Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu - 06.06.2022
Karar Dilini Çevir:


(1136 S. K. m. 34)

 

E: 2016-885

K: 2017/206

T: 11.02.2017 

 

Şikayetli avukat hakkında, “Karşı yan vekalet ücretini tahsil ettiği ve müvekkili de vefat ettiği halde, aynı konuda şikayetçi avukat aleyhine icra takibi başlattığı” iddiası üzerine başlatılan disiplin kovuşturması sonucunda, eylem sabit görülerek disiplin cezası verilmesine karar verilmiştir.

 

Şikayetli avukat önceki savunmasında özetle; ... 1. İcra Müdürlüğü’nün 2009/8435 Esas sayılı dosyası borcu ve ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2012/887 Esas sayılı dosyasında verilen karar nedeni ile düzenlenen ödeme emrine istinaden şikayette bulunan tarafa 15.500,00 TL ödeme yapıldığını, müştekinin bu ödemeyi icra dosyasına 21.04.2014 tarihli bir beyanla bildirdiğini ve bakiye borca ilişkin kendisine muhtıra gönderildiğini, bu esnada ilama dayalı tarafına hükmedilen vekalet ücretinin ... 3. İcra Müdürlüğü’nün 2014/3262 Esas sayılı dosyası ile takibe konulduğunu, ancak müvekkili vefat etmiş olduğu için vekalet hakkının sona erdiğini, bu nedenle takibin ... 2. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2014/151 Esas ve 2014/221 Karar sayılı dosyası ile iptal edildiğini, bu nedenle takip yoluyla vekalet ücretinin tahsilinin mümkün olmadığını, vekalet ücretinin ikinci kere tahsili yoluna gidilmesi gibi bir durumun söz konusu olmadığını, karşılıklı görüşme ile halledilebilecek olan bir hususun Baro nezdine taşınmasının iyiniyetli olmadığını iddia ve beyan etmiştir.

 

İncelenen dosya kapsamından; Baro Yönetim Kurulu’nun 03.12.2014 günlü kararı ile şikayetli avukat hakkında, disiplin kovuşturması açılmasına yer olmadığına karar verildiği,

 

Şikayetçinin itirazı üzerine TBB Yönetim Kurulu’nun 18.09.2015 günlü kararı ile itirazın kabulüne “Şikayet konusu diğer iddiada; Şikayetçi avukat tarafından tanzim edilmiş olan tarihli makbuzun tek taraflı olduğu kabul edilmişse de, alınan paraya karşı verilmiş bir makbuz olduğu, parayı alan/tahsil eden sıfatıyla tanzim edildiği, ... l. İcra Müdürlüğü’nün 2009/8534 esas sayılı dosyasında 20.03.2014 günü yapılan kapak hesabında, alacağın 16.885,91 TL olarak hesaplandığı, Şikayetçinin, toplam alacaktan 490,70 TL tahsil harcı ile 603,09 TL şikayetli lehine hükmedilen vekalet ücretini mahsup ederek, şikayetliden 15.500,00 TL aldığı, bakiye borcun 250,00 TL olduğu belirtildiği, günlü kapak hesabı ve şikayetçi tarafından düzenlenen makbuza göre, 603,09 TL vekalet ücreti mahsup edildiği anlaşıldığı halde, şikayetli tarafından 14.04.2014 tarihinde 603,09 TL vekalet ücretinin tahsili için ... 3.İcra Müdürlüğü’nün 2014/3282 esas sayılı dosyası ile başlatılan takip, alacaklının vefatı nedeniyle mahkemece iptal edilmiş olsa da, şikayetlinin 1136 sayılı Avukatlık Yasası’nın 34. maddesinde belirtilen “Özen ve Doğruluk” borcuna aykırı bulunduğu” gerekçesi ile karar verildiği,

 

Şikayetçi avukat tarafından tanzim edilmiş olan 22.05.2015 tarihli makbuzun tek taraflı olduğu kabul edilmişse de alınan paraya karşı verilmiş bir makbuz olduğu, parayı alan/tahsil eden sıfatıyla tanzim edildiği,

 

... l. İcra Müdürlüğü’nün 2009/8534 esas sayılı dosyasında 20.03.2014 günü yapılan kapak hesabında, alacağın 16.885,91 TL olarak hesaplandığı,

 

Şikayetçinin, toplam alacaktan 490,70 TL tahsil harcı ile 603,09 TL şikayetli lehine hükmedilen vekalet ücretini mahsup ederek, şikayetliden 15.500,00 TL aldığı, bakiye borcun 250,00 TL olduğu belirtildiği,

 

20.03.2014 günlü kapak hesabı ve şikayetçi tarafından düzenlenen makbuza göre, 603,09 TL vekalet ücreti mahsup edildiği anlaşıldığı halde, şikayetli tarafından 14.04.2014 tarihinde 603,09 TL vekalet ücretinin tahsili için ... 3.İcra Müdürlüğü’nün 2014/3282 esas sayılı dosyası ile başlatılan takip, alacaklının vefatı nedeniyle mahkemece iptal edildiği,

 

Şikayetli avukatın disiplin sicil özetinde, 10.06.2014 tarihinde kesinleşen kınama cezasının bulunduğu ancak eylem tarihi itibariyle tekerrüre esas ceza olmadığı,

 

Şikayetçi avukatın 01.08.2016 kayıt tarihli itiraz dilekçesinde özetle; Eksik ve yetersiz inceleme ile verilen kınama cezasına itiraz ettiğini olayda görevi ihmal suçu oluştuğu için bu suça göre ceza verilmesi gerektiğini belirttiği,

 

İtiraz dilekçesinin şikayetli avukata tebliğ edildiği, şikayetlinin savunma vermediği,

 

Şikayetli avukatın 17.08.2016 günlü itiraz dilekçesinde, önceki savunmalarını tekrarla, Baro Disiplin Kurulu tarafından verilen cezalandırma kararının yerinde olmadığını, meslek etik kurallarına ve yasaya aykırı hiçbir eyleminin bulunmadığını belirterek mezkûr kararın itirazen kaldırılmasını talep ettiği görülmektedir.

 

Avukatlık Yasası’nın 34. maddesi, “Avukatlar, yüklendikleri görevleri bu görevin kutsallığına yakışır bir şekilde özen, doğruluk ve onur içinde yerine getirmek ve avukatlık unvanının gerektirdiği saygı ve güvene uygun biçimde davranmak ve Türkiye Barolar Birliğince belirlenen meslek kurallarına uymakla yükümlüdürler.”  

 

Avukatlık Yasası’nın 134. maddesi, “Avukatlık onuruna, düzen ve gelenekleri ile meslek kurallarına uymayan eylem ve davranışlarda bulunanlarla, mesleki çalışmada görevlerini yapmayan veya görevinin gerektirdiği dürüstlüğe uygun şekilde davranmayanlar hakkında bu kanunda yazılı disiplin cezaları uygulanır.”

 

Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları’nın 3. maddesi, “Avukat mesleki çalışmasını ve kamunun inancını ve mesleğe güvenini sağlayacak biçimde ve işine tam bir sadakatle yürütür.”

 

Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları’nın 4. maddesi, “Avukat, mesleğin itibarını zedeleyecek her türlü tutum ve davranıştan kaçınmak zorundadır.” hükümlerini amirdir.

 

Dosya kapsamına göre tahsil edilmiş bulunan karşı yan ücretinin tahsili için yeniden takip açıldığı, tahsilin mükerrerliğe neden olacağı açıktır.

 

Şikayetli Avukatın yukarıdaki ilkeler dikkate alındığında, eylemi disiplin suçunu oluşturmaktadır.

 

Baro Disiplin Kurulu’nun, şikayetli avukatın eyleminin disiplin suçu olduğuna ve Avukatlık Yasası’nın 34, 134 ve TBB Meslek Kuralları’nın 3, 4. maddelerine aykırı bulunduğuna ilişkin hukuksal değerlendirme yerinde olmakla itirazın reddi gerekmiştir.

 

Sonuç olarak Şikayetçi Avukatların itirazlarının reddi ile;

 

1-... Barosu Disiplin Kurulu’nun “Kınama Cezası Verilmesine” ilişkin 10.06.2016 gün ve 2015/48 Esas, 2016/20 Karar sayılı kararının ONANMASINA,

 

2-Kurulumuz kararının tebliğini izleyen günden itibaren 60 gün içinde Ankara İdare Mahkemesi’nde dava yolu açık olmak üzere,          

 

Oybirliği ile karar verildi. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy