Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu - 06.06.2022
Karar Dilini Çevir:


(1136 S. K. m. 34, 134)

 

E. 2015/843

K. 2016/41

T. 16.01.2016

 

İtirazın süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü;

 

Şikâyetli avukat N.M. hakkında, “01.05.2002 tarihinde verilen vekâlet ile şikâyetçi şirket vekili olan şikâyetli avukatla görüşme yapılmak istendiğinde ulaşılamadığı ve şikâyetçi şirketin bilgisi dışında …’a gittiği ve bazı sıkıntıların yaşandığının öğrenilmesi üzerine 29.03.2013 tarihinde noterde azilname düzenlendiği, şikâyet edilen avukatın bu azilden haberi olduktan sonra ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2013/166 Esas sayılı davasını açtığı, tedbir kararının reddi ile de 02.04.2013 tarihinde aynı davayı bu kez … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2013/146 Esas sayılı dosyası ile açtığı, derdestlik hususu ile verilen tedbir kararının kaldırıldığı, tüm bu süreçten şikâyetçi şirket yetkililerini bilgilendirilmediği, azledildiğini öğrenen şikâyetli avukatın, vekâlet ücreti alacağının çok olması amacıyla kötü niyetli olarak, mahkemeye dilekçe vererek dava değerinin yanlış bildirildiğini, tedbir talebinden vazgeçildiğini ve yine davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi talebinde bulunduğu, yine şikâyetli avukatın şikâyetçi şirket yetkililerine göndermiş olduğu elektronik posta ve ihtarnamede tehditkâr ifadeler ile ithamlarda bulunduğu, azil edildikten sonra da vekâletnameye dayalı işlemler yaptığı ve son aldığı 15.000,00 TL iş avansına ilişkin masraf belgesi göstermediği, kalan avansı da şikâyetçi şirkete iade etmediği” iddiası ile açılan disiplin kovuşturması sonucu, eylem sabit görülerek disiplin cezası tayin edilmiştir.

 

Şikâyetli avukat önceki yazılı ve sözlü savunmalarında özetle; Şikâyetçi tarafından azledildiğinin kendisine bildirilmediği için azilden haberi olduğu 05.04.2013 tarihine kadar vekillik görevinin gereklerini yerine getirdiğini, azilden sonra da 08.04.2013 tarihinde ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2013/146 Esas sayılı dosyasına başvuru yaparak dava değerinin düzeltilerek dava harcının tamamlattırılmasını, azledildikten sonra iş bu davayı açtığı için davanın açılmamış sayılmasına ve tedbirin kaldırılmasını da talep ettiğini, yine aynı tarihte ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2013/166 Esas sayılı dosyasına da aynı taleplerde bulunduğunu, ... Asliye Hukuk Mahkemesi’ne ve ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nde peş peşe açılan davalar da müvekkilin haklarının korunması amacına yönelik olduğunu, hiyerarşik olarak bürokratik kademelere tabi olmasının istenildiğini, bir avukat olarak böyle bir hiyerarşiye tabi olmayı reddettiği için de azledildiğini, davanın değerinin 3 milyon 500 bin dolar olduğunu, haksız azilden dolayı şikâyetçiye ihtarname göndererek avukatlık ücretini talep ettiğini, …’daki dava işi için şikâyetçi şirketten 15.000,00 TL avans aldığını belirterek disiplin suçu işlemediğini beyan etmiştir.

 

İncelenen dosya kapsamından; Şikâyetçi şirket tarafından ... Noterliğinin 01.05.2002 gün ve 4468 yevmiye numaralı vekâletnamesi ile şikâyetli avukatın vekil tayin edildiği,

 

... Noterliği’nin 29.03.2013 gün ve 05951 yevmiye numaralı azilnamesi ile şikâyetçi şirket tarafından şikâyetli avukatın azledildiği,

 

Şikâyet konusuna ilişkin olarak, şikâyet edilen avukat tarafından da ikrar edildiği üzere azilden sonra da işlem yapıldığı ve bu işlemlerin şikâyetçinin zararına olacak sonuçlar doğurabileceği,

 

Şikâyetli avukatın azledildikten sonra ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2013/166 Esas sayılı dosyasına sunduğu, 08.04.2013 havale tarihli dilekçede azledilmesi nedeniyle davayı takip etmeyeceğini belirterek dava dilekçesinde sehven gösterilen dava değerinin düzeltilerek 6.300.000.000,00 TL üzerinden harcın tamamlattırılması hususunda davacı şikâyetçi şirkete müzekkere yazılmasını talep ettiği,

 

... Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2013/146 Esas sayılı dosyasına sunduğu 08.04.2013 havale tarihli dilekçe ile azledildiğini sonradan öğrendiğini, dolayısıyla yetkisiz bir avukat olarak bu davayı açtığını, davacı şikâyetçi şirketin kötüniyetli olarak kendisini azletmiş olması nedeniyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesini talep ettiği,

 

Şikâyetli avukata bu iş için 28.03.2013 tarihinde 15.000,00 TL avans verildiği, şikâyetçi şirketin … Noterliği’nin 04.06.2013 gün ve 2745 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile söz konusu iş avansına ilişkin masraf belgelerinin gönderilmesi ve şikâyetli avukatın uhdesinde kalan bakiye iş avansının ilgili hesaba ödenmesi hususunun şikâyetli avukata ihtar edildiği,

 

Şikâyetli avukatın ... Noterliği’nin 14.06.2013 gün ve 19621 yevmiye sayılı ihtarnameye cevabı ile 15.000,00 TL masraf avansının tamamının harcamalarına ilişkin masraf ve belge asıllarının … Kargo … Şubesinden gönderildiğinin şikâyetçi şirkete bildirildiği,

 

Şikâyetçi şirket vekilinin beyanlarına göster masraf belgelerinin aslı gibidir tasdikli suretlerinin … Kargo ile gönderildiğinin belirtildiği,

 

... Noterliği’nin 08.04.2013 gün ve 8837 yevmiye sayılı ihtarnamesinde “…hangi kapris düşüncelerle azledilmiş olmam karşısında… azledildiğim hususunun dahi tarafıma bildirme cesaretinin gösterilmeyişi… muarazanın men’i dava değerinin 28.11.2001 tarihli sözleşme değeri 3.500.000.000,00 TL olması nedeniyle dava değerinin muhatap şirkete tamamlattırılması hususunda mahkemeler talepte bulunacağımı beyanla…mesleki kariyerimle oynanmış olması nedeniyle … Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan dava karşılığı olarak şimdilik 945.000,00 TL ücreti vekâletin 24 saat içinde ödenmesini…” şeklinde ifadelere yer verildiği,

 

... Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2013/2007 Esas sayılı dosyasının Baro Disiplin Kurulunca tetkik ve iade edilmek üzere istendiği, dosyamız içerisinde yer alan mezkûr dosya fotokopisinin incelenmesinde; Davacının N.M., davalının … Turizm A.Ş., dava konusunun haksız azil nedeniyle hizmet sözleşmesinden doğan avukatlık ücret alacağına ilişkin olduğu, davalı vekili sıfatı ile A.E.E.’nın 02.07.2013 tarihinde vekâletini ibraz ile cevap dilekçesini sunduğu, davacı tarafından yapılan talep üzerine 24.04.2013 tarihli karar ile ‘ihtiyati tedbir kararı’ verilmesine dair karar verildiği, şikâyetli avukatın adli yardım talebinde bulunduğu ve yargılamanın devam ettiği,

 

Şikâyetli avukat N.M.’nin disiplin sicil özetinde; eylem tarihi itibariyle tekerrüre esas olmayan 29.02.2008 tarihinde kesinleşen 3 Ay İşten Çıkarma Cezası ile 17.10.2009 tarihinde kesinleşen Uyarma Cezası olduğu,

 

Baro Disiplin Kurulu kararının şikâyetli avukata usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine karşın itirazının olmadığı,

 

Şikâyetçi şirket vekili Avukat O.A.’nın 23.07.2015 kayıt tarihli itiraz dilekçesinde özetle, önceki iddialarını tekrarla, Baro Disiplin Kurulunca şikâyetlerinin önemli bir kısmı ile ilgili olumlu ya da olumsuz bir karar verilmediğini, kararda iş avansı konusuna hiç değinilmediğini, müvekkili şirkete gönderilen ... Noterliği’nin 08.04.2013 tarihli ve 8837 yevmiye sayılı ihtarnamesindeki beyanların tehditkâr olduğunu, şikâyetlinin aldığı disiplin cezasının az olduğunu, şikâyetlinin birden fazla eylem nedeniyle ayrı ayrı cezalandırılması gerektiğini belirterek kararın bozulmasına karar verilmesini talep ettiği görülmektedir.

 

Avukatlık Yasasının 34. maddesi, “Avukatlar, yüklendikleri görevleri bu görevin kutsallığına yakışır bir şekilde özen, doğruluk ve onur içinde yerine getirmek ve avukatlık unvanının gerektirdiği saygı ve güvene uygun biçimde davranmak ve Türkiye Barolar Birliğince belirlenen meslek kurallarına uymakla yükümlüdürler ”

 

Avukatlık Yasası’nın 134. maddesi, “Avukatlık onuruna, düzen ve gelenekleri ile meslek kurallarına uymayan eylem ve davranışlarda bulunanlarla, mesleki çalışmada görevlerini yapmayan veya görevinin gerektirdiği dürüstlüğe uygun şekilde davranmayanlar hakkında bu kanunda yazılı disiplin cezaları uygulanır.”

 

Türkiye Barolar Birliği Meslek Kurallarının 3. maddesi, “Avukat mesleki çalışmasını ve kamunun inancını ve mesleğe güvenini sağlayacak biçimde ve işine tam bir sadakatle yürütür”

 

Türkiye Barolar Birliği Meslek Kurallarının 4. maddesi, “Avukat, mesleğin itibarını zedeleyecek her türlü tutum ve davranıştan kaçınmak zorundadır.” hükümlerini amirdir.

 

Şikâyetli avukatın azilden sonra azledildiği nedeniyle davayı takip etmeyeceğini, her iki dosyaya da müvekkil aleyhine sonuç doğuracak “dava değerinin 6.300.000.000,00 TL’ye yükseltilmesi ve tahsili için Şikâyetçi şirkete müzekkere yazılmasını” talep ettiği, bildirdiği bu bedeller üzerinden her iki dosya için ücreti vekâlet alacak davası açtığı, azil nedeniyle bu beyanın açılacak ücret davasına esas olması amacıyla beyan edildiği dosya kapsamı ve kabulle tartışmasızdır.

 

Şikâyetli Avukatın yukarıdaki ilkeler dikkate alındığında, eylemi disiplin suçunu oluşturmaktadır.

 

Avukatlar özen ve doğruluk kurallarına göre hareket etmek, kamunun inancını ve mesleğe güvenini sağlayacak biçimde sadakatle davranmak mesleğin itibarını sarsacak her türlü davranıştan kaçınmak zorundadır.

 

Baro Disiplin Kurulu’nun, şikâyetli avukatın eyleminin disiplin suçu olduğuna ve Avukatlık Yasası’nın 34, 134 ve TBB Meslek Kuralları 3, 4. maddelerine aykırı bulunduğuna ilişkin hukuksal değerlendirmesi ve sicil durumuna göre tekerrüre esas ceza bulunmadığından tayin ve takdir ettiği para cezasında hukuka aykırılık görülmemiş ve itirazın reddi ile kararın onanması gerekmiştir.

 

Sonuç olarak ... Tic. A.Ş. Adına O.K. ve İ.G. vekili Avukat O.A.’nin itirazının reddi ile;

 

1- … Barosu Disiplin Kurulu’nun “214,00 TL Para Cezası Verilmesine” ilişkin 25.05.2015 gün ve 2014/D.536 Esas, 2015/296 Karar sayılı kararının ONANMASINA,

 

2- Kurulumuz kararının tebliğini izleyen günden itibaren 60 gün içinde Ankara İdare Mahkemesi’nde dava yolu açık olmak üzere, Oybirliği ile karar verildi. (¤¤)


Full & Egal Universal Law Academy