Türkiye Barolar Birliği Disiplin Kurulu - 06.06.2022
Karar Dilini Çevir:


(1136 S. K. m. 34, 134, 136, 142) (Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları m. 3, 4) 
E. 2014/723
K. 2014/826 
T. 06.12.2014 
İtirazın süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü;
Şikâyetli avukat hakkında Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’nün 20.01.2011 gün ve B.03.0.CİG.0.00.00.02-101-05-34-7561-2010/2969 sayılı “Oluru” ile “ ... 6.Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2010/74 (bozmadan önce 2007/399) esas sayılı dosyasında resmî belgede sahtecilik ve iftira suçlarından yargılanan müşteki vekili sıfatıyla takip ettiği dava sonunda, mahkemece 04.05.2010 tarih ve 2010/290 sayı ile müvekkilinin 1 yıl 8 ay hapis cezası ile mahkûmiyetine dair karar kendisine 26.05.2010 tarihinde tebliğ edildiği hâlde, aleyhe kararı temyiz etmeyerek kesinleşmesine sebebiyet verdiği,” iddiası ile açılan disiplin kovuşturması sonucu eylem sabit görülerek disiplin cezası tayin edilmiştir.
Şikâyetli avukatın usulüne uygun olarak tebliğ yapılmasına karşın soruşturma ve kovuşturma aşamalarında savunma vermediği,
… 2. Ağır Ceza mahkemesinde alınan savunmasında  “… 6. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2010/74 E. (Bozmadan önce 2007/399 E.) sayılı dosyada iftira ve sahtecilik suçundan yargılanan İ. B.’ın avukatlığını yaptığım, mahkemenin, müvekkilinin mahkûmiyetine karar verdiğini, kararın kendisine tebliğ edilmesi üzerine, temyiz dilekçesini sekreteri T. G. ile gönderip mahkeme kalemine verdiğini, ancak temyiz dilekçesini havale ettirmediğini, olay tarihinde … 8. Asliye Ceza Mahkemesi ile … 6. Asliye Ceza Mahkemesinin kalemlerinin aynı odada görev yapmaları nedeni ile karışıklık olduğunu, bu sebeple adı geçen kararın temyiz edilmemiş sayıldığını, görevi ihmal kastının olmadığını beyan ettiği” görülmüştür.
İncelenen dosya kapsamından; … 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2011/296 Esasında “görevi ihmal” iddiası ile açılan kamu davasında Mahkeme’nin 27.12.2012 gün ve 2012/372 Karar sayılı kararı ile TCK 257/2, 62 maddeler ereği neticeten 2 Ay 15 Gün Hapis Cezası İle Cezalandırılmasına ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, karar verildiği, kararın 08.02.2013 tarihinde kesinleştiği,
Mahkeme karar gerekçesinde “Sanık avukat F. S. temyiz dilekçesini sekreteri savunma tanığı olarak dinlenen T. G. aracılığı ile mahkeme kalemine gönderdiği, T. G. dilekçeyi mahkeme kalemine bıraktığı, dilekçeye havale yaptırmadığı, bu sebeple adı geçen karar kesinleşerek infaza verildiği anlaşılmıştır.
Olay tarihinde her ne kadar … Adliyesi 6 ve 8 No.lu mahkeme kalemleri aynı oda da birlikte çalışıyorlarsa da temyiz dilekçesinin havalesinin yaptırılmamış olması, temyiz defterine kayıt edilip edilmediğinin takip edilmemiş bulunması ve kalemden temyiz edildiğine dair kayıt numarası alınmaması sebebiyle sanık avukatın savunmasına ve savunma tanığına itibar edilmeyerek sanığın görevi ihmal ettiği” sözlerinin yazılı olduğu,
Şikâyetli avukatın disiplin sicil özetinde 16.09.2008 gün ve 2008/D.115 Esas sayılı kararla kınama cezası ile cezalandırıldığı, kararın 02.04.2009 tarihinde kesinleştiği,
Şikâyetçi ve Şikâyetli avukata kararın usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine karşın itiraz olmadığı,
… Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 14.07.2014 kayıt tarihli yazı ile “Avukat F. S.'e ait Disiplin Sicili Özetinden, 02.04.2009 tarihinde kesinleşen kınama cezası aldığı, 1163 sayılı Yısanın 136. maddesine göre, 1163 sayılı yasanın Avukatın hak ve ödevleriyle ilgili altıncı kısırında yazılı esaslara uymayanlar hakkında, ilk defasında en az kınama, tekrarı halinde davranışın ağırlığına göre para veya isten çıkarma cezası uygulamaları gerekeceğinden, Avukat F. S.'in para veya işten çıkarma cezasıyla cezalandırılması gerekirken kınama cezasıyla cezalandırılmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı görüldüğü” gerekçesi ile karara itiraz ettiği görülmektedir.
Avukatlık Yasasının 34. maddesi “ Avukatlar, yüklendikleri görevleri bu görevin kutsallığına yakışır bir şekilde özen, doğruluk ve onur içinde yerine getirmek ve avukatlık unvanının gerektirdiği saygı ve güvene uygun biçimde davranmak ve Türkiye Barolar Birliğince belirlenen meslek kurallarına uymakla yükümlüdürler ”
Avukatlık Yasası’nın 134. maddesi   “Avukatlık onuruna, düzen ve gelenekleri ile meslek kurallarına uymayan eylem ve davranışlarda bulunanlarla, mesleki çalışmada görevlerini yapmayan veya görevinin gerektirdiği dürüstlüğe uygun şekilde davranmayanlar hakkında bu kanunda yazılı disiplin cezaları uygulanır.”
Türkiye Barolar Birliği Meslek Kurallarının 3. maddesi “Avukat mesleki çalışmasını ve kamunun inancını ve mesleğe güvenini sağlayacak biçimde ve işine tam bir sadakatle yürütür”
Türkiye Barolar Birliği Meslek Kurallarının 4. maddesi “Avukat, mesleğin itibarını zedeleyecek her türlü tutum ve davranıştan kaçınmak zorundadır.” hükümlerini amirdir.
Mahkeme karara gerekçesi ve Şikâyetli avukatın kabulü ile temyiz dilekçesini yazdığı, kalemine gönderdiği ancak kayda geçmemesi nedeniyle kararın temyiz edilmemesi nedeniyle kesinleşmesine sebebiyet verdiği anlaşılmaktadır.
Avukatlık Yasası 46. maddesi gereği Avukat yanında çalıştırdığı personelin de kusurlu davranışlarından sorumlu olduğu tartışmasızdır. Bu halde en azından evrak akıbeti sorulmalı, kişi hürriyetini ilgilendiren hususlarda daha dikkatli ve duyarlı olmalıdır.
Avukatlar özen ve doğruluk kurallarına göre hareket etmek, kamunun inancını ve mesleğe güvenini sağlayacak biçimde sadakatle davranmak mesleğin itibarını sarsacak her türlü davranıştan kaçınmak zorundadır.
Baro Disiplin Kurulu, şikâyetli avukatın eyleminin disiplin suçu olduğuna ve Avukatlık Yasası’nın 34. maddesine aykırı bulunduğuna ilişkin hukuksal değerlendirme yerinde ise de; Avukatlık Yasası 136/1. maddesine aykırı olarak disiplin sicilinde kesinleşmiş kınama cezası olması nedeniyle bir üst ceza olan para cezası tayin ve takdir etmek zorunluluğu bulunduğundan … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itirazının kabulü ille 214,00 TL para cezasına çevrilmek suretiyle kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir.
Sonuç olarak … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itirazının kabulü ile;
1- … Barosu Disiplin Kurulu’nun “Kınama Cezası Verilmesine” ilişkin 21.04.2014gün ve 2012/D.139 Esas, 2014/190 Karar sayılı kararının 214,00 TL para cezasına çevrilmek suretiyle Düzeltilerek Onanmasına, Şikâyetli avukat F. S.’in “214,00 TL Para Cezası İle Cezalandırılmasına”,
2- Kurulumuz kararının tebliğini izleyen günden itibaren 60 gün içinde Ankara İdare Mahkemesi’nde dava yolu açık olmak üzere,
Oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy