, düzen ve gelenekleri ile meslek kurallarını ve itibarını korumak, mesleğin amaç ve gereklerine ve adalete uygun olarak yerine getirilmesini sağlamak ilkelerini göz önünde tutarlar.” hükmü ile avukatlık mesleğinin önem ve özelliği ile sicil özeti de dikkate alınarak, şikayetçinin aleyhine açılan boşanma davasına cevap ve karşı dava açmak üzere 24.06.2019 tarihinde şikayetli Avukatı vekil tayin ettiği, dava masrafı, nafaka tutarı, vergi dairesine ödenmesi gereken para ve avukatın talep ettiği borç para olmak üzere toplamda 29.660 TL tahsil ettiği, ancak azledildiği 27.08.2019 tarihine kadar üstlendiği işin gereklerini özen yükümlülüğü çerçevesinde yerine getirmediği, masraf olarak tahsil ettiği paraları uhdesinde tuttuğu ve iade de etmediği, böylelikle eylemi ile Avukatlık Kanunu’nun 34, 171 ve Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları’nın 3, 4, 38 ve 42. maddelerinde düzenlenen ilke ve esasları ihlal ettiği sonuç ve kanaati ile;  Baro Disiplin Kurulu’nca takdiren ve teşdiden para cezası verilmesine ilişkin tesis edilen kararda yasaya aykırı bir yön görülmediğinden itirazın reddi ile kararın onaması gerekmiştir.

 

Gereği düşünüldü:

 

1-Şikayetli avukat vekilinin itirazının reddine, … Barosu Disiplin Kurulu’nun Şikayetlinin “708,00 TL Para Cezası ile Cezalandırılmasına” ilişkin kararının ONANMASINA,

 

2-Kurulumuz kararının tebliğini izleyen günden itibaren 60 gün içerisinde Ankara İdare Mahkemesinde dava yolu açık olmak üzere,

 

Katılanların oybirliği ile karar verildi. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy