Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu - 06.06.2022
Karar Dilini Çevir:


(1136 S. K. m. 34, 134, 136, 158) (Türkiye Barolar Birliği Avukatlık Meslek Kuralları m. 3, 4)

 

E: 2016-127

K: 2016/418

T: 04.06.2016

 

İtirazın süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü;

 

Şikayetli avukat M.S. hakkında, “Şikayetçinin avukatlığını yaptığı süre içerisinde şikayetçiden aldığı 17.200,00 TL karşılığında senet düzenlediği, şikayetli avukatın borcunu ödememesi üzerine şikayetçinin ... İcra Müdürlüğü’nün 2012/3914 Esas sayılı dosyası ile şikayetli avukat aleyhine icra takibi başlattığı” iddiası üzerine başlatılan disiplin kovuşturması sonucunda, eylem sabit görülerek disiplin cezası tayin edilmiştir.

 

Usulüne uygun tebligata rağmen şikayetli avukat soruşturma ve kovuşturma aşamasında savunma vermemiştir.

 

İncelenen dosya kapsamından; Şikayetli avukatın M.S. adına 02.12.2011 düzenleme, 15.06.2012 ödeme tarihli, 17.200 TL bedelli bono düzenlediği,

 

Şikayetli avukatın borcunu süresinde ödememesi neticesinde şikayetçinin 23.08.2012 günün ... İcra Müdürlüğü’nün 2012/3914 sayılı dosyası ile 17.548,30TL üzerinden şikayetli aleyhine icra takibi yaptığı,

 

... Barosu Yönetim Kurulu’nun 22.10.2014 tarihli kararı ile şikayetli avukat disiplin kovuşturması açılmasına oy birliği ile karar verildiği,

 

... İcra Müdürlüğü’nün 2012/3914 sayılı dosyasının dosyamız içerisinde yer aldığı, dosyanın incelenmesinde icra takibinde hiçbir tahsilat yapılamamış olduğu ve dosyanın açık olduğu,

 

Şikayetli avukatın 31.03.2011 tarihli belge ile “Müvekkilim M.S.’den 31.003.2011 tarihinde … İcra Müdürlüğü’nde gerçekleşecek ihaleye iştirak etmek için elden 8.000,00 TL aldım” beyanında bulunduğu,

 

Baro Disiplin Kurulu tarafından; “şikayet olunan avukatın müvekkilinden aldığı parayı ödemediği, hakkında yapılan icra takibinin devam ettiği ve herhangi bir ödeme olmadığı, eyleminin 1136 sayılı Avukatlık Yasası’nın 34. maddesi ile Meslek Kurallarının 3 ve 4. maddelerine aykırılık nedeniyle, hakkında disiplin suçu işlediği kanaati ile daha önce ceza almış olması nedeni ile 1136 sayılı yasanın 136/2 fıkrası dikkate alınmak sureti ile…” karar verildiği,

 

Şikayetli avukatın sicil özetinde 14.04.2013 tarihinde kesinleşmiş 2011/38 esas 2013/4 karar sayılı Kınama Cezası, 26.04.2013 tarihinde kesinleşmiş 2012/32 esas ve 2013/5 karar sayılı Kınama Cezası, 23.05.2014 tarihinde kesinleşmiş 2013/142 esas ve 2014/4 karar sayılı Kınama Cezası, 23.05.2014 tarihinde kesinleşmiş 2013/30 esas ve 2014/7 karar sayılı Kınama Cezası, 12.09.2014 tarihinde kesinleşmiş 2013/4 esas ve 2014/20 karar sayılı 216,00 TL Para Cezası,16.01.2015 tarihinde kesinleşmiş 2012/28 esas 2015/9 karar sayılı 216,00 TL Para Cezası, 16.01.2015 tarihinde kesinleşmiş2013/6 esas ve 2015/12 karar sayılı 2014,00 TL Para Cezası, 16.01.2015 tarihinde kesinleşmiş 2011/32 esas 2015/16 karar sayılı kararı ile 214,00 TL Para Cezasının bulunduğu görülmüştür.

 

Şikayetli avukatın 04.01.2016 kayıt tarihli duruşma talepli itiraz dilekçesinde özetle; Baro Disiplin Kurulu tarafından gerekli inceleme yapılmadan ve sadece icra dosyası dikkate alınarak karar verildiğini, söz konusu borcun şikayetçiye haricen ödendiğini belirterek itirazen yapılacak incelemede kendisinin çağrılarak dinlenmesini, mezkûr kararın iptaline karar verilmesini talep ettiği,

 

Şikayetli Avukat M.S.’nin,04.06.2016 günü yapılan duruşmada “Tarihsiz ... İcra Müdürlüğü’nün 2012/3914 esas sayılı dosyasında ibraname aldım kurulunuza sunuyorum. Bu ibranameyi büromda çalışan elemanım almış ben olmadığım için dilekçeyi sekreterim yazmış. Önceki savunmalarım aynen tekrar ediyorum. Kefil olduğum senetten dolayı yargılama oldu. Asıl borçlu benim babamdır. Ancak ödemedi. Sonra ben ödemek zorunda kaldım ve karşısında da ibra belgesinin aldım. Suçsuzum. Geçmiş dönemde ailevi sıkıntılarım nedeniyle sorunlar yaşadım buda mesleki yaşamıma yansıttım. Hatta disiplin kuruluna bu nedenle savunma veremedim uyarma ve kınama cezası aldım, kararın bozulmasını talep ederim.” dediği görülmektedir.

 

Avukatlık Yasası’nın 34. maddesi, “Avukatlar, yüklendikleri görevleri bu görevin kutsallığına yakışır bir şekilde özen, doğruluk ve onur içinde yerine getirmek ve avukatlık unvanının gerektirdiği saygı ve güvene uygun biçimde davranmak ve Türkiye Barolar Birliğince belirlenen meslek kurallarına uymakla yükümlüdürler.”

 

Avukatlık Yasası’nın 134. maddesi, “Avukatlık onuruna, düzen ve gelenekleri ile meslek kurallarına uymayan eylem ve davranışlarda bulunanlarla, mesleki çalışmada görevlerini yapmayan veya görevinin gerektirdiği dürüstlüğe uygun şekilde davranmayanlar hakkında bu kanunda yazılı disiplin cezaları uygulanır.”

 

Türkiye Barolar Birliği Meslek Kurallarının 4. maddesi, “Avukat, mesleğin itibarını zedeleyecek her türlü tutum ve davranıştan kaçınmak zorundadır.” hükümlerini amirdir.

 

Şikayetli Avukatın yukarıdaki ilkeler dikkate alındığında işine ve müvekkiline karşı gerekli özeni göstermediği anlaşıldığından, eylemi disiplin suçunu oluşturmaktadır.

 

Şikayetli avukatın şikayetçiden para aldığı ve karşılığında bono düzenlemesine karşın gün itibarıyla borcu ödemediği, icra işlemlerine maruz kaldığı, tahsilat olmadığı, eylemin temadi ettiği dosya kapsamı ile tartışmasızdır.

 

Avukatlar özen ve doğruluk kurallarına göre hareket etmek, kamunun inancını ve mesleğe güvenini sağlayacak biçimde sadakatle davranmak mesleğin itibarını özel yaşamında da sarsacak her türlü davranıştan kaçınmak zorundadır.

 

Baro Disiplin Kurulu’nun, şikayetli avukatın eyleminin disiplin suçu olduğuna ve Avukatlık Yasası’nın 34, 134 ve TBB Meslek Kuralları 3, 4. maddelerine aykırı bulunduğuna ilişkin hukuksal değerlendirme yerinde ve şikayetli avukatın disiplin suçu işlemeyi alışkanlık hale getirdiği, cezaların caydırıcılığı ilkesi ve Avukatlık Yasası 158. maddesinde bildirilen ilke gereği itirazın reddi ile kararın onanması gerekmiştir.

 

Sonuç olarak Şikayetli avukat M.S.’nin itirazının reddi ile;

 

1-... Barosu Disiplin Kurulu’nun “3 Ay Süre ile İşten Çıkarma Cezası Verilmesine” ilişkin 09.10.2015 gün ve 2014/49 Esas, 2015/40 Karar sayılı kararının ONANMASINA,

 

2-Kurulumuz kararının tebliğini izleyen günden itibaren 60 gün içinde Ankara İdare Mahkemesi’nde dava yolu açık olmak üzere,

 

Oybirliği ile karar verildi. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy